• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
   

  SAKLI-ŞİFA  https://www.sakli-sifa.com  

Evren dengesini yakalamak hasta olup çare aramak değil.

Hasta olmamak için hastalığa sebepleri yok etmek.

ARTIK ZAMANI GELMİŞTİR
Musibet bitmeyecek yaratılıştan beri var olan ama bilin hiçbir virüs yaratanın evrenin yaratmış olduğu bedeni içinde algılama senyörleri bağışıklığı yıkamayacak bu insan elinden çıksa da sen yeter ki bedene bedenine bedenlere zarar verme ver dir me.. saklı şifa 

Yaşam savaşını kazanan, her zaman en güçlü yada en hızlı olan değildir. Er ya da geç kazanan kişi, kazanabileceğini önceden düşünen kişidir. “Bir gün bir zaman gelecek gelişi muhteşem olacak” şekli yer alır saklı-şifa 

İnsanoğlu kendini çok büyük gösteriyor, evrende ne kadar küçük olduğunu bilseydi, kelimelerin gücünü anlardı gözler, beden ve eller ,insanın karakter yapısını ve içinde ki ruhu ölçer neydin ne olacaksın. saklı-şifa

 https://www.sakli-sifa.com   sakli-sifa.com     https://www.sakli-sifa.com

               Yeni ürünler bölgesel veri tarama      Yeni ürünler bölgesel tarama  veri toplama      Yeni ürünler bölgesel tarama veri toplama                         
ENVİDA TOKEN
ENVİDA TOKEN

ARTIK BORSADA

"Evida Token canlı grafik yazmanız yeterli" 
Envidatoken
 https://www.sakli-sifa.com
Site Menusu
SÜR KAZAN
https://www.sakli-sifa.com

 https://www.sakli-sifa.com
shop.drivemining
 shop.drivemining
Site Haritası
Takvim

ARŞİVLERDEN KARMA YAZILAR YAZILMIŞ BİR KÖŞEYE ATILMIŞ NOT PUSULALAR 02 SAKLI ŞİFA

ARŞİVLERDEN KARMA YAZILAR YAZILMIŞ BİR KÖŞEYE ATILMIŞ NOT PUSULALAR 02

HAKKIM DA SAKLI ŞİFA  HAKKIMIZDA                    
         Yaşam savaşını kazanan, her zaman en güçlü yada en hızlı olan değildir.
           Er ya da geç kazanan kişi, kazanabileceğini önceden düşünen kişidir.
                                Başarı İstenmediği Yere Gelmez  
              "Herkes yağmurlara şiirler yazdılar ,ama marifet bulutlardaydı"
                           “Rabbim istediği ve istendiği yere yağdırdı
 
Yaşamımda Edindiğim öğrendiğim En Büyük Bilgi Şudur; Kendi Kendine Yardım Etmeyi Bilmeyen , Hiç Kimse Yardım Etmez ve edemez. Gücünüzden şüphe ederseniz, şüphelerinize güç verirsiniz. Kan ve kemik tüm insanlarda bulunur. Farklı olan yürek ve niyettir.  
 65 Yaşındayım çeşitli sebepler den dolayı tahsilime devam edemedim, genç yaşta çalışma hayatına atıldım. 47 yıldır şifalı bitkiler ve tedavi konusunda çalışmalar yapmaktayım .“Saklı Şifa” nı Türkiye’nin tamamı ve Dünyada    Avrupayı' yı Tamamen Asya yı Bir kısmını karış karış gezdim, farklı bitki türlerini inceledim. Dünya harikası olan vatanımızın şifalı bitkiler açısından ne kadar zengin olduğunu gördüm.
Kuşların göç yollarını inceledim ve bu yol üzerinde kuşların dışkılarından yayılan keşfedilenmiş endemik bitki türleri keşfettim. Kütahya’nın Murat Dağları, Uşak, Çivril, Akdağ, Tokalı Vadisi üzeri, Isparta ,Yozgat, Yozgat Aydıncık ,Yozgat Sorgun Kerkenes Harabeleri, Erzurum, Sarıkamış kars yaylaları erdemik bitkiler ,Beyşehir, Bey Dağlarından Toros Zirvelerine göç yolları doğacıların güzel kaynaklarıdır. Görmelerini ve keşfetmelerini isterim.
Doğa ve bitki meraklısı olarak gittiğim her yerde şifalı kaplıcalarını öğrenmeye çalıştım, o yörenin en meşhur yemeklerini ve doğa harikalarını öğrendim, kayıt altına aldım. Dünyada pek çok ülkeye giderek bitkisel tedavi yöntemleri ve şifalı bitkiler üzerine araştırmalar yaptım. Yeni bilgiler öğrendim “hamdım, piştim, yandım...”
Aynı zamanda makine montaj ve süt entegre tesisleri ve distilasyon, damıtma ustası olarak önemli tesislerin kuruluşunu gerçekleştirdim. Okuma imkânı bulsaydım biyololoji eğitimi alırdım.
 Sağlıklı nesiller yetişmesi için özellikle Biyokimya hemogram bilgileri başta olmak üzere sağlık ve beslenme ile ilgili bilgilerin ilkokul yıllarında verilmeye başlanmasının çok önemli olduğunu ve çok faydalı olacağını düşünüyorum. Gelecek nesillerin de araştırmacı olarak özgür serbest bırakın.  Her şey, araştırma da sonuç sağlıkta, yaşam: BİYOKİMYADA
Eski tarihlerde mi teknoloji mi genişti bu kadar bilgi kaynak çıktı, İnsanlar deneme- yanılma yöntemi ile hangi bitkinin hangi hastalığı iyileştirdiğini tespit etmişler bilgiler, deneyimler, yöntemler zamanla bir “halk hekimliği” kültürü oluşmuş. (Eski bilim adamı kurtçukları görebilseydim illet hastalığı sonuncuna varırdık.) Gelecek nesille ilham kaynağı olarak mikroskop ve mikrop bulundu. Her asırda birkaç kişi düşünür. Diğerleri onların düşündüklerini düşünür.
Öğretmeyi ve öğrenmeyi vesileyle değerli bilim adamlarına ve insan oğluna sun  müş ,enerji keşfini  vesileyle değerli bilim adamlarına, beyin, beden azimle keşfini yaptırarak aracı olarak insanoğluna sunar .(insan oğlu et ,kemik parçası değil, evet bir enerji.) tüm din kitaplarda yazar alim ve bilim okuyun ve öğrenin buyurmuş tur. (sahibi RABBİM)Devamını okuyun enerji bölümü  sakli sifa 
                       Bol gününde olanlar dar gününde bulunmaz
                                                 TEK
Zor günlerini yalnız atlatan, Kimsenin yokluğunu hissetmez. Çünkü ”RABBİM “  yanında dır  “Rabbim” cevabını verir
Bu kadar kurtulamayacaksınız bilin gideceğiniz yerde  hesap da tövbeler etseniz boş.. Yediğiniz bu güne kadar  HARAM..
Yaşarken ve rüyalarınızda defalarca ölümü tadacaksınız yaşamak neymiş göreceksiniz
 
                               63 yaşındayım 55 yıl öncesi
Biz insan oğlu kitap  okumak, gezmek, araştırmak yapmıyoruz hep bir şeyi ikiye bölmeyi caba gösteriyoruz.
Dünya kurulduğundan beri var olan Artı Eksi.
İnsanoğlu varoluşun dada var olan hep galibiyet.
Hiç paylaşmayı bilmediğimiz den  kaoslar çıkarıyoruz.
Hep galip gelme isteği ,erdemliği unutuyoruz. Buda şan ve ihtişama götürüyor.
Gelecek: Tanıdık tanımadık çocuklara EGİTİM VERMEK
Geleceğe  nesil aktarma bu kutsal görevi götüren öğretmen dır.
 
En büyük görev : Gelecek Öğrenci seçimi Öğretmenlere düşüyor
Bazı öğretmen  korkusundan okula gitmeyen çocuklarla ilgilenmek her şey öğretmeni elimdedir .Öğretmen her zaman öğrencinin kılavuzu dur. Öğrencinin her şeyi öğretmenidir.
En kötüsü de, inceldiği yerden değil de, sağlamlığa en güvendiğin yerden kopması.
Bu gün için soruyorum siz hiç başka çocuklar okumasına, bilinçlenmesine  için yârdim ettiniz mı.
Hep verdiyseniz burslu verdiniz ,hep karşılığını bekliyorsunuz.
Burs alanlarda sevinir okulda iş garantisi veriyor dersiniz işte o zaman hayatınız kopar
Ve sana iş bulurlar ama  20,30,40 yıl sonra sana bir vazife verirler altından kalkamasın .Bu tuzaklara düşmeyin
İnsaniyet maskesi taşıyan öyle milletler ve insanlar var dir ki maskelerinin altında canavarlar yaşar.
Geçmişte  1991-94-95 -96 -97- 99 -2000 yıllarda burs verilecek diye yıllık 12 ay toplanan senetler ,verenler çocuklar okusun diye , bu senetlerle şirketler ,holding kuranlar ve bu senetlerin bir iki si ödeyemeyince (ticarette kırmızı çizgi )  senet sahip kişiler icra ve hacız e uğrayıp (fabrikanızda bir şilik paketleme makineniz gitti mi ne olur) ticari hayatları biten kişiler ve bunların bedduaları  zamanı gelince hesap sorulur her şey zamanı gelince sorguya çekilir bu dünyada kanun cezayı keser ama gelecek dünyada nasıl hesap verecekler .
Benim gibi hataya düşme burs gerçek kişiye ver. Nereye gittiğini bil sonradan gözünle gör vicdanın rahatlat hâksiz kazanca dikkat edin.
Esnaf , işçi veya zengin kazandıkları paranın çok cüzi parayı ve fazla eşyaları, öncelikle aile etrafı daha sonrası etrafına verse kendini zora sokmadan yardımlaşma olsa inanın her öğrenci okur ve yoksul kalmaz ama ailenden başlamak gerek …Ama hep uzakları tercih ediyoruz yakınlar yaklaştırılmayınca uzaklara istikrarlı ulaşılmaz. Sadece gönlünü rahatlatırsın.
Gelecek için laboratuvarlar açarak araştırmalarına fırsatlar verin.
Her asırda birkaç kişi düşünür. Diğerleri onların düşündüklerini düşünür.
Gerçek başarı başarısızlık korkusunun üstesinden gelmektir
Biz eski günler Abi dayı varsa işin görülürdü . Önemli projeler olsa da  eskiden bu projelere alkışçı olursan abi dayı dan gelirsen müsaade eder ve senden çıkarları varsa ederlerdi .
Yaşın kaç olursa olsun ben gencim diye korkma hayallerin deki projeleri sun büyük düşün canlılara zarar vermeden gerçekleştir korkma eskiden sen mi kurtaracaksın derlerdi ,şimdi zamanı hayallerini, gerçekleştir. Ekonomi ,eko, ekolojiyi  koru ve canlardır
BAŞARMANIN SIRRI    
Yenildiğinizi düşünüyorsanız, yenilmişsinizdir. Cesur olmadığınızı düşünüyorsanız, korkaksınızdır.
Kazanmak istiyor fakat kazanamayacağınızı düşünüyorsanız; kesinlikle kazanamazsınız.
Kaybedeceğinizi düşünüyorsanız, çoktan kaybetmişsinizdir.
Dışarıdaki dünyaya çıktığınızda anlayacaksınız ki başarı, ancak onu istediğiniz takdir de gelecektir.
Her şey insanın kafasında biter.
Alt edildiğinizi düşünüyorsanız, alt edilmişsinizdir.
Yükselmek için yüksek düşünmelisiniz.
Bir ödülü kazanmadan önce kendinizden emin olmalısınız.
Yaşam savaşını kazanan, her zaman en güçlü yada en hızlı olan değildir.
Er ya da geç kazanan kişi, kazanabileceğini önceden düşünen kişidir.
Başarı İstenmediği Yere Gelmez.
Ben 63 yaşında kendi işimi yapan kendime göre bilgilerimi yazan ,bir çobanım ,bazen sorar insan hayatımı bir kaleme alsan diye aslında yazmak ister ama kendisini yorgun isse der veya üşenir olmadı daha sonra yazarım der onu da geçelim ya kim uğraşacak der …
Kısa kesip attığı şey geleceğin bir şifresi olacağını bilmez gelece ye miras bıraktığını bilmez, zanneder ki  beni  kim okur veya kim görürü bu dünyada kim ne var ne nerede hepsi biliniyor ve kayıt altında senin geleceğinde soyunda kayıt altında olduğunu bilmez sadece yaşar ,çünkü bir şekilde uyuşmuştur uyuşturulmuş tur araştırmaz evde iş yapmaz ,ya ben çok yoruldum bana hiç yardımcı olmuyorsunuz su dan bahaneler le etrafınıza işler buyurup duruyor kendisi bitkin halsiz bırakarak vücut du hasta etmekten başlayarak hayatı boş bir şekilde geçer gider….
Bazen da okur anlamayız “RABİMİN indirmiş"  hak kitabı adaleti imanı “Sadece okur anlamayız yazma anlama mücadeleyi yapmazsak bilelim ki …Kısa örnek …Yolda Arapça kiralık daire yazsa öpüp başınıza koyup bir yere asarız…Çünkü okuyor anlamıyoruz…
Yaşıyor üşeniyoruz hep bedava gelsin hiç çalışmadan ,anlamadan ,üretici olmadan ,hep devlet kapısı beklemekten ,Bedava deniz yemeyen ……. Misali… uğraşmak tan ,bazen de benim memurum işini bilir kestirme yollarla kendinden başlayarak ,etrafına ,sentti ne ,köy ,kasabasına ,şehrine ,vatanına ,uyuşturmak tan öte gitmemiş biri olmasının sebebi  okuyup anlamamak tan geçer
Bazen de okurlar fakülte bitirirler ama gene …sanki okudukları okulda sahtekarlık öğretmişler…Para kazanmak için üstün ola çan ,Ez,  Zalim ol , Üretme, kopya çek ,kolay yoldan para kazan….Bilgisayar ,işletme, kendi kanununu koy …. Okut insanı yok et. .İyi ki okumamışım….Ya bunları da okumuş olsaydım maazallah…Ama insan gene de töre ve kültürünü bilen yapmaz. …"Rabbim kime ne" verecek biliyor….Sen Çoban kal yeter….
                            "Her kim zerre kadar hayır işlemişse onu görecektir. "  
                              "Her kim, zerre kadar şer işlemişse onu görecektir."
Bir yerde, dindarlık artarken, insanlık azalıyorsa; ahlak azalıyorsa, barış azalıyorsa, adalet azalıyorsa, empati azalıyorsa, aklı kullanma ve bilimsel çalışmalar azalıyorsa; oradaki din Allah'ın dini olamaz...
Allah’ın dini gerçek ler bilindiği halde dini sandığa koymuşlar ,işine gelen her kez çıkarlar dorusunda yollarına devam etmekteler nereye kadar, sabır çok zaman çok ahirette hesaba çeker, bazen de gelecek mazlumlara tehlikeyse ahireti beklemeden öyle musallat felaketler zinciri yaşatır .Hiç bir şey göründüğü gibi değil.
Bir gün sandık açılsa.. Allah'ın bizi muhattap alıp gönderdiklerini anlamak ve uygulayabilmek inanın hiç yoksulluk olmaz ,hiç zina olmaz, hiç hırsız  yolsuzluk sahtekarlık yanı kısaca, san şöhret ,olmaz dünya yaşanacak yer olur .Her  peygamberler de hatırlatmış ÖLÜMLERİNDEN SONRA HEP KIRILMA NOKTASI OLMUŞ. .Allah sonumuzu Gönderilmiş peygamber yolunda, hayırlı bir önderle Allah yolunda yürüyen önder nasıp etsin ..
KORKU  VE  STRES ETMEM  Bir canım ,imanım ,inancım var. Şeytan dan sakınır. "Yaratan RABBİME ALLAH a" Sığınırım… 63 yıldan beri kasnak gibi dönüyor…. Değişen bir şey yok, Yoksulluğu azaltmadan, inancı yükseltmeden zenginliği arttıran ve suç işleme bakımından, sayılardan daha hızlı artış gösteren bir toplumsal şan ,ihtişam, haram zihniyet azaltılmıyorsa sistemin önünde dışa bağlılık tozlanmış dosyalar vardır  …
"İnançların seni iyi insan yapmaz  Davranışların yapar ." Fikir sahibi olmaya, mal sahibi olmaktan fazla ihtiyaç duyacağımız gün, gerçek zenginliğin sırrını bulacağız.. Ama Gelecek.. ..Okuyarak anlayan anahtarı bulacak… Yer yüzüne gelecekten "Allah ın emriyle"  indirilen "kitaplarda" her şey "yazılmış" ve insanoğluna en son kitap “Kuranı kerim” de her şey "söylenmiş ve yazılmış" tır…. Sadece "anlamak"....   
 HİÇ İLAÇ KULLANMADAN YAŞAM
HAYATIMDA 3 TİPİK VAKA;(HİC BİR İLAC KULLANMADAN YAŞAM.)
 Hayatımda Hiç Bir İlaç Kullanmadım!!!
1976'da sigortalıydım. Bir iş kaçamağı yapıyım dedim . Visteye çıktım hastaneye gittiğimde vezneye yaklaştım evrakımı verdim .Ben doktor beklerken bir kutu aspirin verip gönderdiler.2 gün istirahat yapıyım derken bir de aspirine baktım .Çöpe atarak işime gittim.(Bunlar beni Alternatif Tıpa araştırarak kendimi iyileştirmeye yönlendirdi.
Beyşehir Yolundan Konyaya Giderken
Arabayla Beyşehir'den 30 km Konya yoluna giderken bir kasaba yolunda arabayla 6 takla attım .Kısa süre arabadan çıkıp ambulasla arkadaşımla Beyşehir Hastene'sine götürdüler.48 saat kontrol olması gerekirken 2 saat içinde sevk ettiler.
Not:Beyin kaza anında açıksa vücut kendini savunmaya alıyor.
Yıkılmayan Ev Projesi
Mersinde yıkılmayan ev projesini yaparken 3.kattan düştüm .Düşerken beynin açık düşüş şekli o anda düşerken topuk üzerine düşmesi topuk kırılması vakası yaşadım .Ertesi gün alçıya almaları beni şaşırttı ve alçıya alındıktan sonra kendim tekrar kesip kendim alçıya aldım. Topuğumu yumuşatarak. ( Nasıl aldığım anlatılmaz.)Anlatılmaz ,yaşanır .Çünkü çok acı çekiyordum. Sonra acım dindi ve kısa zamanda bir burçak lapası yaparak sardım. Ve 48 saatte toparlandım.
Hayatım boyunca bunları yaşadım .Doğa bana bunları verdi, uyguladım ve yaşantım devam etti.
Portakal ve limon kabukları ile birlikte cam kaya tuzuyla fazlasıyla yesem zarar ve azıyla yesem yarar. Bir iki dilim yaşam faydasını gördüm.
Benim için bir yaşam serumu.
SEVGİLİ OKURLAR:
Yazımızda ki “Saklı Şifa” adlı yazılım  yaklaşık 47 yıllık çalışmadan kazandığımız bilgi, deneyim ve birikimin bir araya getirilmesi ve sistemli bir şekilde kaleme alınmasıyla ortaya çıkmıştır.
Bu yazımın yazılması aşamasında eski Türk İslam medeniyetlerinde uygulanan bitkilerle tedavi yöntemleri incelenmiş, yazılı kaynaklar gözden geçirilmiş, Tıbbı Nebevi, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde  yazılmış  kaynaklardan istifade edilmiştir.
Bu yazılım şifalı bitkiler ve içinde bulunan maddeler hakkında sizi bilgilendirecek, kendinizi tedavi edebilmenizin ayrıntıları ve sınırları ile ilgili sizleri uyaracak size bu konuda yardımcı olacaktır.
Yazılım boyunca karşınıza çıkacak metinlerde ve reçetelerde hangi bitkinin hangi hastalığın tedavisinde faydalı olduğu, nasıl kullanılacağı konusu sade bir dille açıklanacaktır.
Şifalı bitkilerle tedavi sınırsız bir konudur. Her hastalığa karşı, doğada şifalı bitki bulunmaktadır. Daha açıkçası tabiat kocaman bir eczanedir. Pek çok şifa kaynağı doğada, hemen yanı başımızda elimizi uzatmamızı beklerken bizim şifayı vücudumuzu tahrip eden kimyasallarda aramamız kendi vücudumuzun kıymetini bilmediğimizdendir.
Eğer dozu yerinde kullanırsanız bitkisel ilaçların şifası çoktur. Bunu söylerken tabi ki modern tıbbın teşhis ve tedavisini küçümsediğim, yok saydığım anlamı çıkmamalı; bilakis, önemli sonuçlara yol açabilecek hastalıklarda mutlaka doktora görünmenizi tavsiye ediyorum. Basit sandığınız belirtiler, sizin için hayati önem taşıyan bir hastalığın işareti olabilir.
Sağlığınıza gerçekten değer veriyorsanız özellikle hastalıkların teşhisinde modern tıbbın yöntemlerine başvurmalı; şifalı bitkileri kullanmadan, şifalı bitki uygulamalarını denemeden önce mutlaka doktorunuzun onayını almalısınız.
En azından bir bitki uzmanına danışmalısınız. Çok iyi tanımadığınız bitkilerle kendinizi tedavi etmeye kalkışmanız daha farklı sağlık sorunlarına yol açabileceğini unutmamalısınız
Değerli okuyucular, İnsan tarih boyunca en çok hasta olmaktan, ölmekten ve aç kalmaktan korkmuş ve bu iki konuya çare aramıştır.
“Her nefis ölümü tadacaktır” ayeti kerimesinin hükmünce ölüme çare bulunması mümkün olmasa da Allahu Teala her hastalığa çare olabilecek pek çok sayıda şifalı bitki yaratmıştır.
Bu bitkileri gereğince kullanabilmek için bitkileri ve özelliklerini çok iyi bilmek, bu konuda yeterli eğitime ve tecrübeye sahip olmak gerekir.
Halk arasında “Bitkiler doğal olduğu için yan etkisi yoktur” diye çok yanlış bir inanış vardır. İnsan sağlığına zarar veren bitkiler olduğu gibi, yanlış kulla
Anımdan doğacak zararlar da vardır. Aynı zamanda yan tesiri olan bitkiler kullanıldığında veya yüksek dozda alındığında kimyasal içerikli ilaçlarda olduğu gibi yan vücudunuz olumsuz yönde etkilenebilir. Bitkisel ilaçlar kullanmadan önce doktorunuza, bir diyetisyene, biyokimya uzmanına, herbalistlere ya da şifalı bitkilere gönül vermiş bir aktara danışmanızda fayda vardır.
Bu yazılımda, sizlere hiçbir yan etkisi olmayan, zehirleyici bir madde içermeyen şifalı bitkiler ve onların tedavi edici özelliklerini tanıtmaya çalışılacağım. Bu bitkiler genellikle çevrenizde gördüğünüz, tanıdığınız bitkilerden biri ya da bulunduğunuz yerdeki aktarda bulabileceğiniz bir bitki olacaktır.
Bu yazılımı okuyarak bitkilerin içindeki maddeleri öğrenecek, kendiniz için faydalı olacağına inandığınız reçeteleri gönül rahatlığı içinde hazırlayabilecek ve uygulayabileceksiniz.
Tavsiye edilen reçeteleri uygun şekilde ve dozajda uyguladığınızda, olumsuz bir sonuçla karşılaşmayacağınıza kesinlikle inanabilirsiniz.
Bu yazılımda  ayrıca vücudumuzun yapısı, hastalıkların teşhis ve tedavisi ile ilgili bilgiler, doğal ve sağlıklı beslenme, besinlerin kalori değerleri ile ilgili bigiler de bulacaksınız.
Yazılım en önemli özelliklerinden biri de bazı hastalıklar için önerdiğimiz hazır kür ve reçeteleri de bulabileceksiniz
Yazılımda  ele aldığımızı bölümlerden biri de evinizde doğal beslenme, doğal sağlık, cilt bakımı ürünlerinin kolay bir şekilde nasıl yapacağınızın anlatıldığı bölümdür. Bu bölümde ev yapımı yoğurt, peynir gibi gıda ürünleri ile doğal deodorant, doğal şampuan, doğal sabun gibi cilt bakımı ürünlerine ait reçeteleri bulabilirsiniz.
Bir hastalığa yakalandığınızda öncelikle çevrenizde pek çok insanın sizden daha çok hasta olduğunu düşünerek maneviyatınızı güçlü tutun ve halinize şükredin. Hastalıkların ilk şifası güçlü bir maneviyat ve şükürdür.
Hangi tedavi yöntemini uygularsak uygulayalım kişinin kullanılan maddenin şifa kaynağı olduğuna ve iyileşeceğine inanması gerekir.
Değerli okuyucular, 63 yaşındayım ve hayatım boyunca hep şükrettim. Yıkıldım, soyuldum, hakkımı yediler, dolandırıldım, arkadaşlarım çok zengin oldu diye hayata küsmedim.
Hep veren el oldum, kapris yapmadım gurur, kibir etmedim. Lüks otellerde de yattım, açık arazide göklere, yıldızlara bakarak da uyudum. Mükemmel sofralarda da bulundum aç da kaldım ama hep şükür ettim.
Nimetleri verenin de, alanın da, hastalığı ve şifasını verenin de rabbim olduğunu unutmadım. Bugüne kadar hiç bir hastanede kaydım yoktur. Şifayı hep dünyada var olan nimetlerde aradım.
Doğada gezerek, bilim adamlarıyla görüşerek, hayatımızdaki eksikliği fazlalığı görerek inceleyerek bugüne kadar geldim. Ne yazıktır ki günümüz dünyasında bitkilerle ilgili yapılan araştırmalarda, bilimsel çalışmalarda bir Türk bilim insanının araştırmacının, botanikçinin.
Adına rastlayamadım. Her nasılsa uluslar arası literatürde bu bitkilerin tamamının yabancı isimlerle tanındığını Anadolu topraklarında yetişse de bir yabancılara mal olduğunu gördüm. Bütün bunlar beni fazlasıyla üzdü. Yıllardır içimde yaşattığım geleceğe bir şeyler bırakma duygusu beni yazmaya yöneltti. Ve tüm bilgimi, birikimimi bu yazıma  koydum.
Benim burada yaptığım hastalıklar için yeni bir şifa bulmak değil var olanı hatırlatmaktan ibarettir.
Sağlıklı, mutlu ve uzun ömürler geçirmeniz dileğiyle 
Bazı insan mırıldanır ama bilmediği konuyu düşünmez hep kendini haklı  sanır o sadece benliktir. Değer verdik karşılığını almadık veya  başka şey söylerler ama şunu bilmezler, demezler değer verdiğin şeyi koruyamadık  sonra değer verdiğin şeyi  kuruttuk….Karşılık bu dünyada beklenmez gelecek karanlık dünyada önünü aydınlatır..
 
           Gül  koparıp defter arasında  kurutup sevmek  hayatı görmek değil dır,
                      Yaşatmak Yaşama inanmak her sene dalında görmektir.
 
Anlamak anlata bilmek anlaya bilmek. Her kes kararı kendi verir .Evet derler bir baltaya sap olamadı dense de yanılmış olurlar bilmezler ki baltalara malzeme olduklarını düşünmezler yontarlar sanat diye iş bilir deseler de sanatçı dedirtmek içinde talaşı arar olurlar. Karanlık ve başarısızlık korkusu yaşayanlar nefsine ve dünya malına gömülmüşler gömülmüş olurlar yüzlerine maske takarak maske altında insanlık nasibi almamış kişilik yatar ve yaşama hayata korku zulüm ve kanla bakarlar .
Neden bu kadar sakin oluyorsunuz derler çobana önüne gelen saklı şifa kurmuş ve iletişim derler web sitende başka harita var derler. .Derler de derler.. Kimse demez acaba o ne diyor..
Çoban der saklı şifa Uzun zamanda beri hayatımın tecrübesi ve haksızlığa uğramam çok sebepleri var okula gitmedim ama yaşarken eğitiminde ve tecrübe edişim ve tecrübelendiğim tecrübelerim neticesinde vardım ki bu geri kalan vaktimde hayat yaşantıma gelecek vakitlerime birkaç yaşamak için temelimi kurdum.. Öncelikle TEK OLAN Bozulmayan İnancım Devletim Bayrağım...
Diğer yaşam kategorim.
-Bana düşen aç ve ya tok yaratanım vermiş olduğu rızık.. öğrendim helaliyle “O” ne kadar verirse ve kimsenin alamayacağını anladım anladım ki hayırsız çok gelecek çıkar nefis öncelikle sana zarar verecek ve sonradan içindeki maddeleşmemiş şeytan  nefsinle oynayacak ve seni balçık çukuruna sokacak.. Başkaları gibi olacağını gösterdi. Başkaları gibi olmak ise başakları senden bir şeyler istemesi sadece senden menfaat bulanlar peşinde koşacağını çok gösterir ve gösterdi.. Sana verdiği kadarıyla yetin oku öğren ve yaşam bekleyenleri gerektiği kadar ver öğrendiklerini ver ve bu dünyadan bu dünyalığın burada kalacak verebilecekle verdiklerin ver  kimsenin kalbini kırma ..Her “kim Salih” ise bil senden menfaat ummayanlar seni hep anacak.. Ve seninle hep birlikte olacakları..
-Anladım ki beni hep gören göz vardı ve vardı ki bu güne kadar kapılar kapansa da “bir kapı açıldı.” .ve anladım ki o kapıların kapanması bir hayır vardı ola ki açık kalsaydı oradan gelecek hayırsız kazanç o bana ve aileme dostlarıma ve dost görünenlere gelip senin istemediğin insanlara dönüşe çektiğimi ve aynısı sevdiklerime musallat olacakları anladım ki  gelecekti istemediğin bir insanoğlu olacağımı anladım ve oracıktan uzaklaştım..
-Yapılacak işlerimi insan ruhuna ve bedenine güzel vereceğimi anladın.. Anladım ki her kim se ile tanıştığımda illa insan sağlığını bozacak ve daha çok dünya malı kazanacağım diye en güvendiğin kişi bile sana sırt çevirecek durumları gösterdi ki orada bir tümsek göstererek oradan uzaklaştırdı.. Anladım ki benim yapmak istediğimi işi kimsenin yapamayacağını nefis içlerine girdiklerini   anlayarak anlatarak anladım ve orayı terk ederek kendi işlerime koyuldum.
-Anladım işin sonu yoktu ne ,ne kadar götüreceğin yoktu ve son mektuba kadar son sayfaya kadar sonsuzluğa iyisi kötüsüyle hazırdım..
-Anladım ki iyi kötü her ikisi de bu dünyada kalıcıydı nefis çıkar peşinde koşanlar benlik le geleceklerini kanla zulümle hükümdarlık kuranlar ve bitmeyecek dünya ya hükmedenler ilki  ortası ve sonu olmayacağını anladım.. Anladım ki iyilikler olacaktı olmasaydı kötüyle kaplana dünya sonu olamayacak insanlığın sonu olacaktı çünkü kötüyle kaplana dünya insanlar bir birleri arasında daha kötüleri çıkarak insanlık yok olacaktı.. “Yaratan rabbim “böyle istememişti insanlık sevgi ve erdemlikle saygıydı.. VE Anladım ki geri kalan yaşantımda iyiliklerimi kendime göre çoğaltarak kötüleri kötülüklerimi kötüler kazanmasın diye elimden ne geliyorsa kötülükleri terk ederek iyilikler dolu dünyayı seçtim ve seçtim ki benden sonrada iyilikler var olacak anlayarak anlaşılarak anlatılarak yaşanarak ve bir gün her insan gibi sende  zülüm de etsen kötülükte etsen zaman an gelince  iyilikleri iyilik yapmayı anlayacaksın..
 
-Anladım ki hep tek yol var ne odan ne bundan orta çizgi ikisine en yakın tek yol oda yaratana ilkelerinin en yakın yolu anladım .
 
