Her şey doğada, gelecek alerjilere maruz kalmayın..
Her şey kolay olarak gönderilse de bilmek bilinçlenmek yemeklerde taze kullanın bilin ki vitamin ve mineraller ekşitmeden pişen yemek besin kaymakları sizlere şifa olarak dönecek.
Bağırsak Solucanları
Bağırsak solucanları genel olarak, çocuklarda görülmekle birlikte anal bir kaşında sebebiyet vermekte ve sıkça görülmektedir. Bulaşıcı bir hastalıktır.
Belirtiler
Geceleri Kalça ağzı ve anüs etrafında kaşınma
Kız çocuklarında, idrar yaparken vajina kısmında yanma veya kaşınma
Düzensiz uyku
Huzursuzluk
bağırsak solucanının belirtileri arasındadır. Fakat, bazen bu hastalığa yakalanan çocuklarda herhangi bir belirti görülmemektedir.
İnce bağırsağın emme görevini yerine getirememesi sonucu oluşmaktadır. Emilemeyen besinler, dışkı olarak dışarı atılır.
Kötü emilime yakalanan kişilerde, kilo kaybı ve ishal görülmektedir. Ayrıca kişilerde vitamin ve mineral eksikliğinin yanı sıra kansızlıkta görülmektedir.
Hastalığı, sindirim kanalı kısımlarında görülen bir iltihap çeşididir. İnce bağırsağın en son kısımlarında veya kalın bağırsak kısmında görülmektedir.
Kişide yüksek ateş ,İshal Kilo Kaybı ,Kramp ve karın ağrısı , Şişkinlik durumu Anal akıntı ve ağrı ,Kalınbağırsağın son kısmında, Anal bölgede çatlak ,Deride oluşan yaralar ,Eklemdeki ağrılar ,Bazı bağırsak hastalığının belirtileri olarak görülmektedir. Geceleri kalça ağzı ve anüs etrafında kaşınma bunlar hep belirtidir ,gene de hastalık hastası olmamak lazım her şey akılda, ve kontrollerde, korkuyla bir yere varılmaz…
Kız çocuklarında, idrar yaparken vajina kısmında yanma veya kaşınma Düzensiz uyku, Huzursuzluk bağırsak solucanının belirtileri arasındadır. Fakat, bazen bu hastalığa yakalanan çocuklarda herhangi bir belirti görülmemektedir. İnce bağırsağın emme görevini yerine getirememesi sonucu oluşmaktadır .Emilemeyen besinler, dışkı olarak dışarı atılır.
Kötü emilime yakalanan kişilerde, kilo kaybı ve ishal görülmektedir. Ayrıca kişilerde vitamin ve mineral eksikliğinin yanı sıra kansızlıkta görülmektedir.
Bağırsak hastalıklarını önlemek için eskilerden beridir kullanılan bir çok şifalı bitki kullanılmaktadır.
İşte bağırsak hastalıklarını önlemek için kullanılacak şifalı bitkiler.. Bazı Zamanlar geçerli ve mevsime göre yemekte ,tazeyken kullanılmakta haytalarını görmekte olacaksınız..
Adaçayı: Bağırsakta oluşan gazların kesilmesine yardımcı olmaktadır.
Ardıç: Adaçayı gibi bağırsaktaki gaz oluşumlarının kesilmesine yardımcı olur. Şu aydan itibaren tazesi..
Ayva: İshali keserek, bağırsakları kuvvetlendirmektedir. Ayrıca ince bağırsak iltihabını giderir. Şu andan itibaren,
Buğday: Kepekli buğday ununu kullandığınız yiyecekleri yemeniz, bağırsaklarınızın düzenli bir şekilde çalışmasını sağlar. Ayrıca kabızlığı ve bağırsak kanserini önlemektedir .Her şey harman sonrası ,bir sebep taşır
Dut: Aç karnına yiyeceğiniz beyaz dut meyvesi bağırsak solucanlarını söktürmede etkilidir. ..
Havuç: Bağırsak kanamalarını önlerken, bağırsaktaki gaz oluşumunu keser.
İncir: Kabızlığı gidererek, bağırsakları yumuşatmaktadır.
Kekik: Bağırsak iltihapların iyileştirmektedir. Ayrıca bağırsak solucanlarının düşürülmesinde etkilidir.
Kuşburnu: Bağırsaklarınızı yumuşatır.
Böğürtlen şu anlar zamanı..
Sarımsak: Bağırsak kanserini önlemede yardımcı olur.
Sarımsak Kürü, veya macunu
Zencefil: Bağırsaklarda oluşan bozuklukları gidermektedir.
Zeytin: Bağırsak solucanlarının düşürülmesinde etkilidir.
Tazelerini yemek piştikten sonra üzeri serpilebilir.
Doktorunuzla iç içe olun..
Çoban sakli şifa
Kastalıkların kaynağını gösteren şu Hadis-i Şerifte, hem teşhis, hem de tedavi vardır. “Mide hastalıkların evidir. Perhiz ise tedavinin özüdür!”
Bugün ilaçların, yapılan tedavilerin netice vermemesini ya da geç etki etmesinin en önemli sebebi paket gıdalar ve dengesiz beslenmedir. Dengesiz ve bu tür gıdalarla beslenenler daha doğrusu biz, modern çağın insanları, genellikle mide ve mideden kaynaklanan hastalıklara çare bulamayız. (Ülser, mide ekşimesi, safra bozukluğu, kabızlık basur, egzama, sedef, sivilce, gaz, kalp, şişmanlık, damar tıkanıklıği cild yağlanması, kolestrol, v.s.) bulsak bile bu kısa sürer. Mücadelenin boğazla olması gerekir.
Bu mücadelede kendi kendimizin doktoru olmalıyız. Midemizi yakan, ekşiten o yemekleri, gıdayı tespit edip yememeliyiz.
Mideden geçip bağırsaklarda emilen besinlerle kana geçen zararlı maddeler kan yoluyla karaciğere ulaşır. Karaciğer gıdaların zararlı kısmını kan, sivilce, sedef hastalığı, egzama gibi yollarla dışarı atar.
Kızartmalar, domates, domates salçası, fındık, fıstık, çikolatalar, yağlı gıdalar, susam, ayçiçeği, hararet vericiler (karabiber, acı biber, turşu ve tuzlu gıdalar), fazla proteinli mercimek v.s. gibi gıdalar fazla yenmemelidir.
W Kantaron, nane, rezene, kimyon, kekik, çörek otu, civanperçemi, kabak, havuç, soğuk bal şerbeti, misvak kullanmak, patates haşlaması, kepek ekmeği, meyveler, (kabukIarıyla beraber) marul, tere, roka, zeytinyağı yenmeye devam edilmelidir.
Mide Hastalıklarını 7 ana bölümde toplayabiliriz:
MİDE KANSERİ:
Mide kanseri, dünyada akciğer kanserinden sonra ikinci sıklıkta görülen kanser türüdür. Her on kanser hastasından biri mide kanseridir.
Tam olarak sebebi bilinmemekle birlikte büyük oranda nişasta, turşular, tuzlanmış et ve balık gibi yiyeceklerin mide kanserleri ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Önemli risk faktörlerinden biri de sigaradır. Süt, taze sebzeler, turunçgiller, C vitamini ve soğuk gıdalarla beslenenlerde mide kanseri daha az görülmektedir. Lif oranı düşük gıda alımında kanser riskinde azalma olurken, çikolata ile beslenmenmenin riski artırdığı görülmüştür. Mide kanserli hastalarda yapılan çalışmalarda, bu hastaların rafine tuz tüketiminin fazla olduğu tespit edilmiştir.
Bazı ailelerde mide kanserinin sık görülmesine bakılınca genetik yatkınlık ihtimali artmaktadır. Kan grubu A olan insanlarda mide kanseri sıklığı daha yüksektir. Mide kanseri erkeklerde kadınlara göre 2 kat daha fazla ve 50-70 yaşlar arasında daha sık görülür.
Belirtileri: Midenin yemek borusuyla birleşim bölümüne yerleşen tümörlerde yutma güçlüğü ilk belirti olabilir. Mide bölgesinde hissedilen ağrıyla birlikte iştahsızlık ve kilo kaybı sık görülen bulgulardandır. İlerleyen vakalarda bulantı ve kusma görülür. Nadiren yoğun bir kanama veya mide delinmesi görülmektedir.
Bugün mide kanserinin radikal tedavisi cerrahi müdahaledir. Erken dönemde teşhis konulup bir an önce cerrahi müdahale yapılmalıdır.
Eğer kemoterapi uygulanıyorsa bu esnada kesinlikle sucuk, salam, sosis, konserve tüketilmemelidir.
Destek olarak şeker ve beyaz undan uzak durulmalı; yağsız ev yoğurdu, çökelek, köy yumurtası yenmeli; günde 1 yemek kaşığı zeytinyağı içilmelidir. Sarımsak, zencefil ve zerdeçalın mide kanserlerine karşı koruyucu etkisi vardır.
2 su bardağı organik elma suyu kabuğuyla birlikte çekilerek 2 ay boyunca tüketilirse faydalı olur (diyabetli ve hipertansiyonu olanlar risklidir.)
Elma ya da elma suyuyla birlikte alınacak meyan kökü tozu da tedavide büyük fayda sağlar.
Fesleğenin tümörleri küçülttüğü ve mide kanseri riskini düşürdüğü tespit edilmiştir.
Karahidiba, mide kanserlerinde vazgeçilmez bir bitkidir. .
Mide kanserinin tedavisinde faydalı olan gıdalardan şunları sayabiliriz: turunçgiller, havuç suyu, domates suyu, yeşil çay, böğürtlen yağrağı çayı ve adaçayı, nar suyunun yanı sıra narçiçeği çayı ve nar yağı, kuşkonmaz suyu, maydonoz suyu, kereviz suyu...
Bağırsaklarda görülen iltihap ve yaradır. Mide ülserinde açıkladığımız bitkisel tedavi kürleri uygulanır.
Reflü tanım olarak mide içindeki yemek ve asitin bir zorlama olmaksızın ye mek borusuna geçmesi ve yakınmalara ya da yemek borusu alt ucunda hasara (ülser vs gibi) yol açmasıdır.
Reflü hastalığı Batı Avrupa ve ABD’de tıbbın en yaygın hastalığı olarak kabul edilmekle birlikte ülkemizdeki tanınma oranı çok düşüktür. Her beş erişkinden birisinde reflü hastalığı vardır.
Özellikle yemeklerden birkaç saat sonra bazen de gece uykudan uyandıracak şiddette oluşur.
Ağza acı-ekşi su veya yemeklerin gelmesi: Genellikle ağır bir yemeği izleyerek ortaya çıkar. Bazen göğüs kemiğinin arkasında yanma ile birlikte, bazen de tek başına ortaya çıkabilir.
Sebepleri arasında mide ile yemek borusu arasındaki kapağın gevşemesi, şişmanlık, mideden fazla asit salgılanması, mideden yiyeceklerin barsaklara geçişinin yavaşlaması, sigara ve alkol kullanımı, fazla yağlı yiyeceklerin yenmesi sayılabilir.