-Anladım ki dış ve iç dünyaya herkes   ayrı yollarda  her kes sonra bir noktaya topluyor sonradan da tekrar nefsi ve çıkarları ve benlikleriyle yol arına ayrılıyor sonrası dış tan bir baktım ki ayrılan yollar kim üstün çıkarı nereden sağlarımla toplum huzuru ve devlet içindeki insanoğlunu hasta eden ve kendi etrafına etrafını toplayanlara dünya malını verdiklerini talan ettiklerini gördüğümde gördükçe anladın ki başını kaşıyacak şekilde tırnak uzatmanı anladım
-Anladım ki demokrasi deyip  ne ondan ne bundan olanlar ise gelin hep beraber olalım diyenler demokrasi diyenler de meğer maske takmış oyuncuları ve gene kendi bildiği yoldan ve istenilen yoldan gitmesini ve kendisinin de bir dünya malına kapılmış demokrasi altında çakma demokrasi olduğunu anladım
-Anladım ki gene günah tohumları içten ve dıştan atanları dış dünyanın talimatlarıyla gene insanoğlunun kafalarını kuma gömeceklerini iyiyi kötü kötüyü iyiyi edecek boş konuşan adamı ağzı olan konuşuyor u konuşan maskeli adamı anladım.
-Anladım ki stresten mide hazmına hazımdan bağırsaklara oradan kanser savaş virüslerini salan ve hastayı daha çok hasta edecek azınlık baronlar işadamları dış dünyanın doyumsuz mal varlıkları yetmezcesine sonradan hesaba çekiliriz korkusu yaşamları yaşatacak yeniden bu yağmalamaya bizde varız diyenlerle dolu dünya değilse de kendi alanında maskelide olsa hepsini dış dünya elamanları oyuncular olduğunu anladım.
-Anladım ki bir mıknatıs gibi nefis çıkar  insanoğlunu kendilerine çekim gücü dünya malı olduğunu anladım..
-Anladım ki bunlar gibi bakış acımı  benim gördüğümü göremeyeceklerini dünya malına işim olsun da nefis çıkarı olsun da ötekileşmeye ne olursa olsun zihniyeti insanoğlu içinde olduğunu  anlayarak oracıktan uzaklaştım anladım ki.
-Anladım ki her şeyi ileriki yıllarda yerli yerine koyacak ve nefise gömülmüşleri ders verecek gücü iyisiyle kötüsüyle gösterecek “sahibi yaratan ebediyete kadar var olacak” ve bu topluma zarar ve fayda  vereceklerini iyisiyle kötüsüyle bu insanoğluna göstereceğini anladım.
-Anladım ki “o “ her şeyi görendir.. Geçte yakında olsa her şeyi yerli yerine koyan olacağını bir yanlışı bir tümsekle göstereceğini anlaşılanı konuşulanı çok iyi anlayanlar çoğalacağını anladım..
-Anladım ki bu gün işim bitmemiş olsa da “erken diteceğini istesem de biteceği gün nü yol almak yerine ” sabırla  bitmemiş günüme dönerek  yarın ve yarından sonrasını düşünerek  dünya döndükçe çok erken biteceğini anladım .
-Anladım ki anlaşılan şu ki az zaman önce ve çok eski oyunlarla 2 li oyundan çıkmış 3 oyuna girse de oyunlar bozulsa da  şimdi algı renk oyunlarıyla 4  lü oyunlarla tüm hedeflerin seçmen seçimler den sonra yeni oyunlarla bu devletin kalkınmasını zorlayacak ve bu insanoğlunun kafalarını kuma sokacak oyunları 5 ,6 li oyunlar başlayacağına ab  açık ortadadır anlayacak anlaşılacak ki her şey yerine oturacağı gün yakındır gene 100 yıl öncesi oluşumunu anlamak anlatabilmek anlaya bilmeyi anlamak her şeyin oyun ve çıkar ne ,ne kadar haram zihniyet dışa bağlılık ne kazanacağı kazanılacağını  ve her anlatım görseller kendi yollarında da olsa bilin ki hep hayrınadır insanoğlunun iyi olacağını erken gösterir kötü olacağını erken gösterir şimdi iyiyi kötü etse de kötüyü iyi etse de devletin  insan gücü tektir bu da anlaşılıyor ki her kim ne yaparsa kendine yapar ve sonrası dış dünyanın bu oyunları bitmese de devletin gücü tek olduğunu bu halkın en kötü günde bile tek oluşlarını anladım....
-Anladım ki Yaşamın zor yolculuğu .. Her iki yöne de baksan geçmişleri kazan kaynatanlar aynı kışkırtıcı gurupları yeni yüzlerle finişe taşımayı net görecek ve anlatılması zor anlamakta anlamak için geleceği şimdiki zamanda geleceği göremeyeceksiniz çünkü nefis içindekileri göremez. .kötüyken iyiyi  gözükmek  gözükürken iyiyi kötülemek var veya yok adalet terazilerinde gözükseler de iyiyi kötü etmek için adalette nefis den yana olur..
Bazen olur düşman yakınındadır ,sezersin sendenmiş gibi gözükür zaman gelir tam anlaşılır meğer sana düşmanmış, anlarsın görevden alsan da orada iz kalır ,ne kadar telafi etsen de iz oradadır kimse anlamaz sen ne kadar iyide olsan geçmişleri aynı olan başka birileri gelir kötüyken bir bakmışsın iyi olurlar..
Gene aynı 63  yıldan beri taş plak döner işte anlamış olalım ki bir başkasına nasıl anlatırsın anlamak anlatıldığı gibi anlatılması zor olduğu gibi yazılması da zor işte iş burada başlar  anlaşılır gibi yüz renkler değişir ve seni istemezcesine dış yüzler içerdekilerine kafalarınızı kuma sokmak için istikrarsız deneme girer. .iyimken kötü ediverirler  kötüyken iyimmiş gibi yeni yol haritası çıkararak yaşam şartları seçime gitmenizi isterler kışkırtırlar bu her zaman hayat boyunuzca devam eder. .Anladım ..Anladım ki
Gelecekler ve anlatılacak ruh gene ne olursa olsun var olmak ve oyunların kurulduğunu kurulan oyunların ikazları için  gelecek ve hatırlatılacak ve dış dünyaya ve içerideki oyun kurucularına devlet milliyetçiliği son oyunu bozmak için mühür gibi Osmanlı tokattı vurulacak gün için gelecekler.
Sayfa yenileniyor 1956 dan bu yana
Kaptan dalgalı denizde belli olur. Ve kimse dalgalarla ilgilenmez. Gemiyi limana gelip gelmemesiyle ilgilenirler. Hayatınızda da dalgalar olabilir. Her şeye rağmen ilime, bilime ulaşmaktır  “Hayallerinize ulaşın.
Şimdi yaş 65  ilaç kullanmadan yaşam
Bugüne Strateji ve gelecek için seçim kaybetmemek ve kazanmak için dünya da kaos
stratejileri ve onları oynatan maşaları tutan emperyalizm zenginleri paravan şirketler.
Hakkımız da 1956’dan buyana 2013’e 2020 ve 2023 strateji oyunlar zaman tek küresel içinde sahnelenen pembe hayal dünyasına yol insanlığın ve 1956’dan buyana sadece yaşamım boyunca gördüklerim yaşamın şimdi sadece hikayeler masallar yazıldığı bugün gerçekten halkınla destanlar yazın başka ülkeniz yok ya ışığı gör ya da karanlıktan daha karanlık zaman tüneline giren
Yaşarken eğitimimden. Binlerce sayfadan kısa kısa ekler ve birleşemeyen heceler sizlerin bugün gördüklerinizle akıl fırtınanızla birleşen cümlelere.
Biz insan oğlu kitap geliştirici okumak yok, gezmek, araştırmak yapmıyoruz hep bir şeyi ikiye bölmeyi caba gösteriyoruz.
(Kutuplaşma dış oyunların kurdukları strateji bunlar bilimle değil bilimi emperyalizm zenginlik insanların üzerinden para kazanmak bir uluş musibette gelse hala içerdekiler dünya silah ve ilaç lobilerine çalışmaktan geri kalmazlar baha ne çok bir şekilde ortaya sürerler sonra kim sürdü denecek kadar kaos strateji sahne perde arkasında yer alırlar.
Bazen o yetmez bugün ekonomiye bir gedik açmak için her fırsatı delmeye çalışır çalıştığı gibi ekonomi çarkından yararlanırlar.
Örnek çok tur araştırılarak daha derinlere inerek her şeyi net görülür DEVLETİN ekonomiye bir nefes olsun diye açılan yatırımlara gene o yörenin içinde A takımları kutuplaştırma açarlar ve ilk önce ise o krediler den pay alarak sosyal yardıma ihtiyacı olmayan bile strateji oyun sahnesine önlerden bilet alırlar ilce sanayide de ve ilçede bayiler hep devletin muhalefet zenginleridir bir araştırın göreceksiniz kimileri de yada döviz ofisleri de bir elde günah der bir elde yapmadığı kalmaz böyle bir dünyanın içinden geliyoruz..
İşleri iyi olduğu halde kredi alanların çoğu kutuplaştırma yapanlarla dolu ama gerçek kişi ise bir nefesten yararlanmak için bir araştırma işlemde sonra ise (o yörenin hep muhalefet yapan A takımları) gerçek “kredi alana” ise ve o kuruma kötü referans verir. Bu da böyle bir dünyanın içinden.
Aynı şekilde devlet içinde yatırımcılarda küresel zenginliklerini ellerinde tuta bilmek için o devlet içinde oyun kurucularıyla sahne de yer alırlar her fırsatta fırsat anı kullanırlar hiçbir zaman başı istemeyen muhalefete göz dikerler ve nefisle ile artık küresel stratejinin elamanıdır.
O devlet hiçbir zaman büyümesin diye 2 3 5 8 li oyunlar önce piyonlar sonra kaybettikleri parayı ala bilmek için  içerideki diğer dış dünya şubelerinden o devletin ekonomi çarkından ellerinde olmadığı gerçek para şirketler arasın da sanal olarak doları yukarlara çekmek ve o ülkede farkına varmadan PARA BASARAK enflasyonu ve ödemeyi geçerler ve sonrası batma ..Kimileri de basar basar paraları şöyle düşünürse dünya ekonomi birleşen tek para birimi kendilerinde ise ve değeri biçende kendi ülkesinde ise ve sağlık örgütü de kendi bünyesinde ise bazen laf olsun torba dolsun ve gücünü kaybetmemek için “sana söylüyorum gelinim anlasın hikayeleri yazarlar çizerlere” kendi çıkarına anlamak isten ve allamak istemeyenler içinden bir dünyadan gelmektesiniz..
Hazırlanmış ve bir şekil olsun diye batmayı görenler ise hemen “dünya tek para birimine sarılırlar dolara “onlarda ellerinde olan küreselde basar da basar bir önceki hataları görmezler 1969 1995  2001 2008 emperyalizm güçler parayı tutamadıklarından küresel güç kaybı yaşayacaklarından önce o ülkelerde sonradan pardonlar ve baharlar ve gezici kaoslar türer bu dışarıdan bir de içerden hele bazen  de hayallerindeki beraber kurdukları artık sen git bizimkiler gelecek diyenlere verilecek cevap ise vatan bayrağını halkını düşünenlerde çıkar ve “önceden aldığı bir şifreyle tek adamlıkla” bayrağı vatanı halkını ve halkın ve halkla BİRLİKTE OSMANLI TOKATI atar ve bunlara hazmedemeyenler yukarıda ki strateji sahnelere soyunurlar..
Böyle bir dünya içinden hep bana diyen seni yıkmak için uğraşan dünyadan geliyorsun.
Gene her türlü oyunlara girerler evet musibet onlar için fırsattı musibet her devletler gibi biyolojik silah üretme laboratuvarları var olduğunu onlardan olmayan devletlere ise zenginliklerini ve oraya yerleştirecek daha sonradan oraları almak için görgüleriyle önce milyonlarca insanı yok ederler sonradan içeride gizli odaklar ise terör estirerek göçe zorlarlar sonradan pardon denecek kadar insan nasibi almamışlar içerisinden gelmektesiniz.
Bir şekilde ortaya çıkar musibet çıkan devleti ateş topuna tutarlar masa altında müttefiklere sopa göstererek her devlet saldırır başa çıkamayacağından ve çıkamayacağını bildikleri halde onların arkasından devleşen ilaç ve silah lobi her devlet içinde nefise gömülmüş doyumsuz zenginlik isteyen en alt tabana kadar paraya batmış ve ne hikmetse de kendi oğluna bile zenginliği yedirmeyen zihniyetler birlikte çalışan ve çalıştıran küresel zenginler tanrıyı unutturmak dili unutturmak yaratanın insan yapısını bozmak insanlığı insanları yok edebilmek için önceden hazırladıkları (2003 ilaç aşı ) bir fırsat çıkmasıyla ve sonradan adına dünya demeyip (pandemi ) çizgisi çıkartılarak gene bir hamle sonrası savaş virüsleri yerleştirirler ve aşı tutar tutmaz onlarda bilmekte bir sonrakine daha başka bu gün konuşulan aşı tekrar konuşulur..
Bu aşıyı iyi bir çalışmayla Türk bilim adamları bulacak aşı ve güven bilir aşı olacak ve dünya insanlıkta bu bulunan aşıya güvenecek ne den derseniz şöyle bir analiz edin kim insanlığı yaşatmak istiyor şöyle bir bak işte bu bir başlangıç ve gerisi gelecek ama bu tek bir aşıyla kalınmayacak ne den derseniz insan yapısı birbirine uymaz ve musibette bitmez ve musibeti bitirmezler bitirmeyecekte... Böyle bir dünyada yaşamaktasınız.
Daha öncede yazıldı çizildi savaş virüsleri bölümünde doğu Asya denizlerinde kaos ve orta doğu karmaşası dünya seçimleri yakın olanlar dar akılla kaos oyun içinde oyunları hazırlaması işte gelecek dünyanız terör ve savaştan kaybedilenleri kazanmak dünyasından geliyorsunuz benlik içinde yüzenlerdir.
Evet onlarda biliyorlardı “insan ırkındaki panzehirim bağışıklık savunmayı ve kan içindeki antikoru” nasıl bir şekilde bozarız ve yazdıkça yazıldı ver oradan ağrı kesici bir antibiyotik bir bedende bir yerden bir yerlere sıçradığını çok iyi bilmekteydiler bağışıklığı bozarak bir salgın hastalıkta yavaşça ölümü ve pandemiyle insanlığa korku bu korkuyla kollar sıvandı pandemi her kese aynı aşı ilaç ben sadece dağlardan gülmekteyim ama sinirden ve sabretmekteyim hem ben ne yapabilirim bir sadece çoban bunun tek çaresi hasta olmak çare aramak değil hastalığa sebebiyeti ortadan kaldırmak oda her insanın tedbiri bu gün tedbir sadece insanlıkta değil doğada ve doğa içinde yaşayan canlılara zarar vermemek.
Bugün deniz içinde dalgalarla gelmiş insanlığın bıraktıkları atıklarla dip yosunların ölümü kıyıda nem ve sıcak artışlarla yaydığı mikrop bu yağmurların dol olduğu yıllardayız ama az sıcaklığında çok sıcak oluşu iki birleşimlerle nemin artışı musibetleri yok etse de insanlık bozarken doğa temizlemekteyken ve bu musibette mikroplarla evrimleşerek değişip bitmeyince a bu musibet sıcakta da yok olmuyor diyeceğiniz günler geldiğinde beni hatırla.
İşte hala oyun içinde insanlık parkurlarda yüzmek dünya batmadı insanlık battı insanlığı yaşatmak için mücadele eden “sağlık melekleri bir o kadarda bilim adamları” ve tüm insanlığa yârdim etmek isteyenleri bir şekilde bu durumda bile musibetler kaoslar entrika oyunlar ve sonradan görünmeyen hayaletler çıkar bunları nefis içinde göz bantları takılmış ben o değildim diyenler dünyası ve insanlık dünyasından gelmektesiniz yaşamaktasınız.
İnsan içindeki panzehir ve yaratılıştan beri var olan musibetler bağışıklığın önüne geçemez sen ve başkası vücuduna zara veremedikçe verdirmedikçe bugün her ilaç aşı bir sonrakine yaramayacak bir önceki 2002 nerede kaldı aşısı ilacı var yokların içinden bir dünyadan gelmektesiniz işte o yüzden kendini tanı ve kendi kendine yardım edebiliyorsan bil herkese yardım edebilirsin oda tedbir. Şunu da bil kendine yardım ve tedbiri yapamıyor edemiyorsan hiç kimseye yârdim edemezsin sen ve neslin sevdiklerin yok olur.
Sağlık varsa para yok felsefesi sonradan bulunmayan “bulduklarılar” gelsin paralar.
Hala ölüm korkusu ,açlık korkusu ,açıkta kalma korkusuyla ,sizleri bir şekilde yok etme teorileriyle stratejiyle üst akılların ipine devletlerin elleri bağlanmış ,ellerinde ise o devletin halkı halkın elinde ise hayalinde pembe dünyalarıyla yol alan dünyasında yol alırken her şeyi toz pembe görenler uyandıklarında ise karanlık dünyaları içinde oluşları bir musibette bile uyanamayışları ve sonradan girdapla fırtınalar dünyasına girmekte oluşlarını göremeyen insan dünyasından yatay dönen dünyalarına geçişte  ise karşılayanlar “neden geldin sorusuna” tek cevapları yaşıyordum yaşatamadım tedbirsizlikten buradayım “peki arkadakiler” benim sıralanmam..
"Her kim zerre kadar hayır işlemişse onu görecektir. Her kim, zerre kadar şer işlemişse onu görecektir."
Her kim insan ruhuna bedenine zarar veriyorsa bil HARAM işler. Her ki insan ruhuna bedenine güzel şeyler veriyor ise HELAL işler.
Evet doğa sizlere şifa sunmakta mayıs ve harmana kadar savunun ve savunma süresi içinde hızla iğle şen insanları göreceksiniz doğayı gördünüz ne kadar güzelleşti ama hep ordaydılar sadece streslilerdi siz olsanız da olmasanız da evren içinde o hep var olacak daha öncede yazdık yaz ne zaman gelecek diyecek günler ve az sıcaklarında da ne zaman serinlik çıkacakları zamanı içinde ve olmadık yerle de bile dünyayı yok edecek zihniyetler olacak bıraktığı bıraktıkları metal plastik bir çam bile doğa içinde stresli ağaçları mevsimsiz sıcakların bıraktıkları mineraller ve zayıf güçsüz bitkilerin kurumasıyla güneşin yansımayla bile yakacak şekle gelmesini düşünemeyen insanlığın içinden gelme insanlık var..
Atmosferde ötesi fırtınalar evren hareketi doğal afetler ve yer altı hareketi ve obruklar sizlere bir kez daha ikaz edecek yer yüzüne çıkan fosiller bir birleşimlerle yeni daha da yeni musibetler getirecek biraz anlamak zor ama yer yüzündeki sizler için afet dediğiniz bazı canlıların bitkilerin can mineralleri insanlık için ne neler olur der ve anlatım anlatımlarla sizlere korku salmak ve bir şeylerin yapılması gerek denirse bilin çok fırsatçıları göreceksiniz  hayat boyu bir tescil aramak tasınız NASA söylerse inanan bir topluluk var DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ ve sanal İMF gibi para sanallar.
Böyle bir dünyadan sizce insanlık nereye gitmekte. Yakından daha yakın zamana giriyorsunuz işte o zaman kork ölüm, aç, açıkta kalmaktan önce avcı idiniz şimdi av olacaksınız isteseniz de istemeseniz de bir ülke için değil tüm dünya için.
Hep birileri der dururuz ay güneş evren der bu şurada bura da NASA şunu dedi NASA bunu dedi ay bir tarafı neden sert neden yumuşak der dururlar ama bir türlüde ayın arka yüzünü bugüne kadar bilmezler ve nerede den bakarsan bak ayın arka yüzü gözükmez bir gezegenin de ters döndüğünü açıklayamazlar NASA söylerse başka sonrası pardon bu şu böyle değilmiş.127 bin peygamberin25 kitabin 2 Salih’in ve 4 hak kitabi sizlere tüm kitapların ayetleriyle son kitap “Kuran” ise her şeyi sizlere anlatıyor.
Kimsede demez vardır bir sebebi belki de evren deki ayın yumuşak zemin olmasının sebebi bir mıknatıs dünyaya üzerine geliyormuş gibi gözükse de gök taşları onlar evren içinde hareket halindeki yolları ayın yumuşak zemini de gelen gök taşlarını içeriye alması sebebi taşıya bilir ters dönen gezegenin tüm gezegenlere koruma kalkan olduğunu kim bile bilire evren aritmetik değil matematik sorusu beden içinde dünyayı saracak kılca damarlar gibi.
Hiç bir şey sebepsiz yaratılmadı evren içinde aritmetik değil matematik çözüm ise akılda düşünceyle akıl yol alır bilim ise ilim ve tevekkül eklenirse hiçbir taş kafana düşmez hele hiçbir yolda ise ayağına takılmaz gezegenler ay yörüngesinde durur güneş aya ay güneşe dünya güneş aya sahip değilken sen akıl üstü insanlar dünyaya sahip olamazken “akıl düşüncenle” kendi varlığına sahipken sahipliğini bir başkalar vermen sağlamasını yapmadan gelecek geleceğin için matematik soru çözüm sunmaktayken yapılmış aritmetik dersine bakmak abc şıkkı işaret bir yanlışlık değil mi.. Aritmetik dertsinde matematik sorusu 9 rakamı büyük denir ama ondan büyük olan sonu gelmeyen matematik 1 başladı mı sonu gelmez.
Evet çok iyi bilmekteydiler başka türlü yıkamazlardı insanlığı önce baktılar keşiflerde ölüm kusarak esir ettiler, oda yetmedi kıtayı almak için savaşlar çıkararak hiçbir şey elde edemediler hep aynı hep aynı bir strateji peşinde koşarak kaoslar maşa tutarak kandırılmışları din kimlik ırk ne varsa ortaya koydular gene olmadı  baktılar bir şeyden kazanıyorlardı silah ve ilaçtan insanlık ana temeli bozmak ama nasıl olacaktı evet bir fırsatı beklediler bir önceki strateji sahnesi savaş virüsü 100 yıl bitmek üzeriyken bir yüz daha ileri atlamak için bir fırsattı fırsatları daha derinlere hep bir yüz yılar yapmamak için insanlığı ilk fırsatta çiplemek kendilerini tanrı etmek aritmetikleri bu. 
Dijital olarak da dünyayı 5 devlet haline getirmek planları insanlığı esir esaret etmek.
Şimdiden bunları göremiyorsanız son 12 senenize bakın ve son bir yılınıza son 6 ayınıza bakın büyüyen devletler vardı Türkiye 5 boyut savaşı daha yakın ellerindeki üstün silahları kitlendi hava sahasını kapatsalar da sınırda şahinlerimiz yapılan silah savunmanınız la tek nokta atışı karadaki kör ediciler ise yok dunlar nerden görüyor derken inlerinden çıkamayanlar tek çareleri kaçmak ve sığınmış güçlü devlet arkasına alanlar onlarında çareleri anlaşmak idi.
Evet korkuları kısa yazdım aslında kısa kısa geçmekteyim savaş virüslerinde 2013’te yazdığın dünya 10 yılda doğadan gelen afetler ve insanlığın doyumsuz 2023 kadar bitmeyen nefisleri insanlığı esir almak nefis içindekiler ve krallık içinde pembe dünyalıklar bölümünde tek tek yazıldı
Dünya kurulduğundan beri var olan Artı Eksi. İnsanoğlu varoluşun dada var olan hep galibiyet. Hiç paylaşmayı bilmediğimiz den kaoslar çıkarıyoruz. Hep galip gelme isteği, erdemliği unutuyoruz. Buda şan ve ihtişama götürüyor.
İşte gelecekte Tanıdık tanımadık çocuklara EGİTİM VERMEK Geleceğe nesil aktarma bu kutsal görevi götüren öğretmen dır ve taşıyacak olanlarda bugünün milli düşünen iş adamlarımıza düşer bu da dışarıdan para almak yerine zor durumdaki işletmelere devlet gibi destek vermek ve yolarını açmak.
Dört paydan bir pay almak yöre kalkınmada “analar dert yesin herkes bir pay versin misali” ama rahmani tevekküllü olarak hak hakikatlerle işte orada yaratanın ilkeleri olmayana yardım etmek bir köy ilçe belde olmayanın toprağını sürmek var olan tohumları vermek aracısız ve getiriden bir olandan yardım edene vermek ve zinciri çoğaltmak “bir köyde 50 traktör var misali ölü yatırım “hele bu yaşadığınız zaman sizlere bir fikir sünmüyor mu illa bir aracımı ister. Doğaya bir avuç tohumla bölümünden çok önce yazılarak aktarıldı.
İşte gördünüz neler yapmaktalar haksız kazan sizlerin ekmeğinizle oynamaktalar devlet insanlık ve ahlaki davranışına karşılık yapılan suikast tecavüz dünya şirketleri yaptıklarına karşılık sanal uygulamalar sizce bir insanlık mı bunlardan ne beklenir, arkasın da gizli iç hainler kim bunları yapmaktalar ise bu oyunları açanlara şirketler bile olsalar iş ve iştigallerini fes etmek, iş yerleri, madenler, yer altı zenginliği ya işlet ya terk et.
Hele daha önceden yer kiralayanlar 1 ci derece olup 2 cvi derece yer gösterip ekim alanları incelenip fes edilmesi Konya, Yozgat yer köy, Kırşehir daha saymak istemiyorum bu üç yer ve haran Suriye sınırı hatta Suriye içlerindeki toprakların oranın insanlarına ekipman verilerek ekilmesi boş kalmayacak şekilde işlenmesi daha önce ve kaybolan servetler bölümünde yazılan ve hatırlatılan zaman bu zamandı hiç dış paraya da yatırıma da gerek kalmaz buğday varsa altın devlet her zaman olur.
Altın varsa buğday yoksa devlet olmaz aç ve kıtlık olur ve her zaman fırsatçılara fırsat doğar bu ilk de değil sonda değil göz bantları çözülmez ise hep olacaktır hele şimdi düzeni yıkmak yapılanları yıkmak “engellemek taşın altına el koymayanlar “ise halka göz bantlarını daha çok sıkmalarıdır ve ışığı göstertmemektir...
En büyük görev: Gelecek Öğrenci seçimi Öğretmenlere düşüyor buradan bilim ilim tevekkül çıkar.
Bazı öğretmen korkusundan okula gitmeyen çocuklarla ilgilenmek her şey öğretmenin elimdedir. Öğretmen her zaman öğrencinin kılavuzu dur. Öğrencinin her şeyi öğretmenidir.
Her konuda geçerli tüm yapılan “işte en kötüsü de inceldiği yerden değil de sağlamlığa en güvendiğin yerden kopması”
İşte bu dış güçlerin tekrarı sanatı buda insan içindeki nefis getirecek olan başka bir çıkmaz yol ve bu içinde alırken “yaratan” yapılan oyunları görerek bozulmasına bozmasına sebebiyet getirir çükü insan anlayamayacağı bir güç var oluşu gemiyi doğru yoluna alır ama insan ve insanlık azdıkça işte eskisinden daha fazla musibetler gelir.
Bugün için soruyorum siz hiç başka çocuklar okumasına, bilinçlenmesine için yârdim ettiniz mı.  Hep verdiyseniz burslu verdiniz, hep karşılığını bekliyorsunuz. Burs alanlarda sevinir okulda iş garantisi veriyor dersiniz işte o zaman hayatınız kopar ve sana iş bulurlar ama 20,30,40 yıl sonra sana bir vazife verirler altından kalkamasın. Bu tuzaklara düşmeyin İnsaniyet maskesi taşıyan öyle milletler ve insanlar vardır ki maskelerinin altında canavarlar yaşar. İşte bu durumda nefis ortaya hortlatılır.
Ondan dolayı ki ne durumda olursan ol esnaf, işçi veya zengin vakıflar dernekler kazandıkları paranın çok cüzi parayı ve fazla eşyaları, öncelikle aile etrafı daha sonrası etrafına verirseniz kendini zora sokmadan yardımlaşma olsa inanın her öğrenci okur ve ekonomi mi çarklar sonsuz enerji alır yoksul kalmaz ama ailenden ev ocaklardan başlamak gerek köy kasaba ilce il ve TÜRKİYE karşı koyulamaz güç alır.
Ama hep uzakları tercih ediyoruz yakınlar yaklaştırılmayınca uzaklara istikrarlı ulaşılmaz. Sadece gönlünü rahatlatırsın. Gelecek için laboratuvarlar açarak araştırmalarına fırsatlar verin. Her asırda birkaç kişi düşünür. Diğerleri onların düşündüklerini düşünür. Gerçek başarı başarısızlık korkusunun üstesinden gelmektir ve gerçekler ortaya çıkar.
Eski günler hep istenir 100 yıldan beri kaoslardan geçinenler ve dışarının isteğine göre hal durum alarak eski günler gibi abi dayı varsa işin görülürdü ve hep görmeyle yol alanlar bu gün sahne almak isteyenler bitmeyecek iyi giden 54397 tren seferine Önemli projelere makas başına taş saman yumurta koymaya başlayanlar kendi aralarında başarılara hazmedemeyen vatan bayrağı düşünemeyenler tren vagonlarına bile ayırmak isteyen dış ve iç  hainler fitne fesatlarıyla “Hz. Süleyman’ın iblislerle savaşma zamanı geldiği günlerdeyiz” kendini kardeş bilenleri ve aralarına fitne fesat sokanlarla insanlık nasibi almamışlarla maskelerin altında insanlık nasibi almamışlarla masum  zihinleri yıkanmış kardeşleri kurtarma zamanı gelmiştir..
Evet bu gün eski günleri bekleyenler eskiden ise bu projelere ve kendi yapamayacak projelere kalkınma hızını zayıflatan hallere bazen alkışçı  bazen de enkaz aldık derler geçmişin enkazlarını bilmezler eskisi gibi ekonomi uzmanı sokarlar dışarıdan ve yıkma projelerin olursan abi dayı der Sümen altı memurum işi bilir olur dan yola çıkarak diğer gelecek daha çok partiler gelir ver takke al külah der bir 100 yıl daha zaman tüneline girersin her 5 yılda gene 54397 tren seferi de tünelden çıkar tekrar tünele girersin sadece tek esir esareti kabul edersen müsaade ederler  ve senden çıkarları varsa ne darbe ne de muhtıralar olmaz sende esir esaret içinde yaşarsın.
Bunları yaşamamak içinde bugün fırsat bilerek yol alma zamanı.
İşte o eski zamanlar şimdi ki tünelin ışığı görüldüğü zaman ve hatırlayıp hatırlamadığın ve şimdiki zaman da eski günleri isteyenleri ülkeni kaosa sokanları şimdiki ve eski zamanı hatırla veya o karanlık tünele girmeden zamana girmeden bir düşün gelecek ve geleceğini yaşın kaç olursa olsun ben gencim diye korkma hayallerin deki projeleri sun büyük düşün canlılara zarar vermeden gerçekleştir korkma eskiden sen mi kurtaracaksın derlerdi, şimdi zamanı hayallerini, gerçekleştir.
Ekonomi, eko, ekolojiyi koru ve canlardır öncelikler tarıma artık zaman geldi bu yıllar önce yazılan yazılardı şimdi bu zamanın 5 ci boyut sizleri evrenin sırlarına götürecek.
Yanlışları aritmetik dersi çözme değil akılla eski sorularına sorunlarına algoritma hazırlayanları yazılım yapmadan matematiğe başlamadan eskileri çözme ve silme zamanı.
Yoksa Ali top at, Ayşe okula gitti, fasulye zamanı dönüşüne geçmek isterler.
Şimdi AR.GE zamanı. Fen, bilim, fizik, ilim, tevekkülle tarih dersinde ise ataların dan kalan coğrafyayı bilmek insanlık nasibi almamışlara da ahlak hikâye masal yazanlara da gelecek nesillerimize de destan olma zamanı.
Önce sağlık için şunu bilin ben bağışıklığımı artırayım der derde fazla bağışıklığınız varsa da bu bilin vücutlarınızda alerjilere masura kalır. Ondan dolayı ki vitamin minerallerinizi bilinçli değerlendirin. Şunu da bilin vücut ne istiyorsa yani AŞ eriyorsa o sizin eksikliğiniz. Bilim 3 adım yakınınızda sağlık ocaklarınız baktırmanız kâfi veya öğrenmenizde kolay. Mevsime göre yemeniz içmeniz bu sizin ilacınız olsun.
Şimdi 6 ekle zaman içinde anlata cam şimdiki yazıların kısaltılmış hali yazdım ve eklerle daha kısaltılmış halini yazarak eklerde göreceksin ve okuyacaksın.
Savaş virüsleri, denizlerdeki savaş, terörün hortlaması, oyun içinde oyunlar, hastalık ölüm onlar için hastalıklılar, psikolojik ruh insan dışı varlıklar,
Saklı şifa sırlar kitabından savaş virüsü, strateji oyunları kaos akıl, hakkımızdan, kaybolan servetler hatırlatmalar bölümünden kısa alıntılar

  Ek 01

11 05 2019 da ki yazı Ya ol yada olduğun gibi ol.

Kimileri vardır dış düşmanların strateji kaos planlarıyla ve oyuncularıyla maskeleri kalkar eline fırsat geçince halkının maneviyat kültür tarihi oda yetmezmiş gibi halkını işinden gücün den yıkar atarlar ne oldum delisiyle nefis sarhoşluğu olurlar, dış oyuncuların oyunlar erken sahne perdesi iner dış dünya eline kağıt kalemle bazıları da kendi koltuğunda başka ülkenin sonradan planlayacağı kaos entrika oyunları sahnelenen oyunları bozulur ak yüz kara kara yüz yoğurtla şimdiden başlarlar çalmaya....Haydi hayırlısı şimdi neler olacak...Karamanın koyunu sonra çıkar oyunumu olacak..

Kimileri var dır elinde fırsat varken halkı için yapacağız edeceğiz der dururlar halkın yararına şimdi yapılacak imkan güç varken halkını açlığa sefalet borç harç istediklerine teşviklerle sonrada su dan bahaneler olmayış yeni hamle vizyonlarla şirketlere esir esaret olmaya adaylığa yol alırlar demezler gelim hep beraber zirveye çıkalım hiç demezler bir lokomotif daha ekleyelim zirveyi aşalım inadına taş saman koyarlar patinaj etsin diye ..Şimdi burada da neler olacak .Söylenen şimdimi olacak yoksa olduğu gibi mi olacak..

Bekleyen Tren makas tayken. Şimdi derler ama minareyi çalmak için maneviyatı inançları çalmak için maskeli kılıf ortama uydururlar.54387 sefer tren 5 yıllık yolculuğa makasta beklemekte dua eder yolda kaza bela olması diye helal süt emmiş ak yüzleri bekler...

(sonrası gene ver misketleri oynamayacağın mı olacak) İçinden der gene çapanoğlu çıkartırlar dese de ama olsun "yaratan görmekte bunu da yerli yerine koyar umudunu yitirmez dünyaya verir anlayın diye hayır şerir”.

Saklı şifa Sırlar kitabin dan karda yürüyüp izini belli etmeyenler, sema orduları, dik duruş bölümlerinden kısa kısa alıntılar ...Muhtar belediyeler millet vekil sayısı 54387 tren seferi ülkenin lokomotifler selcuk uysal çoban saklı şifa.

Şimdiki tere yağdan kıl çekme 11 05 2020

Evet her sefer aynı hemen seçim günden dolsun göle yoğurt kurtarsa bu milleti aptal cahil mi sanırsınız yoksa fırsat deyip tabandan muhalefet çıkarcılara ve her seferinde muhalefet olup söğüşlemek mi devlet ekonomi batıyor ver yansın dersiniz ülkeyi bir şekilde yeni partiler ve dış güçlerin oyununa gelir bir dava ideoloji peşinde koşarak ve de seçim ekonomiyi zorlamayacak bedava seçim olurmuş gibi yol alırsınız halkı bayrağı vatanı düşünsen çok iyi anlarsınız ama bir şekille darbe lafı ortaya çıkarır sonrada biz neyle yaparız dersiniz..

Şimdi neyle değil çıkardığınız konuşmalar bile darbenin içindeki zihniyetlersiniz..

Şimdi bak akıl üstü akıllar bir şekilde çok çeşitli yollardan gelen partilere maşa iple bağlamaktasınız hem ideoloji fikirleriniz uyumaz ,hem de geçmişten gelen zamanlarda kanlı belalı olan vatan bayrağı halkı düşünmeyenlerle, hatta din ırk, kimlik bir yandan kanlı bıçaklı ve bir yandan aynı çatı altındakilerle oyun masaları kurmayın ,kuranlarda bu oyuna gelmeyin hep bilinir amacınız bu devlet başındakileri yok etmek aslında sizde bilmektesiniz seçilemeyeceğinizi aklınızda hep bir şey vardır seçilememekte muhalefet oluruz oradan da bir ortan daha çıkarır durur beklersiniz. Ama bilin bu sefer yok olacaksınız..

Neden mi bu dünya bir musibetle savaşmakta ve sonrası neler olacak bilinmemekte ama halkını bile düşünmeyen emperyalizm güçler sosyaliz yerine kol kala gezen inancı olmayanlarla inançlı gözüken maskeli dünyada güçlü devlet arkasına sığınmak isteyen dış işbirlikçileri bu musibet savaşında bile halkını düşünmeyen tek devlet tek vatan tek millet olmamak için sizlerin akıl ile yola çıkanların hepsi sizler gibidir sadece bir avuç çıkarcılardır..

İşte senin tek vatan tek bayrak tek millet oluşunu haz edemeyenler senin nasıl başardığını gören art emelli bu musibette bile halkını yok et se de hala dış dünya musibet sonrası küresel güç olmak için diğer ulus devletleri fitne fesatlarla sokarak doğudan batıya kadar tüm insanlığı yok edecek ortam sergileyenler şimdi bilin Türkiye güçlü devlet oluşun önünü kesmek için ellerinden geleni yapmakta olan akıllar..

Bakın bu millet sizleri hiç affetmez ve bir daha kuma sokulmuş akıllarınız bedenleriyle saklanacak yer ararsınız.. Sen bir kere akıl olsaydı anlardın Tek devlet ne demek tek millet ne demek tek bayrak ne demek işte bu dik duruşta senin düşünceler olması gerekirken ne nereye yol almaktasın..

Bir hatırlatayım 2011 den 2015 kadar bu vatan topraklarında yaşayanlarla bir huzur planı yaptınız aynı masada bulundunuz.. Ama bir gören göz sizlerin sonraki oyunlarınızı gördü gene dış dünyanın planlarıyla hareket ederek 15 temmuzu gerçekleştirdiniz ama halkın demokrasi yumruğu yediniz oturdunuz..

O göz o ışık bilin ki içindeki zihniyetlerinizi bildiği için halkıyla bir kıvılcım çakıldı ve o ateş yandı ve şimdiki tarihte de bir önce ki masayı konuşurken bir leke atmaktasınız şunu bil “düşmanı yenmek için sahada eşit olmak için aklındaki sırlar verilmez” verilseydi bu gün zincire vurulmuş borç batakların da elinde diğer ulusların kölesi olurdun bu gün hiçbir gelişme olmasaydı bu musibette ne yapardınız inanın düşünmeyin gördünüz maskelere bile göz diktiler sizlere mi bakacaklardı.

Benim hiçbir yerde çıkarım yok sadece dış devletlere yem olmayın bilin bu devlet bir şekilde düşündükleriniz kardeş kardeşi yakmanız yok etmeniz çaba içindeyseniz bilin bu musibetten beter dağlardan tüm dünyaya musibet salar laboratuvarda gerek yoktur.. 

Hz Musa nın duasıyla yaratanın ol demesiyle atmosferdeki bir matematiksel deniz yarılması fırtınayla insanlığın kurtuluşu ama gene insanlığı çekemeyen iblisler aynı yoldaydı..

Hz İlyas’ın 6 mayıs 6 hazirana kadar bitkilerin artışı musibetlerle savaşı Hıdırellez yaratanın ol değişi bir matematiksel fırtınaların getirdiği insanlığın toz dediği o tozların doğada ki bitkilerin çan damarları bu ayın da tüm canlılara mineral ve atmosferde tozların güneşin hızlı artışı yansımasıyla mercek şekle gelişi sıcak artışı nemin yüksel seviyelerde oluşu hikmettir arkasından gelecek can suyu şunu bilin insanlık çaresiz ve insanlığı gören göz bilime ilim ve tevekkül koyun o sizleri yapmak istediklerinizin yolunu açacak..

“Hep insan elinde ve aklından geçenlerde 2011 de ki yazılardan bununda bir hikmeti vardır hiçbir şey sebepsiz değildir. Ama mevsimsiz ısı artışı bir yanı da taze bitkilerin kuruması ve dağlardaki bitki örtülerin yok olması nem dağları aştıkça dağlarda kar tutmayınca zirveler yeşillik ovalar çöl olmaya aday asırlar içinde yaşam diye haykıracaksınız o günlerin bu günden işareti.”

Şunu da bilin bu vatan topraklar dünya üzerinde verimli toprak ve maden yataklarıyla doludur bunun önemi çok ve de dünya insanlığını köle edecek insanlara fırsat vermeyin bu musibet insanların doğaya bakışı olmadığı ve insanlık elinden bilmeyerek çıkışı ve kimyasal silah çalışmaların bir yanlışlık sonucu çıkışı apaçık ortadadır insanlığa yaşam matematiksel bir insanlığa enerjidir.

(Bu sıcak değişken anı soğuk geçeleri ve bu sıcak arkası yörelere göre yağışlar.)

Sıcak ve nem yaz gibi sıcaklığı değil evren ve doğanın dünya oluşumun bir yer değişmesi gibi bir şeydir yenilemek neyin nerede olması neyin nereye savrulması evrendeki dengeyi yakalamak evet nem ve sıcaklık faydası olduğu gibide zararı aslı zarar insanların daha önceden aldıkları ve yanlışlıklarla hastalık belirtilerinde bana bir şey olmaz ve rastgele ilaç kullanmaları ve yanlış tedavi şekilleriyle verelim olsun gitsin derler çemberinde olan kronikleşmiş hastalık ,hastalık hastalar ve soğuğun  getirmiş olduğu hastalıklarda aynı şekilde sıcakların ve nemlerde aynı kategoride var olan hastalıkları atmosfer basınç salgından ziyade var olan hastalıkları zararlı sonuçlar verir bu sefer her şey gene kanla başladığı gibi damar sertlikleri yaşayanlar kalp hastalıkları ve diğer organlar sıralanır..

Hava değişikliği isal, alerji, ruhu sıkıntı, algılama senyörleri, cilt rahatsızlıklar yapılacak ilk şey ekşi mevsime göre meyveler erik vd., ağızı buruşturacak ne acı ne tatlı ne ekşi kurutulmuş şu anda ve ileri zamanda ağacında, sumak taze çekilmemiş veya kesin gözüyle çekilmiş tozu vd. salata türleri yoğurt üzeri dilimlenmiş limon, yerine göre kan sulandırıcı ve şu anda taze soğanın iç damarı veya soğanın yöre ismi cücüğü yanında yoğurtlu çorba tarhana ezogelin çorbalar.

Çay bu ayın 6mayıs  6 haziran na kadar çıkan kırk kılı otu ,nar çiçeği hibisküs ,papatya çayı. Neye aş eriyorsan o senin şifa olacak ayrıca..

Aritmetik dersinde olarak ezberlenmiş istedikleri gibi olmayın önceden belirlenmiş abcd şıkları işaretlemeyin güneş patladı denirken her gün patlıyor bir sor kendinde neden bir bölge sıcak olurken diğer bölgeler sıcak olmuyor insanlık yüksek derecede yaşayamaz lığı belirli şekilde nem 35 ve 55 değişir  vücut terleme ise 80 95 artışı gösterir musibeti yok olmasına fayda olur  bu oluşumda atmosferdeki cam tozların güneşin yansımasıyla meydana geliyor bu da bu toprakların Mezopotamya’ya kadar alan dünyayı besleyecek bitki yetiştirme örtüsüdür. Onların istedikleri gibi olmayın.   

İşte ondan dolayı ki sizlerle uğraşmaktalar şimdilik çıkar için kötülemek ve zora sokma peşinden ne mi olacak orta doğu kuzey Afrika ve kurulacak güç bende diyecek kan içici yarasalar bunlardan doğacak ,musibet açlık göç ve kandırılmış terör örgütleri önce yaşatacaklar sonradan yok edecekler.. Bu masa bir üst masa ise sonrası küresel güç kurma peşindeyken sadece 5 güçlü devlet kurma peşlerinde sizlerde piyon ve bunları da gören göz var çok yakın yakından da yakın..

Sen bil ki önce AHLAK GÜCÜN var oyunlara düşme hey benim güzel insan yardım kaynaklı halkım gelecek düzen bil bu gün eve kitlendin bir musibetten sağlık meleklerin ve görevlendirilmiş bilim adamların ve ekonomi çarkını coşturan emekçi ve sevk ve yönetimi idare eden sosyal yardımlara koşan kaymakamlık ve valiliklerin korumak için emniyetin ve ordun sevk ve idareler için komutanların var ulusun bayrağın için dik duran yönetim içinde yer alan bakanların var ve hepsini gören bir önderin var seçilmiş ve dış düşmanlarla savaşan sevk ve idare eden önderin var.. Dış dünyaya karşı tok ol ,içer de ise tok olmadan önce açı düşün ve korun koruna bildiğin kadar tedbirini al bil her şeyi doğa ve yaratan görmekte tevekkülde önce temizlik ne kadar size yakın olabilir ki musibet..

Bil insanlık var olduğundan berri var bu musibet ve bundan sonrada gelecek musibetlere karşı panzehrinde ve eşleşmiştir işte aldığın her şey bazen iyileri bazen kötüleri yok ederek çalışma sistemini bozar.. Sen ne yediğini bil ..Yaşam ise sağlığın birlikte geldin sen yeter ki zarar verme verdirme..

Bu ekin bölümlerden alınan kısa özü..

Bu ne lahana turşusu ve tere yağdan kıl çekme şimdi bir arkana yaslan düşün 4 ,5 ideoloji fikirler ve çıkarcılar ve yeni çıkacak partiler seçme seçim zamanına daha çok varken ve bir yükselme hamlesinde bir “dünya musibeti “varken bu ortamda fırsatçıları fırsat arayanlar bir bahaneyle yapılanları hizmetleri görmeden yalan insan dünyasında ülkeyi kaos duruma getirmek son seçimle gelen yerel yönetimler bir incelemede ne neler yapılmışı üstünü örtmek (kadrolaşma çukur eylemi gibi durumlar ve bunları harekete geçiren bir sebep çekirdek arayanları çekirdek barut ister bunların istedikleri bir sonra ki hamle.) için yalan yanlışı  birilerin üzerlerine yıkmak yıkmaya çalışmak ve bunları görememek sizce ne olabilir.

Bir örnek bir dürüst banka var ver yansın değişle bankadan anında para çekilmesi ne hal alır ve hal durumunda o bankanın faaliyeti bir zamana yayıldıysa anında çekilen paradan o bankanın batması zorlayacağa gibi zanneden çok kafalı devlet içinde veya  bu ülke ne çektiyse seçimlerden iş yapamaz hale gelişi ve geçmişte ve şimdiki zamanda eski düzeni sokmak ve bu vatanı bayrağı zora sokmak bir oyunun çemberi  içine iç ve dış güçlerle almak alındığını göremiyorsak bilin bu gün soğan ekmek  alabiliyor zorluklara katlanıyorsak senin gelecekte refahın onların yok oluşu , şayet gene kendi çıkarını düşünüyorsan şayet bir birileri için çok amaçlı kafalardan kebap bekliyorsan bil şimdiden söyleyeyim neslin ekmek soğan bile bulamaz esir olursun bir 100 sene daha .. FARKINA VAR UYAN VE SES GETİR TÜRKİYE .. saklı şifa sırlar kitabından 54387 tren seferi den bölümünden kısa alıntı Selcuk uysal çoban saklı şifa

 Ek 02

Her türlü takla atma. İlla kaftanı giyecek der derle.

Bugün ve şu anın içinde bile hala sosyal halk cephesi halkın halk tarafından seçilmiş vekilleri kiralık birilerine kiralık verilme günden düşülüyorsa birileri geçmişte kahve içebiliyorsa bu sever kaftanla sütlü kahve içmeyle eşdeğerdir.

Ayrı gündem de iyi polis kötü polis Amerikan senaryoları ve çıplak kral bir perde arkasından eş olarak bir yerleri yıkmak için içeride yapılaşmış hala bu yaşam insanlığa bir parmak bal çalarız hesabi yapılaşma bir olan yapısal al takke ver külah şimdi bu yer değişme sizce özgürce seçme seçilme sizce ne kadar olabilir.

Fikirler ve ideolojiler farklı ama amaçları belli.

Artık cevap verme sizde.

Saklı şifa sırlar kitabından tren seferinde koltukların çivileri

Bir yıl önce BİR YAZI 2019 ve bir yıl sonra 17 05 2020 yaşam yaratan görmeniz için fırsatlar sunmakta. Çoban

Dünyayı blöflerle karanlık gölge oyunlarıyla illüzyon gösterirler bu bir psikolojik çıkar savaşları asker sürmeden eğitim danışmanlığıyla kardeş kardeşi Müslüman ırkı bir birlerine düşürürler krallık başkanlık yönetim kendi çıkarı sadece ailesi ve yanında alkışçılarıyla zenginliği baronluğu kaybolmasın diye halkını devletini düşünmeyen sadece ve sadece nefsi çıkarlarıyla vatan bayrağı dış dünyaya ekonomi oyunlarıyla yok pahasına şikayet eden ve kaos karmaşasıyla olaylar yaratan son kes etrafına bir baksın bilin ki sizlerin düşündüğü gibi değil bu devlette yaşayan insanlık dünyada yaşatılan insanlık bir şeyi anlamazsanız her şeyiniz yok olacak.

."Bu insanlık koltuk üzerine attığı barış simgesi beyaz bayrak ta bile şekil çıkarır sevgiyle sarılan insanlık. Üç boyutla bak sevgi simgesidir. “Bu vatan ve devlette yaşayan topluluk mazlumların sevgiye çağrısıdır sabır ise sabırdır...

sırlar kitabından akıl oyunları ateşle dans ,illüzyon 2013 ten 2023 savaş virüsleri ,soğuklar gibi sıcaklarda tehlikelidir bölümlerinden kısa alıntılar..selçuk uysal çoban saklı şifa

Dünya BİR BAKIN toplam para 100 150 trilyon borç batak içinde nasıl olurda 250  300 trilyon bir avuç şirketlere esir edilir..100 150  ile 250 300 arası kağıt üzerinde bir hesaptan bir hesaba geçmekte para gözükmeden devlet içinde yok olan paralar gözle göremediğiniz elle tutamazsınız sadece dünya yı başka amaçlara yol aldırırlar dertleri paranın sonu tek düzen para bir şey almak satmak için bunların amaçları ise o devletin parasının üzerin de olmak ve dünyaya sahip olmak o zaman paraya ihtiyaç olmaz sadece dijital puana göre yaşam..

GELİŞMEYE BAKALIM .Hangi amaçlar olmayan parayı zincir katlamalı faiz batağına tahsil için işlemde ise sizlere baskıyla savaş ve savaşta yok olmamak için başkalarına iple dağlar dağlanırsanız, önce danışmalık ve olmayan parayla savaşacak elaman ve sonradan harcayamayacak pembe kumsalda flört, ve son olarak ta her kes başının çaresine baksın diyen zihniyetler türedikçe çaresiz kalan ülkeler artık bir avuç kişilere esir esaretle damarlar açılır damardan bir aşıyla daha önce yazdığım 2014 te mikro kit dünyası..

(Tüm dünyayı bir avuç şirketler borcun altına sokmaları sebeplerinden bir tanesi) ve bir o kadarda günlük aylık yıllık faizlerle insanlığı daha derinlere çekmekte hala siz oğluma ev oğluma iyi tahsil oğluma ev tak düşüne dürün onların zamanı onlar isteyince bir yerlere geleceksin ve zamanı gelince yatacak yer oğlunu ,atanı ,anneni ,babanı bulamayacağın tanıyamayacağın zamanları bu günden göstermekte bu ortamda bile fırsat kollayanları görememek ve veya siz nereye..

“Yaratılış tan gelen insanlık yapay olmayan yapılamaz akıl kıt vermiş var olan ve olunan kiti de silerek ve illüzyon silmekteler.

Damardan mikro kitler yerleştirilerek önce canlı et kemikten yapay zeka sonra zaman asır sonra ise insanlık azaltılarak insana bile ihtiyaç kalmamak ve var olan kendini yaşatan yanı baş kaldırmamak kaldıranlar için sıralamalı algoritma yapay zeka ve sonrası düşünülemez “her kitabin inanıldığı kitapları yok edilerek ve ederek  ve kendilerini tanrı ilan ederler ve iblisler insanlığı ele geçirir zamanları görün” Hiçbir amaç bir sebebiyet taşır hiçbir ,iş yapmadan devletler ve devlet içi insanlık para ile satın alınıyorsa her devleti borçlandırarak sizleri bir şeyler çağrıştırmıyor mu para nedir nakit alım satım borsa nedir sanal üzerinden al sat..

BU DURUMA GELİŞE BAKALIM. Her şey bitişi ise yeni doğuş gerçekleşir.

Ülkeler arasında para yok hayaliyle bas Allah bas paralar bir ekmeği bir valizle satın almak.. İstenilen düzen gelmiş “yılana sarılma hali alan ülkeler” aşıyla kitlenen insanlık amaçları yaşama yaşatma bitmiş neden yaşadıklarını bilmeyen insanlığın var oluşunu sebepleri çaresizlikle birilerine sarılmak mı bir toplum kör kuyuya düşünce artık coğrafyadan silin haritalar değişir  (hala bu düzeni göremediyseniz) sizlerde olmuşunuz takılmış kit .

Artık değişir düzen eskiden (ideoloji amaçlı terör estirenler şimdi yaşamak için eski toplumunu kardeşlerini  arar ) ve beyinleri yıkanmış  aşılı kitlerle ve onları bu duruma getirenler ve esir olarak esaret olarak yaşam yaşatmak yaşamak için iblislere göre esir olmuşları sahaya sürer “bu oyunu anlayanlara sonradan çıban gören bir kurtuluş ve sema ordusuna karşı her türlü savaştırırlar ve buna da terör devleti adlandırılır adlandırırlar artık içerden dışardan bu musibette bile musibetleri sahaya sürerler “ olmuş şekli alır değişik düzene girer. Artık her şey yer değiştirir.

Musibete Kitlenen dünya artık bir avuç insana köle olarak çalışır ve “kurtuluş sema ordusu zaman sonra terör devleti dense de  önce korkarak çıkan diğer kurtuluşlar ortaya çıkar iblislerle savaşır” çünkü bu güne kadar gördünüz 50 yıl içinde neler olduğunu ve sonradan ülkelere kısaca pardon bu şu böyle değilmiş ölüm, göçe zorlandırarak ülkelerin yok oluşu ve  oyun bitmez iblisler adlandırır.

Ülkeler içinde  kaos terör devleti olsun devletçiklere bölünsün diye ayrıca her türlü oyunla içinde birbirleri yok olsun diye o ülkenin içinden hainleri seçerek eski terörü eski geçmişleri olmuş gibi canlandırılarak canlandıranlar şimdiki ve gelecek zamanda hep yer değişir kötüyü iyi iyiyi kötü edenler insanlığı iyi olmasını için iyi yolunda yürüyenleri de iyi oyun kurucular sahneye iner zamana göre de iyiyi kötü ederek kandırılmış akıl içine girerek insanlığı düşman gösterirler.. Çünkü iblislerin işi bu..

Var olan güç ise kaosun ana temeli ırkçı lobisi, savaş lobisi, dinler arasında lobisi, bunları sıraya sokan ilaç lobisi ,geçe gündüz insanlığı nasıl yok ederiz birkaç kışı zenginler lobisi..

BİR DE DOYUMSUZLUK İNSANLIĞI YOK ETMEK İÇİN KENDİ DÜNYALARINI KURMAK İSTEYEN İBLİSLERİN LOBİ KAYNAKLI SERMAYESİ OLMAYAN İNSANLARIN SIRTINDAN KAZANAN BİR YOK EDİCİLİK..

Bir bu kadar sanal olan parayı ala bilmek gayeleri değil artık o ülkenin kanunu da yer bulunmakta önemli değil zihniyet farklı o ülkenin içinde yaşayan şan şöhret benlik nefise gömülmüşlerle o ülkenin parasına eş değerden yüksel iç ekonomiyi ele geçirmekle dış borçlanmaya sokmak o ülkenin kanun çıkarmaları o ülkeyi baştan aşağı esir almak para vermek baskıyla almak için parayla çıbanlar çıkartarak fikirleri bir olmasa da o ülkeyi yıkmak için önce maske takarlar sonra kafaları kuma sokarlar diğer tarafları açık şamar oğlanı olurlar alt alta dizilmiş nefis balçık çukurundakiler pembe hayalıdakileri kaosla evrensel demokrasi insan hakları bazen de o ülkelerin atanın arkasına saklanarak saklandırılarak sanal sahne kaos oyunlar başlamasıyla endişeye ve endişelere sokmak sokarak bir hal durum almakla kafi ola çağanın zanneden hep bir üst akıl, eskiden gelen zihniyetle para ile elde etmek .

Savaşa gerek kalmadan almayı düşünen düşünülen devlet ,devlet içimde devlet olma ve devletler aslında oyuna geldiklerini sonradan görebilselerdi acaba aynı sahnede rol alırlar mıydı..

Evet gene alırlardı bu 100 sene önceye dayanmakta iblis içinde yaratılıştan beri var olan insan yok etme zihniyeti bu zihniyet ise asırlardan beri her musibet sonrası değişen dünya yeni kıtanın bulunmasıyla insanlığın son 200 sene asır içine girmesiyle başlar.. 

 

Ek 03 Konusu

Biz şimdilik son 100 seneye bakalım. Gelelim biraz geçmiş 100 yılın içine girelim 1915 1919 1936 1938 1945 1951 1960 1972 1980 15 07 2016 yılarına bir gezinelim. 

 

Yıl 2020 ila borçlandırma kiralık bürolar danışmanlık hizmetlerinde kiralık masalar. Çoban

Bu yazı 2013 ve 65 yılın notlarından. Yıl 2019 19 Mayıs bir yazıdan ek Oyunları bozulsa da... Sahtelik bitmez. Yok edebilmek için hep oyun oynarlar. Tekrar sahalara inen birilerinin çıkarları için kendi nefsi ve gelecekleri için sizden VE tek vatan tek bayrak tek millet savunan ondanmış gibi gözüken sahte Sakarya Fırat oynayanlar ve maske takanlara DİKKAT EDİN onlar geleceğinizin tehlikeli senaryo yazanların eski jönleri. Strateji kaos plancıları...

(Dışardan birilerini getirme çabalarındadır dünya tek olmak için anahtar Türkiye dır.) Uyanın uyanan devi tekrar 100 yıl daha uyutmak farkına varmazsanız esir esaretsindir.)

Dış dünyanın yetiştirilmiş kimi okul yıllarında taksicilik yaparken kimileri üst akademi eğitimleri yaparken bilimle ilimle uğraşmazken onlar sadece hangi ülke bozguncuları yetiştirilme öğrencileriyken bu zamanda sizlere tesadüf eden üç maymunu oynayanların senaryo yazanların jönleridir.

Göre bilmek için nefis çıkarcılığı yok etmeyle net üç boyutlu görebilirsin bunlar bazen 5 boyutlu da olsa puslu görecek kadar görebilirsin...

Hiç göremeyecek kadar nefis içindeysen "o" her şeyi gören yaratan her şeyi yerli yerine koyar ve koyandır..."şeytan ise nefis için bu dünyada sınavdır " Ondan dolayı yok edilmemiştir o sadece "o" na ulaşacak köprüyü yıksa da orada tutunacak bir ip vardır. Oda bu gün için Eman dır yanı tövbe ve günah çıkarmadır..

Dünya malına gömülen, halkla seçilen önderini sahte oyunlarla yurdunu, halkını, bayrağını, töresini, bozguna uğratanların gelecekte vay ki vay haline. Saklı şifa sırlar kitabından kaos, strateji, akıl, savaş virüs bölümlerinden kısa kısa alıntılar. Selcuk uysal çoban saklı şifa.

Şimdi geçmiş gidelim asırlara gidelim 1457’den 1575 1776 1800 yıllara ve sonrası 2020 2045 geçen yüz yılın yenilenmesi.

Bu yazı arşiv bölümünden alıntı yıl 2013 ve 65 yılın notların dan.

Avrupa ve dünya ülkesine girmek marifet değil girsen de gözleri şeytanlık var 6 ci ülke gibi görürler bu asır dünya savaşı değil şirketler savaşı

Çünkü eski dünyadan deri dünya keşfinden bu yana şirketler kısaca ganimet için ve haçlı seferi gibi ülkeleri sömürgeleştirdiler köle yaptılar zamanla asırlar geçti savaşlarla insan ırkını yok etmeye başladılar.

Oyunları ters gidince 100 yıl zaman dilimlerine böldüler kum saatleri bitmek üzeriyken kendi halkını yerinde tutabilmek için veya uyutmak için kendinden olmayanları yok veya ülke ülkeleri parçalamayı tercih ederken keşifleri ilerde ekonomilerini bir yüz yıllara taşımak.

Daha da dünyadan zaman payı almak için sadece hayatta kala bilmek için kendilerini üstün ırk sayarak kendilerine den olmayanları hiç sayarak ölüm kusarak araç ve aracı kullanarak planları tutar.

Düşünceyle oyunlar oynayarak kazanmak isterken keser döndü sap döndü mı salı kendi ocaklarında ekonomi çöküşünü izlemek onlara ne vereceğini kısa zamanda anlayacaklar kendi halkı kendi kendini yeme başlayınca bir sebepler çıkınca var güçleriyle saldıracak yer ararlar ve sonları olacak olan kendilerini tanrı ilan edenler veya gönderildik diyebilecek hale gelir getirirler.

Rabbim görecek ve duyacak kazdıkları çukurlarda kendilerini görecekler bu tarih boyunca oldu sadece bu zamana ait değil bu insan ırkının doyumsuz yaşamı insan ırkı sadece yok edici ırkından çıkamamıştır…

“Dünyayı yerler, ülkeleri parçalarlar, o da yetmeyince kendilerini yemeye başlarlar

Bazı insanlar bize armağandır, bazıları ise ders

Kanser, ölümcül hastalık dünyada bilim adamları bir çare aramakta, ama dünya büyükleri terör dur diyemiyorsalar, altında muhakkak çıkar vardır, Dünyaya gelen dört büyük kitap ta yazar ölüm emri vermemiştir. Hele hele vahşice kıyım asla. Bunun altında bir çapanoğlu yatar.

Bu yıl bir haşere ilacı yapar, haşereleri öldürürsün ama aynı ilaç öbür yıl öldürmez çünkü larvalar bağışıklık kazanmıştır. Bir kuvvetlisini yaparsın ve böyle gider, savaş virüsü de aynı bir var bir yok, yok etsen de bir yeni münafıklar, fitne, fesat, savaş virüsleri insan sağlığını bozar atar En kolay hastalık olanlar, aslında en beceriksiz ve korkak virüs ırklardır.

Küçük, amaca uygun savunmadan ya da intikamdan anarlar çünkü erdem olamazlar, onların nefretleri, zeka ve akıl yoksunluğundan dolayı, yok etmekten başka bir çözüm tanımaz ."Çünkü 20-30 yıl geriye gidelim bir yere gittiniz çomak soktunuz ,bir de ne göreyim sahipsiz zenginlik ,ne yapalım ,dendi ,münafıklar ,fitne ,fesat çıkarıp, yeni aynı soymuş gibi irk üretildi ,”Rabbimin” her canlı sebepsiz gelmedi ama insan oğlu öyle savaş virüsü üretti ki  Haram zihniyet dünya hakimliği ne sahip olma hırsı ,çıkar ve zenginlik ten başka bir şey değil.

Hayatta paylaşmayı bilsek, savaş virüsü olmaz, insanoğluna halbuki nimet, hikmetleri paylaşın ki fitne fesat virüsleri savaş virüsleri olmasın. Çünkü hepimiz, aynı güzelliği, aynı anlayışı, yaşam için sağlık için.

"Kin taşımak yanan bir kömür parçasını başkasına atmak için eline almak gibidir. Sadece kendini yakarsın” Dünya sahipsiz değildir. ” RABBİM “cevabı verir. Ya bugün ya yarından sonra.

Belki anlayışlar, farklı olabilir, aynı dalda olmasak ta, aynı tohum, aynı insan oluyoruz çünkü insan ırkıyız. Eğer başkaları yaşaması için bir şeyler yapmıyorsan, vaktini boşa harcıyorsun. Çoban sakli şifa

Bu yazı 2008’den arşivden Dünyadaki para trafik ki korumak için kaoslar, parçalamalar yapılır 100 yıl ileri dünya liderliğine oynarlar ya da insan ırkını bir şekilde GDO gıdalarla insan ırkını hasta düşürür eczane ve hastane kapılarında%30 orta yaşam %30 hasta %30 ruh yapısını!  %5 holdingler %5 daimî devletler KAOSLAR çıkarıp yakın yüz yılda yeni bir cağ olacağını zannedenler aslında yok olma cağına girip insan ırkının yok olacağını düşünmezler.

Şimdiki zamandan geçmiş ve gelecek yıllar.

Evet 1453 yıllarında çağ kapatıp çağ açılan yıllarda dünya bir kez daha korktu bu korkular 1457 dünya ticaret yıllarında dünyada eşkıyalık zalimlik zulüm el kol bacak kesmelerle ve keşiflerle para kaynağı kölelik yılları ve yeni keşfedilen kıtalar içinde oralarda yaşayan insanlığa hastalıklarla sürgün göç yıları başlayarak korkuları Türk olan Osmanlıdan daha güç olmak için kıtalar içinde zülüm yapanlar Türkler geliyor kaçınla başlar.

Her gittiği yerde Türk özgürlük vermekte başa çıkamayanlar hasta adam oyununa girerler artık fitne vardır.

Kıtalarda yerleşimler Avrupa dan hastalıktan hastalıklardan kaçanlar yeni kıtalarda önce topraktan çıkan alev adlandırılan gelecek asırlarda sudan hidrojen belirtiler ve o tarihlerde siyah altın fosil petrol bulunur.

Haçlı seferlerinden beri üstün ve zengin İngilizler Fransızlar İspanyalılar uzak kıtalarda savaş salar da parçaladıkları kıta parçasını yenileceklerini anlayanlar 20 milyon altına kurulan Amerika’ya verirler.

Evet tarihler su gibi akar ve gene fitne fesatlıklarla Osmanlının elinde tutuğu topraklara gözleri vardır savaşamıyor halkı fitneyle ve krallık verilecekle kandırılıyor Osmanlının çizdiği geliştirdiği fosil yakıt planlar İngilizlerin Fransızların eline geçerek oranın halkını daha da ileri atarak Türk’le savaştırıyorlardı. Şimdiki gibi.

Evet vaatleri gerçekleşti ve sonradan fitneyle kandırılanları astılar sonra yıllar sonrada pardon lar la ölüm kustular. Hem dışarıdan hem de içeriden baskılar artarak Osmanlıyı hasta adam ederler aslında hasta adam değildir sistemi dağıtmış gibi gösterildi hiçbir banka dış sermayeli kurulmuş ve kurulan ülkenin parasıyla da orada yaşanan halkınna verilip kazançlarını kendi ülkelerine transfer edilirmiştir işte burası karışık içerdeki düşmanlar sizler gibi bir Türk gibi yetiştirilmiş dış oyuncuların elamanlarıydı. Evet Osmanlı bankası.

Amerika’nın zenginleri ve Avrupa ve İngiltere’den gitme onların bir felsefesi vardı o ülkenin başbakanı olmak değil o ülkenin parasını elde etmek ve ele geçirmek. Ama hep bir şeyi unutup duran insan yapısındaki geleceği oynayan iblisler Asıl Türk’ü bugün gibi unuturlardı.1800 ler den akan hızlı yıllar 1901’den hızla baskılarla Osmanlıyı yıkmaktı evet 1914 1915 çok zorladılar ama geçemediler.

1916 1917 1918 çok zorlamalarla ülke içinde hainler çete ve bir tastan çorba içinler tüm Anadolu insanına işkence ederek ve yıllar sonrada haklıymış gibi ortaya çıkacakları arkalarına bu asrın güçlüleri almaları gibi) yaparak Anadolu’yu parçalanmış haritalar çizilmiş adına da sevk anlaşması demişler bu halde gören bir avuç Türk ve o Türklerden korkan batılı güçler gördükleri yerde vurun emri verilmiş tı.

Artık geldikleri gibi gideceklerdi ya ölüm ya istikballe 19 Mayıs şafak vakti güneşe doğru yol aldılar sesiz bir gemiyle bir avuç sema ordusuydu gemi ise geleceğin bir komutanını taşıyordu ve dağılan orduyu toplamaktı önce meclis sonra bir ulus kabul etmeseler de bu ulus kurulacaktı geleceğin özgürlük anahtarıydı.

Kısa bir süre samsuna ayak basıldıktan sonra İstanbul’u işgal etmiş gemiler geri gitmeye başladılar rıhtımlar iskeleler yanmaktaydı yanacağını hissedenler biliyorlardı başlarına geleceği.

Evet şunu bilin hiçbir şey sebepsiz değildir bir Türk bu dünyada varsa dünya insanlığı yaşatılacaktır evet korkuları bu olan ve hayalleri güçlü yıkılmaz dünya ülkesi kurma hayalleri devleti kurmaları için Türkü silmekti anahtarı ele geçirmekti.

1922 Kurtuluş toparlanış Osmanlı zamanında destek verenler savaşmadan dağlara kaçanlar hainler vardı hele “Mustafa kemal komutan telgrafı peygamber efendimizin kabrini değiştirmek isteyen Sudi kralına şöyle telgraf çeker kurtuluş savaşını bırakır ordumla aşağıya inerim bilginize” Evet böyle birçok cepheler, cepheler içerden ve dışarı düşman hainler.

İşi şimdilik lozana bağlarlar ama içleri hala kin nefret dolu bakışlar neden mi iblisler ne zamandan beri insanlığı sevdi.

Biter mi bitmeyen kin boyunları iplere bağlanmış Fransızlar bu sefer fitne oyunlara soyunur zengin oyun kurucu iblisler gördüler Türkiye %20 ile büyümekte ne, ne yapalım düşürelim diyen zihniyetler 1936 yılına kadar içeriden ve dışarıdan bu günkü gibi terörle uğraşırken o zamanın çeteleriyle uğraşıyorlardı destekleyen Fransız dünya zenginlerin lobisine ipine bağlı silah her türlü silah sağlıyordu ve yeni kurulan ülke yabancı destekli çete tehdit altındaydı evet bir geçede sonlandı.

Fransız şu cevabı söyler sarışın mavi gözlü Mustafa kemal ölmedikçe bu ülkeyi alamayız ölse de bu Türk kan sonlanmadıkça gene alamayız sonlandırmak için zamana yayılarak içten yerleştirmek evet gene mazlum kardeşlerimiz atalarını yok ederek kimlikler değişerek bir soy üretirler.

Soy edenler çocuklarına torunlarına ne yaptıklarını neler yapıldığı gerçek ler saklanarak anlatılır sonrası kin nefret başlar tabiri önce sosyaliz gözüken sonradan din adamı olan bir gelecek için yer zemin ederler gene yabancı kaynaklı desteklerle yola çıkarlar.

Mustafa kemal ölmüştür 1938 onlar için zil çalıp oynama hainler için sadece timsah göz yaşı Atatürk soyadı ve bu vatanı Türk Anadolu toprağını kendi halkına vermek için hayatı boyunca tek adam sır vermeyen savaşan cumhuriyet kurucusu o zamanın çekemeyenlere değil de gençlere vermesi bilin altında çok güzel bugüne şifre vardır. Atatürkçü gözüken arkasına saklanan zihniyetler türer bu zamana kadar türer.

Evet bu aralarda ise1931 39 kadar dünya yer ve savaşlarla boğuşurken Rus Japon Çin köre Hindistan Pakistan ve orta Asya orta doğu karışıyor arkadan vuranlar krallıktan sonra asılıyor nefis başını almış giderken bugün Filistin topraklarında sonrası sonu gözükmeyen bir dünyaya girerken hala sonuçlanmamış savaş varken 2 dünya savaşı patlar.

Zihin karışık Fransa savaşmadan 24 saatte ülkesini Almanlara teslim eder ve Yunan işgal edilmiş İngilizler zor duruma düşmüş çareler ararken alman komutan gene korkar şu karşı ülkeye 2000 tankla girersek 1 tankla çıkamayız burası Türkiye’dir.

İngilizler çareyi Amerika da arar tek şartları vardır şimdiye kadar dünya lideri sendin şimdi sıra bize vereceksin o zaman yardım ederiz apaçık ortadadır.

Savaş biter dünya zenginler kendi ağızlarından ipine bağlanmış liderlerle dünya paylaşılır ama bir türlü Türkiye’yi paylaşamamışlardır bilmekteydiler kendi ülkelerinde mazlum Türk halkını dağıtmışlar kimilerini yok edercesine sürgünlere göndermişlerdir.

Diğer hainler ve dış güçler kalkınan Türkiye’yi görmekte ve sizler yapmayın bizler verelim derken Marşal yardımlarıyla ucuza aldık derken yedek parçalarını bile hem vermemekteler ve de uçuk fiyattan satmaktayken kısa anda o zamanın hükümetleri işten sıyırmak ve bir başkalarını getirip sonradan astıran bir zihniyetler bir ,bir arkası gelir bitmez borçlanma almış başını gitmekte ülke parasını merkez bankasını dış dünyaya kaptırmış 1960 1974 1976 ambargolar sağ sol kaoslar 1980 darbeler 1987 serbest piyasa 1997 5 mayıs kararları muhtıralar biz boyu gitmekteyken 2001 ekonomi krizler ellerini avuçlayan 2002 oyun asıl başlamakta ..

Usta çırak sevgi saygılar hiç bitmez bu gün hoca efendi olsaydı dış dünyadan kaynaklı çok muhtıralar alırdı hayatı boyunca faydalı modellere hep itiraz ettiler çok Farkına varan nur içinde yatsın hoca gizli sırlar dosyasını açar. Muhakkak bir kurtarıcı emanet bırakmıştır çünkü hep ileri hamleleri çok iyi gören dır.. SADECE 2 KİŞİYLE. Oyun başlamıştır. Sır verilmedikçe düşmanla aynı sahada eşitsindir ne, ne kadar güçlü de olsa. Artık tek adamdır .ARTIK ak beyaz sayfa yol karanlıktan ışığa giden yol olacaktır.. Tahminler hiç yanıltmaz.

Çın setini 41 Türk geçmiş almıştır bir Türk kalelerine sızarak içten fethetmiştir.

Beraber gözüken 2006 2008 krizler ve içerdeki anlaşmalar masaya çağrılsalar da bir yerde oturmuyordu dünya zenginleri Türkiye’nin anahtarını istiyorlardı (bir dünya gençlikte geçesinde aynen şunu söyler kimse seni orda tutmuyor artık ülkene gelebilirsin ne den oradasın ki” evet gelemezdi anahtar ve kaftanla gelerek Türkiye’yi devletçiklere bölmek te plan içindeydiler bu dünyayı eline almış zenginler içerden başlanır kaos 2011 2014 2015 artık deşifre edilir kaset ağaç sırayla başlanır eylemler yol ,sağlık, yık ta yık lar .

Evet artık zamanları yoktur 1946 ve 1987 buyana 1995 hızlanarak 2002 planlama ve 2006 kıpırdamalar kaos görüntü planlar ve içerlere yerleştirilen hainler bir bir deşifre edilirken kaos eylem çıkarmak için ayakkabı kutuları altınlar madenler kaçırılan paralar ana temeli orduyla hareket haline getiren bir devlet içinde devlet kopmakta olduğunu gösteren ve kendi emelleri için bir çalışan zengin kulüpleri ve nefise gömülmüşleri bu oyunda bozulacak diye olmayan günde olmayacak şekilde gerçekleşir çünkü artık sen git biz geleceğiz diyen zihniyetler bu ülkeyi teslim etmeyecek “bir baş komutan görürler.”.15 07 2016..

Artık gittikçe temizleme başlamış bu nu gören muhalefetler ver yansın diye orta oyuna girişirler hele temizlenenlerde parti kurmaya kalkar kurarlar. Önce atışıp duranlar ideolojileri farklıda olsa yıkmak için sadece hükümet değil devleti bir yüz yıl daha kör çukura atmak. Şimdi kiralık masa kurarlar amaç tek tir yıkmak. Ve orta doğunun dünyanın anahtarını almak.

Oyun gene başlar bu paralar nereden gelmekte destekler nerden gelmekte kaz gelecek yerden tavuk esirgenir mi bir buğday vermek ambarlar dolusu para vazgeçilir mi. Oyun belli karşı savunmaya karşı hamleler bu oyun satrançtan çıkmış kız tavlasına dönüşmüş.

Şimdiki oyun dünya ülkeleri musibet 2 gr mikropla başlanan korkuyla pantomim ve olmayan olmayacak aşı var olan bağışıklığı korkuyla yok etme ve verilen içirilen gıdalarla sonuca vara bilmek ve bağımsızlaşan devletleri kendilerine çekmek güçlü adaylara da ver yansın kötülemek sonrası “ekonomi çarkına çomak sokmak sizce hala nefis yolunda gitmek mi” yoksa vatan bayrak halk için deyip bu zor günler içinde kaosa sürükleyenleri görmezden mi gelmek..

Yıl 2015 arşivinden İnsanlık çok uzak değil bir dua kadar yakın hissedersiniz  hatır  ve sevgi Anahtar olmadan ışık olmaz birden yanmaz bir birini tetikler elektrik hızına ulaşılmadı.. Bir buz da bir su damlası  birini tetikler buzlaşır.. Bir dalgada bir birini tetikler… İnsan oğlu da aynı Kardeşine sarıl , komşunun ,koluna gir ,Cuma günleri ve ramazan ayları gibi hatırlarını sör ,ihtiyaçları varsa yârdim et ,yemeklerden aç kalk tok yatma ,aç açıkta kalanı barındır UYUMA ,töreni ,obanı ,koru ki ,VATAN ,BAYRAK DALGALANSIN… İnsanlar zincir halkası gibidir. .Kenetlendi mi  hiçbir güç yıkamaz.. RABBİMİN izniyle..

İnsan yaşadıkça anlıyor kendi halkın, kendi kayığını halkınla çekmezsen bir yerlere gidemiyorsun…Bir önder VATAN için BAYRAK için önder ler olsun…Yeter …

“Ne kadar zengin olursan ol, çocuğuna bayramdan bayrama elbise alıyorsan gittiği yerde huzur ve bereketli olur. Müsriflik ten kaçının, en büyük hastalıktır."

"Bir mıh nalı kurtarır, bir nal bir atı, bir at komutanı, bir komutan bir orduyu, bir ordu bir ülkeyi kurtarır” …Unutulmayan bir söz…Şu an aynısı yaşanmış HALK tarafın dan yaşatılmıştır

“İnsan, samimiliğini kaybettiği anda Allah'tan uzaktadır. Samimilik, kalbinin ALLAH yolunda yürümek demektir.”  “Kırıldığında insanlarla ve yabancılarla araya mesafe koymak lazım Hissediyorlarsa yanına geleceklerdir. Gelmiyorlarsa doğru mesafeyi buldun demektir”

 

“İnsaniyet maskesi taşıyan öyle milletler ve insanlar var dır ki maskelerinin altında canavarlar yaşar. “

''Gözlerimizi açamadığımız bir dünyada sahip olmayı umut edebileceğiniz tek şey bir göz bağı değil miydi artık çıkarın”

Doğa ve yaratan rabbimden tek isteğim tek dileyim münafıklardan / oyunlardan

HAİNLERDEN TÜRK ASKERİMİ VE POLİSİMİ MİLLETİMİ KORU RABBİM

" Türk’e insaniyetten evvel TÜRK milletini düşün dür. İnsanların insaniyet dedikleri şey, göz boyamak için icat edilmiş bir boyadır. İnsaniyet maskesi taşıyan öyle milletler ve insanlar vardır ki maskelerinin altında canavarlar yaşar. İnsaniyeti gören olmadı. TANRIM, Türk’e sağlam, sürekli irade ver! Güçlüklerde, sabrını, tahammülünü aynı zamanda gayretini arttır. Ona esas seciye olarak vazife muhabbeti ve mesuliyet duygusu ver! Mesuliyeti TÜRK yurdundan eksik etme! En büyük kuvvetin TÜRKLÜK aşkı olduğunu Türk’e öğret

ŞEYTANDAN SAKINIR ALLAHA SIĞINIRIM…

Gelecek için uyumamak lazım uyanık olmak lazımdır ve sağlıklı olmak lazım

“Bir şey inceldiği yerden değil. Güvendiği yerden kopmasın…”

“Zamanında kıvılcım çakmayan sonunda meşalede yaksa fırsatı bulamaz ...

Bu oyun 100 yıl geri götürür bu asker işi değildir ayıklanacak safranın işi dır sadece korkutma hareketi İyi olanların dünyası değil, iyi oynayanların dünyasına

"Hiçbir silah insan ırkı kadar küvetli olamaz. Silahı yapanda insan ırkıdır. Ama unutulan güç en büyük silah doğadır. ” Kimse karşı koyamaz".

BİR DUVAR ONU KORUYANLAR KADAR GÜÇLÜDÜR

"Korkularına boyun eğen, özgürlüğüne yaşamına sırt çevirir

Karanlıktan geldik karanlığa gidilecek. Karar verenler yaşı 60 ve 25 yıl sonra yaşı 85 iki karanlık arasını aydınlat ki …. Dürüstlüğün kuralı yoktur. Sadece dürüsttür. Tarih kayıtlarında yazar. Anılır.

25 yıl önce Bir kere iyilik yaparsın zarar görürsün, aldandım dersin. İkinciye iyilik yaparsın 25 yıl sonra çoluğun çocuğun enayi demeğe başlarlar aptalmış derler. Bu zenginler ve güçlü devletler Avrupa İngiliz oyuna düşmektir...

saklı şifa sırlar kitabin dan arşiv ,cumhuriyet bölümlerinden kısa alıntılar

Ek 3 /1

Taş üstünde oturan 3 şeytanlar dörtlü ararlar masa kurmak için beklerler önceden Azrail’den aldıkları cevap çabası.. Anadan oğula anlatım bölümünden o zamanda yazılan kısa alıntı..15 07 2016

Oto banttan hızla batı çıkışından dalar ormana bir görsün ki taş üsttün de oturmuş 3 şeytan görür yanlarında bir masada boş durmakta orada durur şey bir adres soracaktım bir liman adresi oradan seslenir gel hele gel gel önce masayı tamamla dörtlü arardık arabanın içinden seslenir ama biz 2 kişiyiz biride o adreste limanda bekler olsun gelin hava puslu ve dalgalı hem fırtınalı maazallah biz fazlasıyla biliyoruz hele gelin bizde masayı pokere çeviririz amaç oyun bekleyene den bir biletle getiririz siz hele gelin..

Poker masası kurulmuş bir yandan dövüşerek  bir birlerine rol keserler al takke ver külah elleri ayakları arkadan dolaşarak hep si sürer restleri açarlar kartlar hepsi üç hepsi aynı diğer kartları açarlar hepsi bir içlerinden biri der be biz şeytanız sonradan katılanlarda şeytandan şeytan çıktı.. Deniz ötesinden gelecekte bir biletle yanımıza getireceğimiz masa da bulunan şeytanlarız biz den şeytan çıkmasın..

İşte şimdiki zaman 20 05 2020

Evet ya o aslanlar olmasaydı iki kaşın ortasından vuran hala dış dünya anlayamamış anlamakta istemiyor çünkü dünyayı kaybedecekler çünkü anahtar bu vatanda..

Bir birlerine uymayan masada sonradan masa üzerinde birikenleri kim götürecek kimlere gidecek hesapları varken anlaşamadıkları anlaşamayan anlaşılmayan tek şey göz göre göre yapmaları ya bunlar tiyatro sahnelerinde oynamakta seyirciler alkışlayacak beklemekte beklemekteler senaryoları yazanlar yanlışlıkla dosya koymuş fırtınayla o sayfa kopmuş veya uçmuş.

Asıl ise kopan sayfayı arka perdede bir biriyle yer değiştirerek oynamakta oynarken de seyrederken de aynı sahneyi oynadıklarını ya unuturlar yada müsrif deyip sahte oyuncu gösterirler onu da beceremezler yeni sahne kurarlar..

Ama gene anlamazlar hiç akıllarına gelmez be adam sahne aynı ise tekrar sahne kurmak müsriflik değil mi.. “seçim gibi”

Siz kim kimle kimlere kimleri getirme taşeron elamanlarısınız.. Bu ülke 80 yıldır sahneler kurmaktan bıkmadınız barı sandalyelere çivileri düzgün çakın eskiden yamalar giyerdik çeyrek asra az kala yeni yeni bir şeyler aldık şimdi onları da yıkıp yakmayın yırttığınız yerlerden yamalamaz oradan çok şeyler çıkar. Sakli şifa sırlar kitabin dan anadan oğluna miras bölümünden kısa alıntı.. 

 Ek 3 / 2

Yıl 1936 Atatürk cumhuriyet bir bütündür kimse yıkamaz yıktıramaz tek yanız adam hasta yatağından kalkar ve içeriden parçalamak isteyenlere ve çarklara zarar verenlere bir daha seslenir yok eder.

Yanı başındaki içten ve dıştakilere cevabı verir evet çevresindeki, görünmeyen maske takanlar tek tek düşer ve küserler artık anlarlar bu tek adam halkıyla bütün ölse de yıkamayız bu ülkeyi der oyun gene başlar bu sefer yaşarken gülen yüz  maskesi “atamızın ebediyete gidişinden mekanı cennet olsun” sonrada atamızın arkasına saklanarak anlam verilmeyen maske takarlar.

Şimdiki zamana bakın bu ülkeyi parçalayanlarla her türlü oyuna girişen dış ve içteki hainler halkın bütünleşmiş “Dini İslam elçisine ve ülkesini halkı için İslam gücüyle inancıyla cumhuriyeti kuran atasının arkasına” saklanarak sözde demokrasi insan halkları evrensel değişleri bir sahtekarlıktan öte bir şey değildir ve gene saklanırlar.

Türk yasasına göre ve Atatürk kanunlarına İslam’ın ilkelerine haykırı hareketten başka bir şey değildir.

Türkiye ,Bayrak Halkın İslam bütünleşmesi ve bu topraklarda eylem kaos çıkaranların ve yaşayan haklarına karşı olanların cezasını halk bir gün verecek ve bunu gören nereye saklansanız da “O” göz her şeyi bilmekte.

Bilin ki bunlarda isminiz, dininiz, kültürel yapınız, töreniz, saygı değerliğiniz geçmiş atalarınızı unutturmak ve kaos planlarıyla sevdiklerinizi düşman ettirmek yapacakları ve bu vatanın almak için savaştan korkanlar dan başkası değildir onlar sadece ipe bağlar maşayı alarak insanlığı KARDEŞLİĞİ birbirlerine kötülerler.

İşte burada yollar ayrılır benimsemiş özünüze kendinize bile düşman kesilirsiniz ve herkesi düşman görürsünüz . Bu yapanları görmen ve bu oyunları görmen kâfi şayet sen vatan bayrak “o “insan isen.

Bu çoban vatan bayrak halkını arkasına alanlarla ilk hareketi yapar yanız kurt olarak çalışır ve dış musibetle savaşır sadece ve sadece dünya bir laboratuvar laboratuvara  gerek kalmadan dünya serbest dolaşan ve birleşimle bir 2 mgr yeter bunu da bilin ki yaratan insan oğlunu ölüm gelmedikçe öldürmez çünkü yerli yerine koyandır..

Bu gün toprak üstü yapraklar büyük olabilir toprak altı kalan ise bir fındık kadardır kimi topraklar vardır ki yaprakları küçük ama yumrusu kafa kadardır ama yer olur içi ise akıl kadardır. 100 bilim adamıyla uğraşa bilirsin ama bir akıl şuuru olmayanla sadece anladığı dille konuşursun..

saklı şifa sırlar kitabin dan cumhuriyet ve İslam bayrak vatan parçalamaz bir bütün bölümünden kısa alıntı selcuk uysal çoban saklı şifa

 Ek 04 Konusu

İlaç aşı yer Fransa bu musibette bir bilim uzmanı der aşıyı denemelerini Afrika’da yapalım 30 yıl içine dönelim aşılanlar kısır ölüm ve sonradan sağlık örgütleri şimdi zamana dönelim göstermelik orası burası sadece 2 mg musibet le sonuç başlar atık veya birleşimler fırsat anı kollayan fırsat fırsatçılar arkasından (pandonim ve havaya karışan solunum ve kan musibet ) kim kazanmakta her kez dünya Avrupa devletleri ve Asya devletleri hepsi bir şirkete borçlu her biri 3 er trilyon dolar borçluyken .

Alın size dünya içinde yaşayan insanlık suçlu kim suçsuz kim her kes suçsuz bir suçlu bir suçsuz bul tüm suçlu insanlığı görürsünüz.

Bu borç sadece elle sayılan şirket bankalar şimdi “dünya devrim geçirse ve yer değişse” bu şirket bankalar yok olur borçta yok olur kim kimden ne alır ve arkasında kim olur. Silahsız bir ordu silahı olmadan yok etme onun elinde yanı para... Bir amaca doğru gider bu gidiş ise tüm insanlığı doyumsuz para ile ne alınır çükü bu kadar borç bir amacı çeker sizce ne olabilir.

Çünkü arkasına bir güç sadece yanına kimsenin karışamadığı bir örgüt ve kıtalara ayrılan ve para gücüne bağlı bir oluşumlar onlarda bir dünya global bağlı tanrılaşma. Bir şey gerekli insanlar dokunamasın sarılmasın dinler arası tanrı evleri zamanla unutulsun doğuştan bir aşıya bağlı olunsun zihniyet.

Bir ve iki dünya savaşları arkasından ve savaş esnasından beri gelen kimyasal silah çalışmaları ve savaş arkası kurulan dünya sağlık örgütü.

Evet zenginlik o asırlar içinde insanları yok ederek bir yandan da sağlığa kavuşturmak ve arkasından gelen yan tesirlerle ilaç lobileri o zaman dan beri kim battı 100 koydular kısa zamanda bir trilyon bir trilyon kazandılar (2002 2008 2011 yıl)

Dünya bir örgütte bazı uluslara ve kimlerden alınarak bir yandan krediler verildi bir yandan sömürüldü olmadı sonradan pardonlar ve yok edilişler ve (silah lobileri) ve bir yan dan da (ilaç lobileri) ilaçlarla aşı ve aşıladılar kimilerini kısır kimilerini sakat kimileri yok oldular hastalıklar öncesi yazarlar gazeteciler sanatçılar reklam kokan timsah gözyaşlarıyla kucaklara alınan çocuklar.