Bitkisel Tedavi: Nane çayı günde 3-4 kez içilir.
Oğulotu demlenip günde 1 kez içilir.
Yarım çay kaşığı meyan kökünün üzerine soğuk su konulup ağır ağır 10- 15 dakika kaynatılır, sonra süzülür. Yemeklerden sonra 1 bardak olmak üzere, günde 2-3 bardak içilir.
Mide yanma şikâyeti başladığında 2 yudum süt içilir ve her yanmada bu tekrarlanır. 10-15 gün içinde faydası görülecektir. Su oda sıcaklığında ya da soğuk olmalıdır.
Gastrit mide mukozasının bir çeşit yangısıdır. Bu değişik etkenlerin yaptığı uyarı sonrasında beyaz kan hücrelerinin mukozada birikmesi anlamına gelir. Gastrit akut veya kronik olabilir.
Kronik gastritin en sık görülen nedeni ağız yoluyla alınarak midede yerleşen ve burada gastrit olarak adlandırdığımız bir iltihap oluşturan, bir bakteridir.
Sebepler arasında yanlış beslenme, fazla yenmesi, çiğnemeden yemek, zamansız tıka basa, çok soğuk ya da çok sıcak yemeklerin yenmesi; yemek sırasında su içilmesi; çay, kahve, kola ve sigaranın fazla içilmesi, mideye zararlı ilaçlar (ağrı kesiciler); hamurlu gıdaların fazla yenmesi; acı, ekşi ve baharat kullanımı sayılabilir. Önüne gecilmezse ülser ve kansere yol açar.
Belirtileri: Akut gastritte karnın üst kısmında ağrı, gaz, geğirme, yanma, ekşime, bulantı ve kusma görülürken kronik gastritte ağrı daha az belirgin olup yemek sonrasında şişkinlik ve dolgunluk hissi, erken doyma, bulantı hissi, geğirme, iştahsızlık ve ağızda kötü tat gibi dispeptik yakınmalar daha sık görülür.
Tedavi: Bunun için midenin asidi azaltılmalı, diyet yapılmalıdır. Bakteriye bağlı gastritlerde bakteriyi temizleme tedavisi antibiyotiklerle yapılmalıdır. Mide hastalıkların en önemli sebebi strestir. Mümkün olduğu kadar üzüntüden, stresten uzak durmak; sakin bir hayat yaşamak gerekir. çiğ soğan sarımsak bolca yenir. Her yemekten en az yarım saat önce bir bardak ılık su içilir. Üzüm suyu, elma suyu, nar suyu gibi meyve suları her gün 2-3 bardak içilmeye devam edilir. Temiz havada bol bol yürüyüş yapılmalıdır.
Yemeklerden once günde üç öğün bir çay bardağı çiğ patates suyu içilirse gastritin tedavisinde çok faydası görülür.
Doğal bal şerbeti gastrit için çok faydalıdır.
Lahana, etkili bir ülser ve gastrit ilacıdır. Lahana, kereviz ve havucu katı meyve presinde sıkılıp sabah, akşam suyu içilir.
Yemeklerden sonra içine bir parça tarçın katılmış meyan kökü çayı içilir.
2 tatlı kaşığı kurumuş ebegümeci yaprak ve çiçek karışımı üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek 10-15 dakika demlendirilip çayı hazırlanır. Bu çaydan günde üç kez birer bardak içilir.
Zencefil, kadife çiçeği, pirinç lapası, hindistancevizi suyu gastrit tedavisinde kullanılan şifalı bitkilerdendir.
Yemeklere en çok tat ve baharat katan şifalı bitkiler aynı zamanda sindirime yardımcı olan gıdalardır. Biberiye, yağlı koyun eti, rezene, yağlı balıklar, bayır turpu ve sığır eti sindirimine yardımcı olur.
Kokulu şifalı bitki tohumlarından çoğu iyi sindiricilerdir. 1 yemek kaşığı anason tohumunu 1 fincan süt ile birlikte kaynatılır ve içilir.
Kakule, tükürük akışını artırır ve sindirim sularına hoşnutluk veren bir koku katar. Her yemekten önce 1 fincan infüzyonunu içiniz. Sıcak nane çayı da yemeklerden sonra alınabilir. Hint yemeklerinin sonunda anason, frenkkimyonu, dereotu ve rezeneyi içeren bir infüzyon sunulur ve bu çok güçlü besinlerin sindirimine yardımcı olur.
Eğer hastalık dışında, sindirimde sürekli güçlükler çekiyorsanız nedenleri hızlı yemek yeme, dengesiz beslenme ya da yaşadığınız ruhsal gerilimler olabilir. Meyve-sebze yerine fazla hamurlu, posasız gıdalar ya da cips türü hazır gıdalardan yemek hazımsızlığa yol açar. Bağırsak çalışma düzeninin bozulması, hamilelik, alışkanlığın bozulması, yatak hastalıkları, safra azlığı, hormon dengesizliği fazla ilaç veya sürgün verici ilaç kullanma, kanser, ülser, prostat, rahim hastalıkları, hemoroid hazımsızlığın sebeplerindendir.
Şişmanlık, gastrit, karaciğer hastalıkları, kalp, basur da hep hazımsızlığın sonuçlarıdır.
Belirtileri: Sabahları zor uyanmak, sürekli uyku ihtiyacı, cilt sağlığı bozukluğu, yüzün solgun olması, ciltte sivilce oluşumu, karında şişlik, bağırsaklarda gaz, yorgunluk, takatsizlik, baş ağrısı, dil üzerinde pas, üzüntü ve sinir bozukluğu ile ortaya çıkar.
Hazmı kolaylaştıran gıdalar alınmalıdır.
Bitkisel Tedavi: Kebabiye, karanfil, andız kökü, kakuli, mastaki, tarçın macun yapılır yenir. Şeker hastaları nar ekşisi ile yaparsa daha makuldür.
Ihlamur kaynatılıp balla tatlandırılarak içilmeye devam edilir.
İncir, yemeklerden önce yenmeye devam edilir.
Bamya yemeğine önem verilir.
Meyve ve sebzelere önem verilir.
Öğünün biri meyve ile geçirilir.
Kepekli ekmek yenir.
Yenen yiyeceklerin sindirilemeyen kısımları kalın barsağa ulaşmakta ve orada bulunan bakteriler tarafından parçalanabilmektedir. Kalın barsak birbuçuk kilo kadar büyük abdesti (gaita) depolayabilmekte ve her gramında yüzlerce milyar bakteri bulunmaktadır. Bu bakteriler gaz üretmektedir. Bu gazlar ya yellenme ile ya da kana geçip akciğerler veya böbrekler ile dışarı atılmaktadır. Bu nedenle günde iki litre kadar gaz üretilmesine rağmen kalın barsak içinde normal halde sadece 200 santimetreküp gaz bulunmaktadır. Kabız kişilerde barsak içinde hem daha fazla gaita hem de daha fazla gaz bulunur. Yemekle birlikte kalın bağırsakta oluşan yetersiz hareketler, biriken gaitanın ve gazların sıkışmasına ve şikâyete neden olur.
Haftada iki kez barsaklarını boşaltamayan kişi kabız sayılır.
Kabızlık tespit edilmesi halinde beslenme alışkanlıklarının düzeltilmesi, yeterli miktarda lifli gıda alınımının sağlanması gerekmektedir. Meyveler kabuklarıyIa beraber yenmelidir. Şeftali, kayısı, elma, kiraz, ıspanak, incir, hurma, marul, salatalık, bamya yenmeye özen gösterilir. Midemizde 1/3 yemek, 1/3 su, formüne dikkat edilir.
Kabızlık anında bir su bardağı sıcak bal şerbeti içilmeye devam edilir.
Bitkisel Tedavi: Kabızlıkta, sinameki, ıhlamur gibi kaynatılıp balla tatlandırılarak birer su bardağı içilmeye devam edilir.
Kavak yaprağı kabızlığı çözen en iyi bitkilerdendir. Kavak yaprağı, ıhlamur gibi kaynatılıp balla tatlandırılarak bir er su bardağı içilmeye devam edilir.
Keten tohumu kaynatıhp, balla tatlandınlarak 1’er su bardağı içilmeye devam edilir, kalan posa da balla macun yapılarak yenir.
Kabızlık anında yarım kilo yaş kayısı yemek kabızlığı kısa sürede çözer
Kabızlık esnasında bol kiraz yemek (yetişkinler için azami 850 gr.) kabızlığı kısa sürede çözer.
Zeytinyağı, hind yağı, defne tohumu yağı içilirse, kabızlığı kısa sürede çözer.
Inciri, anasona batırıp bir müddet yenmelidir.
Sumak, kimyon, ikiri karışacak, sabahları ekmek ile yenecektir.
Kekik, Kimyon, Karabiber, Karanfil Hardal, Safran - Sakız Mayalı hamur bunlardan çorba yapılarak içilirse insan yemeğe doymaz
MİDE YANMASI:
Midede, oldukça fazla miktarda asit salgılanmasına karşın, asidin zararlı etkilerinden kendini koruyacak birçok koruma mekanizması da mevcuttur.
Yemek borusunun alt kısmında, halka gibi bir kas vardır. Bu kas aynı bir valf gibi çalışır. Bir yiyecek yuttuğunuzda, bu halka benzeri kas yiyeceğin mideye girmesi için açılır. Bu halka daha sonra, yiyeceklerin yemek borusuna kaçmaması için kapanır. Bu kas düzgün çalışmadığında ise, midedeki yiyecekler ve asit yemek borusuna geri döner. Yemek borusu kendi doğal hareketleri ile kendine gelen asitli içeriği mide içerisinde doğru göndermeye çalışır. Yemek borusunda midedeki gibi koruyucu bir tabaka olmadığı için, asit burada acıya ve yanmaya neden olur.
Fışkıran asidin miktarı ve yemek borusu ile temasta kalma süresi gibi bazı faktörlerin etkisi ile yemek borusu iç yüzeyinin yanması sonucunda hafif kızarıklıktan derin ve kanayan ülserlere kadar değişik hasarlar görülebilir.
Yatmadan önce yiyecek ve içeceklerden uzak durmak, eğer kullanılıyorsa sigara ve alkolü bırakmak gerekir.
Hazmı kolay olmayan kızartmalar ve yağlı yiyecekler; fazla kremalı, ağır yağlı ya da soslu besinler yenmemelidir. Çikolata, içerdiği yüksek dozdaki yağ ve kafein nedeniyle hassas mideye zarar vererek yanma hissine yol açar. Sütlü çikolata, daha az yağ içeren bitter çikolataya oranla daha tehlikeli olduğundan çikolata sevenler genelde sütsüz olanını tercih etmelidir.
Kahve, çay ve kola gibi içecekler hassas mideyi yorar. Eğer mide yanmasından şikâyet ediyorsanız kafeinsiz kahveyi tercih edin.
Gazozlu içecekler ve asitli meyve sularını dikkatli için. Domates veya portakal suyu asitli olduğu için mide yanmasını şiddetlendirebilir. Bu nedenle sulandırarak ve balla tatlandırarak için.