Bir örgüt ve bir yaşam ve orada yok edilen ve toplumların yaşadıkları alan ise bu gün dünyayı doyuracak toprak zenginliği ve yer altı zenginlikleri varken bu kadar ölüm ilaçları ve silah yerine ekim tarım ve alt yapıyı yapacak üretim mekanizmalarda verilseydi bu gün Afrika’da açlık ve yoksulluk olmazdı ve yapmacık göz yaşları dökülmezdi evet yaptılar ama oranın tarımını bozdular izinlere göre ekim yapmaları ve altyapıları bozmak verilen krediler bir şekilde geri dönüşümle zincirleme arka taraftan dolaşarak tekrar kendi kasalarına kasalar dolsa da verilen kredilerin gölgeleri daha gün yüzüne çıkmamış bir o kadarda kağıt üzerinde sanal paralar.. (Çın modeli dijital sanal para değil bu ayrı bir konuda aksedilecek)

Evet bir insanlık üzerinde bir plan ve oyun lazımdı. Arkasın da bir dünya bir örgüt kimsenin dokunamadığı bir kurum lazım ve başa çıkılmayan güçlü devletler lazımdı. Tüm insanlığı elde etme.

Dünya uluslarından yardımlar krediler verilerek ve dünya sağlık örgütlerine giderek toplanan para bugüne ve her yıl uluslardan ödemeler alınan para yıllık beş milyar dolar bunun bir milyar dolar yıllık gider geri kalan kimlerin cebine gitmekte hiç o boyutu düşündünüz mü yok ve yarım asıra kadar toplanan para nerelere harcandı ve bugün ulusların borcu kadar evet bu para dönüş trafiği nerelere kaymakta bunu da düşündünüz mü.

Dünya sağlık örgütü neden kuruldu ve neden bu dünyada insanlık üzerinde neler yapıldı örgüt dünyada yaşayan 7.5 milyara her ferdine ulaşması ama nerede insanlık için yapılanlar bir at taban çalışması istihbarat nerede ve sağlıkta din ayrımı olmak sizin nere kalındı sınıfta kalma ve kim kimlere çalışma yapıldı bir yarım asırlık bir çıkarın 10 bine yakın personel bilim araştırmacı nerelerdeydi bir tahta sandalyede yolculuk mu yoksa her şey dahil konforlu yolculuk mu kim kimleydi kiminleydi ve (şimdi ise bir musibet sen neden varsın örgüt )

İmkansızlığı çok iyi bilmekteler laf olsun zaman dolsun günden dolsun halkı karasızlığa düşündürmemek korkutmamak çünkü biliyorlardı ilaç lobilerin hap yap para kazan bir noktaya iyi gelse de birkaç noktayı yok etmek sonrası kes biç dik bu dünya organ nakilleriyle dolu dünyada yaşamak isteyen ve yaşaması için organını satan ve bunla ticaret yapan ahlaksız örgütler.

Evet geçmiş bir araştırma. Yıl 2007 2008

“Bunun için tam 6 ay bir 3 sınıf otelde yatarak pusuda kaldım bildiğim ve gördüklerim çabası 3 5 kişi hariç Eskişehir al pullu dan gelmiş bir genç hal hatır sorarak nerelisin ne iş yaparsın der samımı oluruz akşamları da birileri gelir ihtiyaçlarını karşılar ertesi gün bunlar kim desem de kısa cevapla öteler gittikçe derinleşir alttan, alttan sen ne yaparsın der durukken iş yok parasız yevmiyeyle çalışırım derim param olsa bir iş yeri kura cam derken günler sonra der dökülür ne yaptıklarını bir ,bir anlatır ve ben yarından sonra yokum der ve 2 hafta sonra gelirim der ayrılır diğerleri de günler geçtikçe hotelden yok olurlar”..

Ne iki hafta ne bir ay yok ve sonra birisini gördüm 2 ci el araba almış gezmekte daha sonra sağlığını sordum kötüyüm alışamadım ve daha sonra hiç görmedim yer Antalya yıl 2007 2008 bu bir araştırma sağlığınızdan olmayın ve bundan sonrada olmayacak değil gene başlar organ lobisi, terör lobisi, savaş lobisi, ilaç lobisi, hortlar” ve dünya dikkat et başka yaşamın yok.

Sadece ebediyette yaptıkların yapacaklarınla sorumlu olacaksın ve sağlık her şeye meydan okuyacak.

Evet yıl 2013 bir yazımda şöyle yazar 10 yıl dikkat edin korkularınızı sizleri tedirgin eder ama korkmayın ve korunduğunuz gibi korunun her hayatınız düşündüğünüz gibi değil onların istediği gibi bir dünyaya giriyorsunuz onlar sadece sizleri kullanarak dünyalarını yaratmaktalar bir gün geldiğinde sizleri önce sağlığınızı bozarak korku yaratmak ve bunları gören göz “ o” ki her şeyi yerli yerine koyandır afetleriyle sizlere ve yapılanları bir, bir yok edecektir sizler yeter ki sağlığınıza zarar vermeyin..

Evet bu musibet insanlığa şimdi yaşadığınız hayatta bir şeyler öğretti çevremizdeki güzellikleri gördük gördünüz her şeyin para olmadığını her şeyin orda oldukları ama gün yüzüne bir sebeplerden dolayı hiç göremedik göremediklerimiz evet bunları görmedik doğada kendini yeniledi bu nu bugüne kadar dünya sağlık örgütü görmesi lazımken bir şekilde gören göz her şeyi sıra ile göstermekte ve göstermeye devam edecek.

Gene geçmişlerde benim için deniz (faciası Çernobil patlaması ) patlama olmadan önce ege deniz süngerleri "bir solunun şifasıydı" bir toplama alanıydı ve dünyanın en güzel sağlık veren bu deniz ürünü bu patlamadan sonra süngerlerin sağlığı bozuldu ve yok oldular ya doğadaki bitkiler ve topraktaki mineraller ne oldular yoklar ve insan sağlığı ne oldu hiç bu örgüt araştırdı mı ve buna benzer Japonya çın Hindistan Afrika nerede araştırıldı kim neler yaptı bilinmekte mi gel paralar cepler dolsun der bulduk sonradan olmadı der, bu oldu, şu ,bu ,ve sonra pardonlar dan başka ne var envanterlerinde.

Bu musibet ilk de değil son da olmayacak bilinmelidir ki var olan bağışıklığın oldukça bu virüslere savaşır bu lobiler bozmadıkça ne ne kadar bozsalar da ne olursa olsun musibeti bir şekilde yok eder biraz insan bedeni zor lansa da olmasa da başarır yeter ki bedeni diğer aksamları bozmadıkça.

Şunu bilinmelidir ki Aşı bulunamaz “yaratanın yaratmış olduğu yaratılış insan” bir şekilde ta ki et, kemik, kan, diğer organlar olmadıkça ve birbirine uyum olmayan yapılış (parmak izleri gibi) (insanlık gerçek yapılırsa ve gerçekleşirse aşı buluna bilir) ama gerçekleştirilemez ve de antikor da yapılamaz oda insan bedeni gibi bir mekanizma olmadıkça ve uyum olmadıkça üretilemez ve bulduk bulduk deseler de sonradan pardon lar ve yan ekler o tarihler gelince ve renk alınır insan yüzleri.

Ek4 / 1

Yarım asra kadar yüzler renk renge girdi bir sorgulayın savaşlar ve savaş virüsleri.  

"Dış dünyaya karşı Vatan milliyetçiliği "

Sanki bu ülke hepimizin değilmiş gibi dış ağızdan illa parçalanma kaos kimin ağızları kim sahip olma niyetinde bir düşün..

Adalet karda yürüyüp iz belli etmeyenler o kanun bu kanun şu bu o maddeler konuşuluyor ne kendileri biliyor ne de halk biliyor kendileri bilmiyor ki kaç yaşlarına gelmişler her seferinde darbeler muhtıralar o dosya kapasın yeniden açılsın bitmeyen tartışma görsellerde tartışılıyor açıkça kanun maddeleri ne olduğunu kim ne kadar dinleyip anlıyor.

Bir özgürlük mü alın size özgürlük demokrasi mi evrensel mi insan hakları mı, bir çatı altında dur, asker polisi öldür, halkı kardeşliği parçala, hizmet çalışanları yok et, ülkeyi böl ve bayrağa saygısızlık ne kadar özgürlük ne kadar evrensel daha ne kadar insan halkları olması. (Adalet)

"Peki asırlardan beri bir yaşayan bayrağı halkı bir kardeşlik ve parçalanmaz bir ülke içinde yaşayanların özgürlük yaşantıları olmayacak mı sizler dışarıyla birlikte top yekûn esir almak mı bu ülkeyi daha ne kadar devam edecek"

Dışarıdaki zenginler çok bir şekil yapmak istediklerini yapmakta geri kalmıyorlar devamı karda yürüyen izini belli etmeyenlerden daha da bitmez ama "bu halk istedikleri adalet tokmağını vurmaya az kaldı hem dışarı hem içerdekilere"

Şunu bilin ki evrensel demokrasi dediğiniz yerlerde bile (bir sınıra kadar insan hakları ) her gördüğünüz devlet içinde serbest yaşam varken (bir yerde biter bayrağı ve vatanlarına bir hakaret ve saygısızlık cezayı alacağın adalet sadece almadan ve duyar duymaz terk edersin) onlar sadece başka ulusları esir etmek için başka uluslarda kaos çıkaran devletler içinde sadece onlara çalışan elamanlarına kapılarını açar ve sonradan da demokrasi derler..

İşte burada güçlü devlet olmak için sağ duyulu olmak bilin ki bular dış dünya maşa ucundakileri ve onların elinde de bir ipe bağlı kandırılmışları sürerler ve oyunları kaosları kargaşaları çıkaran parçalamak ve kardeş kardeşi düşüren ve sonradan kaybolan sadece haşaşilerdir..

Kardeşlik ebediyete kadar bitmeyecek ve dıştan gelecek tüm savaş virüslerin ,pandominlere ve tüm tehlikelere hep birlikte karşı koyacaklar sonsuza kadar kuruyan kurutulan ağaçlar yeşertilecek..

 

Evrensel demokrasi insan hakları ispanya ,Belçika uyuyan Fransa bir bak nereden nereye gelecek (dünya küresel devlet dışı güç zenginleri) aklı sıra küçük devletçikler ve uluslar hayalleri kurmak ve kurdurmak ama kazdıkları çukurlara gömülecekler az zaman kaldı. Saklı şifa sırlar kitabi selcuk uysal çoban saklı şifa

Ek4 / 2

Korunma pasaport ve sağlık belgeleri ne dünyada var nede ülkemizde yok sadece kimliğe işlenmiş bilgiler yeterli olacak aynı zaman da kalıcı ve bugünün dünyasında şart olan bir sağlık bilgileri yıl 2014’te organik yemek ve gıda bölümünde sizlere aktarılacak bir yazı.

Ya bende akıllı telefonum yoksa (akıllı telefona karşıtsam kullanmak istemiyorsam) nerde kaldı hes.

Bugün için ve gelecek için sadece şimdiki musibet savaş ya gelecek musibetler de kimlerin bağışıklığı zayıf kimler riziko altında şimdi elinizde bilgi var mı yok alın size 83 milyon kayıt sadece kimlik içine yüklenen ve yüklenecek sağlık bilgiler ve devamlı 3 ay veya 6 ay yenilemeyle ve yol otobüs uçak herhangi toplu araçlarda bir okuma cihazı yeterli olacaktır. Daha öncede yazıldı kasım öncesi yurt dışından gelenler kayıtlıydı oradan başlamak kâfi gelecekti bir teori olarak yazılmıştı. 

Ek 4 / 3

Bu ilk değildi önceden de vardı pantomim korku salgı musibet ve sonrası kurma kurulma dijital dünya musibetleri. Onlar için zaman gelmişti “gören gözde onların da yok olma zamanı gelmekteydi. 

Evrende ki denge doğa sizlerle yaşam insanlıkta insanca yaşamakta "ağustos eylül korkunun ecele ecel ise elinizde " (yeter ki yaratanın ilkelerine uyun temizlik ) bilinmeyen daha yazılmamış yaşam gizemine gitmektesiniz zenginler yüksek dağları ve en derin denizleri almaktalar şirketler fırsat fırsatçılar bir pandonim yaşamı sokarak korku salmaktalar sizleri bir amaca ve amaçları bir evhama sokarak aç kalma açıkta kalma ölüm korku salarak sizleri sizleri yeni yaşama ,ulusları içteki bir hain çalışanlarla derine itmekte itmekteler ve ırk, korku ,din, kimlik ,kaos ,eylem planlarıyla yok edilmeye asrın yıllarına fırsat fırsatlardan yeni bir yaşama yollarındasınız..

Biliyorlardı bir şeyin değişerek fırsatı yakalamaktı o fırsata hiç bir zaman erişemeyecekler o senaryo sayfaları bir gün fırtınalarla girdap içinde kaybolacaklar ama (lobiler) hep bir fırsat arayacaklar..

Tünel ışığı görmek ise sizler "yaratan tarafından panzehrinizi taşımaktasınız" yeter ki kendinize zarar vermeyin mevsime göre gıdalar yemişler sizleri doğal yaşama itmekte anlamak için hayır şerri göstermekte bilin ki " can boğazdan ölüm bağırsakta gelir" Aşınız bağışıklıkta...ve bağışıklığı bozacak ürünler almayın.. Gelecek bu dan çok tehlike. .Devamı Acık denizler 27 mayıs 07 eylül günlükte yazılı akdeniz, ege, karadeniz zor deniz araştırması resimlerle su ürünleri bölümünden ..selcuk uysal çoban saklı şifa

 

Ek 4/ 4

Gidi şart nereye gitmekte ve sonrası insanlığın fırsat fırsatçıları nerede nerelerde olması ve insanlığın ne olacağı her şey yaratanın ilkelerinde bugüne kadar gönderilen kitaplarda ve son gönderilen kitapta. Devamı var

Korun korunduğun kadar koruna bildiğin kadar sonları yakın kimse yanız değil “yaratan sizlere ilkelerinde bağışıklığın” üstünde musibet verilmedi. Yapsalar da bil bedenin yok edecek sen yeter ki zarar verme bir matematiksel fizik beden içindesin. Daha üstüne çıkılmadı çıkılamazlar sadece senaryo yazarlar psikolojik ruhunu bozarlar sen sağlam dik durdukça yeter her türlü musibetler yok olur.

Saklı şifa sırlar kitabin dan 6 ci göz 6 his 6 ci farklı boyut, zaman içinde gezmek, dik duruş, cumhuriyet mavi gözlü sarışın Atatürk, serv ve Lozan, bir amaç için alınan iblis dünyası olmak insanlık yok edilmek için, öncesi notlardan 2013 ten 2020 alıntılar arşivden bölümlerinden kısa alıntılar. Selcuk uysal çoban saklı şifa

 

4/5 Dünyada güçlü devlet rolü küresel ordusu olmayan güç ve bir ulusun gücü.

Oyun içinde oyun 2 liden çıkmış 4, 8 oyunlara girmiş küresel ordusu olmayan güç parasıyla oyunlara girmiştir, parayı atarak yazı tura gelmesini bekleyen gücü olmayan devletler her baktıklarında para dik gelmekte ve getirmekteler daha önce yazdık kaos terör eylem planına devletleri sokan para gücü küresel güç para kaybı yaşamamak için ve ele geçirmek için oyuna girmiş ve bazı devlet güçleri zora sokarak gelecek seçimlere göstermelik zora sokmakta olan ve seçimlerde secimi kaybını garanti eden parasal güç güçlü liderde 2 li iyi polis kötü polis oynamakta asıl ise bir birleriyle anlaşmalı parayı dik getirmek amaçlarında ve secim kazanması garanti olan dünya gücü elinde tutan ile dünya diğer devletlerde kaoslar çıkartılarak 2 li oyun o devletlere yardım amaçlı destekler verilerek kaybedilen gücü birlikte kazanarak küresel ordusu olmayan güçle dünya liderliğine oynamak ve bu güçlere boyun eğmeyen ve karşılarında dik duran ulusa içeriden birlikte çalışan hainlerle yönetimi ele geçirmek amaçlarında din kimlik ırkçılık adalet özgürlük altında dik duran o ulusun içinde endişeler kaos planı uygulasalar da diğer ülkeler gibi esir esaret olmayacaklarını yönetimiyle halkıyla ebediyete kadar var olacağını bilmekte olduklarından sadece ülke hızını ne ,ne kadar yavaşlatırız amaçlarında ileri gidemez lığını bildiklerinden ne yapacaklarını bilmeyenler tüm okları çekmişler başka bir hal almazlığı çıldırtmakta.

Evet dünya nefis boyutu tüm insanlık hal durumu almışken doyumsuz para gücü küresel güç ise oyunları hiç bitmeyeceği ve bu durumda insanlık hastalık ve açlık göç zorlansa da zorlanacakta açık hastalık hal boyu alarak amaçları ordusuz güç sert oyunlara girerek iyi polis kötü polis oyunu oynayan dünya gücü gücünü kaybetmeyen ulus ise bir paranın dik gelmeyeceği bir oyuna girmesi o ülkenin içerden parçalanmasına girdiği ve gireceğini göremeyen ve kendini lider gösteren şimdiden geleceğini görmeyen o güçlü devletin şimdiki anı halkı nefis yolunda geleceği açlığa girmesi şimdiden görmeyişi..

Evet şimdiki zaman atılan para hep dik ne ne zaman nereye yapacağı belli olmaz…saklı şifa sırlar kitabin dan selcuk uysal çoban saklı şifa

 

 Ek 4/6 Siyah eldiven beyaz eldiven
İki kere yazılmış değil ikisi de aynı yola çıkar zihniyet amaç amaçlar başkadır..
Türkiye’nin bir köşesi ve kimseyi mağdur duruma bırakmak.27 06 2020 sokağa çıkma yasağı.
Siyah eldiven beyaz eldiven.
Şu an acil açık denizden 3 yıl önce tüttüğümüz dükkân ve misafir hane giderek 2 ay önceden dükkânı bir sebepten dolayı geri vermemiz dükkân başkalarından el değiştirerek içeri yaptığımız parke fayans tuvalet ve çamları kıracı tarafından değiştirme ve yapılanları bozmak isteyen zihniyet.
Apar topar o ilçeye giderek dükkânı istedikleri şekle getirmek ve işe koyulurum.
Misafir haneyle dükkân arası 300 mt ve sanayi içi VE sabah erken saati 7.30 sadece iş yetiştirmek için gelen esnaf saat 09 00 öncesi ve şehirden 5 km uzakta bir ülke sanayi çarkı.
250 dükkândan 40 veya 50 ayrı ayrı iş yetiştirmeye çalışan esnaf korkarak kaçarlar sokağa çıkma yasağı ve saat 09 00 öncesi bir mekânı. Artık sizler düşünün ne nerede sanayi çark.
Yetişmesi gereken bir muallak dükkân satılan dükkanla takışmak mı veya kaçmadan konuyu anlatayım mı
Ukala davranışı şekilde siyah eldiven giyen memur. Maske çenesinin altında ve diğer yazıcı memur maske yok ve eldiveni yok şekilde yazmış olduğu kalem bana uzatır ne ne kadar anlatsam da davamda haklı da olsan cezayı yazar bir sanayi içindeyim ve saat 09 00 öncesi başladım. Bu da düşünün.
Yaş 64 olmama rağmen hiç ilaç kullanmadan yaşamım ve emekli olmayışım, sosyal yardın tıpatıp uyan bir kişi sosyal yârdim almadan yaşamım aklım ve tırnaklarımla kazanmam.
Bana yaşım 64 karşımda siyah eldiven giymiş sadece zengin takımları ve çıkarı olanları görmeden zalimlik züllümle ve o arada arkalarından kamyoncu feryat eder ya kardeşim kamyon arızalandı ve tamire getirdim cezayı yazma der ve desende siyah eldiven git nereye anlatırsan anlat patronun düşünsün sen ne düşünüyorsun demesi.
Bir bobinaj çının çalışmasına, bir yeri 80 bir yeri 40 km mesafe servisi olmayan bayi ve kamyonu arızalanmış kamyonlar ve bir mobilya atölyesinin yetişmesi gereken ihale ve de saat 07 30 da sanayiye girip çalışmalarına ceza kesilen ve az ötelerde gençlerin yüksek sesle müzik ve ciğeri patlamış çansına araba sesini duymayan siyah eldiven.
Dünyayı ele alan küresel zenginlik ve ülke içinde zenginlerin kanunları ve birilerini yıkmak muhalefet birilerimde bu ülkenin ekmeğini suyunu iç se de gene de hükümet yanlısı sanayi çarkını omuzlayanları görüp cezaya gene vazife başında hükümet karşıtı muhalefet yapanları görmeyen görmezden gelen içteki uyuyan hücreler hala iş başında olurken ülkeyi kaosa götüren zincir hala siyah eldiven giyenler..
Olup olmadık yere de ceza kesmeler ve iyi giden düzeni bir şekilde iç ten içe içindekilerde iç içe acılan kutucuklar nefse yol almışken sizce gelecek yıllar hep birilerini birbirlerini birbirleri de birilerini getirmek gelen biriside birilerini getirmek için giymişler siyah eldiven.
Kim kimleri getirip ne mallanmak için çocukluğu çocuğu ıhlamur toplarken ayni sanayide ceza yemeyenler ve memurun eldiven giymeden kalem tutana ve kalemi ceza yiyene vererek ve maske çenesindeki memurlara kim ceza yazmalı bir düşünelim...
Yakında tebliğ ettiklerinde makbuzu yatırıp karda yürüyüp izini belli etmeyen kanunlar bölümünde eklenecek. İyiler içinde kötüler varken nasıl gelecekte iyi olunur. Devamı kendi bölümünde..
Dağlardaki "beyaz eldivenler aslanlar bayrak için vatan için kan dökerken " siyah eldivenler yer değişmesi lazım ama o da tehlike bu zaman bunu yaparsa dağlarda ne yapmazlar vatan bayrakta gider..
“Çok önce de ulaşmak istedim ama yok nafile şimdide ulaşmak istedim boş nafile her kes olmuş fırsatlar derdinde”
Denizden gelecek yazılar resimler ve bilgiler çok derin sadece korunun mayıs bağışıklık başlangıcı harman sonuna kadar güçlendirmeniz ve eksik etmeden doğa yemişlerine yararlanmanız eylül sonrası çok korunun sadece yeme içmenize dikkat edin yakın zamanda cehennem sıcakları ve sonrası ve sonrası soğuk yağış.
Kışın 15 derecesi bahar geldi deriz yaz içi 15 derece ise soğuk hissedersiniz ve yaz ne zaman gelecek der gider hastalık yaz kış aynı sadece yaz güçlenmeniz ve doğal yaşantınız dan eksilir virüs musibetler. Devamı kendi bölümünde.
Ek 4/6 eklenmiş düzeltilmiş eklenmiş hali asıl ise çok eklenecek hal alır..
Türkiye’nin bir köşesi ve kimseyi mağdur duruma bırakmak.27 06 2020 sokağa çıkma yasağı.
Siyah eldiven beyaz eldiven.
Şu an acil açık denizden 3 yıl önce tuttuğumuz dükkân ve misafir hane giderek 2 ay önceden dükkânı bir sebepten dolayı geri vermemiz dükkân başkalarından el değiştirerek içeri yaptığımız parke fayans tuvalet ve çamları kıracı tarafından değiştirme ve yapılanları bozmak isteyen bu ayrı zihniyet.
Apar topar o ilçeye giderek dükkânı istedikleri şekle getirmek ve işe koyulurum koyularak.
Misafir haneyle dükkan arası 300 mt ve sanayi içi VE sabah erken saati 7.30 sadece iş yetiştirmek için gelen esnaf saat 09 00 öncesi kapılarını kapayarak kendini çalışmaya anmış ve şehirden 5 km uzakta.
(Bu bir ülke sanayi çarkı hiç kimsenin durdurmaya hakkı yok kanun sokağa çıkma yasağı 09 00 diyorsa ondan önce girilmiş çalışmalar var ise bir memur şehir içini bırakıp damlarda kapıları zorlayarak halkı düşman gibi görüp zorla içeri girip ceza kesiyorsa başlangıcın sonu yakındır ya da o ilçede bir çapanoğlu dönüyordur) bir bakarsın bir gün av avcı karışır.
Piknik yapmaya gelmeyen 250 dükkândan 40 veya 50 ayrı ayrı iş yetiştirmeye çalışan esnaf korkarak kaçarlar damlara teraslara saklanırlar neden kaçtı neden bu duruma getirildi sadece paramı miktar bir gün biter ve sokağa çıkma yasağı ve saat 09 00 öncesi bir mekânı. Artık sizler düşünün ne nerede sanayi çark.
Çoban sadece durup işine bakan çoban kaçmaz çünkü haklıyım kaçmaz yetişmesi gereken bir muallak dükkan satılan dükkanla takışmak mi veya kaçmadan konuyu memura anlatmak mı sadece ona saygım göğsünde TC taşıdığındandı gerçi sivildi ama gönlümdeki memurdu bir yere kadar.
64 Yaşında kendim utandım yaptığı hareketlerden Ukala davranışı şekilde siyah eldiven giyen memur senin gibilerini hayatta çok gördük 15 07 2016 da.. Sebepleri ne, ne kadar anlat samda yabancı olduğumdan görev dışı Gtb bile sorar o biter kapı komşu kapısı açık diye bunlar nerede sormaz mı üstelik tamir gelmiş birkaç araba içinde özellikle bir arabaya bu adam nerde demez mi.
"Bilmen açıksa kapa o zaman görev aç kapa emniyete al derim"
Evet Maske çenesinin altında ve diğer yazıcı memur maske yok ve eldiveni yok şekilde yazmış olduğu kalem bana uzatır ne ne kadar anlatsamda davamda haklı da olsan cezayi yazar bir sanayi içindeyim ve saat 09 00 öncesi başladım.
Bu da düşünün. Hastalık önem olsaydı kendilerini bu kadar insanlığa yapılan zülüm lükten başka bir şey değil. Bu tipler ne oldum ve ilerde ne makamlara gel ecem birilerinin kin ve nefret düşman düşmanlığı yapan zihniyet görsellerde siyahı beyaz yapan sahte boyama siyah eldivenler.
Yaş 64 olmama rağmen hiç ilaç kullanmadan yaşamım ve emekli olmayışım, sosyal yardıma tıpatıp uyan bir kişi sosyal yârdim almadan yaşamım aklım ve tırnaklarımla kazanmam.
Bana yaşım 64 karşımda siyah eldiven giymiş sadece zengin takımları ve çıkarı olanları görmezden görmeyişi zalimlik züllümle ve o arada arkalarından (kamyoncu feryat eder ya kardeşim kamyon arızalandı ve tamire getirdim cezayı yazma der ve desende siyah eldiven git nereye anlatırsan anlat patronun düşünsün sen ne düşünüyorsun demesi) buda bir şaşırtan konu.
Başka konular bir bobinaj çının çalışmasına ,bir yeri 80 bir yeri 40 km mesafe servisi olmayan bayi ve kamyonu arızalanmış kamyonlar ve bir mobilya atölyesinin yetişmesi gereken ihale ve de saat 07 30 da sanayiye girip çalışmalarına ceza kesilen ve az ötelerde gençlerin yüksek sesle müzik ve ciğeri patlamış çansına araba sesi o ilçenin mülki amiri halkın acı içindeyken devletin parasıyla kaldığı yeri çit çardak güzelleştirirken ve birileri de sen gözünü kapa deniliyor ve sonradan sana makamından daha makam verilecek denip göz bantları dağlanıyorsa ve duymayan görmeyen gözler siyah eldivenlileri ne yaptığını bilemez.
Dünyayı ele alan küresel zenginlik ve ülke içinde zenginlerin kanunları ve birileri ni yıkmak muhalefet birileri de bu ülkenin ekmeğini suyunu içse de siyah eldiven giyenleri görmez.
Olup olmadık yere de ceza kesmeler ve iyi giden düzeni bir şekilde iç ten içe içindekilerde iç içe acılan kutucuklar nefse yol almışken sizce gelecek yıllar hep birilerini birbirlerini birbirlerinde birilerini getirmek için giymişler dır siyah eldiven..
Kim kimleri getirip ne mallanmak için ıhlamur, kiraz toplarken ayni sanayide ceza yemeyenler ve eldiven giymeden kalem tutana ve maske çenesindeki memurlara kim ceza yazmalı bir düşünelim.
Yakında makbuzu yatırıp karda yürüyüp izini etmeyen kanunlar bölümünde eklenecek. İyiler içinde kötüler varken nasıl gelecekte iyi olunur.
Dağlardaki "beyaz eldivenler aslanlar" siyah eldivenler değişmesi lazım ama o da tehlike bu zaman bunu yaparsa dağlarda ne yapmazlar...
"Çok önce de ulaşmak istedim bir komutana ama yok nafile şimdide gene ulaşmak istedim komutana boş nafile"
“Ceza Hak olan yere değil hak edilen yere kesilir”.
Evet kötü veya iyi iyilerin içinde kötü kötülerin içinde iyi bir kasa çürük domates çürüyecek olan domatesler peki ya sonra. Sadece dış dünyaya ve dış dünya oyununa gelmektesiniz
Sonu gelmeyen sırlar kitabin da yazımlar.. Ceza mi hak olmayan para kasama girmez bu kasa vatan ise hiç girmez kimseye ne yedirecek bir karış toprak ne de bir halkım bir lokması.. Okuyan gerçekleri anlar yaratanın ilkeleri hak bulur er ya da geç yazıyı okuyup nemalanan ise çıkarı için eylem kaos çıkaranlar ise helak olur..çoban..
Denizden gelecek yazılar resimler ve bilgiler çok derin sadece korunun mayıs bağışıklık güçlendirmeniz ve eksik etmeden doğa yemişlerine yararlanmanız eylül sonrası çok korunun sadece yeme içmenize dikkat edin yakın zamanda cehennem sıcakları ve sonrası sonrası soğuk yağış.
Kışın 15 derecesi bahar geldi deriz yaz içi 15 derece ise soğuk hissedersiniz ve yaz ne zaman gelecek der gider. Devamları bölümlerde.
 
Selcuk uysal çoban saklı şifa 
 
Hakkımızda Ek 4/7 SİYAH ELDİVEN BEYAZ ELDİVEN
Zengin ve makamlı insanların haklarını ararken bir suçsuzun hak araması bu dünyada değil ebediyette suçsuzu suçlu edenlerin ve alet olanların cezası çok ağır olacak..
Siyah eldiven beyaz eldiven suç yokken suçlu olmak aynı saate suçlular gezerken suçsuz ve aynı bir sanayide yatıp kal sakta suçlu olmak.. Ben ceza ödemekten değil suçlu olmadığım hal suçsuzluğumun temize çıkarmak..
Türkiye’nin bir ilçesinden 04 07 2020 saat 21.12 mesai saat ı dışı ilce emniyetten şu numaralı … .. .. .. telefon ederler sayın selcuk uysal mısınız evet 27 06 2020 sokağa çıkma yasağından dolayı cezai bir tebligatınız var 06 07 2020 pazartesi emniyete gelmeniz..
Peki der pazartesi gitmek için 48 saatlik psikoloji depresyon yaşamla bırakırlar.. Neden Cuma değil de veya pazartesi telefon etmezler de cumartesi mesai saati ederler amaç psikolojik depresyona sokmak.. Hiç bir suçluluk ve de suçlu olmadığı halde bir insanın ruh halini düşü bilir misiniz. . Haydi hayırlısı pazartesiyi bekleyelim. .devamı 06 07 2020 de.
Bir tren doğru yol alırken durmadan makaslara engel koyan muhalefet ve içerideki Truva atına gizlenmişleri görmeyen kulağı duymayan veya duyurmayanlar tren vagonlarına suçsuz doldururken bir gün gelir 2 lokomotif yükleri çekemez ve içerdeki hain kaleleri içten fethi le gelecek zirveler zorlanır..
Görünme yen göz bantları koparın yoksa görmediğiniz daha çok şeyler olacak.. Düşman her türlü saldıracak kendi ellerinde ki kozları kullanarak işleri yavaşlatacaklar ve sonrası KIŞKIRTIÇI hastalıklara itip herkesin ne konuştuklarını duyamayacaksınız ve göremeyeceksiniz..
Hükümete karşı olanda kanunlardan yararlanarak krediler ve sosyal yardım alırken devletin maaşını alıp hücre içinde uyuyan zaman gelince her yöne dik gelen parayı yatıranlar ve bu hükümet gitsin bir sonraki hükümet neler verir düşünen nefis zihniyet hiçbir zaman vatan bayrağını düşünmez ama gene yanılırlar vatan bayrağını halkını düşünen ve düşünenler bu sefer hiç acımaz geride kalan suçsuzlar..
Ceza bir gün tecelli eder Hak ve hakikat yerini bulur ..
Devamı var saklı şifa sırlar kitabin dan karda yürüyüp izini belli etmeyenler bölümünden
 
selcuk uysal çoban saklı şifa
 
Siyah eldiven beyaz eldiven
Ek 4/8 06 07 2020 sabah saat 09 30 27 06 2020 kesilen cezayı almak için emniyet yolunu tutarak gittiğin gitmesem kesilen ceza almamak bir suç gitsen alsan sucu kabullenmek gününde ödemesem gene suç haksız yere suç al yolunda evet vardık siyah eldivenler kalmış pırlanta gibi genç beyaz eldivenler tabi gelişmeyi bilmeyen bilip te anlatmamak anlatsam da kanun beyle demekle yetinen olay malini bilmeyen , bilip te anlatamamak apayrı bir iletişim koltukluğu ve baskı politikayı o ortama bulunmayıp orada o cezayı ön dinleme inceleme ve sorgulamayı yapamayan ve devlet şefkati devletin hükümetin kanunlarını öncelikle o tebligatı ne sebepleri var olduğunu neden olduğunu göremeyen Hz Ömer adaleti ve adalete ve kanunlara gitmeden yargıç olamayışları kısadan öz tebligatı teslim etme.
Evet teslimat oranın kanunu veren bir makamı sadece masa başında baskı politikasının kesmiş olduğu cezayı ne sebeplerle kestiğini göremeyen ÖĞRENMEYE YELTENMEYEN sadece devletin parasıyla lüks yaşam için makamını ve yaşam alanını haksız yere harcamalar yapa dursun masum vatandaş cebinde parası olmayan sadece yeteri kadar bir bütçeyle yaşayan sürerken bu haksız yere kesilen parayı ödemesiyle kendi bütçesini ve (baskı politikası yapan yaşamını zora sokmasını göremeyenleri göremeyen)
Suçsuzun suçlu oluşunu ve gelecek boyutunu neler olacağını ne nedenleri örenim yapamayan ve suç zincirlerin çoğalmasını da göremeyecek raflarda tozlu dosyalara karışıp suçsuzun geçim için borçlanması veya hırsızlık dolandırıcılık yoluna açan (bir baskı politikasın ve psikolojik ruh ortanın dan) başka ne olabilir.
 
para vardır bildiği sen nefret kin tutmayınca bir oyun varsa eğer dolaşır ayaklarına. Olurlar bir birilerini istemeyen iç içe geçmiş bir kasa domates içinde bir çürük domates. Olsaydı aslı devletin şefkat yüzünü gösterirdi  olurdu Hz Ömer adaleti.. Değişken çıkar yolunda bu asrın kararı veren yargıcıda olamazlar bir birilerin getirmek için ipine tutunanlar. Suç kim suçlular kim suçsuzu suçlu yapan kim
Bir zamanın bir günün demokrasisi
Bir gün ulus Telekom hırdavatlar çarşısı önü jandarmalar savaş şarjör yelekleri ve sivil resmi taksi arabalar şüphelenen devamı (saklı şifa sırlar kitabin da çoban ruhunda yazılıdır)
Bir 15 07 2016 72 saat bir mücadele vatan bayrak için yaşam hakkı halkı için görünmeyen kahramanlardan (Ankara ulus çoban)
Evet bir gün öncesi kanun kanunlar ve yasalar vardı ve istedikleri yere göre parayı yatırdılar ama o gece yatıramadılar o para yok yerini yürek aldı Hz. Ömer’in adaleti H Z Ali’ Zülfikar’ı Hz. Hamza’nın aslan yürekleri vardı.
Bir tedbir alınmaz ise bilin dış dünya diş işler makamlarını, iç işler makamlarını, alile sosyal yardım politika makamlarını ,danışmanlar ,iletişim makamlarını gelecek yıllarda zora sokarak mali ekonomi makamlarını da zora sokmak için bunlar boş durmayacak içten ve dıştan her hamleleri iyi yapan yapılan bir düzen yol alan tren gelecekte haksız yere yapılan suçsuzlar suç vagonlara yüklendikçe zirveyi kendi elimizle zorlayacak ve gittikçe kendi bölümlerinde karışan ve elde ellerinde tutanlar halkı daha çok baskılarla ve psikolojik ruh ortamları çıkararak çıkartılarak “kırılgan Türk halkı bir pire için yorgan yakan yeniden bir demokrasi açar” bu sefer yapan ve yaptıranları ortadan kaldırır hiç acımaz affet diyenleri de hiç affetmez..
 
Bugün ağamsın paşamsın deyip el etek öperek haklı haksız kesilen cezalar o yörenin nefis makamında af olursa “o bir günün demokrasisi de” eğilmeyen dik duran halk eğilmeden haksız cezayı öder.
Sen görsen görmemezliğe gelmen ise sadece kendini kandırırsın “o her şeyi görmekte”.
Evet buralar bize göre değil deniz ve dağlar doğanın temiz yenileyen ortamı yer zaman gelince vatan bayrak için ineriz dağlardan.
Evet daha yarınlar varsa daha yazılmadı güneş ise insanlığa eşit doğacak kararları sen ver sende daha yazılmamış kaderin belirleyecek.
Yaratanın buyur ettiği tevekkülün ilkelerin varsa eğer senin tek sözün her şeyin hayırlısı demek olacak.
Eyvallah demeyişin ise bedenin ruhuna borçlu oluşun dan sabır edişin ise son sözü söylemeni eyvallahı hapis etmiştir. Çoban
Geçmişler hiç silinmez çünkü yazılmıştır gelecek daha hiç yazılmamıştır ama konuşulan sözler ise hem unutulur hem kaybolur. Çoban
Gecikmiş işlerinde güneşin batmasını istemeyeceksin ama bilseydin gecikmiş hiç bir şey yok olduğunu daha yazılmamış sabah güneşin her kese eşit doğacağını kararları vermen sana bağlı da olsa neyin ne zaman vereceği kaderine bağlı kaderi beklemek ise yapacak işleri ötelemen asli kaderin ise sen istesen de istemesen de "o "na bağlı.. Yaşam anlamak ise nefsi terk etmene bağlı. Battığı gibi doğuşu sağlar.. Çoban
 
"Dış dünya geçmişlerde vatan bayrak milletini düşünenleri boncuk, boncuk terlemekten alıkoymayanlar ve psikolojik baskılardan geçmiş gibi bu günde bile alı koymaktalar artık kurtulma kurtarılma zaman gelmiş dış ve iç hainlere ve uzaktakilere son kez "kesin lan" deme zamanı gelmiş tir" Çoban
Saklı şifa sırlar kitabin dan günlük olaylar bölümünden kısa alıntılar selcuk uysal çoban saklı şifa 
 
 
Ek 5 Müslümanlık her dini kabul eder hoşgörü birleştiren dindir ve herkesin din özgürlüğünü acık bırakır doğru yolu hep tercih sunar kimseyi zorlamaz ve bu güne kadar hep zülüm içinde yaşamıştır hiç kimseyi zalimlik zülüm etmemiştir.. 
Dış dünya geçmişlerde vatan bayrak milletini düşünenleri içerdeki hainler dış dünyanın ağzıyla boncuk, boncuk terletmişler ve bu güne kadar alı koymuşlardır ve psikolojik baskılarla ve bu günde aynı baskılar altında alı koymaktalar. 
Öyle yasaklar ve yanıtlar algılar yaratırlar ki hala içerdeki devlet maaşlarını alsalar da aşağıdakiler (yukarıdan böyle emirler geliyor der hem hükümeti hem de bakanlıkları zora sokarlar ) hiç bir hükümet görev yerinde ve başındayken ) halkını zora sokmaz ve böyle emirler yağdırmaz ve bir müslümana bu kadar içerden zülüm yaptırmaz böyle bir şey olsaydı bu gün diş mazlumları korumamız sadece bir özde değil lafta kalır görürdük.
Evet olaylar bitmez çünkü dışarı ve içeri hep nefis çıkar oldukça bahaneler bitmez çünkü kendilerini üstün ırk sayanlar dış düşman nefis çıkara doğulmuşları bulur içteki hainlere izmir torbası dedikleri istedikleri doğrultusunda çektirirler artık zaman gelmiş geçmişte "kes lan" sözü artık milletçe "kesin lan" sözü zamana oturmuştur.
"Şehir efsaneleri çoktur kral kesilirler açık denizdeki dalgayı uçurum ,dağlardaki ağacı illüzyonla canavar görür aslan kesilen bir anda fare olur oradan kedi geç sede kedi konuşur korkma şehirde aslandın ben de dayın olurum der"
 
 
Evet bundan sonra çok aslan çıkar sadece tırnakları olmadığından sadece maşa kullanırlar..
Evet bir de böyle bakalım olaylara Harçlı seferlerinden bu yana bu güne kadar Müslüman camı ve Osmanlıların ve İslam başladığından beri yok edilen yaratanın kutsal tanrının evlerine kim kimler ne yaptı bir bakın ve araştırın..
İslam Müslümanlık ise o zaman dan buyana tüm tanrının evlerini gözü gibi baktı hiç değiştirmedi ve hep yeniledi kendi tanrı evlerini yıkanların onları bile yeniledi her şey görünmekte bilinmekte çok ayrıntılı anlatmak istemem sizlerin bir araştırmanız asıl ise kendileri de bilmekte..
Evet asıl ise arkada maşalı küresel zenginlikler yatmakta amaç bir bahaneler çıkartarak olayları vatan bayrak halkı bir birine içerdeki hainlerle kırdırmak..
Birde 1453 yılla bakalım bu gün başkaldıranların o zaman devletleri var mıydı ve o zamanın krallıkları ve imparatorlukları dünyayı zoraki dinleştirmek ve oranın inançlarını bozmak ve zenginlikleri almak köleleştirmekten yakmak yıkmaktan  başka hiçbir şey yapmıyorlardı karşı gelenlerin kol bacaklarını kimilerini de asmaktan başka bir şeyler yapmıyorlardı.
Bir de ,istanbul fetih edildi ve hiçbir şey bozulmadı ve yaşamlarında hiçbir değişiklik yapılmadı yıkılanları ve daha önceden harabeleri yenileyerek halkı din özgürlüğü bıraktı tek cami olarak içeriyi hiçbir şekilde bozmadan 483 sene cami olarak kaldı arada işgale uğrayan vatan gene devamı olan türk halkı ve komutanlarla işgalden kurtardı  kurtarılmasaydı 483 sene ki cami tekrar kiliseye dönseydi bu günkü gibi ses çıkarımıydı bunu da bir düşünün..
Kurtuluş zamanına dönelim işgalden kurtarılan İstanbul ve tarihi değiştiren halk ve komutan Mustafa kemal ve arkadaşları kısa bir süre sonra bu gün tek adam gibi o zamanda tek adamdı Atatürk o zaman ne neler oldu içten içe hainler yok muydu  bu gün entrikalar hainler gibi bir zaman perdesi girin Atatürk çok net bir cevap verdi bu vatan bu bayrak gelecek gençlere emanet ediyorum o zamanın ileri boyutlara değil..
Gene aradan 84 sene geçti ve fatihin çağ açıp çağ kapattığı Atatürk’ün işgalden yenilediği şimdiki o zamanın gelecekteki gençleri gene karar veren içi değişmeyen kanun adamları ve karara imza atan 15 07 2016 kadar oyunları bozan tek adam bu günün baş kotanı gene ve bundan sonrada gelecek gençlere emanet bu miras Ayasofya..
Artık gerisi bu vatan bayrak ilelebet..
saklı şifa sırlar kitabin dan zaman kaymaları, söğüt altı sohbet rakamların geçmiş tarihlere göre sıralanmaları 567 sayfa ayetler 2020 eksi 1453 eşittir 567 sayfa bölümünden kısa alıntılar. Selcuk uysal çoban saklı şifa
 
 
Ek 5/1 Doğru ve yanlış yanıt  bölümün son
Doğruyu yanlış görenler  yanıt istenir ,yanlışı görenler doğru olana kanıt verirler mi bir bakalım nefis ve çıkar için yanlışı doğru doğruyu yanlış görmeye devam ederlerken az gidilir uz gidilir yanlışlar doğrular karışır yanlış doğruymuş doğru olan yanlışmış der arkadan PARDON denir se denilen pardon a yanıt kim verir verebilir.
Arkasında kanıt bilim var denir o yola girilir sonradan a buda pardon denir, denilen pardon ‘lar genişlememiş bilime kim kanıt yanıt verebilir..
Toprak ekilir buğday serpilir daha iyi verim için her şey yapılır genetiği oynanmış buğday birkaç sene sonra yeni buğdaya ihtiyaç duyulur ve bu buğdaydan ürünler yapılır karışır da karışır insanlığı daha çok tok tutmak için hastalıklar çoğalır birileri kalkar ekmek yeme birileri kalkar ne den yemesin kanıtın var mı yanıt verecek bilim var mı piyasa satışı durur ve esnaf feryat eder biri konuşur ekmek yeme diye esnaf der satışlar durdu buna dur deyin der birileri de kendine ve bir lobi açılması için hasta hastalıklara sağlık varsa para yok hepsine kanıt yanıt ister veya bir bilim açıklasın der ekmek yenecek mi yenmeyecek mi hepsi karışır kanıt yanıt aramaya..
Kimse demez ve görmez günde 5 milyon ekmek çöpe gidiyor u bilmez ya bu halk uyandıysa müsrifliği kesmiş sizlerin % 30 luk kar kaybınız buradan gelmekte olmasın.
 
Asıl ise ceplerindedir bir ceplerine baksalar ilaç lobisi duru kimler bilim yanıt kanıt peşinde hepsi ise pirim yapmak için bir lobi peşinde asılı duran duvarda aslında ikisi de aynı işin peşinde kimse bakmaz ithal edilen veya içerden toprak ve tarlanın ne suçu var suçlu tohumda ekenden başlar ofis yolunda ambardan fabrikaya fabrikadan fırına fırın karıştırır da karışır girer sofraya zamanlar geçer hastalık alır gider kimisi ye kimisi yeme diye bir arka plana bakarsın ye diyende yeme diyende masalarında vardır un dan yapılan tüm gıdalar kimse demez suçluyum diye hepsi bir yola çıkar kanıt yanıt aramaya..
Kısılmıştır kesilmiştir insanlığın kulağı doğruyu yanlışı örenmesin diye eskiden gelen gelenek bir  yıllar ,yıllar önce ve bu güne gelesiye kullanılan bilimler yıllar asırlar önce kurulmuş lobi elinde insanlığın kader sağlığı geleceği çizerler savaştırırlar bir birleriyle savaşan savaşana savaşlar karışır savaşı kazanan lobi olmuş dur, lobide diğer lobiler açılır dünya gelişir kaptırırlar lobi lobiler  zenginliğini o yetmez parasıyla devlet kurmadan başka devlete kanun kanunlar açar açtırır kanıt yanıt ,bir bilim birileri de başka birilerine denemeleri bilim dalında birilerinde deneyelim der hangi bilim yanıt kanıt bekler..
Sadece doğru derseniz yanlışları bulamaz sadece yanlışları veya doğruları bırakırsanız sadece hasta hastalıklar çoğaltırsınız ilim bilim yanlış doğrularla araştırma yanılmalarla doğru gerçek hastalıksız bir yaşama girersiniz bir doğru bir yanlış bir birine uyum sağlamadığı gibi insan vücudu da bir birine uymaz hastalık tek olsa da insan vücudunda o vücuda göre şekil alır bir ilaç 100 kişide 10 kişiye ve geri kalanlara uymayacağı gibi o 10 kişide yan tesirlerle diğer 90 kişiyle başka ,başka hastalıklara yol açar bunları çok iyi bilmektesiniz ama ne yanıt ne kanıt nede kendilerinize kanıtlatırsınız olunur sadece duvarda asılı asıl düşüne bilseydiniz geçmiş asırdan bu güne kadar geçmiş ilaç tarifleriyle bu güne kadar gelip ve bu günde itibaren geçmiş asırdan beri de başka doğaya atılan şifalı bulurdunuz ve bu güne sentetik üretmez doğa karşı yanıt kanıt istersiniz sonra çıkar bilim adamları şunu bunu buldu bunu dedi az giderken sonra o yanlış pardon lu yollara gire giresiniz..
Önce yanıt kanıt mı istiyorsunuz önce insanlık akılla düşünceyle doğru yanlışı bulmak doğru yanlışı bulmak içinde HARAM HELALİ bilmek yanıtta kanıtta içinde.. Bunda hiç pardon yok tüm canlılar dünyaya hak olarak yaratıldı.
Bilim sadece düşünmesi lazım olan tek şey biz nerelerden geldik kendi anatomi yapısını bulması işte o zaman yaratanın ilkelerini ve yaşam yaşamın yaşatılmanın ne, ne kadar önemini, yok öyle emanet akılla şeytan nefis yoluna düşmüş kanıt yanıt..
Evet daha öncede teoriler ve musibetler bölümünde ağustos eylül salgının devamı eskiden beri gelen musibet defalarca yazıldı kesilen hayvan kanlarıyla silolarda toplanıp kan unlarıyla ham maddeler ve kesilen karışımlar ayrışmalar bu güne kadar meyve sebzelere atılan zehirler çoğu zaman süresi bitmeden erken toplanan sebzeler ve sofralara kadar gelip kızarıklar ve eş piyasalara sürülen karşı ilaçlar sadece lobilere kazanç kapıları sağlık varsa para olmayan bir felsefe..
Hala başlangıç başlangıcı musibetin başladığı yerde gene başlayarak dünyayı kısa zamanda sarması yıllar yılları kovalayarak sadece düşünmeniz yapacağınız tek şey korunmak mesafe maske hijyen belki maske burunla kapanız sizlere zarar veriyorsa kısa bir çalışmayla ağızdan nefes alma burundan verme pratikleri çalışırsanız bilin daha sağlıklı olacaksınız ve kolay alışacaksınız..
Bağışıklığı güçlü tutun harman zamanına kadar doğa güçlendirir ve yeme içmenize o zamandan sonra zamanlı gıdalar kullanır sanız ve  harman sonrası dağlarda orman yemişleriyle böğürtlen alıç ahlat ahududu ve ekşimsi orman yemişleriyle son bahar kışı daha dinç atlatır bağışıklığı tamamlarsınız..
 Sadece basit olan korunmak İslamin şartları ve temizlik sizlerin ve sağlığın ilk anahtarı ..
Güneş her kese eşit doğacak kararları sen versen de iyi veya kötü olmak kader dense de görünmeyen kader çizgi içinde tevekkülle doğru yolu bulacak doğru yol ise helal harami hak hakikat hak kılınan adalet terazisinde tartmak yanıt kanıt ise yaratanı ilkelerindeki saklı kalan anahtarı bulmak ,bulmak içinde şükür ve sabırla aramak araştırmak ve büyük kazanç kapısını açmak. Şimdi var git hayırla ola. .
saklı şifa sırlar kitabin dan yanıtlar kanıtlar, giriş ,çobanın ruhu 1,2,3 bölümlerinden kısa alıntılar selcuk uysal çoban saklı şifa 
 
                 BENİM İÇİN 366 GÜN  MERHAMET KADINDA DIR
ANNEDEDİR ANNELER ,KADINLAR ,ABLALAR ,GENÇ KIZ, KIZ ÇOCUĞU     
“Nüfus kağıtları pembe de,  olsa,   yürekleri mavi dır”   kız çocuğu sarılır kardeşine sever koru bakar , abla olur annesine yardım eder yardımcı olur yükü taşır , büyür yaşama atılır anne basına eve bakar fedakâr dır, zaman ilerler kadın anne olur artık merhamet yüklü yaşama sarılır ve her şeyi başarır bir kere aklına koyduğu şeyi kotarır..
Annelik, duygu dünyasına sahip bütün canlılar için şefkatin, merhametin, fedakârlığın, karşılıksız vermenin, esirgemenin en somut ifadesi olan yüce bir mefhumdur. Anneler, annelikle birlikte, ilahi sevkle, bir başkasını kendisinden daha fazla düşünme ve ona göre davranma şeklinde gelişen bir zihniyet değişimine uğrarlar. Evlat için de anne sığınaktır ,en güçlü bağlarla gerçekleşen bir bağlanmadır; şairin Ana başta tâc imiş Her derde ilaç imiş  Bir evlat pîr olsa da  Anaya muhtaç imiş” dediği gibi, her yaşta ihtiyaç duyulan mercidir.
Bütün bu süreçlerin, tanımlamaların dayanağı, Yüce Yaratıcının yaratma eylemini anne baba üzerinden gerçekleştirmesi ve anne baba evlat arasında Yaratıcıya has duyarlılıkta ve güçte bir bağ oluşturmasıdır. Bu çerçevede, sebeb i vücut olan anne-baba ile evlat arasındaki ilişkinin düzeyi de net ifadelerle belirlenmiştir: Evlat, anne öncelik , anne babaya iyilik yapmakla emredilmiş, anne-babaya ‘öf’ bile demekten menedilmiştir..
          “ Şu anda kaç kişi annemin yanında olsaydım diyor.”  “Her kez”             
Medeniyetimiz, Hazret i Havva’dan bu yana kadını ve anneyi yüceltmiş, toplum içerisinde kadına ve hususen anneye imtiyaz sağlamıştır. Hz. Havva bir annedir. Hz. Meryem bir annedir. Hz. Sare bir annedir. Hz. Hacer bir annedir. Hz. Âmine bir annedir. Hz. Hatice bir annedir. Hz. Fatıma bir annedir. Medeniyetimizin yol göstericilerinin ,öncülerinin eşlerini ve annelerini de bilmek ve onlara da saygı duymak şeklinde bir yerleşik ananeyi en mütekâmil biçimde bize öğreten de kız çocuklarını diri diri toprağa gömme karanlığı içerisindeki bir toplumu aydınlatmakla işe başlayan İslam Medeniyeti dır..
 
                          Günler 8 Mart ama an ve yarını bilmedikten sonra
Dedik ya büyük harfleri okuyor geçiyoruz. Bu gün 8 mart kadınlar günü der yarını unuturuz bir kadına 365 değil 366 gün okusan bitmez, bir kadında 365 değil 366 gün erkeği okusa bitmez.
Bu küçük harfle yazılmışı okunsa anlamış olunsa iki sevgi bitmez.. Yanı hiçbir şeyin günü yoktur sadece okuyup anlamak anlayabilmektir.. Sadece erdem olmaktır...
Kadın bil ki nüfus kağıtları pembede olsa yürekleri  Mavidir.. Sor kendine yaratanın emriyle kadına vazife verildi sen oldun .
Sen kendine önem vermiyorsan geleceğine de önem vermiyorsundur.. Bu gün güne değer veriyorsan bil ki gelecek nesline önem ve saygı  göstermendir.. Bu gün hiçbir şey arama sadece kendini ara bil bulacaksın özünü
                                        Selcuk uysal oban saklı şifa 
 
"İnsan aldığı gıdalara bir baksın Biz yağmuru gökten bol bol yağdırdık. Sonra toprağı nasıl yardık, Kendinize ve hayvanlarınıza bir gıda ve fayda olması için yeryüzünde ekinler ,üzüm bağları ,yoncalar, zeytinler ,hurmalar, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik. " 
"Yerden sizin için üretip türettiği çeşitli renklendiricileri de fayda .Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için ayetler var. " 
Rabbin bal arısına şöyle vahdetti   ¨Dağlardan ,ağaçlardan ve insanların kurdukların çardakların dan kendilerine göz, göz  ev  edin Sonra  da her türlü meyveden  yede rabbinin sana yayılman için belirlediği yolları tut¨ Onların karınlarından renkleri  çeşit çeşit bir şerbet  çıkar ki  ondan insanlara şifa var dir .Elbette düşünen kimseler için bunda  alacak ibret vardır ..Nahl, 16/68,69..
BU SİTE BİLGİ AMAÇLIDIR VE BİLGİ PARA İLE SATILAMAZ, TAMAMEN ÜCRETSİZDİR. HİÇBİR YAN ÜRÜNÜ YOKTUR. KULLANILAN RESİMLER BİLGİ AMAÇLI YAYINLANMIŞTIR. 
GÜNLER  BENİM İÇİN DEĞİL     
Kutladığımız günlerin nasıl ortaya çıktığını biliyor muyuz  14. Şubatta Kutladığımız sevgililer günü, 1 nisan şaka bayramı ve bugün artık kutlamayanı insan saymadığımız anneler günü nasıl ortaya çıkmıştır. Aşağıda anneler gününün çıkışı anlatılıyor.
1864 de doğdu. 41 yaşında annesini kaybettiğinde ABD ‘yeni Dünya Düzenini ana hatlarını bulmaya çalışıyordu, Avrupa’da ‘kan rüzgarları’ esiyor, Osmanlı İmparatorluğu gizli anlaşmalarla bölünmenin eşiğinde duruyordu.
Dünya ilk kez top yekün bir petrol savaşına sahne olmak üzereyken ve milyonlarca anne katledilecekken, Anna Jarvis Amerika’da ‘anneler günü’ önerisini bir kilisede kutladı
Önerisi emperyal güçlerin dünyaya ‘kültür ihracatı’ modeli için ‘elverişli’ bulundu ve başta başkan Wilson olmak üzere, gazete patronlarından din adamlarına ve Senato’ya kadar kabul gördü.
Dünya kanla yıkanırken, Wilson prensibiyle Anadolu’ya kukla devletler oturtulurken Mayıs’ın 2. Pazar günü ‘anneler günü’ ilan edilmişti. Devamı okuyun
                                           Çoban sakli sifa 
                  Günler 8 Mart ama an ve yarını bilmedikten sonra
Dedik ya büyük harfleri okuyor geçiyoruz. Bu gün 8 mart kadınlar günü der yarını unuturuz bir kadına 365 değil 366 gün okusan bitmez, bir kadında 365 değil 366 gün erkeği okusa bitmez, Bu küçük harfle yazılmışı okunsa anlamış olunsa iki sevgi bitmez.. Yanı hiçbir şeyin günü yoktur sadece okuyup anlamak anlayabilmektir.. Sadece erdem olmaktır...Kadın bil ki nüfus kağıtları pembede olsa yürekleri  Mavidir.. Sor kendine yaratanın emriyle kadına vazife verildi sen oldun .Sen kendine önem vermiyorsan geleceğine de önem vermiyorsundur.. Bu gün güne değer veriyorsan bil ki gelecek nesline önem ve saygı  göstermendir.. Bu gün hiçbir şey arama sadece kendini ara bil bulacaksın özünü
                                        Çoban saklı şifa
                  Önemi geri kalan 364 gün ne olacak şimdi
Dün 8 mart hediyeler verdin aldın bu gün 9 mart ve geriye kalan gün 364 gün ya şimdi....Esas sana yaratan tarafından hediyeyi kadını okuyup anlayıp bilseydin yaşamın boyunca sana verilen hediyeyi bilirdin ...Aynısı kadın olan erkeğini okuyup anlayıp bilseydi bu gün ne şiddet olur, nede sevgi biterdi....Bil ki aslında hiç sevginiz bitmiyor sadece dış dünyanın pembe hayallerine kapılıyorsunuz kazanan kim sizleri hasta edenler ,kimler bir avuç iblis topluluğu.. Bunlar kim derseniz nefsinize bakın orada hepsini görürsünüz
                                            ANNELER   İÇİN
                                              PERİZ YAPIN                                                                                         
                         Meyveler besleyici ,sebzeler temizleyici            
       “Nüfus kağıtları pembe de,  olsa,   yürekleri mavi dır”                                             
                                       BENİM İÇİN 366 GÜN 
                                     MERHAMET ANNEDEDİR   
Annelik, duygu dünyasına sahip bütün canlılar için şefkatin, merhametin, fedakârlığın, karşılıksız vermenin, esirgemenin en somut ifadesi olan yüce bir mefhumdur. Anneler, annelikle birlikte, ilahi sevkle, bir başkasını kendisinden daha fazla düşünme ve ona göre davranma şeklinde gelişen bir zihniyet değişimine uğrarlar. Evlat için de anne sığınaktır ,en güçlü bağlarla gerçekleşen bir bağlanmadır; şairin “Ana başta tâc imiş/Her derde ilaç imiş / Bir evlat pîr olsa da / Anaya muhtaç imiş” dediği gibi, her yaşta ihtiyaç duyulan mercidir.
Bütün bu süreçlerin, tanımlamaların dayanağı, Yüce Yaratıcının yaratma eylemini anne baba üzerinden gerçekleştirmesi ve anne-baba-evlat arasında Yaratıcıya has duyarlılıkta ve güçte bir bağ oluşturmasıdır. Bu çerçevede, sebeb i vücut olan anne-baba ile evlat arasındaki ilişkinin düzeyi de net ifadelerle belirlenmiştir: Evlat, anne öncelik , anne babaya iyilik yapmakla emredilmiş, anne-babaya ‘öf’ bile demekten menedilmiştir..
          “ Şu anda kaç kişi annemin yanında olsaydım diyor.”  “Her kez”             
Medeniyetimiz, Hazret i Havva’dan bu yana kadını ve anneyi yüceltmiş, toplum içerisinde kadına ve hususen anneye imtiyaz sağlamıştır. Hz. Havva bir annedir. Hz. Meryem bir annedir. Hz. Sare bir annedir. Hz. Hacer bir annedir. Hz. Âmine bir annedir. Hz. Hatice bir annedir. Hz. Fatıma bir annedir. Medeniyetimizin yol göstericilerinin ,öncülerinin eşlerini ve annelerini de bilmek ve onlara da saygı duymak şeklinde bir yerleşik ananeyi en mütekâmil biçimde bize öğreten de kız çocuklarını diri diri toprağa gömme karanlığı içerisindeki bir toplumu aydınlatmakla işe başlayan İslam Medeniyeti dır...
     
     ŞİFASI ANA OCAĞI ve  BABA OCAĞI  MEMLEKETİNE  EVİNİN  
               SAKLI  BAHÇESİNE ŞİFASINI RABBİM ATMIŞTIR.          
Tüm saklı şifa sırları ve şifanız sizin ana ocağı saklı bahçenizdedir. Şifanız yaratan saklı bahçenize atmıştır. 
Bir örnek görebilirsiniz: Bir inşaat yapılırken bir  elemanın eli  kanarsa bilin ki  o inşaatın etrafında inşaat temeli atılırken Rabbim de hemen  oraya bitkilerden ( Çoban Çantası bitkisini tohumunu atar.) Çoban çantası marifeti kanayan yeri hemen  durdurur .Ağrıyı  dindirir .İşte bir örnek. Hem inşaat yerine girin  orda görecek siniz.. Veya bahçe duvarlarının yanında…. Önce Tanıyın .Varın gerisini siz düşünün..
                                         Çoban sakli sifa 
                                                İNANMAK
Çobana sorarlar sen alevi değilsin niye yazıyorsun  derler .Çoban der "Allah" korkun var ise "Allah’ın" buyruklarını gönderdiklerine inanıyorsan  124 000 peygamber ve kitap da yazılan 27 peygamber 2 Salih ve 4 Kitab'a  ve son peygamber Hz Muhammed  kapısı buyur ettiği yanına çektiği  ilim kapısı Hz Ali , buyur ettiği Adalet kapısı Hz Ömer  her şeye rağmen  oku deyip okunan kitap Kurana  okuyup anlayarak yaşam varken kimin ne söylediği ne yaptığı beni  ilgilendirmez ,Ben dışarıda da yatar, yamalı pantolon giyer, Karanlık ve aydınlığı hayır görüp yaşayan" Allah ın"  yaratmış olduğu her şeyi  paylaşmayı seven sağlık için her şeyi  gönderen Rabbim . Varken Kulun ne söylediği ne önemi var….. 
Şeytan beyni  666 sadece Doğu Batı ,Eksi Artı ,deyimle kutuplaşma. Onların Tek düşündükleri  insan ırkını yok etmek çok aza indirmek azıda Köle olarak kullanma Sadece Maymun beyinle uğraşırlar…Ben 60  yaşındayım bir şeyle uğraşıp gidecek günümü değerlendiriyorum ….ya siz…. Sadece ŞEYTANDAN  Sakınır ,ALLAHA Sığınırım…
                 "  İnsanlarla konuşun insanların  akıllarının erebildiği kadar."  
            Hz Ali a.s şöyle buyurdu “Beni bir dağ bile sevse parça parça olur.”
Hz Ali (a.s)Üzerinde yamalı gömlek görüp nedenini sorduklarında şöyle buyurdular ”Bununla kalp mütevazı  olur , asi nefis ram olur ve mü’minler ondan örnek alır. Dünya ve ahiret iki uyumsuz düşman ve iki farklı yoldurlar . O halde kim dünyayı  sever ve gönül verirse ,ahirete buğzeder  ve ona düşman kesilir Bunlar doğu ve batı gibidirler.” 
Hz ALİ (a.s.) Hz Hasan ve Hz Hüseyin’e yazdığı  mektupta  şöyle buyurdu. ”ALLAH" ‘tan korkmanızı, dünya sizi istese bile onu istememenizi  vasiyet ederim. Ona  ait bir şeye ulaşmadığınız veya kaybettiğiniz için üzülmeyin .Hakkı söyleyin ,ahiret ecri için çalışın .Zalime düşman ,mazluma yardımcı olun.
 
Babamın  ismi Hüseyin ,Oğlumun İsmi Hüseyin, Abimin ismi Hasan Yeğenlerimin ismi MUHAMMED ,çocuklarının isimleri  Ömer, İSA,  DAVUT ,YUSUF  Şimdi oldu mu Sevmeyeyim   yazmayayım mı .. Yazarsam 14 Kardeşin  en Küçükleri  den …Ben Çoban.. ve Onların  Çocukları ve onlarında çocukları 100 ler ce MUHAMMED ,ALİ ,HASAN  ,HÜSEYİN,İSA ,DAVUT,YUSUF, İlyas, Selçuk ,Alpaslan, Fatih ,osman lar iman isimleri çıkar Mühim olan ALLAH korkusu….İman…
                  Sizlere batı bu isimleri beyinlerinizden silmeye çalıştırıyor 
                                En Büyük Tehlike….Farkına varın ….
 
  
 2 Ana sayfa arşiv kısa alıntılar saklı şifa    Global yayıncılık ,sağlık ,turizm ,inşaat ,aromatik su, bitki yağları
şifalı  bitki yetiştiriciliği ve baharat ,bakliyat, entegre tesisleri
sanayi ve sinayii
İthalat ,İhracat
Diş ticaret limited şirketi
(Görsellik bir andır yazıları not etmeniz geleceğe mirastır.)
Benim yanlışlarımı düzetmen benim için erdemlik, Benim yanlışlıkları mi düzelterek yazmak ve düşünmek bana onur verir.
Hep düşünerek bir adım önde olmak. Başarı bir öndekini geçmek değildir.
Her asırda birkaç kişi düşünür. Diğerleri onların düşündüklerini düşünür.
Basîret; hakla batılın, hidâyetle dalaletin, hayırla şerrin, doğru ile yanlışın birbirinden ayrıldığı marifet, bilgi ve kalp nurudur. Basîret ilham ile veya tecrübe ve öğrenme sonucunda oluşur. Çoğulu, besâir’dir.
Kişi kendi sırrını en iyi bilir ve kendisini korur .Bazı kişiler haksız kazançla zarara doğru koştuğunu bilmez .Çok konuşan saçmalar ve ben çok biliyorum diyenler hiçbir şey bilmediğini anlasa da o hala bildiğini söyler dururlar..  Düşünen ve yanız kalan Basiret kazanır .
 
Hayırlı insanlarla arkadaşlık etki onlardan biri sayılasın şer insanlardan sakın ki onlardan sayılmayasın”
Yaşam savaşını kazanan, her zaman en güçlü yada en hızlı olan değildir. Er ya da geç kazanan kişi, kazanabileceğini önceden düşünen kişidir .Başarı İstenmediği Yere Gelmez
İnsan ancak yanarak öğrenir.. Bu ateş belki de aldığı nefesteki yanıcı oksijenin onun hayat kaynağı, içtiği sudaki patlayıcı hidrojen ve oksijenin onun bedeninin büyük bölümü olmasından.. 'Hamdım, piştim, yandım... Umuttan umudu kesmemek istiyorum , çünkü hâlâ hayatın hayallerime düşlerime inancıma  borcu var. Bedenim ruhuma borçlu .Yapacak daha çok iş var.
Kimse insan sağlığını düşünmüyor sağlık varsa parada yok
Selcuk uysal çoban sakli sifa
PAYLAŞMAK VE İYİLİK
İyilik her insanın içinde olması lazım olan  bir yaratılıştır. Gene de Kendini muhafaza et  iyilik yaptığın insan dan. .İnsan Kıymet  bilmediği için Hemen suiistimal eder.. Her zaman iyilik yaptın mı  karşılık bekleme ki kendine iyilik yapmış olursun..
Dünya, ona doğru davranana doğruluk yurdu ,ondan bir şey  anlayana afiyet yurdu ,ondan azık ,toplayana zenginlik yurdu ve onunla öğüt alana öğüt yurdudur.
Dünya ,Allah dostlarının secde yeri (mescidi) meleklerinin namazgahı ,vahyinin iniş yeri ve dostlarının ticaret yurdudur. İnsanların en değerlisi Kendisinde beş haslet bulunandır. Rabbim ibadetine koşan ,zahiren halka faydası dokunan, Halkın onun şerrinden emin olduğu, Halkın elinde bulunan dünyalığa göz dikmeyen ,Ölüme her zaman hazırlıklı olandır.
              Küvetli iman, Faydalı ilim ,Salih emel ,Güzel Ahlak
                        Bilmek Uyanış ve DİRİLİŞİ Yaşamaktır
Yaşam savaşını kazanan, her zaman en güçlü yada en hızlı olan değildir .Er ya da geç kazanan kişi, kazanabileceğini önceden düşünen kişidir.
Selcuk uysal çoban saklı şifa
ŞİMDİ DAĞLARDA ÇOBAN BUNLAR YORUMLARA  yolu biliyor
Toroslar da yankılayan haykırışlar.. Her kurtuluşta ovaların ısınması dağların soğuması ,bazen de dağların ısınmasıyla ovaların soğuma öyle rüzgarlar eser ki fırtınalara tayfun kasırgaya dönüşür ki geçmişte kurtuluşta fırtınalar estiren Yörük ler, şimdi Dünya kurtuluşu için fırtınayı bekler...Torosların Yörük yiğitleri yoğurt yemesi farklı olduğu kadar yoğurt çalışları da farklıdır.. Hikaye yazmaz Destan yazar.
selcuk uysal çoban sakli şifa
Bazen olur ki çok dürüst olursun ama birileri çıkar senin dürüstlüğünü alt tüs eder zannederler ki yanıldık dürüstlüğüne aldandık deseler de kendileri aldanmıştır o hala dürüsttür…Aldandık diyenler bilin ki nemalanan kişilerdir…O hala dürüsttür.. Yoluna devam eder….Zaman gelince anlaşılır…
selcuk uysal çoban sakli şifa
Bazen destan yazar çıkarları olanlar işler yan gıdın ce sili verirler defterinden gün gelince anlaşılır, yolun sonunu görmeden karar verirler iş geçmiştir. Hikayeyi yazmaya kalsalar da destan olamazlar…
selcuk uysal çoban saklı şifa
Aldatılan kişi her seferinde aldatılsa da o aldatıldıkça güçlenir ,bilmezler ki hayatı dershane okul olarak görmekte, ona her aldatılış sınıfı geçmek olduğunu bilmezler, hala sınıfta kaldığını zannedenler ,kılavuzların yanlışlığıdır…Demezler…..Aldatanlar hep haklı görürler kendilerini.. Hayatta Erdem olamazlar….
selcuk uysal çoban saklı şifa
Her seferinde taşlasalar da onlara yanlışlıklarını söylediği için, yanlışı ,doğru olarak söylersen taşlarla bina yaparlar, ama zaman gelince yanlış, yanlış  olduğu zaman binanın altında kalacağını bilmezler….Yanlışı yanlış olarak doğruyu söylese de o taşlar yoluna tümsek olmayacağını bilir yoluna devam eder…
selcuk uysal çoban saklı şifa
Bu dünyada dertler bitmez dert dediğin senin nefsine hakim olamayışın. Hakim olmakla dertlerinin sonu ve Huzur kapının açılmasıdır. Gidenler dönmesi ve isteklerinin gelmesiyle daha iyi yollara gitmeni sağlarlardı..
selcuk uysal çoban sakli şifa
Bir insana iyilik yaparsın ama o insandan bir beklenti olmadan iyilik yaptın mı o iyilik geçerli dır. Beklentilerle o kişiyi sıkıntılara düşürür o kişiyi yerinden yurdun dan ettin mi vay haline ne bu dünyada ne öbür dünyada yer bulamazsın…Bu dünyada hastalıklar ve bela şimdiden başlar…
selcuk uysal çoban sakli şifa
63 Sene hep koştum Allah’ıma çok şükür hiç Kapım Kapanmadı sebep , yıkıldım buna da şükür dedim, kandırıldım bunda da hayır vardır debim, Elimde imkanlar vardı karşılık beklemeden  hayır ettim ,Şimdi döndüm geriye bu dünya benim olsa ne yazar gel dik gidiyoruz giderayak 60 seneyi yazarak gidiyoruz hiç karşılık beklemeden bu gün belki sadaka veremiyoruz ama unutmayın bilgi ,söz, gülmek, yazmak ,paylaşmak  bile sadaka….Söz ,konuşmak ,yazmak ,İlla  Prof ,yazar ,alım ,öğretmen ,okumuş olmana gerek yok…İlk  olarak oku … Başka söze hacet var mı ..Sadece Akıl….. Hayvanlar çok pis kokuyor derler, ama bilmezler etini pirzolasını  yediğini sütünü içtiğini….
selcuk uysal çoban sakli şifa  
AURA ÇAKRA GELECEK ZAMAN SAKLI ŞİFA
Aslında vücudumuzun bağışıklık sistemini koruyarak tüm hastalıkların önüne geçebiliriz. Vücut, neyi nasıl düzeltmesi gerektiğini bilecek kabiliyette yaratılmıştır. Bildiğiniz gibi insan vücudu mükemmel bir yapıda ve özellikte İnsanoğlunun en önemli görevlerinden biri de bu mükemmel yapıyı korumak ve yaratılışa uygun çalışmasını sağlamaktır.
Vücudunda 88000 enerji merkezinden söz edilmektedir. Bunlardan 40 kadar aktif enerji merkezi olduğu belirtilmiş olup, yedi adet esas şakra olduğu kabul edilmiştir. Bu yedi şakranın üç boyutlu dünyasal yaşam ortamlarındaki işlevleri birçok kaynaklarda değişik adlarla ifade ve edilmiş ve anlatılmıştır.  Her şey göründüğü gibi değil. Her şeyin inceliği vardır..
Aurası  Gözle görebilseydin  zırhını tamir ederdin insan vücut du 5 cm zırhla çevrili..…Sağ elini  avuç içini çakra lar a (7 bölgedir) tut elindeki enerji orayı tamir edecek rahatsızlığını söyleyecek…Sağ elinizi avuç içini kalbinizin üzerine koy anlarsınız…(EN önemli çark ra zihindir Kafa üstü.)  
(Aura kavramı, bütün dünya varlıklarında ortak olarak bulunan ve Teofizide kullanılan bir kavramdır. Her insanda, vücudu sarmalanmış halde bir elektromanyetik alan bulunmaktadır. Bedeni sarmalayan bu elektro manyetik alana aura adı verilmektedir
Niyet kötü ise bir şey yapamazsınız elinizdeki avuç içi güç auranız çakraları tamir eder, beyniniz aklınız iyi kullanırsanız bilin ki başka yerle telepati kurabilir düşünceyi okuyabilirsiniz sadece yetenek marifet en önemlisi iman etmek Allaha yaratana inanmak çünkü öyle yaratıldın gelecek için gelecekte ki tehlikeler için zaman o zaman değil ,şu an geri kalmış insanlarız sadece yok etmeyi biliyor vahşice kan içiyoruz içiriliyoruz düşünemiyoruz….
İnsan oğlu ölüm doğum… yapıcı taşıyıcı bu dünyada hizmet için buradayız imtihan için buradayız var olanı yok etmek için uğraşmak neye…Hangi  inanca sığar 4 Büyük kitap size işarettir ..Gelecekten gelen işaret sadece anlamak…Şeytandan sakınır ,rabbime sığınırım…
Şimdiki zaman geleceğe gidemez ama gelecekteki zaman geçmişe gide bilir. Bir daha düşün…Dünyada 24 saat yaşayan sinek dünya hizmetini yapar gider. İnsan oğlu da evrende sinekten daha az süre yaşar..
Öğretmeyi ve öğrenmeyi vesileyle değerli bilim adamlarına ve insan  oğluna  sunmuş ,enerji keşfini  vesileyle değerli bilim adamlarına, beyin, beden azimle keşfini yaptırarak aracı olarak insanoğluna sunar .(insan oğlu et, kemik parçası değil, evet bir enerji.) tüm din kitaplarda yazar alim ve bilim okuyun ve öğrenin buyurmuştur. (sahibi rabbim)
Selcuk uysal çoban sakli şifa
Bir dünya vatandaşı, dünya için söz söylemeye hakkim var Var sayımları yok saymayın
Dünya üzerinde kuzey güney kutup arında araştırmalar yaptıkça dünya ekolojisi  bozup insan oğluna  gelecekte çok büyük tehlikeler ,virüsler, bakteriler, yeni canlı  türleri , üretecek olup 50,100 yıl içinde çok farklı canlılar, çıkarak, onla kalmayıp deniz üzerinde baraj planları yapanlar dünya akış akordunu bozarak ,denizlerin nefes almasını kesip ,denizleri kurutarak, çok büyük tuz çöllü haline getirip gelecek nesillere tehlike  yaratmak tan başka hiçbir şey olmayacak.
Doğan güneşi, batıdan doğdurmak istiyorsunuz,5 milyar yıldan beri yaşayan dünya ile şaka olmaz ,insan oğlunu yok etmekten başka bir şeye yaramaz ,bu gün örnekler verir sek kara barajlar göletler ,kanallar gerek siz yerlere kuruldukça ,ve yer altı su yollarını bozdukça yer altı ısıtmayı akordunu bozarsanız ,hava akımları bozuldukça ,yazı yaz olarak ,kışı , kış  olarak yaşayamaz sak ,iklimlerin  değiştiğini  göremiyorsak ,gelecekte ne büyük tehlikeler olacağını göremiyorsak ,teknoloji değiştikçe ,tarım alanları kısaldıkça yer altı sularını kaybettiğimizi ,30 yıl ve yüz yılın içinde, bir damla içecek su bulamayacağımızı bilmeniz .bildiğiniz halde ,hala fosil yakıtlar ,yakmaya çalıştırmanız, fosil yakıtlar yandığı sürece havaya salınan gazları ,dünya ekolojiyi bozduğunu ,bildiğiniz halde ,hala neden…..
Bu gün spor olsun diye safari  yaparsınız, ama gelecekte ,okla mızrakla avcılık yaparsınız . Dünya sahiplidir . (RABBİM )Yaşamak Anlayabilmek içim fırsatlar veriyor..
Bu gün savunduğunuz vatan toprakları, gelecek nesil. Dünya toprakları kaybolmasın diye savunacaklar. Tek gelecek çağ hidrojen çağ. Yoksa gerileme cağ. Sonrası yok cağ..
Bu gün için elektrikle , suyla çalışan makinalar arabalar yapılırken ve üretilenleri yok sayıp yok etmek neyinize enerji sıfır maliyetken ,silah ,şan ,dünya hakimiyet ligi için fosil yakıt yanı petrol şirketler holdingler iflas etmemek için 7 milyar insan sağlığına ölümüne  değer mi sizlerde bu dünyada yaşarken  sizler hangi gelecekteki  galaksiye hizmet ediyorsunuz.
Dünyayı 6 günde inşa eden evrenin sahibi zaman geniş olan Yaratan RABBİM. Tek tek denemede sınamakta dır. Gelin gelecekteki tehlikelere yol vermeyin…..Belki  bazı şeyleri  değiştiremem hepsi para şan şöhret peşinde ..ama düşündürürüm…… Dağlarda yanız yaşayan okumamış bir Çobanım…
Hep düşünerek bir adım önde olmak .Başarı bir öndekini geçmek değildir Her asırda birkaç kişi düşünür.Diğerleri onların düşündüklerini düşünür.
selcuk uysal çoban saklı sifa 
 
SAKLI ŞİFALI SICAK SULARDAN ALACAĞINIZ  DOĞAL SAĞLIK SICAK SU KAYNAKLARI NASIL OLUŞUR
Yer kabuğunun faylarla parçalanamadığı yerlerde yüzeye yakın sıcak alanlar bulunur .bu sıcak alanlar, fay kırıkları ile magmanın yüzeye sokulmasıyla oluşur. yüzey suları faylar aracılığı ile sıcak alanlara kadar iner. burada magmanın etkisiyle ısınır ve yine fayları takip ederek yüzeye ulaşır. böylece sıcak su kaynakları oluşur. Doğal yer altı madenlerden geçerek madenleri kopyalar ,bir nevi infusyon yaparak doğa şifalı suyu biz insan oğluna sunar. Senin baktığına herkes bakar, ama senin  orda göremediğin benim gördüğümü göremez .Havası suyu enerjisi sıcak su gibi kaynıyor çünkü sağlık kaynıyor . Gittiğin zaman farkı göreceksin
SAKLI  ŞİFA  SAĞLIK VE HUZUR
Daha vakit var deme, sevdiklerine zaman ayır Sen sevdiklerine zaman ayırmazsan zaman seni sevdiklerinden ayırır. .Öyle zaman olmuş ki iyi olanların zamanı değil. İyi oynayanın zamanı Girdik Şeytandan sakınır yaratan rabbime sığınırım.
Dürüst bir insan, daima çocuk kalır.. Bir fincandaki kahve gibidir hayatım .Bazen tatlı bazen değildir. Önemli olan kahvenin tadı değil zaten, onu kiminle içtiğidir. Gerçek başarı  başarısızlık korkusunun üstesinden gelmektir. "O bunu yapmaz" demek değildir.  "O bunu yapmak istiyorsa bir bildiği vardır" diyebilmektir
İlk yapılacak öncelik gözle görünmeyen elementleri kovmak Şimdi gerçekler zamanı
Başka milletler ise hasta odalarını biberiye, kekik, yavşan, günlük ile tütsüleyerek dezenfekte etmişlerdir.  
Evinizi tütsüleyin yavşan otu pelin, lavanta, üzerlik otu ,Kekik,  Biberiye milyonda bir evdeki patlayıcı hibrojen  bilinmeyen  elementler  zararlı mikropları yok eder. (Zamanın birinde Yozgat sorgunda erkekli köyünde bir evde olduğu  yerde yanan bir evde proram mı yapıldı  ve gönderdiğim bitkilerle yanmaktan kurtuldu.)
Sıkışmış olan bir köşe ,yün, cam ,eski kerpiç ev, ve ahırlarda, Hafif rüzgar esintisiyle cakan bir kıvılcım sıkışmış hidrojeni  bilinmeyen element aleve tutuşturması. (Buna her şey dendi denen şeyler madden bir şeyler yakmaz manen her şeyi yakarlar .) Baharat cı SORGUN  YOZGAT Ramazan ceylan böyle şeyler olduğunu söyledi bende bunları Gönderdiğim bitkileri söylediğim şekilde  yapın kurtulur dedim ve uygulandı  yapıldı ve kurtuldu.
Bu zadece fiziksel ve kimyasal şeylerdir RABBİMİN her şeye gücü yeter . Çünkü bu dünya üzerine her şeyi vermiş. Sadece tevvekkül edin.
Tavada tütsüleyin Bir kısmını bu hu yapın
Suyu da kapı pencere kenarlarını silin. Vücut taki atılmayan kanı atın  Hacamat zamanı geldiğinde uzmanlarınıza ,doktorunuza danışın, Hal halsizdik İsal yoğunluk yaşanır her döngü zamanı olur .Birde kurban eti dinlenmiş olarak kullanın. Bol su için. Sıçak soğuk havalar çarpar, sırtınız dan yünü ve kıyafet eksik etmeyin.
MİKROBİK HAVAYI TEMİZLEME
LİMON YAĞI veya KABUKLARI
GREYFURT YAĞI veya KABUKLARI
LAVANTA YAĞI veya BİTKİSİ
Kış ayında veya sıcakta evin içindeki mikropları kırmak için ve hastalıktan korunmak ve ayrıca ferah bir ortam sağlıya bilmek için bir bardağa veya bir cezveye 5-6 damla atarak soba veya kalorifer peteklerinizin üzerine koyarak tüm mikrobik solunum ortamını yok edersiniz ve dışarıdan taşınan deniz aşırı virüslü sineklerden korunur tütsülerler kovarsınız. Biyolojik canlı türlerin eko düzenleri bozuldukça diş virüsler hep var olacaklar..
Son sıcaklar ,soğuklar toz bulutlarıyla ,bakteri, virüs ,doğa kendisini korumak için yoğun şiddetli yağmur getirerek kendisini koruma altına alacak. Çünkü yaşayan canlıların eko sunu bozuyoruz. Anı deniz ve kara soğuması ile gelen fırtınalar zincirin halkası olacak.Ama dünya virüsleri yok etmek için zamansız yağmurları yağdıracak. İşte o zaman afetler koparak sizlerin bozduğunz eko düzeni koruyacak.
Gözle görünmeyen virüsleri yok etmek için sık banyo yaparak kullandığınız malzemelere esans türlerini banyo yaparken sabunlanırken veya şampuanların içerisine yukarıdaki yağları damlatarak vücudunuzu canlı tutarsınız.
 