Et suyu ile hazırlanmış çorbalardan uzak durun. Diğer çorbaları ise çok sıcak içmeyin. Ilımasını bekleyin.
Çiğ soğan ve çiğ meyve de mide asidini artıran etkenlerdendir.
Mide ağrılarınıza son verecek sağlıklı ve mide dost besinlerle beslenmelidir.
Karnabahar: Haşlanmış karnabahar, mideyi asit saldırılarından koruyarak tüm sorunları giderebilir. İçeriğinde bulunan gefarnato maddesi ülser ilacının hammadesi olarak kullanılıyor.
Lahana: Lahanayı çiğ olarak yemeyi tercih edin. İnce şeritler halinde doğrayıp salata yapın. Meyve presinde lahananın suyunu sıkıp aynı miktarda elma suyu ile karıştırın ve için. Lahana, etkili bir ülser ve gastrit ilacıdır. Dörtte bir lahanayı yıkayıp kalın şeritler halinde doğrayın. 1 kerevizi soyup doğrayın. 1 havucu temizleyip dilimleyin. Lahana, kereviz ve havucu katı meyve presinde sıkıp sabah akşam suyunu için.
Patates: Çiğ patates suyu mide yanmasının doğal ilacıdır. Patatesi soyup katı meyve presinde suyunu sıkın. Su, havuç suyu ya da kereviz suyu ile karıştırıp için.
Elma sirkesi: Salatalarda ya da mezelerde elma sirkesi kullanın.
Maden suyu: Mide asidinin büyük bir bölümünü etkisiz hale getiriyor.
Ispanak: Ispanağı buharda pişirin ya da haşlayarak tüketin. Taze yapraklarını salata olarak yiyin.
Zeytinyağı: Çiğ olarak kullanıldığında besinlerin midede kalma süresini azaltıyor ve yağların sindirimi için safra salgısını artırıyor.
Baklagil: Fasulye, bezelye ve mercimekte bulunan bioflavionid maddesi, midenin koruma faktörünü artırıyor.
Muz: Mideyi seven meyvelerin başında geliyor. Ara öğünlerde birer muz yemek, midedeki yanma hissini ortadan kaldırabilir. Muz, mide enzimleri ve hücrelerinin üretimini de artırıyor.
Kızarmış ekmek: Midenin salgıladığı aşırı asidi kurutarak yanma hissini gideriyor.
Meyankökü: Güçlü bir mide koruyucusudur. Yapılan son araştırmalara göre midedeki aşırı asitlenmeyi azaltıyor
Midenin iç yüzündeki belirli bir kısmın aşınması sonucu meydana gelen yaraya mide ülseri denir. En önemli sebebi düzensiz beslenme sonucu oluşan mide asididir. . Stres sonucu ilk arızalan organ midedir. Onun için mide rahatsızlıklarının ikinci sebebi strestir. Son zamanlarda yapılan araştırmalarda mide asidi olmayanlarda da mide ülseri olduğu tesbit edlilmiştir. Bunun sebebinin ülser yapan bir mikrop olduğu görülmüştür. Ülserin üçüncü sebebi mikobiktir.
Sinir bozukluğu, midede asit fazlalığı, zamanında ve iyi tedavi edilmeyen gastrit, mide zafiyeti, karaciğer yetersizliği veya safra azlığı, kalp hastalıkları, sindirilmesi güç yiyeceklerin aşırı derecede yenmesi, haddinden fazla sigara, çay, kahve veya asit yapıcı meşrubat içmek, alkol kullanmak veya bazı ilaçların uzun süre kullanılması mide ülserini doğuran nedenler arasındadır.
Hastalığın başlangıcında mide ekşimesi ve ağırlık hissi vardır. Hastanın ağzına sık sık ekşi su gelir. Tat alma duyusu azalmıştır, dil paslıdır, hastanın rengi solmuştur. Karnın üst kısmına bastırılınca, acıma hissedilir.
Mide ülseri, özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında artar, çok rahatsız edici bir hal alır. Bu durumda yapılacak ilk iş, üzüntüye kapılmamaktır.
Tedavi süresince istirahat edin. Yemeklerinizi, her gün belirli saatlerde yiyin. Bağırsaklarınızın düzenli bir şekilde çalışmasını sağlayın. Sigara, çay, kahve ve alkolü bırakın. Diş sağlığına önem verin. Süt ve sütlü yiyecekler, yumurta, tereyağı, pelte ve haşlanmış balık, sebze püreleri ve patates yemeğini sofranızdan eksik etmeyin. Stresten uzak durun.
Perhiz: Fazla asitli gıdalardan kaçınmalıdır. Aç karına cola ve gazoz türleri kesinlikle içilmemeli, normalde bile çok az içilmelidir. Zeytin, susam, domates, .kızartına, konserve, limon, hamur işleri, yağhlar, acı ve tuzlular, bayat çay, kahve, sigara, alkol kullanılmamalı.
Bitkilerle tedavi: Mide duvarını sıvayıp koruyan mukus adlı maddeye benzer gıdalar yenmelidir.
Salçasız, bamya yemeği bol bol yenir. Eşit miktarda keten tohumu ve çörek otu öğütülüp balla macun yapılarak günde 3 kere aç karnına birer şeker kaşığı yenmeye devam edilir. Eşit miktarda çam sakızı, altındamla sakızı öğütülüp 1 kg. balla karıştırılarak günde 3 kere aç karnına birer tatlı kaşığı yenmeye devam edilir. Mide asidini düzenleyici çaylar içilir. Okaliptus yaprağı, ıhlamur gibi kaynatıIıp balla tatlandırılarak günde 3 su bardağı içilmeye devam edilir. Civanperçemi, az pelin otu karışımı ıhlamur gibi kaynatılıp balla tatlandırılarak günde 3 su bardağı içilmeye devam edilir. Acıdır. Hem mikrop öldürür, hem mide asidini regüle eder, çok kıymetlidir.