Varis ağrıları için bir bardak suya 1 2 damla kimyon yağı veya limon yağı karıştırarak varis olan bölgeye uygulayabilirsiniz.
Kimyon yağı yapılışı 100 gr kimyon 1lt suda 500gr kalasıya kaynatın, daha sonra 100 gr zeytin yağı koyun dinlenmeye bırakın daha sonra tülbentle süzün soğuk pres yapmış olursunuz.
NOT; Mümkün olduğu kadar yağlar, çoğaltıcı yağlar yerine gerçek yağlardan kullanılmalıdır. Çoğaltılmış yağlara dikkat edin. Kendiniz  yağlarınızı yapmak isterseniz  9 çeşit bitki hazırlamayı okuyun
Selcuk uysal çoban sakli şifa
MEMLEKETTEN MEMLEKETE  Her sayfada hatırlatılacak..
Hasta olmamak için gittiğiniz memleketin çorbasını ve yanında soğanın göbek kısmını (cücüğünü) yiyin. Gittiğiniz memleketin havasına vücudunuzu alıştırmış olursunuz.
Hava değişikliğinden dolayı ishal olan insanların yüz metre etrafında "RABBİMİN" göndermiş olduğu güzelim kayısı  ağacının yaprağından 3 adet yemeleri ve üstüne limon tuzu katarak ağızda emilir. Limon tuzu bulunamazsa limonu kabuğuyla birlikte yemeniz kafidir. "Kayısı ağacı kayısısı ishal yapar yaprağı ise kabız yapar .Rabbim buna göre bu ağaca böyle bir görev vermiştir
Önemli bilgi :Ceviz ağacının cevizi vücuda yağ yapar, beyni güçlendirir
Yaprağı ise vücuda yapılan fazla yağı yakar.Trigliseriti vücut dengesine alır.3 bardak dan fazlası içilmesi zararlıdır. Zararı Vücut da ki yağı fazla yakar .Vücut dün da yağa ihtiyacı vardır.   Trigliserit ve kolestrolu dengeye alır. Mevsimlik ağızı buruşturan ekşimsi  meyveler yenir.
Vücut dun ihtiyaç duyduğu çeşitli ve değişik gıdaları sebzeleri ve meyveleri mevsiminde yemeliyiz .Salata yemeğini ihmal etmemeliyiz .Lahana ,tere ,soğan ,marul ,salatalık ,turp ,domates yer elması ,maydanoz karıştırılarak salata yapılır .Limon ve zeytinyağı ilave edilir .Yemeklerden 30 dakika önce yenir .Şekeri düşürür ,tansiyonu ve kolestrolu dengeler ,kanı temizler ,damarları açar ve hazmı kolaylaştırır .Lifli besinler olduğu için şişmanlatmaz
Selcuk uysal çoban  sakli sifa
STRES ATMA YERİ DOĞA
Stres atmanız ila bir odaya girip kırmak dökmek İnsana zarar vermek değil sen sadece kin bağımlılığı yapmaktan başka bir şey değil ,o yapmış olduğun stres atma bir başkasına zarar vermek için antrenman yerinden başka şey değildir....
"Kin taşımak yanan bir kömür parçasını başkasına atmak için eline almak gibidir. Sadece kendini yakarsın” Dünya sahipsiz değildir. ”RABBİM “ cevabı verir."
Ama sırt çantası alıp Dağlara çıkıp ne ve ne zaman hayat yaşantınla beraber kaldın…İşte orası hayat antrenman yerin stres atman yerin….Seni tutan var mı yarın ve yarınlar…
Selcuk uysal çoban sakli şifa
YAŞAM CANLILAR İÇİN STRES
Stres olmadan yaşam olmaz ,bazen stres koşturur, bazen yürütür ,bazen hırs verir, bazen ,bazen devam eder ,hayata küstürme gelince “RABBİME “ Havale edin, siz geldiğiniz yoldan tekrar yola devam edin Beklemenin mükafatını görecek siniz. Sabır tüm ilaçlara bedel sağlığınız yerine gelecek. Yaşayan canlılar için her kesin başından geçer . Paranı servetini kaybet ,Hayatta yaşam güvenini sağlığını kaybetme.
Çok fazla stres yaparsan vücut kendini onaramaz doğal hale bırakın bak Göreceksin ilaç içmeden iyileşeceksin… DEVAM edersen başka aksamlar dan madur olacaksın acı çekeceksin. Ve içtikçe daha küvetlisini arayacaksın ya sonra…
Her sabah kalkmanız bir kırılma zamanıdır, niyetiniz hayır başlar. Hayır bazen şerri , şer  bazen hayır getirir korkularınıza yenik düşmemek için zamana dönmeniz ,kırılma noktasından tekrar yakalayıp başlamanız , her önündeki gün yeni gündür. En  derindeki korkularımız zayıf değildirler. En derindeki korkularımız gücümüzün ötesindedir.
Selcuk uysal çoban sakli şifa
İnsanlarla konuşun insanların akıllarının erebildiği kadar.
Hz ALİ (a.s.) Hz Hasan ve Hz Hüseyin’e yazdığı  mektupta  şöyle buyurdu. ”ALLAH" ‘tan korkmanızı, dünya sizi istese bile onu istememenizi   vasiyet ederim. Ona  ait bir şeye ulaşmadığınız veya kaybettiğiniz için üzülmeyin  .Hakkı söyleyin ,ahiret ecri için çalışın .Zalime düşman ,mazluma yardımcı olun.
Hayırlı insanlarla arkadaşlık etki onlardan biri sayılasın şer insanlardan sakın ki onlardan sayılmayasın
Mahşerde hesap çok ağır olacak, bunun farkındayız da, mahşerde bize de sormayacak mı Müslüman olarak ne yaptın diye . Onlar silah üretip Müslümanların başına yağdırırken bizler yine birbirimizi yığıyorduk diyeceğiz. Müslümanlar olarak beceremiyoruz, üretemiyoruz, hep beddua ediyoruz hep Allah tan istiyoruz. Bir gün dünya zenginliğiniz bitecek...Size ,bize ,her şeyi vermiş ise kısa yol adresi bile vermişi se  iman ve inanmak lazım
Selcuk uysal çoban sakli şifa
Stres alerjiye maruz kalabilirsiniz şimdi bit desen kaşınırsınız  Vücuttun/  5 ikazı Bunlar hepsi hastalığı tetikler Görme, İşitme , Koku alma , Tat alma  , Dokunma
ALERJİYE  MARUZ KALINIR
Diş tan gelecek  tehlikeyi sezerler ufak ikazlarda bulunurlar devam ederseniz  unutkanlıklar ,virüsler ,bakteriler girmeye başlar , hasta düşürür ,sakat bırakır. Her şey sizin görmenizde ,işitmenizde, koku almanızda ,dokunarak ,tat  almanızda .
KOZMETİK  BAY VE BAYAN (KOKU ve TAT) Dan gelen  hastalık
Koku ve tat çiçekler önemli dır. Şu anda maliyet düşsün diye kimyasal maddelerle koku renk ve tat yapmaktalar ,bu bir zincirleme hastalık ,bir an önce sağlıkla oynayan fabrikalar ,Helal haramı incelemesi ,Kolonya, Islak mendil, kozmetik ,deterjan gıda da kullanılan asit ,renk ve kokular. Sizi her turlu hastalığa itecektir.
(Kazandığı para yetmeyince!!! Daha çok para kazanma Hırsı artarak kısa zaman içinde hastalıklar artacak.)
ALERJİ TESTİ OKUYUN   Çeşitli yiyecek , asitli içecekler .  Çiçek tozu.  Elbise.  Halı.    Hayvan türleri.   Kozmetik.   Mantarlar.   Plastik.   Mücevher.   Dar elbise. Güneş ışınları FAZLASI ve (Tasarruf ampuller İTHAL).Kılımalar Okuyun inceleyin. ( Daha çok hassas ciltler )
Her bitkinin, meyvenin kendine has görünüşü,  beş duyu organımızla Bitkileri, meyveleri neredeyse İçerdiği maddeler tanırız. Birbirine çok benzese de birbirlerinden farklı olan özellikleri vardır. Asırlardan beri çeşitli kültürlere mensup insanlar, bitkisel kokuların ağrı kesici, mikrop öldürücü, iltihap kurutucu, kramp giderici, ruh yatıştırıcı tesirlerini keşfetmişlerdir. Mısırlılar, ölülerini mumyalarken; katran ve mür ağacının anti bakteriyel özelliklerinden faydalanmışlar.
Başka milletler ise hasta odalarını biberiye, kekik, yavşan, günlük ile tütsüleyerek dezenfekte etmişlerdir.
Resulullah (s.a.v.) Efendimizin “Evlerinizi kekik ve yavşan otu ile tütsüleyiniz” Hadis i şerifinin öneminin bu bilgilerle biraz daha açığa kavuşacağı kanaatindeyiz.
Selcuk uysal çoban sakli şifa
GÖÇ VE GÖÇ YOLLARDAN TÜM CANLILARDAN GELEN GRİPLERE DİKKAT EDİN SICAK VE SOĞUKLAR HASTALIKLA MÜCADELE DEĞİL, HASTALIĞIN OLUŞMASINA SEBEP OLAN KOŞULLARLA MÜCADELE OLMALI. BU HAVALAR BAZEN ALERJİ BURUMLAR OLABİLİR
DİKKAT EDİLMESİ
Erişilmeyen yerlere uzanın ki kimse hasta olmasın yoksa her kapı çalınır. Ben ne yaparım deme yaşam 2 metre karende çok şeyler yapılır. Her kes 2 metre kare içinde kulak olursa kimse  hasta ve ölümler olmaz.
Üst solunum yollar alerjiye maruz kalabilir doğanın uyanışı yakın kaldı dikkat edilmesi Alerji veya Genellikle soğuk algınlığı, grip, franjit enfeksiyonlu iltihaplı virüslerin etkisiyle ortaya çıkar .
Yüz de şişlik  Üşüme, baş ağrısı, titreme, kabızlık ,İsal, sayıklama gibi belirtileri vardır. Sağlığa Üç adım gitmeniz kafi.   (Doktor ,Biyokimya ,diyetisyen)
Tüm dünya insanları hastalanmasın ve ölümler olmasın her şey elimizde.
Yaz kış kılıma dan uzak durun En yakın hekime Öncelikle. Baş vurun. Bol bol kaliteli su için öncelikle Alkalin Çeşitli yiyecek. Paket gıdalar uzak durun . Çiçek tozu .ev içindeki çiçekleri kısa müddet uzak tütün Elbise. Elbiselerde bulunan kimyevi , maddeler kuru temizlikten gelen eşyaları havalandırın.Halı toz toplama dışarı dan gelen mikroplar. Hayvan türleri. Evcil hayvanların tüyleri ve dışkıları .Mümkünse torbayla alın ağzını bağlayarak çöpe atın.
Kozmetik  .Kozmetiğin hepsi kısa zaman kullanmayın Plastik. Meyve sebze uzun müddet bırakmayın Mücevher. Şu ara takmayın ve kullanmayın .
Dar elbise giymeyin .Bol elbiseler ve iç koruyucu kıyafetler tercih edin Güneş ışınları .Sıkı giyinerek bol yürüyüşler yapın.
Özel meyve .Özel sıkılmış meyve suları için bilhassa Şiraz nar suyu tercih edin ,bol ,bol özel şalgam suyu kullanın.
Kase içinde .Yoğurt dilinmiş limon, sarımsak yatmadan tüketin. Ağır yemeklerden kaçının. Meyveler besleyici ,sebzeler temizleyici . Sindirim dolaşım bol çalıştırın .
Şeker ve şekerli ürünler kullanmayın  ve kısıtlayın asitli içecekler den kısa süre uzak durun .
Ev ve ofisleri tütsüleyin ..
El ve ağızlarınızı..   yıkayın  ,misvaklayım
Hasta haliniz de her şeyi büyük görme, hararet basması ,düşüp bayılmalarda, Kırmızı soğan elma gibi veya salatasını yap ye.
Bir dilim kabuğuyla limon veya ,portakal ,kaya tuzuna batır ye ,geri kalan  kısmı bolca tüket kısa zamanda vücuttaki virüsü terleterek attığınızı görecek siniz.(nar içindeki beyaz zardan bir iki parça , içine atarsanız şekeri dengeleyerek sizi şifaya kavuşturacak)Bu bir yaşam serumudur.5  6 saat sonra vücut aş ererek vitamin mineral  isteyecek .
Salık elinizde ,çevrenizde , gıdalarınızda ,sağlıklı günler yaz ve kış boyunca
Selcuk uysal çoban saklı sifa
ÖĞRETİLEN
Bitkiler bir zehir  ilaçlar bir zehirdir . Okulda  öğretilen ilk konudur. Bitkinin dalı ,çiçeği ,yaprağı ,toplanması ,kurutulması ,hangi koşullarda kullanılması ,ne, ne  şekilde hazırlanışı BİTKİLERIN HAZİRLANİŞ ŞEKLİ  okuyun ne yapmak isterseniz bu şekilde hazırlamanız.
Bitkininde kendi  şifası ayrı ayrıdır ,yaprağı, dalı ,kökü ,hatta koku, hatta çiçeği bile faklıdır TIBBİ  BİTKİ   FAYDALARI VE ZARARLARI  Yakında  Kendi bölümünde okuyun . Her şey zamanın da yazılacaktır .
Zamanında kullanılmayan her şey zararlıdır. Zamanın da kullanılmayan bitki ve ilaçları Doktorunuza ,biyokimya ,diyetisyen ,güvenilir aktarınıza danışmadan kullanmayın.. Bilginize….
Selcuk uysal çoban sakli şifa
SAKLİSİFA PIRATİK BİLGİLER 2 Bakın
Burada yararlı otlarla evde yapılan tedaviyle karşılık veren bazı yaygın hastalıkların bir listesini göreceksiniz. Daha ciddi sorunları kendi kendinize tedavi etmeye kalkmayın. Pek çok şikayetinde çoğu kez yanlış diyet, stres ve diğer dış etkenler yüzünden oluştuğunu akıldan çıkarmayın.
Daha az yaygın olan ve türler arasında karıştırılacak olan ,olan otlar burada bitki bilimindeki adlarıyla verilmiştir. Daha ayrıntılı bilgi için A dan Z ye Yararlı otlar bölümüne bakın .İstenen sonuçlar almak üzere melez ,kültür yada değişikliğe uğramış olanların yerine ana tür bitkileri kullanın. Bazıları yüksek oranda zehir içerdiği için kullanırken bitki türünden tamamıyla emin olmalısınız.
Tam dozajı uygulamadan önce herhangi bir ilacı küçük miktarda almak her zaman tavsiye edilir. Eğer ters bir reaksiyon olur ya da şikayetiniz kötüleşir veya devam ederse yararlı otlarla ilgili tıp uzmanından profesyonel yardım isteyin.
SOĞUK ALGINLIĞI VE GRİP: İster sıcak ister soğuk havalarda
Soğuk algınlığından korunmak için günde üç
kez birer diş sarımsağı yiyin ya da sıkarak suyunu için .Yararlı otların esans yağları da zararlı bakteri ve virüsleri yok etmede çok etkilidir .Bunlar ayrıca buhar soluma ve oda havasını tazeleme de yararlı olurlar.
Kuşburnu çayını çok fazla C vitamini içerdiği ve soğuk algınlığı ile diğer iltihaplanmalara karşı direnç oluşturduğu söylenir. Toz acı biber de kan dolaşımı ile sindirim sistemini uyardığı gibi, soğuk algınlığını savuşturmada çok iyidir.1/2 çay kaşığı toz acı biberi 1 fincan kaynar suda 10 dakika süreyle demlendirin, süzün
Bundan 1 yemek kaşığı alıp sıcak suya katarak gerektikçe ya da yemeklerden önce için.  Devamını bölümde okuyun
Selcuk uysal çoban sakli şifa
ZENCEFİLLİ LİMON KABUKLU BALLI ŞURUBU
Malzemeler:
1 adet orta boy kavanozun yarısını dolduracak kadar taze zencefil
1 limon (kabuğuyla dilimlenmiş)
yeteri kadar kaliteli bal
Yapımı:
Zencefilin kabuklarını soyulur ve incecik dilimlenir. Kavanoza yerleştirilir ve limonları da ilave edilir. Üzerine balı eklenir. Kapağı sıkıca kapatılır ve buzdolabına kaldırılır.
Kullanırken; bir çay bardağına 1 dilim kabuklu limon, zencefil şurubundan bir ya da iki yemek kaşığı koyulur ve üzerine sıcak su ekleyerek karıştırıp içilir.
Sıcak olarak içitildiği gibi aynı miktardaki karışıma soğuk su ya da soda ekleyerek de içebilirsiniz.
Karışım buzdolabında 2, 3 ay bekleyebilir.
Sonbaharla birlikte grip, enfeksiyon, bağışıklık hastalıklarında her ev hanımının yapacağı içecek.
Ateş, boğaz ağrısı burun akıntısı, ardından gelen öksürüğü kesmek en uzun süreçtir. Hazırlayacağınız şurubu soğuk algınlığına yakalanmadan önce çay gibi ailece günde bir fincan içebilirseniz koruyucu özelliğinden yararlanılır, sonrasında ise öksürüğe karşı doğal tedavi olarak kullanabilir.
Ayrıca mide üşütmelerinden  araç tutmasından ya da kaynaklanan bulantılara karşı da çok etkili bir kürdür .Şifalı şurupları okuyun
Zencefil 3,ve 5 gurubuna kadar verilmez  . zencefil antibiyotik yüklüdür .Çocuklar bu yaşlarda sakıncalıdır .Verilmez. Verilirse doktor kontrolü   verilir. Faydalı ve faydasız tüm mikropları öldürür ,hasta olmaz düşünceyle diğer hastalıkları tetikler…..(İlk vuracak yer böbrekler ,diyabet ,obezite)
NOT:3 Yaşına kadar verilmez zencefil 3,5 yaşa kadar verilmez
Selcuk uysal çoban sakli sifa
ÖKSÜRÜK
Hatmi çiçeği bir tutam, bir tutam öksürük otu ,bir parmak boğumu kadar  ufak adiz kökü ,alta su kaynarken üsteki demliği demleyin. Bir bardak içerken 2 damla acı badem yağı damlatın. Üstüne bir nohut kadar udi hımdı alin .
Farkı görün bir kac sefer yapınca gıcık öksürük ,nezleden gelen öksürük, yok edin. Limonla alırsanız daha çok fayda görürsünüz.
Geniz içinde gıcıklanmalar ve boğaz kimsin de keskin ağrı var ise hastalanmaya az kaldı aşağıdaki karışımı yaparak, en yakın aile hekiminize baş vurun. Ufacık belirtiler, sizi ve ailenizi hasta eder.
Girip önleyici.
Şekil 1-Bir dilim limon kabuklu ,mercimek büyüklüğünde limon taşı, yarım cay kaşık karbonat ,bir su bardağı Sıçak suyla tüketin farkı görerek gün içinde iki kere tüketin.
Şekil 2 –Natron ,sodyum   karbonat ,sodyum bikarbonat ve sodyum kloridle ,sodyum sülfatın karışımından oluşan maddedir.
Bir cay kaşık (NATRON,İNGİLİZ KARBONAT,KARBONAT) (Karbonatı 2 veya 3 cay kaşık atabilirsiniz .Bu şekilde keskinlik artar)
Kabuklu limon, rendeleyin. (Limon dozu artırabilirsiniz 2 ye 3 çıkarabilir. Bu şekilde keskinlik artar.)
Bir nohut büyüklüğün de  limon taşı,
Tatlandırmak için şeker otu (stevia) Kullanarak.
Bir lt sıçak su
Ailece içebilirsiniz. Portakallısı da yapılır .
Cam kavanozda bir lt sıcak su içinde limon taşını eritin, sonrası rendelenmiş limonu katın tahta kaşıkla karıştırın , sonrası bir cay kaşık karbonatı koyarak, şeker otuyla servis yapın. Ölçüm 5 bardaklık ( şekil 1 Bir bardaklık) Karıştırmalarda metal kaşık kullanmayın.
Akşamları kara turpu sofranız dan eksik etmeyin, veya bol sumaklı, limon, kırmızı soğanlı ,sarımsak lı salatayı eksik etmeyin. Şifalı Salata bölümünü okuyun.
Soğuk algınlığı tedavisinde kullanılır. Bakteri ve mantar enfeksiyonlarına karşı direnci arttırır. Anti bakteriyel bir etkisi vardır. Vücudun savunma mekanizmasını güçlendirir.
Bu bitki özellikle soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıkların tedavisi için kullanılır.
Özellikle solunum yolları hastalıklarında koruyucu olarak çok etkilidir.Grip sırasındaki baş ağrılarını da azaltır. Sedef ve sivilce gibi cilt hastalıklarına iyi gelir. Yaraların iyileşme sürecini hızlandırır. İdrar yolları enfeksiyonlarında da faydalıdır.
Ekinez ya  çayının 15 günden fazla kullanılması tavsiye edilmez. Hamilelerin kullanması tavsiye edilmez.
Ekiniz ya Çayı Nasıl Demlenir. Bu çayı normal çayı demlediğimiz gibi demlememeliyiz. 1 litre suyun içerisine 3,5,4 tatlı kaşığı kuru ekinez ya bitkisini ekleyip 2-5 dakika bekleyin.
Veya taze ekinez ya bitkisinde 1 avuç demliğe koyup üzerine 1/4 litre kadar (yaklaşık 1,5 su bardağı) sıcak su ekleyip yine 2-5 dakika demini salana kadar bekleyin. 15 gün tükettikten sonra mutlaka 1 ay ara verin. Günde en fazla 3 fincan için .Çay ve demleme devamını okuyun
Selcuk uysal çoban sakli şifa


TUZ CAM KAYA TUZU

Dedik ya dürüstlük

Tuz oluşumu 1 mm 2 mm 50.000 yılda oluşmaktadır ,üstte çıkan tuz siyah, bir altı siyah beyaz, bir altı beyaz ,bir altı cam tuz ,bir altları ,açık kahve ,kırmızı renklere kadar iner ,dazı damarlar ,yeşil ,ve kuvarz renklerle çakışır .Damarlar ve katmanlar metrelerce uzar. Tuz çıkan bölgelerin tuzun oluşumu da 1 250 000 yıla dayanmaktadır.

O ZAMANDAN BU YANA ÇOOOOK ŞEYLER GÖRDÜ BU DÜNYA “YARATANIMIZ BİZE ÇOK ŞEYLER VERDİ VE VERMEKTE BİZLER DOĞRULARI BİLMEDİKTEN SONRA”

Tuz çıkarılmasını bilmek lazım Tuz galerilere kamyon ,ve dinamikle çıkarılmaz, tabi gıda tuzu haricinde  başka amaçla kullanılacaksa  bu şekilde çıkarılır. Çünkü eksoz gazları ,dinamit artıkları tuzun üst bölüme bulaşır ama içine geçmez.

Buradan alınan  numuneler analizlerde kirlilik aksedebilir. X  raylar ,ve gaz motogofiler  yanı analiz makineler . Yanlış gösterir.

MTA RAPORLU SAF SODYUM %99 DUR. Tuz kendi içinde mikrop ve barındırmaz.  2013. 2014 .2015 tarihli dır .

Aydınlanmak için raporu yayınlanacak

Avrupa'da tuz kullanımına ait ilk belirtiler milattan 1200 sene evveline uzanmaktadır. Eski çağlarda Romalıların askerlere ücret olarak tuz dağıttığı da bilinmektedir . Çinliler ,Romalılar .Fransızlar ,Venedikliler ve diğer birçok devlet savaşlar için para bulmak üzere tuz vergisi koymuştur

Tuz kaynakları bakımından zengin bir ülke olan OSMANLI DEVLETİ de tuzun üretiminden nakliyatına ve satışına kadar ciddi bir sistem kurmuştur. Tuzun tarihini araştırdığımızda 14.000 farklı kullanım alanı olduğunu ,tuza kaynaklarına hakim olan toplumların gelişip zenginleştiğini öğreniyoruz.

Tuzla ilgili en eski kalıntılar M.Ö. 10000 yılına aittir. O dönemde yaşayan Büyük Maya Uygarlığı, tuz ticareti sayesinde zenginleşmiş, tuz üretimini kontrol ederek gelişmiştir Mayların çöküş dönemi de tuz ticaretindeki kriz dönemine denk gelmektedir.

Tuz eski geleneklerde hem doğum hem de ölümle ilgili törenlerde kullanırdı. Kötü ruhları kovmak veya uzak tutmak için yeni evlilerin evlerinin dört köşesi de tuzlanırdı. Dünyadaki tuz üretiminin % 93-94'  ü direkt olarak endüstriye girmekte ,geri kalan % 6'lık kısmı da gıda sektöründe kullanılmaktadır.

Ülkemiz ,doğal tuz kaynakları bakımından zengin bir ülkedir, Çankırı ,Yozgat, Iğdır ve Kastamonu kars gibi illerimizde tuz mağaraları bulunur ve buralardan çıkan kristal kaya tuzları gıda ve sağlık alanında kullanılmaktadır Devamını KAYA KUZU CAM TUZ bölümlerinde lütfen okuyun

Düşmanın senden yüz kat güçlüde olsa sahada eşitsin ,senin hamleni ve gücünü bilmedikten sonra az geri çekilmen var gücüyle saldırması senin bilinmeyen hamlelerinle karşı tarafın yenilmesidir."

Kin taşımak yanan bir kömür parçasını

 

başkasına atmak için eline almak gibidir sadece kendini yakar

Selcuk uysa çoban sakli şifa

- İYON    + İYON 

 

Yaşam için bu yüzden soluduğumuz havanın kalitesi sağlığımız açısından çok önemlidir. kaliteli hava alerji, toz, duman, kirletici madde ve diğer zararlı unsurları içermemelidir.

Tüm bunların dışında hava eksi iyonlar bakımından zengin olmalıdır. devamını okuyun

Not: bilgilendirme.. söylenen bu zehirleri her gün solumaktasınız .iyon oksijen bölümünde (solumak direk kana karışmaktır.)

Çocuklarınızı gezdirirken büyük şehirlerde yerden 60 .70 cm yükseklikte tutunuz kullanılan benzin motorin gaz gazları büyük şehirlerde dağılmıyor çocuklarınıza pis havayı solutmayın hele hele park halinde sürücüler 10 ,15 dakika arabayı çalıştırmasına ne demeli …. devamını oksijen bölümünde  okuyun.

Selcuk uysal çoban sakli sifa

Biz Bizleri yok etmek

Üretilen üretim ham maddeleri ne nereden geliyor ve haşereleri  öldürmek için gelen ham maddeler sinekleri öldürmek yerine onlara baha küvetli güçleniyorlar anaç lar ölüyor ama larvalar bağışıklık kazanarak daha güçlü virüslü sinek ve haşereler üretiliyor gelecek yüz yıllarda hakim olacak canlılar üretmekteyiz .

Onları öldürme yerine vücuttan kovmayı düşünülse ,bilin ki bu dünyada vazifeleri bitince yok olacaklar, evleri tütsülense ,ve birkaç bitki saksılara ekilse ve vücuda sürülse inanın sinekler gelmez, vücut hormon salgıladıkça sinekler hep gelecek tir

Sıkılan her ilaç bir dahaki seneye daha güçlü daha hazırlıklı olacaklar, Biz insan oğlu aslında kendimizi yok ediyoruz, bu haşereler ve sinekler insan oğlunu yok etmek için gönderilmedi yok etmek için gönderilseydi insan oğlu olmazdı, Bu karmaşık dünya para hırs eko zincir bilin miyen hastalıklar virüsler olacak ve olmaya devam edecek

Ama bu dünya sahipsiz değil bu gören doğaya ol demesi kafi gelerek ve geleceği bildiği için doğaya baha önceden atmış olduğu bitki ve bitki türleri yakın yüz yıllarda şifalarını da göndermiş olup insan oğluna sabırla sunmakta çünkü bu dünya gizemlerle hala keşfedilmeyi bekli yen bir hazinedir.

Sadece gelecek tarihlere yazarsınız,20 000 yılda ve  dünyadan 10  kat büyük gezegeni keşfedenler uzayı keşfettim demeseler çünkü gelecek yüz yıllarda ne nelerin olacağı bilinmez ,bu gün yarının ne olacağı gibi…

Selcuk uysal çoban sakli sifa

İNEK BÖÇEK KOVUCU SU BAZLIDA YAPARSANİZ-SERALARA VE  ODALAR

Maydonoz   ardıç ceviz yaprağı acı ağaç bit otu karanfil ebe gömeci kâfur lavanta pelin otu (tütsü ve bu hu su) evdeki haşereleri yok eder (hepsi birlikte ) tüm mikropları temizlersiniz.

Solucan otu yarpuz pelin otu fesleğen ceviz yaprağı lavanta sedir ağacı (bu tertipler eve kolları sürüldüğünde bir sinek bile gelmez.

Selcuk uysal çoban sakli şifa

DEZENFEKTE OFİSLERE EVLERE ODALAR VE SERALAR KISAÇA HER ALANA

Melaleuca alternifolia (Çay Ağacı)       Distile Suyu 1 lt veya yağı 50 cc

Biberiye                                                Distile Suyu 1 lt veya yağı 50 cc

Civanperçemi                                        Distile Suyu 1 lt veya yağı 50cc

Deiyonize suyu  5 lt ile  homojenlen dirin yani çalkalayın  sislenme veya pompayla atın.NOT..Deiyonize suyu tüm eczaneler de bulabilirsiniz.

Selcuk uysal çoban sakli şifa

KISA BİR TARİF MANTAR HER TÜRLÜ MANTAR Dezenfekte

Deiyonize                                      200 cc         Eczanelerde satılır

Cay ağacı yağı                                50 cc

Biberiye yağı                                  25 cc

Civan penceni yağı                         20 cc

Toros nanesi   yağı                         10 cc

Kantoron       yağı                           10 cc

Diyolize su                                     800 cc                          Pansuman suyu

Hepsi bir şişede çalkalanır fazla alacağınız de iyonize  suyla temizleyerek temiz bir pamukla mantar olan bölgeye sürülür vücudunuzun her bölgesine pansuman yapılır. HER KULLANMADA CALKALAYINİZ

Mantar, bit ,pire ,tüm canlılar da kullana bilirsiniz Antiviral virüsleri ,Antibakteriyel, bakterileri ,Antiflogitik iltihapları ,Dirantimikozit mantarları tamamen yok edersiniz yapımı .kümes hayvanlarda ,hastalıklarda..

NOT.. 5 gün bekletin Bu şekil evde yapılan, faprikosyon ve seri üretim disttilazyon şekilde yapılarak hazırlanır.

Yukarıda hazırladığınız yağlardan                 50 cc

Susam yağı                                                   20 cc

Karıştırıp   ayak tırnaklara da kullanırsanız farkı göreceksiniz. Üretim bilgileri dosyasında ayrıntılar tamamen yazılıdır çok farklı ürünler gelecek 100 yılların dezenfektesi..

Selcuk uysal çoban sakli şifa

BİTKİSEL Banyolar

Papatya ,yasemin, ıhlamur, mine çiçeği zindelik ferahlık verir .Banyo küvetine temiz ve hijjen oluşu önemli. Nane ,biberiye ,limon otu yani melisa, cam yaprakları .Vücut da küvet verir.

Selcuk uysal çoban sakli şifa

AKNE

Yüzü yıkayıp iyice temizledikten sonra temizleyici olan sarı papatya zehirleri atmaya yarayan civampercemi antiseptik olarak  kedi nanesi  rahatlatıcı ve antiseptik olan lavanta yada güçlü bir mikrop kırıcı olan kekik infüzyon larıyla durulayın.

Limonun suyu yüzdeki hafif lekeleri temizler, yangınları azaltır ve kan dolaşımını geliştirir.

Yüzdeki yangınları azaltmak ve yerel tedaviyi geliştirmek üzere aynısefa çiçeği merhemi sürünüz.

Akneye diyette değişiklik yapılarak ta yardımcı olunabilir. Bu nedenle hangi yiyecekleri alacağınızı düşünün. Şekerli yağlı ve sütlü besin tüketimini kesin. vitamin ve mineral bölümleri okuyun, merhem doğal yapmak isterseniz bitkilerin 9 çeşit yapımını okuyun site menusun den, sizlere yardımcı olacaktır.

Hayvan ve bitkilerden kurutularak veya özel metotlarla toplanarak elde edilen, eczacılık ve kısmen sanayide kullanılan ham veya yarı ham madde. DROG  denir.

Doğal maddelerden elde edilen ve tedavi amacıyla kullanılan ilaç ham maddesi de denir.

MERHEM. Katıyağ, sıvı yağ  zeytin ,badem yağı ,lanolin ,vazelin gibi sıvı yağlar ile yapılan ve dışarıdan kullanılan ilaç şekilleri dır. Merhem hazırlamak için ,merhem içine konula çak  veya maddeler önce den havanda toz edilir .Sonra az bir sıvı yağ ile ezilir ve sonra maddesi  katı sıvı maddesi le ,lamolin vazalin  azar ,azar etkili madde  üzerine ilave edilir  ve mikserle iyice karıştırılır  merhemler  kapalı kaplarda  serin yerlerde  muhafaza edilir  merhemlere diğer adı pomat ismi verilir .BUNADA MERHEM YAPIMI DENİR.

İNFUSYON. .Drogların ilaç olarak kullanılmasında en çok kullanılan bir hazırlanış tır. İnfusyonu hazırlamak için ufalanmış nedat parçaları üzerine  sıcak su dökülür karışım kapalı bir kap da sık ,sık karıştırılarak .Çok hafif ateş üstünde  10 dakika tutulur ,soğuduktan sonra inçe bir tülbent ten  süzülür .Kullanılacak drog miktarı  genellikle bir tutam dir .kimileri ağır kimileri afif olduğun dan gr belirtilmez .Genellikle 50 gr 100 gr denir

Bu şekilde gösterilmiş tir. Yapılacak suya göre hazırlanır .İnfusyonların  hazırlanması için  kolay olan diğer usul de anlatır sak daha iyi olacak Kaba toz haline getirilmiş  üzerine kafi miktarda soğuk su konur  karışım kaynayın caya kadar ısıtılır kaynamaya başlar başlamaz  karışım ateşten çekilir. Soğuduktan sonra  temiz pamukla veya tülbentle süzülür.

İnfusyonlar  her defasında taze olarak hazırlanır. tatlandırıcı olarak şeker otu kullanılır, kaliteli bal, tonik olarak ta kullanılırsa sade  pansuman yapılır. BU HAZİRLANİŞA İNFUSYON DENİR.

Kerem tonik yapmak için ve de maske yapmak için cilt hastalıklar sebepleri malzemeler bölümümü okuyun..

Bazı deniz yosunlarından elde edilen jölemsi maddedir. Bu deniz yağındaki tek hücreli deniz yosunlarından oluşmuş çok ince gri renkli özel bir tozdur. İyi kalite yüz maskeleri yapımında kullanılır

HASTALIK SADECE AKILDADIR  HASTA OLDUĞUNDA PES ETMEDEN  ŞİFASINI

ARIYA BİLİRSİN. HER ŞEY KENDİ İRADENDEDİR UNUTMA

Selcuk uysal çoban sakli şifa

SOĞUK AYLAR DA SERA VE MANTARCILIK

Her iş güzel anlatılır kışkırtı ve hırs bağlatır ama her şey göründüğü gibi değildir araştırmadan eğitim almadan hele hele pazarlama grubun yoksa başlama ama her şey yolundaysa mükemmel Allah kolaylık versin Devamını mantar bölümünde okuyun..

Günde bir çiğ mantar yemek ,her şey yolunda demek

Yemesi çok lezzetli olan mantarın faydaları saymakla bitmiyor.

İşte mantarın sağladığı yararlar

( Formu koru günde bir adet çiğ ye farkı gör.)

Mantarın, insan sağlığını koruyucu B kompleks vitaminleri ve C vitamini yönünden zengin bir besin maddesi olduğu bilinmektedir.

Yüksek oranda folik asit ihtiva eden mantarın, anemi olgularının iyileştirilmesinde de kullanıldığını belirtmekte fayda vardır.

Mantar proteininin hazm olabilme değerinin, yüzde 72 83 arasında olduğunu ve bu proteinin, insanın beslenmesi için gerekli olan hemen hemen bütün aminoasitleri içerdiğini belirten mantar, özellikle bu yönüyle diğer sebze türleri arasında en yüksek besin değerine sahiptir.

Mantar, kalsiyum, fosfor, potasyum, demir ve bakır yönünden azımsanmayacak ölçülerde mineral içerir.

Düşük karbonhidrat ve yağ oranı nedeniyle kalp ve damar hastalıklarında, kandaki şeker düzeyini düşürme özelliği nedeniyle de şeker hastalıklarında diyet öğesi olarak önermektedirler.

Mantar zehirlenmelerine karşı tanınmayan mantarların yenmemesi, özellikle kültür mantarlarının tüketilmesine dikkat etmekte fayda vardır. Devamını okuyun

Selcuk uysal çoban sakli şifa

Az her zaman çoktur. Azı az bulan çoğu bulamaz

OĞUL: Deli oğlanı kaldırma zamanı geldi…Oğul kalk sürüler bekler ocak yandı süt içte git…Tamam geldim geldim nine …..Oh be ocakta çatır , çatır yanıyor bir de isi çıkmasa…is çıksın oğul Helal kazandığına göz yaşı dökersin .Ya maazallah Haram para kazanıp kaybettikten sonra göz yaşı dökme dökenlerden olma cıra gibi yanarsın …Sen kaybetsen de kazanırsın seni bir kere kandırırlar…ikinci ye kanmasın…

Otur hele anlatayım: Geçen yaylaya arıcılar gelmiş dedin ya işte onlar helal kazanır sırtlarında kovanlarıdır nerde çiçek var oraya giderler orası senin burası benim derler aslında kovan sahibi derler ama yanlış söylerler kovanların işçileridir onlar.. Patronları aylıkları karşılığı bal verirler…İyi çalışırlarsa iyi aylık alırlar….Bilirsin Hacer ablanın kocası emekli oldu oğluyla oğluna Arı kredisi  almışlar Devlet her şeyi  vermiş vermişte kovanlar kadar makinalarda vermişler ..Dereyi görmeden paçayı sıvamışlar…

O ne demek nine …oğul zaman nı gelimce verilir bazı şeyler milli servet hele bir bal zamanı gelsin hele kovanlardan çok makineler tutar parasıyla çok kişi daha kovan verilir…Mesele o değil oğul…Rahmetli deden bana bir şeyler anlatıp dururdu zamanın birinde köylerin birinde devlet hayvan vermiş kredili 3 baş.. Bize de söylediler ama almadık dedene kızardım ama anlatınca hak verdim…Neydi nine anlat…

Dur deli oğlan ocağa odun atayım çatırdasın bu ara sütünü de iç….Hayvan verilen köye bir ara zamandan sonra giderler memurlar ahır, ahır  gezerler  her gittikleri yerde bazlama börek yerler ayran içerler Helal süt içmiş memur durumdan şüphelenir ,muhtara tüm hayvanlar köy merasına toplanmasını söyler…

Epey aradan sonra hayvanlar gelmeye başlar…Muhtara seslenir muhtar hayvanlar bu kadar mı der. .Yan yattı çamura battı kem küm şey şey demeye başlar muhtar…Muhtar derki memur işini bilir der….

Memurlar iş yerine döner Helal emmiş memur masasında bir harita görür bir kağıt bir kalem….O ne demek nine ….Zamanı gelince anlatırım…Diğerleri nine …Onlarda terfi almışlardır…Oğul sen ,sen ol otlağa gittiğinde bir noktadan yedirme onlara yaşama şansı

bırak ki seneye daha verimli otlak bulalım …var git yoluna…

Ha bize neden vermediklerini  söylemedim damımız yok diye ama dört duvara vermişler, damınız yok ama şimdi sürümüz var. Dört duvarlar şimdi damlarında baykuşlar otuyor…

Sana düşen otlak otlağına sahip çık koru ,sonra hesap zamanında canlılara hesap verebilesin…Memurlarda bir gün çalıştığı ortam için cevap verecekler. .Sorgulama zamanında Helal mı haramı yedirdin soyuna…HER ŞEY SIRASI VE ZAMANINDA…anadan oğula bölümünü okuyun

Selcuk uysal çoban sakli şifa

3 ANA SAYFA KISALTILMIŞ ANA SAYFALAR  SAKLI ŞİFA 2008  DÜNYA KIRILMA NOKTASI 2017  YERLERİN DEĞİŞMESİ KAOS BAŞLANGICI YAŞAM KIRIZLERIN BAŞLAMASI 22 2023

23 05 2014-2017

ÜÇ ADIM ÜÇ NASİHAT ÖĞRET HER ŞEYİN ZAMANINDA  VE  ZAMAN GELMİŞTİR HELAL , HARAM , ŞÜKÜR

Son sıcaklar ,soğuklar toz bulutlarıyla ,bakteri, virüs ,doğa kendisini korumak için yoğun şiddetli yağmur getirerek kendisini koruma altına alacak. Çünkü yaşayan canlıların eko sunu bozuyoruz. Anı deniz ve kara soğuması ile gelen fırtınalar zincirin halkası olacak. İşte o zaman..

Haram : İnsanın vücuduna ve ruhuna kendine ve  başkasına, zararlı şeyler veren

Helal : İse insanın sağlığına ve ruhuna kendine ve başkasına faydalı şeyler veren

Allaha şükür bu gün işime , işyerime kimseye ve personelime  haram lokma yedirmedim diyebilmek.

Allaha şükür bu gün insan ruhuna ve bedenine faydalı ürün verdim diyebilmek öğrete bilmek bu kadar.

Bak sağlık ve ruhun nasıl kendini yeniliyor bir gün yaparsan anlarsın o bir günler  geçmeden

Helal le kazanılmayan para günü gelince göz yaşıyla kaybedersin  düşünün akıl edin tevekkül edin diyen  “rabbim allah” tır. (ol deyip olan) "yaşam bir zamandır zaman o zaman değildir zamanı gelince yazılır

Çaba, güç ,efor yok ,hep para verip almaya yönlendirilmişiz ,araştırma ,geliştirme ,her insanda  olması lazım olan ,yetenekleri ,varı yok ediyoruz ,hep başkaları yapsın diyoruz, yetenek var siz yapın, aç kalmaktan, acık ta kalmaktan ,ölümden korkma ,dan başka bir şey düşünmüyoruz.

Dünya yaşam alanın da insan oğluna tüm canlılara o yetenekleri her şeyi vermiş yaşam alanın 2 mt düşünmen için kararlar ve yetenekler becerileri sunmak için , gideceğin yer de belli 2 mt ve sonrası hesaplaşma hazır mısın en başta yapılması gereken helal ve haramlara dikkat ettin mi helalleştin mi…

İki kuralı

Haram : İnsanın vücuduna ve ruhuna kendine ve  başkasına, zararlı şeyler veren dır.

Helal : İse insanın sağlığına ve ruhuna kendine ve başkasına faydalı şeyler veren dır.

 ANLAYA BİLMEK

Nimetlerin hikmetlerini tanıma yolunda atacağımız her samimi adım bize tüm şifalı  sırlarını açacaktır inşallah. Kâinatta ve içimizde saklı olan enerjiyi keşfedip aralarındaki ilahi münasebete vakıf oldukça her şey daha iyi anlaşılacaktır.

''Gözlerimizi açamadığımız bir dünyada sahip olmayı umut edebileceğiniz tek şey bir göz bağı değil miydi artık çıkarın”

 PAYLAŞMAK

Sadaka sadece maddi  yârdim değil , manevi yardımda giyin ,küsleri  birleştirmek, çok  bilgiyi paylaşmakta  sadakadır.(Hep ben biliyorum ben diliyorum demek sen hiç bir şey  bilmiyorsun demektir.) Paylaşın ki bilmediğimiz eksikleri  bilin.

Lokmayı paylaşmayı bilsek dünyada ,kimse aç , açıkta kalmaz

“Kedi .Kedidir ,kedi…ve Bir kedi Mahallenin kedisi bir ev kedisi sokağa atılmış ama kendisini atılmış görmüyor hayata yaşam veriyor ve üstelik annesi ölmüş veya tek kalmış bir yavru kediye ölmesin diye annelik babalık yaparak hayatı  paylaşarak  yavru kediye yaşam öğretiyor ,ve sıkı sıkı sarılarak hayatı öğretiyor…Kendi hevesi  için kediyi yanız bırakmak sizce nedir….RABBİM ona bir şekilde yaşam veriyor…

Kedidir kediii ..Yorgun kedi akşamları yorulmuş vazıyette çok sevdiği bilgisayarcı dükkan önündeki tezgahta yatmak istiyor sevimli olduğundan esnaflar bir şey demiyor çünkü geceleri avcılık yapıyor…

Ve korunacak sokağa atılmış  kedilere bakıyor koruyor korunuyor çünkü canlı bir vazife gelmiş çünkü onun vazifesi.. Hiçbir şey boşa yaratılmadı…

Kedi bir marifeti hırsızlık bir gün bir sabah arkadaşın dükkanı  erken saatlerde açtım her kez gibi sabah erkenden poğaça aldım peynirli  Trabzon  dere otlu pogca sı dört tane dışardaki masaya koydum bir tanesini yedim içeriye cay koymaya gittim bir geldim ne göreyim poğaçalar yok sola bak poğaçalar yok.

Komşu lokantacı İbrahim usta ya söylemesi ayıp sana da buyur gel diyecek tim ama masa üstündeki  poğaçaları  gördün mü  …

Bende Kediyi takip ediyordum benim kafesteki kuşu yemesin diye ama ağzında bir poşet vardı her halde çöpten aldı zannettim…Ha desene bizim kedi aşırdı….Ertesi gümü takibe aldım bu sefer tereyağlı peynirli  su börek aldım bu sefer kendime biraz ayırdım çoğunu bıraktım taşıyabilecek şekilde bıraktım ve pusu yattım sesimi duyan kedi geldi ve poşeti aldı sürükleye ,sürükleye  götürdü bende takip ettim sanki beni takip et dercesine göz  göre göre vardık kuytu köşede yavru kediler.. Gerisini siz düşünün ..

Köyden bayırdan gelirken, evde kedi  besleyecek diyenler o bir can şehir ortasına bırakma ikinci suç işleme.. Bir yabancı kedi kadar olamıyorsak…Yaşamanız neye…. Adres mi gerek yok her yerde görünmekte…

Evet İNSANOĞLU KISA YOLDAN ZENGİN OLMA  yolun da Çok güzelim deme bir sivilce yeter . Çok zenginim  deme bir kıvılcım yeter

SONU GELMEYEN HIRS

Üretilen üretim ham maddeleri ne nereden geliyor ve haşereleri  öldürmek için gelen ham maddeler sinekleri öldürmek yerine onlara baha küvetli güçleniyorlar anaç lar ölüyor ama larvalar bağışıklık kazanarak daha güçlü virüslü sinek ve haşereler üretiliyor gelecek yüz yıllarda hakim olacak canlılar üretmekteyiz..

Hala  zehir tüketerek biz insan oğlu değişik virüslere bilinmeyen hastalıklarla uğraşacak ilk vuracağı yer kısırlık ,genetik bozukluğu ,ve karaciğer, dolaşım ve sonu gelmeyen hastalıklar..

Zehirlerle ekoyu bozuyorsunuz çünkü onlarda bu dünyaya bir vazife için geldi onlarda zarar verecek mikropları yok emek için geldiler siz sadece tütsülerle kovmakla  mükellefsiniz

Sıkılan her ilaç bir dahaki seneye daha güçlü daha hazırlıklı olacaklar.. Biz insan oğlu aslında kendimizi yok ediyoruz ,bu haşereler ve sinekler insan oğlunu yok etmek için gönderilmedi  yok etmek için gönderilseydi  insan oğlu olmazdı, Bu karmaşık dünya para hırs eko zincir bilinmeyen  hastalıklar virüsler olacak ve olmaya devam edecek…Her sene daha kuvvetli gelecekler…

ZAMAN GELMİŞTIR BALIN DOĞAYLA BİRLEŞMESİ HERBALİS ARILARIN SAKLI ŞİFA BALLARI

Melek otlu keçi boynuzlu kokulu bal…

Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika’da yetişen. Her bölgede yetişen farklı özelliklere sahiptir ve farklı hastalıkların tedavisinde kullanılabilir. Çeşitli cilt hastalıkları tedavisinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Kökü ve tohumlarından elde edilen öz ile ilk olarak parfümlere koku ve alkollü içeceklere tat vermek amacıyla, yaprakları ve sapı ise gıda ürünlerinde kullanılmıştır. Yine bu dönemde melek otundan elde edilen yağ başta   olmak üzere çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır.

Kökleri, gövdesi ve tohumları ayrı ayrı değerlendirilir. İlk yılın sonunda kökü çıkarıldıktan sonra yıkanır ve kurutulur.  aromasını kaybetmemesi için hava geçirmeyen kaplarda muhafaza edilir.

Yaprakları çok daha büyük olmasına rağmen yabani bir havucu andıran melek otu 80 cm  kadar uzunluğa ulaşabilir. Sapı uzundur ve kökü mor renklidir. Uzun ömürlü bir bitki olan melek otu 2 yılda bir çiçek açar. Yeşile çalan sarı çiçekleri bulunan melek otu yabani kereviz olarak da bilinir.

Kereviz, havuç, rezene, dereotu ve maydanozun yakın akrabasıdır. Melek otunun binlerce yıldır tedavisinde kullanıldığı rahatsızlıklar arasında , Soğuk algınlığı Gaz giderme Mide kramplarını azaltma Menopoz semptomlarını hafifletme Akciğerleri ve bronşları açma Baş ağrısı Hazımsızlık Kaygı Uyku bozuklukları İştah açıcı İdrar söktürücü Kan dolaşımını arttırma Yüksek tansiyonu sayabiliriz.

Özellikle Çin melek otu   alternatif Çin tıbbında hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır. Yağ olarak cilt üzerinde harici olarak kullanılabilir. Ağız yoluyla alındığında iştah kaybı, aşırı gaz, sindirim güçlüğü gibi sorunlara harici olarak kullanıldığında ise romatizma şişliklerine, egzama, akne gibi cilt problemlerine ve sinir ağrılarına iyi gelmektedir

Arı lar bu sene keçiboynuzu ,melek otu çiçeklerinden ,insan sağlığına bal üretmişler ,Kokusu boy otuna benzeyen yanı (çemen )kokulu melek otunun kokusu da boy otuna benzer, çok hoş kokulu olup iştah artırıcı dır. Şifası çok olmakta dır.

Alanya, Anamur ,Gürnar ,Silifke, erdemli/Mersin bölgelerinde arıcılar bilerek, bilmeyerek .Arıların bildiği şifalı bal insan oğluna sunmuştur.  Tıbbi kullanımını desteklemek için  İştah arttırıcı ,adet dönemleri, artrit, kan dolaşımı, beyin bozuklukları, kalp hastalığı, bağışıklık problemleri, ve cinsel işlev bozukluğu da dahil olmak üzere pek çok sorun için  kullanmada faydası vardır.

 

ARI DAN GELEN BAL VE ÜRÜNLER ANALİZLERİ

Rabbin bal arısına şöyle vahyetti   ¨Dağlardan ,ağaçlardan ve insanların kurdukların çardakların dan kendilerine göz göz ev  edin Sonra  da her türlü meyveden  yede rabbinin sana yayılman için belirlediği yolları tut ¨Onların karınlarından renkleri  çeşit çeşit bir şerbet  çıkar ki ondan insanlara şifa var dir. Elbette düşünen kimseler için bunda  alacak ibret vardır ..

Protein açısından balda 17 adet farklı aminoasit belirlenmiştir.

Balın yapısındaki enzimlerin bir kısmı bitkilerden bir kısmı da arının salgı bezlerinden gelir. Enzimler balın en değerli maddeleridir. Doğal ve ısıtılmamış ballarda enzim miktarı yüksek olup bu ballar kaliteli ve çok değerlidir. Bal ısıtıldığı oranda enzim değerinde kayıplar olur.

Bal, özellikle mükemmel bir enerji kaynağı olarak doğal bir gıdadır, ayrıca birçok ilginç tıbbi özellikleri vardır.

Aşağıda ana iyileşme ya da balın tedavi edici özelliklerini gösteren alfabetik sırayla bir liste vardır:

ANTİ BAKTERİYEL

Balda göreceli düşük pH, küçük miktarlarda su, yağ ve proteinler, bakteriler için kötü yaşam koşulları anlamına gelen yüksek osmolarite vardır

Balda bulunan bioflavonoidler doğrudan anti bakteriyeldir

Bal enzimlerin birçoğu anti bakteriyel gibi nihayetinde hareket ederler Devamını okuyun

 KANSER VE APİTERAPİ BAL ARI SÜTÜ PROPOLİS POLEN SAKLİ ŞİFASI

Konuyla İlgili Yüzlerce Üniversite Araştırmalarından Bazıları: Kanser Yayılımını(metastaz) Yarı Yarıya Yavaşlatıyor: Tümör Büyümesini baskılıyor: Tümör Dayanıklılığını Azaltıyor Kanserli Yaşam Süresi Belirgin Şekilde Uzuyor: Akciğer Tümörlerinin Sayısı Propolis Kullanılanlarda Kullanılmayanlara Göre 4 Kat Daha Az...

Akciğer Kanserinde Uygulanan Tedavinin Tümör Büyümesi Üzerindeki Anlık Başarısı Propolis Kullanımı ile Yüzde 30 Oranında Artıyor:

Kemoterapi'nin Karaciğer ve Böbreklerde Yol Açtığı Oksidatif Baskı ve Doku Hasarı ve Hücre Ölümü Arı Sütü Kullanımı ile Belirgin Şekilde Azalıyor:

Sonuç kısmında şöyle deniyor:Beyin Tümörü Tedavisi'nin Uygulanabilirliği ve Başarı Şansı Arı Sütü ile Artıyor:

 POLEN YEME ZAMANI GELMİŞTİR

Yerli Poleni ve üreticilerden talep edin .. (Çünkü bu iklime uyumluyuz ) Taze ve yaş olarak buz dolapta saklayın…

Polen tarihin en eski besin takviyesidir. Antik Mısır, Çin Uygarlığı, Osmanlı Uygarlığı gibi büyük uygarlıklarda bal ve polen en gözde gıda takviyeleri ve besinleridir. Özellikle tedavi amaçlı olarak kullanılmıştır. Yunanlı hekim Hipokrat poleni “Tanrıların ölümsüzlük yemeği” olarak adlandırmıştır. Günümüzde ise apiterapi olarak bilinen arı ürünleri ile tedavi yöntemlerinde polen ciddi olarak kullanılmaktadır .Devamını bölümlerinde okuyun

ARI SÜTÜ ALMA ZAMANI GELMİŞTİR ARI SÜTÜ ALMA ve KULLANMA ZAMANI GELMİŞTİR

Vücutta canlı hücre oluşur..Direk üreticiden almanız tavsiye dır..

 ARI SÜTÜ ve KEMİK ERİMESİ

Japonya Nagasaki Üniversitesi’nde gerçekleştirilmiş olan bir çalışmada arı sütünün kemik dokusunu geliştirici ve destekleyici etkisi araştırılmıştır. Sadece arı sütü verilen deneklerde kemik yoğunluğunda %85 oranında artış saptanmıştır. Araştırmada arı sütünün bağırsaktan kalsiyum emilimini artırdığı ortaya konmuştur. Yine Japonya’da yapılmış başka bir araştırma ise hücre kültürü ortamında arı sütünün kemik yapımında görevli osteoblast hücreleri üzerinde etkili olarak kemik yapımı için gerekli tip 1 kollajen ve benzeri maddelerin sentezini uyardığını göstermiştir. Kemik erimisine karşı arı sütüyle birlikte kalsiyum değeri yüksek besinler ya da doğrudan kalsiyum ve magnezyum içeren destekler alınması önerilir.

Erkek sper ve hücre çoğalmak en kolay yolu bahar ayında arı sütü toplanırken erkek arı  larvası sakli şifa zamanı çok az şekilde gün de 7 adet yenirse 21 gün boyunca ne demek istediğim olmak istediğin olacaktır.. Gerisi size kalmış…...Devamını bölümlerinde  okuyun

 YAŞAM İKSİRİ PROPOLİS

Kur’an ı kerim’ de Bal ve Arının Saklı Şifa mucizesini anlatmaktadır. Ayet i kerime ’ nin manası şöyledir.

Rabbin bal arısına da şöyle vahyetti “Dağlardan, ağaçlardan ve insanların kuracakları kovanlardan göz göz evler edin!.. Sonra bütün meyvelerden ye ve Rabbinin kolay kıldığı yollara koy.” İçlerinden ÇEŞİTLİ RENKLERDE BİR İÇECEK çıkar ki onda insanlar için  SAKLİ  ŞİFA vardır. Şüphesiz ki, bunda düşünen bir topluluk için büyük bir ibret vardır.

Bunu yorumlayalım Düşünen bir topluluk: Bilim adamları araştırma grubu; Çeşitli renklerde bir içecek: Değişik arı ürünleri, değişik renklerdeki bal ve esas önemlisi de rengârenk

Araştırıp, düşünüp, anlayıp, ibret almamız isteniyor… Allah u Teâlâ hiçbir hastalık yaratmamıştır ki dermanı olmasın. Allah’ın gücü her şeye yeter.

 BİLİNÇLİ KULLANILIRSA: BİR İKSİR DIR  PROPOLİS

Propolis, balarıları tarafından özellikle çiçeklerden ve yaprak tomurcuklarından toplanan, değişik miktarlarda balmumu ve reçine karışımıdır. Şehrin müdafaası manasına gelen "propolis"; Yunanca pro (müdafaa) ve polis (şehir) kelimelerinden türetilmiştir.

Bunun balarısı için anlamı ise, kovanın muhafazası demektir. Propolisin ham maddeleri, arılar tarafından değişik bitkilerden toplanır ve ağızlarındaki tükürük enzimleriyle kısmen sindirilir.

Kısmen sindirilen çeşitli maddeler balmumu ile karıştırıldıktan sonra kovanda kullanılır. İçerisinde biraz polen bulaşığı da bulunabilir.

Arılar, propolisi, kovan çatlaklarını sıvamada, uçuş deliklerinin daraltılmasında ve kovana girdikten sonra öldürülen fakat dışarı atılamayan zararlıların kokuşmasını önlemek üzere mumyalanmasında kullanırlar.

Bitkilerin taze sürgün ve tomurcuklarından, arılar tarafından polen gibi toplanan ve kovana taşınan bu madde, sanayinin birçok dalında özellikle ilaç ve kozmetik yapımında kullanıldığı gibi, apiterapi merkezlerinde, çoğu hastalığa karşı başarı ile kullanılmaktadır.

Propolis; antibakteriyal, antiviral, antifungal, antioksidan, antiparazitik özelliklere sahip bir maddedir. Devamını bölümlerinde okuyun

 ORGANİK DOĞAL YAŞAM

Vücut kendini ve YER YÜZÜNDEKİ TÜM CANLILARI Kendi kendini yeniliyen yaratmış "RABBİM " öyle yaratmış sen sadece vücuduna zarar verme yeter. Sadece bilgilen şu an bilgi zamanı  kimyasal birleşimler bölümün de içindekileri  okuyun  , bitki ve meyve , sebze içindekiler ,ve latınce adlar bilmeniz kafi  sizleri yönlendirecekler  ve  3 adım  Araştırmacı Doktorunuz ,Biyokimyacınız ,Diyetisyen , gıda uzmanlarınız ve Akıl bilginiz…Gerisi size kalmış…

 

Aslında vücudumuzun bağışıklık sistemini koruyarak tüm hastalıkların önüne geçebiliriz. Vücut, neyi nasıl düzeltmesi gerektiğini bilecek kabiliyette yaratılmıştır.  Çünkü o zaman bağışıklık sistemi canlanmaya başlıyor. Bağışıklık sistemi canlandığında kimseye ihtiyaç kalmadan  iyileşme başlıyor, süreç kendi kendine işliyor.

STRES ETMEYİN.. (Maneviyatınızı güçlü tutun sizden daha kötüleri düşünün

DOĞAYLA  SAVAŞ HALİNDEYİZ EĞER KAZANIRSAK KAYBEDECEGİZ.

“Bırak yiyeceğin ilacın olsun ve ilacın yiyeceğin olsun”

 Yunanistan dolayları

( M.Ö.400 ).Hipoktrat modern tıbbın temellerini attı. İnsan vücudunun doğuştan kendini iyileştirme kapasitesinin olduğuna inandı. ”Öncelikle vücuduna zarar verme" .”Yiyeceğin ilacın olsun”.”Hipokrat Yemini” tıp doktorları tarafından hala ezbere okunur. Hipokrat’ın zamanından beri hastalıkların tedavisinde yaklaşımınız her nasılsa değişti .Bugün doktorların beslenme eğitimi varsa bile çok az .Modern tıp her hastalık için bir ilaç etrafında dönüp duruyor.

Ve hastalık endüstrisinin devam etmek istediği yol bu .Bir kere soru sormaya  başladın mı ,bir daha durduramazsın. Görüyorsun asıl mantıklısı sağlıklı olmak fakat sağlık para getirmiyor .

Kalp ve kanser Amerika’daki ölüm oranı en yüksek  iki hastalık ek olarak 2 yıl.39.000 kişi gereksiz ameliyat ve diğer hasta hane hataları yüzünden ölüyor.80.000 kişi hastanelerdeki diğer enfeksiyon yüzünden ve şok edici olan,106.000 kişi ters ilaç tepkimesi sonucu ölüyor.1.Kalp hastalığı:652.486 ölü.2.Kanser: 553.888 ölüm. Ve beslenmeyi dikkate almayarak bu insanlara çok büyük zarar verdiği bilinse de . İdeal beslenme yarının ilacıdır. ”Dünyadaki her insan ,her kültürden ,dinden, ülkeden herkes biliyor kim ne, ne yiyorsan o sundur...

KANSERLE BESLENME :Kişi ve kişiler tarafından kansere çareler bulunsa da sadece yok ederler sağlık varsa rant yok.. Para yok.

Öncelikle daha önce aldığınız vücudunuzun bazı   organlarını  tahrip eden ağrıkesici,  depresyon ilacı, antibiyotik, gibi ilaçları ve hayatımıza bir şekilde giren kimyasalları terk etmeyi, vücudunuzu temizlemeyi tavsiye ediyoruz. Çünkü o zaman bağışıklık sistemi canlanmaya başlıyor.

Bağışıklık sistemi canlandığında kimseye ihtiyaç kalmadan iyileşme, süreç kendi kendine işliyor. Bunun için tavsiye edeceğimiz bazı kürleri uygulayabilirsiniz.

NOT.. Bağışıklık sistemini güçlendirme ilaçi olmaz ,sadece ,vücudunuza vermiş olduğunuz tahribatı temizlemeden Güç kazanmaz Meyveler besleyici, sebzeler temizleyici dir.

Devamını...Hakkımızda giriş bölümünde okuyun. Düşünülen tek şey  Hap yap kara kazan

Genler oynandıkça hastalıklar birbirini getirir .Sonrası  gelecek nesil daha çok hasta…..Şimdilerde söylenir  baban dada  vardı….Yakın yarım yüz yılda  şunları duyabilirsiniz dedende dedemin atasında da vardı …

 HEP YENİ TAKTİKLER KILIF AYNI HER ŞEY ZAMANINDA KULLANILIR

Konuşan adam : Allar ,pullar, görselleştirir , her zaman her an  pazarlar ve ekonomisi kopya si iyidir.

 Yazan adam bilim ve araştırmacıdır varı yoğu kalem kağıdı alamayacak kadar yoksuldur , yaşarken önem verilmez ,öldükten sonra değerlenir.(Kitapları yaşarken okuyun ,kütüphaneniz tozlanmış)

NOT: kan bilgilerinizi bilmeden biyokimyanızı taramadan, araştırmacı doktorunuza, diyetisyeniz danışmadan,  gerçek aktarlara danışmadan gerçekleri, okumadan, araştırmadan ,tavsiyeler le ürünler kullanmayın sağlığınızı bozmayın. uyarıdır. bilginize.

Dürüst bir insan, daima çocuk kalır... Bir fincandaki kahve gibidir hayatım. Bazen tatlı bazen değildir. Önemli olan kahvenin tadı değil zaten, onu kiminle içtiğidir.

“Hayat her şekilde güzel, hayata şükür etmeniz tüm şifa kapıları açılır , kalben şükürden isteyin  sağlık gelir.”

 HAZIRMISINIZ

Hz Ali a..s. Şöyle buyurdu “Ey insanlar Konuştuğunuzda duyan ve gizlendiğinizde bilen Allah’tan korkun .Kaçtığınızda size yetişen ,durduğunuzda sizi yakalayan ve unuttuğunuzda sizi  unutmayan ölüme hazırlanın.”

Pek çok insan dünya hayatının geçici ışıltısına aldanıp bitmeyen istek ve arzularının peşinde yok yere tüketir ömrünü.

Tıpkı bir yaprak misali savrulur durur yaşam içinde. Bir gün öleceği gerçeğini unutup ölüm sonrası için kayda değer bir hazırlık yapmadığı gibi değersiz ve anlamsız bir şekilde yaşar hayatını.

Oysaki ölüm, yaşamın ikiz kardeşidir. Yaşamla birlikte var edilmiştir. Alınan her bir nefesin yarısı yaşam, yarısı ölüm için alınır. Ölüm bize bu kadar yakındır.

Ömür, anne karnı ile toprak altındaki iki karanlık arasında yakılan bir kibrit alevi gibidir. Alev almasıyla sönmesi an meselesidir.

Göz açıp kapar gibi geçecek ve bir gün son bulacaktır. Uyanmak için uyumak gerekiyordu önce. Ölmek için yaşamak. Ve biz yaşıyorduk. Yaşıyorken de uyuyorduk. Derin bir uyku içindeyken kendimizi, yaşıyor sanıyorduk.

Bu gerçek ile yüzleşmeye, dünya uykunuzdan uyanmaya ve yaşamınızı sorgulamaya cesaretiniz var mı .

Şöyle bir göz banttın ı aralayın görün farklı yaşantıların nelere yol açtığını görecek ve hissedeceksiniz.

BEYİN İÇİNDE ZERRECİK

Bu bizim ışığımızdır bizi korkutan karanlığımız değildir. Derine inmelisin ve kendine sormalısın. Kim olmak istiyorsun. Sen neyin  mutlu ettiğini kendinde bulmalısın .Diğer insanların kulağına derince ses gelmesinin bir önemi yok. Bir tercih yap, sadece karar ver….

Bizler karanlıktan geldik tekrar karanlığa gideceğiz ,çünkü öyle olmak istendik, doğarken  her şeyimizle geldik kaderimizle her gelen insan bir geleceğe götürmek için vazifeli bizim için peygamberler ışığımız dı ama hiç anlamadık hep yanlışlıklar yaptık ,çünkü düşman kötüler böyle beyinlere fısıldadı zalim olmamızı insanlara zülüm yapmamızı münafıklık yapmamızı hastalık virüsleridirler…

Dünyayı bir şekilde istila etmek istediler ve istila ettiler. Şu an yaşıyor zannet sekte gelecektekiler bizi yaşatıyor son işaretler 27 peygamber 2 salih ve son 4 kitapla son peygamber Hz Muhammed (s.a.v ) Kuranla geldi.. Yaratan ALLAHIN emirleriyle geldi…Oku… Üç anahtar verdi Helal ,Haramı ,Şükür ü bil..

Dünyanın tek kurtuluşu tüm insanlık kardeş olmasıyla kurtulacağı güm senin huzurla yaşayacağın gün dür…Gelecek ten gelen ALLAHIN ,TANRININ ,YARATANIN Emirlerini getirmezsek Dünyanın karanlığa gömüleceği gündür…Uçuk değil gerçek düşünülmesi gerek….Dünyada yeni bir icat yoktur hep gelecekteki düşüncelerle var olmuştur….Kısa araştırın anlarsınız. Konuşun insanların anlayacağı kadar konuşun…Düşün evrende nokta kadar dünya ,dünyanın içinde  ben ,sen toz nu desem …..Yok….Ama beyindeki zerrecik evreni görmek algılamak için yaratılmış….. Bazen hayat sürprizler le doludur. Bazen de a ben bu anı önce yaşanış tın dersin Hayat akışı devam eder…

YAŞIYOR ZANNE DİYORDUK

Karanlıktan geldik aydınlık yolda yürümek ve HELAL  HARAM  ŞÜKÜRÜ  tanımak karanlık dünya gittiğimiz  yolu aydınlatmak. Öldüğümüz  aynı gün ahiret ve mahşer gününü görmek. Bu zaman birimi sadece yaratan " RABBİME "  gören ,duyan , doğumlar ,ölümler ,neyin ne olacağını zamanı belirleyen yaratan" RABBİME" ait . Zaman  ve hız ulaşılması güç . Bakın geçmişler şimdikiler ,gelecekler  hiç  parmak izleri uyan var mı. ( Düşünün )

Bizler yaşıyor zannediyorduk ama bilmiyorduk ki  her şeyin ve Dünyanın  sonu olduğunu bilseydik HELAL HARAM ŞÜKÜRÜ Dünya yaşanacak kalıcı yer olurdu. Burası bir imtihan yeri kopya çekilme yeri değil. Hak ,hukuk ,adalet  ve mahkeme yeri.

 Nimetlerin hikmetlerini tanıma yolunda atacağımız her samimi adım bize tüm şifalı  sırlarını açacaktır inşallah. Kâinatta ve içimizde saklı olan enerjiyi keşfedip aralarındaki ilahi münasebete vakıf oldukça her şey daha iyi anlaşılacaktır.

 "YAŞAM BİR ZAMANDIR ZAMAN O ZAMAN DEĞİLDİR ZAMANI GELİNCE YAZILIR"" DUA BİR İLAÇTIR”

HACAMAT  ZAMANI    

5 bin yıl önceye ait en eski tıbbi bilgileri içeren Eber papiruslarında bahsedilen hacamat, yüzyıllar boyunca kültür ve din farkı olmadan bütün insanlığa bir rahmet gibi gönderilmiş çok basit, çok etkili, çok pratik bir uygulamadır. Modern tıbbın babası Hipokrat bile bu tedaviyi anlatmıştır. Tedavinin Müslümanlar içinse ayrı bir yeri vardır. Peygamber Efendimiz (sav) bu olayı hadisi şerifinde şöyle buyurur: “Miraç’tan inerken hangi melek cemaatine rastlasam, ‘Ey Muhammed! Ümmetine hacamat olmalarını emret!’ dediler.” Buyurmaktadır .Devamını okuyun.

"YAŞAM BİR ZAMANDIR ZAMAN O ZAMAN DEĞİLDİR

ZAMANI GELİNCE YAZILIR"

Mevsimler enerji toplama zamanı bilhassa vitiligo kandan gelen hastalıklar kan   yenileme hücreler  zamanı Derimizde pigment üreten, dolayısıyla derimize rengini veren melanosit hücreleri vardır.

Çeşitli sebeplerden dolayı, bu melanositlerin hasar görmesi sonucu, pigment üretilemez.  Pigment yetersizliği sonucu deride, dağınık ve yama şeklinde sınırları belli olan beyaz alanlar  oluşur . Devamını okuyun

 HASAT ZAMANI

Bitkiler ne,  ne zaman toplanacağını:   her şeyi zamana göre kullanın hangi bitkinin ne ,ne zaman toplanıp ,çiçek ,dalı ,kökü faydaları ve zararları zamana göre ve kimisine yarar kimisine yaramaz ,bunlar ,bitkilerin dilidir .Bazen  geri dönülmez yaralar açar, OKUYUN OKUTUN ARAŞTIRIN  ,Her şey kafada başlar....Her şey zamanında yazılaçak...Bazen zamanı beklemeden araştırın... ama zamanı gelince kullanın....

Bitkilerin hangi yöreden geldiğine bakin. Bitkilerin parti ve paketleme tarihine bakin. Bitkilerin barkot okutarak kaydı var mi kontrol edin .Tarım ve sağlık bakanlığından .KOLAYI CEP TELEFONU

Bitkiler ve pazardan aldığınız meyve ve sebzeleri biberiye ekstrası ve sirkeli suda temizleyin önce su ile temizleyin sonra hazırlamış olduğunuz suda duralayın.(Demlediğiniz cay içine bir tutam biberiye atın daha sonra balkonunuza saksı içinde biberiye ekin)Bitki yağlara dikkat edin çoğaltılmış yağlara dikkat edin önce yağ hazırlanışını öğrenin sonra kullanın sitemizde yazılı bazı yağları eviniz de hazırlaya bilirsiniz.

Bitki ve su, yağları güvendiğiniz aktar ve eczanelerden temin edin. Tabiat bir eczanedir yerinde kullanılırsa şifası çok tur.

Normal çay, bitki çayları soğuk demleme usulüyle demlenir .Demleme usulü altta su

kaynarken üstteki suyu demler. Özelliği yapraklarından çıkacak öz vitamini bu şekilde alır.(Diğer usul çay ve bitki çaylarını kül haline getirip içmek sağlığa yararlı değildir.) Bitkilerin yapılış şekilleri okuyun.

Zamansız bitki toplamanın sonuçları.. Haydi gelin gerçek bal bulalım nerde yokkkkkk Bu yıl kara iklimde bitkiler ve çiçekler  kurudu arılar sadece kendine yetecek kadar bal çıkardılar alırsanız yerine kek veya  glikozu şeker verirseniz. Bal dan çıkarsınız..

Seneye hasta ve genetik bozulmuş üremesi kısırlaşmış arı üretir ve tamamen bağışıklığını

yitirir ,diğer hastalıkla mücadele edemez.

Olup olmadık zehirli  ilaçlarla kullanarak arıcılığı yok etmektesiniz gelin bu işi daha uzmanlaşarak yapalım .Masa başında oturup kitabı oku ama gel ve git yaşlı arıcılardan bilgilerle uzmanlaşarak balı yap.. ONLARIN DÜNYASINI yaşlı uzman

insanlardan öğrenerek eski usulden başla ki organik bal ye….

Sen istediğin kadar şeker vermedim dersen de otur düşün verdin mi  vermedin mi verdiğine eminsin ama satmak için yemin ederek satış yaparsın … 


BENİM İÇİN GÜNLER ÖNEMLİ DEĞİL  

Kutladığımız günlerin nasıl ortaya çıktığını biliyor muyuz  14. Şubatta Kutladığımız sevgililer günü, 1 nisan şaka bayramı ve bugün artık kutlamayanı insan saymadığımız anneler günü nasıl ortaya çıkmıştır. Aşağıda anneler gününün çıkışı anlatılıyor.

O 1864 de doğdu. 41 yaşında annesini kaybettiğinde ABD ‘yeni Dünya Düzeni’nin ana hatlarını bulmaya çalışıyordu, Avrupa’da ‘kan rüzgarları’ esiyor, Osmanlı İmparatorluğu gizli anlaşmalarla bölünmenin eşiğinde duruyordu.

Dünya ilk kez topyekün bir petrol savaşına sahne olmak üzereyken ve milyonlarca anne katledilecekken, Anna Jarvis Amerika’da ‘anneler günü’ önerisini bir kilisede kutladı.

Önerisi emperyal güçlerin dünyaya ‘kültür ihracatı’ modeli için ‘elverişli’ bulundu ve başta başkan Wilson olmak üzere, gazete patronlarından din adamlarına ve Senato’ya kadar kabul gördü.

Dünya kanla yıkanırken, Wilson prensibiyle Anadolu’ya kukla devletler oturtulurken Mayıs’ın 2. Pazar günü ‘anneler günü’ ilan edilmişti.

1. Dünya Savaşı emperyal güçlerin Pazar kapma yarışıydı. Ve bu paylaşım kavgasında sadece topraklar değil zihinler de devşirilecekti.. Emperyal güçler, zihinsel işgalin atom bombasından daha etkili olduğunu söylemişlerdi.. Kanlı savaşlar, petrol, pamuk ve buğdayın ele geçirilmesi için beyinlerin de işgal edilmesi gerekti. O yıllarda yeni bir dünya düzeni şekilleniyor, Amerikan küresel çetesi ‘tek dünya sistemi’ ‘tek dünya kültürü’ üzerine kafa yoruyorlardı.

Anna Jarvis 1948 yılında 84 yaşında 2. bir dünya paylaşım savaşının ertesinde öldü.. Ölmeden önce ortaya attığı fikrin tüketim amacıyla kullanılmasından duyduğu üzüntüyü belirtiyor, ‘Bu özel günü dini bir kutlama olarak düşünmüştüm. Oysa ticari amaçlara alet oldu.’ demişti. Demekle kalmadı, ulvi fikrinin metalaşmasına duyduğu nefretle birçok kurum ve kuruluşa dava açti ve doğal olarak hepsini kaybetti. Öldüğünde çok yoksuldu, evi bile elinden alınmıştı, bir hastane köşesinde hayata veda etti. Çocuğu yoktu. Emperyalizm gerçekleri gördüğü ve göstermeye kalktığı için Jarvis’i affetmemişti.

Adı unutuldu gitti..