Karabaş otu, oğul otu karışımı ıhlamur gibi demlenerek, balla tatlandırılıp günde 3 su bardağı içmeye devam edilir. Hem stresi yok eder, hem kalp atışlarını düzenler, hem mikrop öldürür, hem ağrı dindirir. Sarmısak, zeytinyağı, bal aç karına yenir. Söğüt yaprakları ıhlamur gibi kaynatılıp balla tatlandırılarak günde 3 su bardağı içmeye devam edilir. Ihlamur demlenip balla tatlandırılarak içilmeye devam edilir. Stresi önler, hazını kolaylaştırır. Sarmısak yenmeye devam edilir. Stresi önler mikrop öldürür. Kekik, misvak, çörek otu, sinameki karışımı ıhlamur gibi demlenip balla tatlandırılarak günde 3 su bardağı içilmeye devam edilir. Halis zeytinyağına, halis sirke (daha az) katılarak ekmekle yenmeye devam edilir. Hazmı kolaylaştırır, mikrop öldürür. Elma, hurma, patates haşlaması, havuç, incir, salatalık, armut, ayva, lahana yenmeye devam edilir. 3 Uduhindi, yarım fincan zeytinyağının içinde toz yapılarak karıştırılır, aç karnına içilirse ülseri iyileştirir. Ebegümeci, eğirotu, erkeçsakalı, günlük, meyankökü kürlerinden biri uygulanır, perhiz de yapılırsa, kısa sürede mide rahatsızlıklarından kurtulursunuz. Şifa, Allah’tandır.
MİDE TEMBELLİĞİ:
Midenin besinleri gereği gibi ve normal sürede hazmedememesine mide tembelliği bir başka ifadeyle mide zafiyeti denir. Nedeni, midede asit fazlalığı, mide kaslarının zayıflamış olması veya midenin hazım için gerekli olan salgıyı yapamamasıdır.
Mide borusunda yapmalar, ağızda ekşimeler, geğirmeler, Sinirlilik, korku halleri, geğirmek, kusmak, yanma, ekşime, yellenme…
Çörek otu- kekik- misvak, sinameki kaynatılıp balla tatlandırarak içilmeye devam edilir.
Uzun süre soğan, sarımsak yenmeye devam edilir. Sarımsak hapı yutulabilir. Romatizma için çok iyidir.
Maydanoz, Roka, tere otu, turp yenmeye devam edilir.
200 gr. Çörek otu öğütülüp 1kg balla macun yapılıp yenmeye devam edilir.
Ayva, elma, armut, kuru üzüm yenmeye devam edilir.
Ihlamur içilmeye devam edilir.
Hurma, portakal, mandalin yenmeye devam edilir.
MİDE BULANTISI KUSMA
Kusmak, karın etrafındaki kasların ani ve kuvvetli kasılması sonucu midenin boşalmasıdır.
Bozuk ve tiksenerek yenilen gıdalar, ilaçların yan etkisi, hamilelik, gastrit, taşıt tutması, duygusal altüstlük, migren, ülser, başta yaralanma, menenjit, apandisit, akut glokom, diyafram fıtığı, safra kesesi taşı, iç kulağa bağlı nedenler mide bulantısı ve kusmaya sebep olur. Bozuk gıdalardan kaynaklanan mide bulantısı ve kusma genellikle bozuk yiyeceği yedikten 6-48 saat sonra başlar ve bu belirtiler 1-2 gün içinde kendiliğinden geçer.
Yeni öğütülmüş zencefil ya da tarçın kabuğu infüzyonu yapılır ve gerektikçe alınır. Ya da bunlar normal çayın üzerine serpilip içilirse kusma ve mide bulantısını yatıştırır. Karanfil ağacı kuru çiçekleri yemek ve içeceklere hoş koku verirken, infüzyonu hazırlanıp içüirse sindirim sistemini uyarıp mide bulantısını bastırır. Bunun için 10 karanfil ağacı çiçeğini bir fincan kaynar suda demleyin ve gerektikçe için.
En pratik ve tesirli yolu, nanenin, ıhlamur gibi kaynatılıp 1 su bardağı içilesidir.
Ekşi nar veya ekşi nar pekmezi yenir.
Limon kabuğuyla beraber yenir.
Tatlı elma kabuğuyla yenir.
Nane veya Okaliptüs kaynatılıp içilir.
Yolculuklarda en iyi tedavi mideyi sakinleştirmek ve kusmayı önlemek üzere zencefil kökü infüzyonu almaktır. Yolculuğa çıkarken bir şişe zencefilin ispirtolu eriyiğini yanınıza alın. Yarım fincan (125 ml.) ılık suya büyük insanlar için 10 damla, küçükler için 2-3 damlasını katıp karıştırarak için.
Melekotunun iri yapraklarını da yolculuğa çıkarken yanınıza alın. Bunların kokusu kusma refleksini yatıştırır. Ve kokuşmuş durgun havayı tazeler.
Halk arasında sık görülen bir sağlık sorunudur. Mide ekşimesi başka bir hastalığın göstergesi olarak da kişide görülebilir. Bu yüzden çok önemlidir. Mide ülseri veya gastrit nedeniyle mide ekşimesi olabilir. mide ekşimesi uyarı niteliği taşıyabilir. Mide ekşimemiz başladığında hemen mide asidini tamamen sıfırlayan ilaç alınmamalı, doğal tedavi uygulanmalıdır. Bu doğal tedavilerin başında karbonatlı su içmek gelir. 1 çay kaşığı karbonatı bir bardak ayrana veya bir bardak doğal maden suyu sodasına karıştırarak içebiliriz. Bu yöntem en risksiz ve kısa vadede en uygun yöntemdir.
Üşütme, bağırsak bozukluğu, bozuk gıdalar ishale neden olabilir. İshal bir haftadan fazla sürerse mutlaka bir hekime başvurmak gerekir.
Halkımız ishalin bir bardak limonla geçmesini ister. Bu, çok az kişide sağlanır. İshalin tedavisi bir hafta sürebilir.
Resulullah (s.a.v.) Efendimize Ashab-ı Kiram’dan bir sahabi (r.a), kardeşinin ishal olduğunu söyler. R.esuhıIlah (s..a..v) Efendimjz (soğuk) bal şerbeti içilmesini tavsiye buyururlar.
İshalde daha düne kadar serum tedavisi uygulanırdı. Bugün modern tıp uzmanları da artık ishalde ağız yoluyla sulu tedavi tedaviyi tavsiye ediyor. Ağız yoluyla şekerli su tedavisi ve ağız yoluyla bal şerbeti tedavisi.
- 200 gr, Bal, 1 şeker kaşığı tuz, 1 çay kaşığı karbonat Ilitre suda eritilerek günde 3-5 su bardağı içilmeye devam edilir.
- Limonlar sıkılıp 1 su bardağına doldurulur, 1 çay kaşığı kahve ile karıştırılıp balla tatlandırılarak soğuk olarak içilmeye devam edilir.
-Palamut, meşe yaprağı kaynatılıp balla tatlandırılarak soğuk olarak içilmeye devam edilir.
-Üzüm koruğu, balla tatlandırılarak 1’er su bardağı içilmeye devam edilir.
-En yakıniz da kaysı yaprağı yıkayın bir limon kabugu ile yeyin .
-Böğürtlen yaprağı, meşe yaprağı, ıhlamur gibi kaynatılıp balla tatlandırılarak günde 1-5 su bardağı içilmeye devam edilir.
Mide ya da bağırsaklarda genellikle gaz yapıcı gıdalarla ve üşümeden sonra meydana gelen hava gazıdır. Bazı kişiler, bağırsaklarında bozukluk olduğu için bu gazı dışarı atamaz. O tür kişiler, yellenmenin ne kadar büyük nimet olduğunu hep söylerler. Bazen bebekler bilinmeyen bir sebeple ağlayıp dururlar, sırtları oğuşturulunca gazı çıkar, bebek ağlamayı keser. Yellenme problemi olanların turp, fasülye ve nohut gaz yapıcı gıdaları yememesi gerekir.
Bitkilerle Tedavisi: Anason, rezene, kimyon, kakule, karanfil, sumak ve günlük toz haline getirerek bir çay kaşığı ile yutulur.
Yatarken bir dilim limon (kabuğuyla) yenir.
Anason tohumu, frenk kimyonu ya da rezene gaz çıkarma durumunda teker teker etkili iken, bunların bileşimi daha da etkili olur. Üç şifalı bitki karıştırılıp infüzyon hazırlanarak her yemekten 30 dakika önce 1’er fincan içilir.
Birçok baharat tohumu da gaz çıkarmaya yardımcı olurken, istenilen sıklıkla karanfil ağacı kurumuş çiçeği veya yenibahar tohumlan çiğnenir ya da infüz yonları içilir. Yemeğe serpilen karabiber de gazı çıkarır. Zencefil kökü, kakule ve kişnişin çok hoş kokulan olup bunlar gaz ve neden olduğu ağrılan geçirir.
Oğul otu gazlı olma halinin bedende yarattığı spazmları rahatlatır. Yarım çay kaşığı toz halindeki melekotu kökü mide ve karın boşluğundaki gazları çıkarır.
Yediğimiz yemeklerle beslenen ortaklarımızdır. Gıdaların özünü alıp bizi şişmanlamaktan kurdar.
Belirtileri: Aşırı zayıflama, kansızlık, karın şişliği, bulantı, iştahsızlık, uyuşukluk, bezginlik, dolaşım bozukluğu, sinir sistemi bozukluğu.
Yediğimiz halde çabuk acıkırız.
BitkilerIe Tedavisi:
200 gr çörek otu, 100 gr. kabak çekirdeği öğütülüp 1 kg. balla karıştırılarak aç iken l’er yemek kaşığı yenmeye devam edilir. Yemek 1 saat sonra yenir.
Bu küre 15 gün devam edilir. 15 gün sonra, sabahleyin 1-2 yemek kaşığı bu macundan yenir. Kabak çekirdeği dövülüp kaynatıIıp 1 su bardağı içilir. Bu esnada kurtlar, parazitler felç olur ya da ölür. 1 saat sonra 1 baş sarımsak az ekmekle yenir. Öğleye doğru parazitlerden tamamen kurtulmak için müsil içilir.
Müsil olarak 50 gr hind yağı alınabilir.
Sinameki kaynatılıp, bana tatlandırılarak 1-2 su bardağı sıcak olarak içilebilir.
Vitamin eksikliği, mide ve bağırsak fermenti eksikliği, pankreas bezi rahatsızlığı gibi rahatsızlardan kaynaklanır.
BitkilerIe tedavisi: Hasır otu kaynatılıp, ba11atatlandınlarak 1’er su bardağı içilmeye devam edilir. 200 gr çörek otu öğütülüp 1 kg. ba11amacun yapılırI ‘er tatlı kaşığı yemeye devam edilir. Soğan, sarmısak, marul, semizotu yenmeye devam edilir. Nane, okaliptus, kantaron karışımı kaynatılıp balla tatlandınlarak içilmeye devam edilir. Elma, greyfurt, yenmeye devam edilir. Karahindiba yenmeye devam edilir. Salatası yapılabilir.
Kalın bağırsakta bulunan toplar kılcal damarları, kabızlık gibi zorlama nedenlerle genişler, silindir veya düğüm biçiminde uzanmış şekilde ortaya çıkar.
Sebepleri: Kronik kabızlık, hamilelik, şişmanlık, çok ve baharatlı, acı yemek yeme, soğuk yerlerde fazla oturma, alkol alışkanlığı; makatı zedeleyecek şekilde uzun süre motosiklete, bisiklete binmek, günün büyük bir kısmını oturarak geçirmek, hareketsizlik...
Basur olmamak için az yemek, sünnet üzere belirtilen miktarda mideyi doldurmak gerekir. Yani midenin 1/3’ünü yemekle, 1/3’ünü sulularla, 1/3’ünü de havayla boş bırakmak: gerekir. İncir, kabak, kabak tatlısı, zeytinyağı, elma, armut, kayısı, şeftaliyi devamlı yemek basura yakalanmayı engeller. Basurla birlikte karaciğer fonksiyonu bozukluğu, kadınlarda yumurtalık ve rahim uru, erkeklerde prostat şişmesi olabilir. Perhiz: Basura yakalananların atıkları rahat atmaları için yenilenleri kontrol altına almaları şarttır. Acılılar, tuzlular, kızartmalar, patlıcan, domates, domates salçası, karabiber, nohut, mercimek, kesinlikle perhiz edilecektir. Siz aynca, kendinize dokunan gıdayı tecrübe ile bulup yemeyiniz. Yoğurt, sirke, süt, ekşi.
Bitkilerle tedavisi: Hemoroid tedavisi için en önemli besin zeytinyağıdır. Gece yatmadan önce bir parça pamuğa zeytinyağı döküp makat kısmınıza koyun. Bunu tam yedi gece uygulayın, hemoroidinizin düzeldiğini göreceksiniz. Sinirli ot kaynatılıp, balla tatlandınlarak günde 3 kere su bardağı ile yemeklerden önce içilmeye devam edilir. Pelin, civanperçemi, kantaron karışımı kaynatılıp balla tatlandırılarak yemeklerden önce birer su bardağı içilmeye devam edilir. Atkestanesi doğranıp kaynatılır, balla tatlandırılarak yemeklerden önce birer su bardağı içilmeye devam edilir Sinameki, kekik, rnisvak, çörek otu karışımı kaynatılıp balla tat1andırılarak yemeklerden önce yenmeye devam edilir.
Kanlı basura, meşe palamutu, meşe yaprağı, sinameki karışımı kaynatılıp balla tatlandırılarak yemeklerden önce l’er su bardağı içilmeye devamedilir. .
Uzerlik tohumu kavrulup öğütülür, yemeklerden önce 1’er tatlı kaşığı yutulmaya devam edilir. Midesi rahatsız olanların kullanmaması tavsiye edilir.
Meşe odun kömürü külüyle cay ağacı yağini kerem haline getirerek pansuman yapin.
Zeytinyağı, kına ile merhem yapılıp taharetten sonra günde 2 kere basura sürülür.
Kalın bağırsak insan vücudunda emme, boşaltma, ayırma, mikroflora, ısıtma, enerji oluşturma, stimüle etme gibi birçok fonksiyona sahiptir. İnsanların genel olarak algıladıkları gibi kalın bağırsağın sadece boşaltım fonksiyonu yoktur. Aynı zamanda kalın bağırsak bir gaita deposu değildir. İnsanlar doğru beslenmedikleri için metabolizmalarının diğer fonksiyonel özelliklerini azaltmakta veya tamamen yok etmektedirler.
Belirtileri: Baş ağrısı, derinin sivilce ile kaplanması, ağızda iltihap, eklem iltihabı, karaciğer hastalıkları, sinüzit, bronşit, astım, dudak ve dil üzerinde kabarıklıklar. Ağız ve beden kokusu, uykulu olma hali, karında şişme, ağrı, seste bozulma, iştahsızlık, düzensiz adet kanaması, karın hastalıkları.
Lifli besinler tüketin kabak sirkeli lapa.
Kalın bağırsak hastalıkları insan üzerinde devamlı bir rahatsızlık hissi vermektedir. Eğer bu rahatsızlıklar yoğun şekilde yaşanıyorsa kalın bağırsak temizlenmelidir.
Bu sitede yer alan yazıların tümü, bilgi edinmek isteyen ziyaretçiler için hazırlanmıştır.
Bu bilgiler, hiç bir zaman hastalık ve diğer sorunlara yönelik teşhis ve tedavi amaçlı olarak kullanılmamalıdır..
Doktor diyetisyen ve herbalisler tarafından yetkili eczacılar güvenilir,yaninda bitki aromatik okul mezunu veya kimyager çaliştiran, izni alınmiş aktarlar tarafından güvenlı şekilde kullanılmalıdır.
Sitede yer alan yazıların her türlü kullanımı ve uygulanması sonucu doğan hukuki, ahlaki, mesleki, sağlık ve yaşamsal sorunlar sadece bu eylemi gerçekleştiren kişilerin sorumluluğundadır.
Bunlardan dolayı ortaya çıkabilecek hiçbir sorundan site ve yazarları sorumlu kılınamaz.
saklisifa@gmail.com
premix12345678@gmail.com
saklisifapiriiworld@gmail.com