Emperyalizm anneler gününü birçok ülkeye ihraç etti. Tıpkı birçok benzer gün gibi…

Türkiye 1947’de küresel çetenin kucağına düşünce ‘Amerika, canım feda sana’ şarkıları eşliğinde , NATO için Kore’ye asker yollayacak, Amerikan üslerine ve barış gönüllüsü adı altında ajanlara kapılarını açacak, süt tozları içeçek, Amerikan eğitimiyle zihni bulandırılacak, Hollywood filmleriyle küçük Amerika olmaya özenecekti… Anasıyla babasıyla tüm millet yokluk ve yoksulluk içine sürüklenir, ülkenin tüm varlıkları küresel odakların eline geçerken Anneler günü en yoksulundan en varsılına kutlamakla övünülen bir güne dönüşecekti…

Milli günler hızla solarken ‘küresel günler’ öne çıkacaktı…

Bu millet anasının değerini her şeyin üzerinde tutan bir millettir. ‘Cennet anaların ayakları altındadır’ diyen bir dine mensuptur.. Anasına atasına yılda bir gün değil yaşadığı her anı adayan bir kültürden gelmiştir. Emperyalizm için bu tehlikelidir ve değişmelidir

Her şey sahteleşmeli, tek bir gün analar için tüm alış veriş merkezleri kampanyalar yapmalı, parası var yok herkes sokaklara çıkmalı, alabileceği ne varsa almalıdır.

Küresel ekonomik işgal bir yandan, sırtlan dişlerini etine geçirdiği millete   öbür yandan  .Kılcal damarlarımıza kadar sızan ‘kültürsüzleşme örneklerini kendi yaşamınızda yakalayın Anneler, babalar, halalar, teyzeler, sevgililer günlerini coşku içinde kutluyor musunuz…

Avrupa’da Müslümanların kılıçtan geçirildiği 1 Nisan gününde eşe dosta şakalar mı yapıyorsunuz, sorgulayın…

Emperyalizmin tarifini mi istiyorsunuz Günlük yaşantınıza ve değişen değerlere bakın…

Analarınızın, atalarınızın değerini yaşadığınız sürece unutmayın

ANNELER  PERİZ YAPIN                                                           

Meyveler besleyici ,sebzeler temizleyici “Nüfus kağıtları pembe de, olsa, yürekleri mavi dır”                                              

BENİM İÇİN 365 DEĞİL TAM SONU OLMAYAN 366 GÜN 

Sen annenin karnındayken annenin almış olduğu gıdayı damak tabını al. Ninenizin sarı değirmenlerini , havanları çıkarın. Taneleri artık sis çekin , kökleri havanla dövün ve evinizin değirmencisi olun. Un, ekmeğini ,tandırlarda ,fırınlarda , içeceğini ,yanı kısaca her şeyini, kendin yap ören, tüm dünya kadınlar, güçlü marifetli ve başarılıdır.

Anne karnından ve devam eden süreç çocukluk, gençlik ,delikanlılık ,orta yaş, yaşlılık ,ve ileri yaş ,vücut kendini yenileyerek gelir ,bir pırtıdan et ve kemik yapılanır ,alınan ,mineral ve vitaminden beslenerek vücut tamamlanır  enerjiyle yaşam başlar ve biter.

Bunlarla beslendiniz “ RABBİM “doğa  tabiata mineral ,vitamin gönderildi şifa için Bunun farkındaysak her şey yolunda demektir. Ama bir şeyler ters gidiyorsa onu kendimizde aramak lazım.    

                              Daha vakit var deme, sevdiklerine zaman ayır.

       Sen sevdiklerine zaman ayırmazsan, zaman seni sevdiklerinden ayırır.. 

ÇANAKKALE KORKULARI ÇANAKKALE ANADOLU KADINLARI

Birlik .Beraberlik. Dirilik . Diriliş . Anıtı  : ÇANAKKALE             

VİRÜSLERİN KORKULU RÜYASI

 Kadınların çocukları oldu çocukların torunu oldu ,torunların torunu ,şimdiki torunlar gelecek nesline torunlarını yetiştiriyorlar ,şimdiki nesil asli ,kültür ,töre ,hak ,adalet ,çocuklarına aşılıyor ,atalarından miras kalmış ,mirası hak yolunda torunlarına anlatmayı hayal ediyorlar

Var git hele şansını bu topraklar da zorlama…Bu topraklarda hamuru ile yorulmuş kişiyle bilek güreşine girişme…Hak ve   Adaletin terazisi bu topraklardan geçer

Yaratan öyle yaratmış hiç farkına varmadınız mı …Yok edemezsiniz varı  , yok etmek, yok olanı  var etmek  ALLAHA Mahsus dur. Ne ,ne kadar yok etmeyle uğraşsanız  yoklar bu dünyada yok olmayacaktır…

YOK ETMEYİ DÜŞÜNENLER BİLSİNKİ  yok etmeyi hayal bile edemeyeceksiniz ..  İşt..İşşşşşşşt ..sana  söylüyorum uyanİşşşşşşşşt..uyan geldik.. Son durak…

ANNELERİMİZ  VE  KADINLARIMIZ     

Şu anlarda gerçekten kurtuluş savaşı  veriyoruz her şey kadının annelerin elinde şu anlarda Çanakkale  savaşının 101 ci yılı Çanakkale  anıtına gidin Türkü . Kürdü. Laz ı .Arap ı .Çerkez i .Rumeli si .Yörük. Pakistanlısı .Filistinlisi. Azerilisi. Azerbaycanlı sı .

Niçin savaştılar Osmanlı  ve TÜRKİYE için .Anneler.ve Kadınlarımız Her milletten Bu toprak için... Annelerimiz gidin anıt önünde dua  ve resim çektirin  ve savaşı  bir daha kazanın

Savaşan toplumda suç yok gözleri kan bürümüş geçleri savaşa sokan liderlerde suç çünkü onlar savaş suçlusu….Hep gelecek çıkar peşinde…….                    

Bir ANZAK ANNESI  oğluna şöyle haykırır o topraklar bizim değil niçin savaşa  gidiyorsun oğul hiç cevap vermez annesinden hatıra olarak TOKAT KALIR….İngiliz’e de Sıkmış olduğu yumruğu OSMANLI tokadı hatıra kal dı….. Ama merak etmeyin  Uzaktaki anneler Atalarınız için üzülmeyin onlar bize emanet..Bir  TÜRKİYELİ Sözüdür….. 

OSMANLI TOKATI : Açık bir el, sıkılmış bir yumruktan daha güçlüdür.       

8  MART KADINLAR 5 MAYIS ANNELER GÜNÜ 2 GÜN HATIRLAMA DEĞİL    

İNSANLIK VE GELEÇEK İÇİN 365 GÜN HİKMETLER VE NİMETLER

TÜM ANNELER SAĞLIĞIN VE GELECEĞİN İÇİN BÖYLE DÜŞÜNDÜ…YA.SEN…     

Ve "RABBİM " Anneyi Yarattı. İnsanlar O'nun Merhametini Anlasın Diye.      

 2016 ANNE YILI HER ŞEY ONLARIN ELİNDEN GEÇER HER BAŞARININ ARKASINDA KADIN  EŞİTTİR  ANNE VARDIR    

Anne karnından ve devam eden süreç çocukluk, gençlik,  delikanlılık, orta yaş, yaşlılık, ve ileri yaş ,vücut kendini yenileyerek gelir, bir pırtıdan et ve kemik yapılanır ,alınan ,mineral ve vitaminden beslenerek vücut tamamlanır  enerjiyle yaşam başlar ve biter.

Bunlarla beslendiniz “ RABBİM “doğa  tabiata mineral ,vitamin gönderildi şifa için .Bunun farkındaysak her şey yolunda demektir .Ama bir şeyler ters gidiyorsa onu kendimizde aramak lazım.  

Rabbin bal arısına şöyle vahdetti ¨Dağlardan ,ağaçlardan ve insanların kurdukların çardakların dan kendilerine göz, göz ev  edin Sonra  da her türlü meyveden  yede rabbinin sana yayılman için belirlediği yolları tut ¨Onların karınlarından renkleri  çeşit ,çeşit bir şerbet çıkar ki ondan insanlara şifa vardır .Elbette düşünen kimseler için bunda  alacak ibret vardır .

Sen annenin karnındayken annenin almış olduğu gıdayı damak tabını al .Ninenizin sarı değirmenlerini , havanları çıkarın. Taneleri artik sis çekin , kökleri havanla dövün ve evinizin değirmencisi olun. Un ,ekmeğini ,tandırlarda ,fırınlarda ,içeceğini, yanı kısaca her şeyini, kendin yap ören, tüm dünya kadınlar ,güçlü, marifetli ve başarılıdır.

 Dünyaya yeni gelmiş gibi sıfırdan başlayın bakın görün her şey yoluna girecek .Anne dedi mi yapar.

                        Daha vakit var deme, sevdiklerine zaman ayır.     

             Sen sevdiklerine zaman ayırmazsan, zaman seni sevdiklerinden ayırır..

Nimetlerin hikmetlerini tanıma yolunda atacağımız her samimi adım bize tüm şifalı  sırlarını açacaktır inşallah. Kâinatta ve içimizde saklı olan enerjiyi keşfedip aralarındaki ilahi münasebete vakıf oldukça her şey daha iyi anlaşılacaktır.         

                     Yaşayan dünyada bir aile projesi yanı bir Anne                

Şöyle dönüp bakın kimse istemez orda olmak bir şekilde hapis yatan çocuklu anneler görsel diyoruz ama görmüyoruz.

Bence özellik yapılarak çocuk büyüdükçe pişmanlık duyan anneler için ayrıcalık yapılması hapiste büyüyen çocuklar ruhsal durumları düzeltilmesi o çocuklar  anneyi ayırmadan sağlık ve sosyal yaşantılarını gelecek toplumlara eğitimli daha yetişkin çocuklar ve gelecek günlere daha iyi gelecek .

Annelere özel yapılmış hapis evler annelere meslek eğitimi  veya plastik kelepçeli bileklikler özel ev hapisleri çocuklarında eğitimine de önem verilmesi gelecekleri tehlikeli dünyada depresyonlara dikkat edilmesi önemli ve gerekli bir proje ve hiç kimse isteğiyle hapis yatmaz sürükleyen kader rüzgarıdır .

                 İnşallah geleceğin anneleri ve yetişkin başarılı çocuklar

               GELEÇEK  te ÖNCELİKLE ANNE ,Babayı daha iyi anlarlar.                

               Hürriyet kıymetini hapis ol da gör ,Paranın ve sağlığını kıymetini

                             Gurbet  elde parasız sağlıksız kal da gör.

                          Bol gününde olanlar dar gününde bulunmaz

 

Tek Zor günlerini yalnız atlatan, Kimsenin yokluğunu hissetmez. Çünkü ”RABBİM “  yanındadır      

 

 Borsayı öyle kurmuşlar ki dünyayı yok etmekteler..  

Saat 05.30 25 Kasım Bu gece üşüdüğünüz gibi..29 Kasım toprak uykuya geçiş artık çok sert soğuklara maruz kalmayın sıkı ve yün giyinin dağlardayız yakında yaylaya daha sonra kademe şekilde inişe geçerek her kademede kuş yaban hayvanlara sapanlar çatallar dikerek inişe geçtik yükseklerde kışı geçiren yaban hayvanlar yem bulamadıkça onlarda kademe şekilde inecekler yolda onlara bırakacağımız otlar yem sert kışı atlatacak sizlerde bulunduğu bölgelere de şehirlere inmemesi için orta yükseklere yem bırakın onlar bıraktığınızı bilirler...saklı şifa sırlar kitabin dan doğadaki yaşam bölümünden kısa alıntılar..

Gerçekler göründü  

45 Sene doğayla baş başa bir avuç tohumla 10 yıldan beri doğa kaybolmasın tohum atarken mücadele ederken 11 kasımda bu geleceği gören gözler gecikmişte olsak gecikmenin ilk adımı başarmaktır başarılar Türkiye doğa dostları BİR BAŞLADI MI SONU GELMEZ BU GÜN 11 MİLYON FİDAN yarın yeni gelecek fidanların müjdesidir. saklı şifa sırlar kitabından son mektuplar, bir avuç tohum ve bir fidan bölümünden kısa alıntı..

11 .11 2019 yeniden doğmak .Gelecek doğaya çöl olmadan yaşam sunarken gelecek neslinize bir nefes verecektir... Bir fidan zamanla bir kuşun konması için sizlere duası yeter

Eksi 25 derecede fide 

Sen yeter ki iste her kolaylığı verir                     

İşimizi işinizi Maskeli Şeytanlardan

Yolumuzu Düşmanlardan Kapımız Nankörlerden

Uzak Olsun İnşallah.

Ramazan boyunca

Geçmişinizi tanımayan bir adam karşınıza çıkıp nankörce konuşuyorsa bilin ki o şeytanın balçık çamurundadır

Bir avuç tohum

2008 de Çoban tarafından kurulan  Bir avuç tohum projesi toplumda ne kadar yeşili seven insanlara ulaşmak ama bunun bir çok aklı fikir nefise gömülmüş insan oğlu çıkar düşünceyle her şeyi göze alarak kurmaktı  evet zaman geçse de hiçbir talet etmeden göndermek amaçtı ve amaç olacak..

Bir zaman  geçti toplumdaki üye olmak isteyenler ilk düşüncem çıkarınız ne olacak demeye başlayınca hemen karar verdim hey çoban sen tek orduya bedelsin haz geç bu üyelikten der demez üye almadan fes ettim ama geçecek zaman içinde bu aklı nankör insanoğlunu da yaz …

2009 Anlatsam 2010 anlatsam nankör ve fırsat insanlığı yıl 2021 şimdi anlatayım Tarih 12 04 2021

Ramazana girmekteyiz bir şirin yerde her kaldığım  bölgede geleceğe bir tohumu atmak için bir arkadaşıma ve oranın başkanına 2020 söz verdiğim yeri çimlendirmekti ay yıl geldi işe başladık aynı yılın 50 gün öncesi yeri sürdük ve 7 gün sonra gübreleme atım ve ilk yağmurdan sonrası daha ileriki yıllarda attıkları çıktı çıkmaya başlayınca hemen bedinki Aşılama yapma aklıma geldi hem kara verdim her 10 günde 4 bölümden oluşan 400 metre karelik alana olarak her 7 günde 2 şer kilo çim atarak sık dokuma çim sağlarım ve özel otomattık suyla da yağmurlama yaparak yeşil alan sağlarım düşünerek işe koyuldum..

İlk işim su çekmekti su çekildi diğer malzemeler içinde eski dost arkadaşlara telefon ederek borular fıskiyeler geldi karşılığı olmadan ve bendeki tohumlarda kendi alanımda çoğalttığım tohumları kullanmaktı ve de kullanılacakta..

Ta tarih o geçeye bakalım 12 04 2021 görevli kulübesinde uğradım akşam yoldan benim araba gelecek içeri alıver derken o arkadaş in arkadaşlarında oturmakta baktım ki tanıdık geldi orayı süren arkadaş ( Bu rayı 2008 analiziyle düşünerek okuyun ) “hemen orayı bir daha sürecektik le başladı bende vaz geçtim dedim aşılama yapacağım dedim tekrar dedi ki neden masraf yapıyorsun dedi bu kadar bende dedim ki yeşillik ve bu bir avuç tohum projesiyle yapmaktayım dedim hin ve nankör kişi şöyle der sende onlardan yeşilleneceksin değil mi der” İşte insanlık akıl şuur düşünce yapısı bu kadar dır başka söylemeye gerek yok zannederim..

Evet “akıl şuur olmayan” bir dünyalarına canlı biyolojik dünya yaratmaktasın “akıl şurada” çöpten kurtarıp yeşil yapma hayalleri varken sizler düşünün bir gelecek zaman içinde bu musibetler artmaz mı. Sırlar kitabin dan Bir avuç tohum projesinden alıntı tek kişilik gruptan..

Yıl 2013 2018 geçmişi 45 yıldan beri  

Bu gün işlerini ne yaptın hiç ....yarını olmayan yarınlara attın tevekkülle yola gitseydin bilirdin zaman vakit geleceğini. vakit içinde vakit geldiği iş bilir inancını tamamlar, zaman ve vakitleri dolu ,dolu geçirirdin...Senin için yarına bıraktığın bir kısım işleri zaman vakit içinde tamamlar ,diğer vakti beklerdin....Kendine sor yarını olmayan yarınlarına işlerini hep erteleyeceksin...Zaman vakitleri tanıyasıya kadar.. Tam 90 gün ve zaman dolu olsa da bir sene kaybımı olmadan 80 saat uykusuz geçen zamanımız...364 gün kazandırdı sadece bir zaman...Tam 80 Saat..

Doğa beklemediği gibi kimse seni beklemez o an anı yarın dediği günü ertelemeseydin...ne kaybettiğin günü ne de ertelediğin yarına neler kaybettiğini hiç mi hiç bilemeyeceksin...

Bazen yapraklar büyük olur yumrusu ceviz kadar ,bazen de yapraklar küçük mü küçük olur yumrusu karpuz kadar...Dağda yolda yolu olmayan yerde, bazen çadırda ,bazen de çardakta, bazen de ormanda ,fırtınalar, gökler yarılırcasına, yağmurlarda, karda ,bak hala yazıyorum ulaşıyorum okusalar da okumasalar da yaş 61 elimden bu geliyorsa, yanlışı doğruyu bildiğimiz kadar yazıyor çiziyorsak, Hala hiç bir şey bilmediğimiz gelecek zaman vakitti bilmediğimiz gibidir hayat...Her şeyi biliyor diye yarınlara atarsak bil ki hiçbir şey bilmiyoruz...İstediğin kadar oku, bil ki okumamış gibisin...

 Bilip yapamadığımız

Sadaka sadece para

Değildir,konuşabilmektir,dinleyebilmektir,anlamaktır,yazmak,ilim,bilim,bir arada tutup yaratılan insanoğluyla paylaşmaktır.. Tüm canlılar için bir paylaşım, dünyadaki yaşam ortamında bir avuç tohumla doğayla paylaşmaktır...Ulaşıp ulaşılmayan her dünya yaşamı için de “bir dirhem bağış” bu sistem yaşam alanınızı yaşaya bilmek için etkilidir.. Her bir bağış bir avuç tohum dünya üzerinde yaşam atılan tohumla başlar.. Bir tohum canlılığa bir canlılık yaşam bir yaşam sağlar..

Göç yollarında ,ulaşılmayan yerlere ,ulaşır, bir bağış çiçeğe, çiçeklere konan arı, oradan  ağaçlara, ağaç üzerinden,rüzğarlara,yağmurlarla,fırtınalara,kazırgalarla,ovalara,bağ bahçelere dağlara  ulaşır...Gelecek nesil ulaşır ,yaşama yaşam katar, yaşamın biraz uzatmak atılan tohumlarla uzar gider...

Hep yok etmekteyiz, gelin bir avuç tohumla inadına dünya insanına gelecek nesilleri yaşam sunmak elinizde, yok olmayı durdurun bu duyumla sizle başlar...İlla ben sen değil insanoğluyla başlar...Şeytan hep kulağınıza üfler üfleyecek ,bunu da  yanlış düşünecek ve düşündürülecek siniz...

Ama zaman ve vakit geldiğinde çok iyi anlayacaksınız...VE Düşünen o gün bir dalı kıracak bilseydi odalı dalda sevmesini bilirdi gelecek yıllarda ağaç olacağını.. Çoban sadece hatırlatır konuşur söyler, ve yazar...”Niye dünyada bir dikili ağacım ,ağacın olmasın”.

Ona konacak kuş, yuva yapacak böcek, doğayı temizleyecek ,dal ağaçların duası  sana ve nesline de yeter...Tüm canlılar her sene yapıyor, insanoğlu hep yıkıyor, Çoban da bu yok olmayı durdurmak istiyor.

İnsanoğlu inadına yok etse de, Çoban inadına “Allah’ın ve tanrının yaratanın izniyle” yaşatacak....

Bu kervan çok tan yola çıktı, herkes der, çoban dağlara hep tohum atmaya gidiyor, arkasında hangi  güç var der dururlar..

Bilselerdi yaratanın gücü varı bilirlerdi hayatın varını...

“Çoban bir gün oturur bir lüks yerde, birde yanmasa da konuşur dururlar duymamak mümkünümü ,Oradan arkadaşına şöyle der, ya sen konuşan adansın, senin görsellerde ,arkadaşların var birde sen makamlısın, duvarda asılı diploman var ,herkes sağlık için arar dururlar..

Çık görsellere elimizde şu ot var patlat, yok satalım sana şu kadar buna  bu kadar verelim, bizde para kazanalım...Elimizde tonlarca bu var hepsi satılır...OTURAN BİRRİ SESLENİR PEKİ REKLAMI KİM YAPAÇAK...Ya adam mı yok üç beş verdik mi eski vahşi batıyı arabalarla gezenler ,sakat kılığında dolaşırken suyu içerler, tazı gibi koşan adamlar varken ...Bu devirde para için koşanlar çok sen parmak oynat oyuncu çok.”

Aradan üç ay sonra ..Kim ne kullandı geçti mi yok ,sakatı sakat etin ,sacı varken kel ettin ,bacaktaki kılı alırken eti kopardın.. Okuyan her kimse doğru değil mi...Aldanmayın her şey yerli yerinde kullanılırsa bilin hep si şifa olacak, tek yolu bilin ki araştırmacı aktarlar, diyetisyenler, bu işte okumuş doktorlar...Eeee bu doktor söylüyor...Hayır o sağlık varsa para yok söylüyor...Siz bur da şaşıyorsunuz...Konuşan adanda şaşırmaktasınız...O SADECE DUVARDA ASILI...

Sonra ne oluyor biliyor musunuz ,bu işte para var derken toplayıcı köylü kim varsa  fırsat bu fırsat diyor, alıyor motoru ağaç tepelerindeki otları, motorla kesiyor ,zamansız zanlı bakmadan yoluyor yoldukça yoluyor...Orada ne bitki kalıyor nede gelecek zamanda bitki bitiyor...Öncekiler malı satıyor, sonradan toplayıcılar köylüler çöpe atıyor.. Sonuç ne sağlıklı insan olunuyor nede seneye bitki yetişiyor...Son kırk yıldan beri bir iyileşen var mı  sadece yerinde kullanan, ayakta oda uzatmaları oynar...

Çünkü “rabbimden” şifa Dua  istemiştir bir su bile şifadır...İsteyeceğiniz tek bir şey var ise Tevekkülle iste o sana gelir...Bu kıyıma sonu da Çoban bir avuçla ,bir kilo ile ,bazen de yüz kilo tohum atarak bazen de gerekli yerlere ağaç dikerek yıl her ay her şeyi zamanda “rabbim bana ne verdiyse” tohumu atmakta...Bu Çoban...

“Bir gün adamın biri doktora gider, doktor bey çok acele işim var ilacı ver gideyim haydi haydi der...Doktordan çıkar  Eczaneye koşar ilacımı ver hemen gide cem haydi sende çabuk ol der, senin bende ilacın yok doktor bey  doktor beyin yanındaki mezarlıkları otur diye yazar dinlenme vermiş...

Vay nasıl olur doktor benle dalgamı geçti der, doktorun yanına gider, Doktor bey benle dalgamı geçiyorsun der.. Doktor elinden tutarak MEZARLIK PARKINA GÖTÜRÜR  ,

Bak kardeşin sana tavsiyem bunlarında çok işleri vardı, giden gelmiyor, demek orda da sıra var, işini bitirende gelemiyor, Dünyadaki işlerini bitiremedikleri gibi, orada da işler bitiremiyor bu ne acele, sana yazdığım reçete, musallat taşı ,mezarlık içleri park dolaş dur zamanı vaktini geçir, oralarda da işler bitiremeyeceksin sen en iyisi, biraz oyalan Dünyalıktan ve MALINDAN uzaklaş, eş dost ziyaret et vakit gelince gidersin acele etme...

Bizler hep bir ilaç olsun hastalık garanti olsun der yol alırız...Geçmiş olsun ..Acele etme, edersen bil ki yarını olmayan dünyada nasıl tanırdınız sesini duyarsın."...

 ARŞİV DOSYASINDA ADEM GÖZÜYLE KAYBOLAN SERVETLER 


İster neyle takip ederseniz edin bilin ki hep yanıltacaklar. .sonuçta dünya malı var.. Uydu her zaman doğru söylese de insanoğluna uydu anlaşamıyor...Gene ekim alanları gene kesime gelmemiş orman kesimleri ... Memuru da ,kesimcide ihale alanda kes Allah kes.. Keşfe çıkılsa inanın Fatih sultan ayağa kalkar en büyük cezasını keser.. Olmayacağını bildikleri için kontrole gelenlerde ayrı telden çalsa haritada tayin yeri ayartırlar.. Ondan sonra her çalsın zurnalar..

                                  Selçuk uysal çoban saklı şifa  

ZAMANLAR KİMLERE YARIYOR  1956 DAN 2008 VE GELECEK ASIRLARA YILLAR.

Evet bir seyahat sonucu neden uzak şehre gittiğim ve her gidişimde bazı insanların kopya yüzlerini görmek beni üzse de elden bir şeyler yapamadığım beni üzmekte..

 

Yıllar önce “Bir şehirde kaymakam vardı her gün hakla birlikte madiği yardım etmese de manevi güç verir ve yardımları kontrol eder eksik ve fazlalıkları bulup tamamlar bir üstte raporlar halimde sunardı “ama ne yazık ki o yörenin A takımları halkı uyandırmasın sadece bir masa göstermelik bayrak masada otursun maaşını alsın kafa sallasın diyen zihniyetler şimdi tekrar sahnede yerel seçimler yaklaştıkça o il ilçe parsel ,parsel kim ve kimlere yarar işler hale getirmek içten ve dıştan gelen desteklerle halkı uyutmak. 

Dedik ya secime kadar halk kral adayı seçim günü kral seçim sonrası unutulmak.. vekil seçimlerin vaatlerinde menü ne var ,menüde neler var neler halkı kral adayı seçim günü kral seçim sonrası neredeler “yok yoklar”. 

Der halk siz bir daha gelirsiniz gelirler üç maymunu oynayarak gene kanarsın şirin maskelileri altında yatan nasbını almamış çok insan olduğunu göremez gene nefis çıkar için bir günlük kral olursun sonra yoklar gene başka bahara kaldı der kendini avutursun... 

”Bir gerçek yaşanmış olay bir gün kaymakam bir köye gider köy halkı katmer börekler açar.., Kaymakam seslenir bu köyde hiç et yok mu”...Kısaca ve çok uzun hikayesi var.. Bu makamlık ve ya koltuk yeme dünyası” Kimse oranın mülkü amirisin gelim beyler muhtarlar şu dağıttığınız sosyal yardımları kim kimlere verdiniz denmez ve anılmaz...Ora artık A takımım elindedir...
 

Gene seyahat kasım ayı şimdiki ay ve sene bir yer ve her yer devlet devleti sistem içinde 30 40 yıl toprakları bağlamak ne diyeceksiniz 1976 dan 1990 5 yıllık planlama sit alanları ev birinci derece tarım alanları ve sonra dan o gitti bu geldi ve daha sonra gelecekler hep aynı tezgah şimdi gördü me bakalım sene 2013 / 14 birinci derecede ekilebilen topraklar o koltuk üstünde oturanlar bu yerleri kim kimlere vereceklerdi (23 bin dönüm arzı 3 bin dönüm bin ve küsülü devlet arazileri koltuklar parsel, parsel almışlar) 

Yozgat Yerköy Kırşehir çiçek dağı kim kimler ne yapacak hiç ekim alanları kimlere parsellemiş daha sonra kimlere parsellenecek.ve bunun gibi nice yerler.

Şimdi ise yeni kısa ve öz 11 2018 orman kontrolleri yapılamadığı gibi kim ne kadar yerse bölge halkından ve işletme yeklilerden uzun yolu merkezden kimler kimin cebinde ne olacağını bilmeden ellerini avuçlayan parmakları oynatan bir tepsi baklavaya gidenler ve bundan sonra gidecekleri halde o yerlere kimlerin geleceğini uygulayan uygulatanlar şimdide 25- 30 sene de yetişecek ağaçların şimdiden törenlerle ağaç dikme gelecekte kimler o yerler parsellenmiş olacak bu zihniyette sen üretme felsefesi den öteye gitmez. 

Birinci derecede verimli tarım ilacı kullanmadan mahsuller ve kısa zamanda” zeytin ,badem ve ceviz ağaçların dikilmesine ortam varken neden yağmur almayacak cam fideleri dikilmekte çam tepeden suyla beslenir aldığı oksijenle insan sağlığına fayda gösterir ama dikilen toprak alanda 25 senede değil 50 senede yetişmeyen cam orman planlanan yerler kimlerin elinde olacak hiç üretime gelecekte bir kıtlığa sebep taşır kim kimler. 

Bir sorgula o yerlerde ekilen her yıl mahsul Kütahya uşak Denizliği buğday saman yanı kısaca  gelir kısa zamanda varsa neden uzak ara oynamaktalar sorusu hep kafanızda olmayacak.. 

Sizler hala rüyanızda derya denizlere kulaç atıyor buğday ambarında geziyorsunuz uyan millet uyan.. Yarınlarınız çok geç olacak.. Bilin yarın hiç olmayacak....Çünkü illüzyon da olacaksın .İŞGALCİLER yok var var olanı yok yaparlar..

                          selçuk uysal çoban saklı şifa.. 

 Hasat zamanı gene yanlışlıklar ,harman zamanı biçer döverim kesimi. Her sene ithal sebeplerinden bir tanesi .Kesilen saplar 25 cm 30 cm dayanmakta, bu bir milli servet kaybı...

Biçer iciye sordum neden böyle...Efendim tarla engebeli ,taşlı ben ne yapa bilir.. çiftçiye sorduk neden temizlemedin...Maliyet...Tarımcıya sorduk... şimdimdi cevaplayamam...Peki size söylesek ne dersiniz...O kadarcık tan ne olacak.......Evet ne olacakla kapatırsınız...

Bir kağıt kalem al...yaz Türkiye de ekim alanları ne durumda...Cevap...Yok...Peki 1 ci derecede ekim alanları mevzuatta geçiyor buraları neresi...Öyle bir şey var mı....Peki hangi buğday ekiliyor...bilmem....Anız nedir....yakmak...Akla neden yakmak geliyor...İş daha kolay...Peki yasak olduğu halde neden yakılır...Her halde eleman eksikliğin den....  


Peki ekilirken yok kontrol yok bu kadar elaman nerde...ne biliyim...Onu da geçelim hasat zamanı kesilen faturalar tonlarca hayalimi kdv ler kimin ceddine gidiyor....Bilmem....Ona bilmem buna bilmemle geçinip gitmektesin memur işini yapmadı, sen kdv yi kestirdin yaptın bir şeyler sonradan ona yok buna yok dedin maliyet dedin geçtin şimdi otur hesap yap....Nerelerde devletin maaşını aldın yetmez gibi halkı geleceğini yok ettin hükümet planlarını askıya aldın aslı üretimi oyaladın....Bir kaç gün sonra gel ecem hesabın benle tutuyor mu...Şimdi hesap yapmaya başla...25 cm’m ve birde neler yaptın kurnazlıkla bir lokma hesabını

Tabi eski düzen çiftliği kaybolmasın diye, ekmeğini yediğin halde ,devamı gel daha sonra yazalım..

Ahmet  ağaya 20 ton fazla kes, ormancıya da ona da az yukarı az aşağı kes ,nasıl olsa devlet zengin...
 

Pembe dünya içinde yüzerler sahada inmeyenler der kağıt üzerinde maşallah bu gün Türkiye de verim fazla der kağıt üzerin de. Bir de bakalım acaba öylemi.. 

O yörelerin söz hakkı A Takımların, tarım kuruluşlarında sözüne kanaat ve kağıt getirerek 10 dönüm ekilir 100 dönüm gösterirlerse 100 dönüm 1000 dönüm gösterilerse ve devleti yolmak hükümeti sömürmek diyelim 15 milyon ton buğday geçeği ,kağıt üzerinde 20 milyon ton çıkıyorsa ama merkez raporlarında 20 olarak bilirler arada ki 5 milyon buğday armış gibi almış oldukları dönüm başı destekler nerede soygun yapan ve soyguna eşleşen A takıma itimat eden oranın memurunda bilerek bilmeyerek soyguncu olur. 

“Verilen her destek ekilen her ürün soygunu sergiler ve açık verilir ama merkez her bir karış toprak desteklemeleri incelemek ise verim ve üretim verir örneğin 100  yerine 1000 dönüm ektiysen gelirler farklı olur hesapta ağır olur.

“Disiplin varsa gerçekler vardır”

Devam edecek

Tarım kutsal bir nimet “Allah tanrı yaratan “ tarafından gönderilen bir nimettir bir ülke onla ayakta durur. Ama ne yazık ki bazı güçler bazı bazı insanlar bu gönderilen aslı ürüne her türlü sahtekarlık yapmakta buda insan sağlığını bozmakta. .Birde hasat belirli ölçüde kesilmemekte buda ülke servetine zarar açmakta ,son olarak ta anızlar yani saplar yakılmakta orada canlıların yanması ekolojiyi bozmakta, Daha büyük boyutu hasat sonrası zehir atılarak yok edilen saplar daha sonra ekim yapılan alanlarda gelecek mahsul hem verimsiz ,hem de insan sağlığını bozmakta bu da saman ve buğdayı ithal etmekte....

Doğru ekim ve uygulama olsaydı her zaman o ülkeyi ihracat durumuna sokar ve insanlara daha şifalı buğday gönderilirdi... Ama insanoğlu gene seni tahrik eder, elimdeki verimli toprakları almak ister nedeni bu topraklar gübre istemez bu taze topraklar bir şekilde ileride bozulacak diye ve kendi alanları topraktaki 52 mineralleri kaybolduğundan bu topraklara göz diker her kesin gözü hayat su da olsa bilin ki gözler tarımdadır...

Hem yer altı hem yer yüzü verimli araziler olduğundan her türlü baskı politikayı kaosu ön planda tutarak ellerinde ki maşa ile içeride vaatler vererek seni yok etmek için her türlü oyuna girerler, bunlar darbeyle alamadıklarını seçimle alacaklarını sananlar bir kere daha duvara toslasalar da ,bunların planı bitmez ,şimdi gelecek günlerde onlarla bir olanlar şimdi masun yüz maskelerini takarak algı operasyonlarıyla ,yanı beni kandırdılar halkı sokaklara dök imajları bir algı operasyonlarıyla gene halkı kaos planlarına sokmak....

“Hey dış dünya bu maskeler çok gördük artık yemez yemezler” sen bu dağlardan geçmemişsin ,şehirlerden geçmemiş masa başlarında ,oturarak plan yapmaktan öte gidememişsin....Bak sadece bayrak kalsa bil ki o bayrakla topluluk oluşur bu sefer bu halk ver bastığı yer vatan olur aklını başına al”

Devlet içinde öyle çalışan var ki eski düzen gelmesi derya denizleri kaybetme korkusuyla bu vatanı bile bile satarlar, Yılda öyle destek faturası kesiliyor ki gerçek kesilen faturayla nasıl açık veriyoruz dersiniz. .Bu para halkın sen artık göz olursan bu paralar sana yatırım destek olarak döner...Sordum neden şikayet etmiyorsunuz bir köylüye ...Neden olacak şikayet etsek adımızı veriyorlar bize musallat oluyor rahat yüzü bırakmıyor işlerimizde bir şekilde damgalanıyoruz sonra vay halimize bunlar bir sisteme oturmuşlar gidiyorlar ,bu bir şey mi ,hele devlet yardımı alanlar adamın şehirde evleri var altında arabası , tırı var adam 200 300 torba kömür alıyor 15 tl ise bir geçede 8 tl satıyor geçiyor....Dağ köylerinde oturuyoruz adamım evin önünde yığılı odunu var hala yardım alır, sen damgalandın ya misal el arabanda odun parçası görseler el arabanı bağlarlar ormancılar ama kamyon, komyon kereste satarlar 1 mert açık vermezler ,memur maaşlarıyla ev alırlar araba alırlar düğün yaparlar nerden baksan 400 bin tl hiçbir şey yemese 10 senede biriktiremez...

Bir de emeklileri gelmiş geçmiş hala çalışırlar yeni gelenlerde ya aralarına alırlar yada bir daha neyle tayin iş organize olmuş beyim....

Bir söyledim milyon cevap aldım sonra yeni düzeni isterler mi...Dağ köylerinde muhtarlarda ileri gelenleri cebe mazlum köylü tehditle evine.. AYNI O GEÇE dönen ihaleler toplu zarflar hop bir sadığa....VATAN BAYRAĞI DÜŞÜNEN KÖYLÜ sabırla evinde oturur Önderi seçilince içindeki sevincini dışarıda paylaşamaz...Çünkü yanız olduğunu hisseder...

Artık memurlarında aynı yerde 2 en fazla 3 yıl içinde yer değişme zamanları gelmiştir.. Yeni gelen memurlar ortamı bilmediğinden ne köyün uyanıkları nede memurlar devlet denizi kullanamaz...

Evet Denizler kanunu orman kanunu gümrük kanunu yasa kanunu birde şehir insanların kanunları yakında kanunlar yazı dizisinde hepsini görecek ve hepsini duyacaksınız okuyacaksınız kim ne yapmış ne nerelerde...Pembe dünyanız bitti.. Şimdi gerçek dünyanızda gerçek yaşamla yaşayacak bu halk bu toplumu önderiyle yaşatacak ...Tek vatan tek devlet toplumuyla birlikte  Tek bayrakla yaşayacak ve ilelebet yaşatacak...  

"Bir gün köye Kaymakam gelir orada oturan yaşlı bir teyzeye hatır sorar...Teyze cevap verir sen kimsin...Kaymakam...Teyze döner ya oğlum biraz daha okusaydın ormancı olsaydın itibarin daha çok olurdu bak...Kimsecikler yok"... 

                    Bu gecen sene 2017 bu sene hiç sorma    

                                            26 08 2018  

Yayladan şehre iniş saat 04 30 sabaha karşı zorlu 2,30 saatlik yol yürüyüşü.. Biraz yol zorluluğu saat 08 00 Şehir girişi ne yakın ormanlık piknik alanı inanılmayacak görüntü bunları hangi canlı yaptı...Evet bunları hangi canlı yaptı hala bulmakla zorluk çekmekteyim. .Bu gün SON GÜN  bu çöplüğe gelip nasıl oturacaklar.. DEVŞET.. Hiç değişmeyecek gecen sene on gün sonrası bu gün ki gibi.. Hep aynı...

Dağda yaşayan bir canlı belki konuşa bilen düşünebilen iki ayaklı bir canlı türüyüm...Evrim öncesi geçirmemiş hangi canlı türü yaptı...Biz ormanda yaşayanlar hepsi yerli yerin ne “koyan yaratan”  bizler doğa kanunu aksatmayan bazen düşünen bazen de anlayan canlı türleriyiz.. Acaba  Düşüne bilen akıl hangi sınıfa alıyorsunuz hangi canlı gurubunuza...

Bıraktığınız bir poşet, çam talaşı veya yaprak çok ısıya kalınca yandığını biliyor musunuz, veya bir çatal ,başka cam, Peki bir gün ateş içinde kalsanız canınız acı korku panik düşünebilen ne halde olurdunuz...Bu kadar korku yaşarken onlarda korku panik yaşadığını oradaki canlıları düşünemediniz bir yavaş hareket eden kaplumbağa kadar cesaretiniz olmaya biliri düşünen bir canlı olarak hangi gruba yer almaktasınız.. Doğaya bıraktığınız her bir çöp bilin bir gün evinizde çok ayaklı canlılar üreyebilir... Hala bu devirde bunları konuşuyorsak..

Hangi sınıf...Bilin evrimi tamamlayamamışsınızdır. Buda 22 harf 2 x 2 =4 Eşittir.. Hangi yaratık....Okulda öğretilen 2 kere 2 kaç eder...Ali okula gel...Ayşe top at...Coğrafya sor sak Konya’nın nerde olduğunu bilmezler, Matematikte 4 ten yukarı çıkmazlar, Tarih desen her kez tarihini yazmakta.

Din desek okuyup anlamazlar ,Bir böceğin kaç hücreli desek göstersek  aaaaa çok korktum derler, şimdi bunları bilmediklerine göre ormanlara bırakılan çöpler normal mı desem anormal mi desem..

Orman canlısı olarak düşünebilen bir canlı olarak  bence ne olduklarını anlayamamak bilememek  çok mantıklı...İyi ki, meşguliyet var ya hep tatil olsa...Dünya batı desene.. Hey çoban sen buralarda fazla takılma fazla durursan üstüne yapışan bir bakteri maazallah yukarlarda evrimleşirler  oraları da sen sebebiyet olma. .Gecen sene topladın bu sene hiç girişme...Onlar o akılda sen o akla uyma...Sen doğanı kendi alanını koru yeter “yaratan işini bir emirle doğaya verir afetini gösterir temizler atar..

Bazı şehirlere çiçekler yağar bazılarına cennet verildiği halde çöp yapar.. Hangi akıl hangi mantık dayanır bu hale. Düşünebilen ve düşünemeyen akıllar hangi çöplükte.. Buda sırlar kitabına girecek konu. Doğa ve bizler biz canlı türleri bölümünde..

Ya sonra..
Ek. Aynen doğru bu memleket cennet ama 9 gün tatilde cehennem Nasıl olacak bu.. Ama bilin nem dağları aşıyor artık doğanın afetleri yakın düzen ve dengeyi Bozmaktasınız Yüksek soğuk nemle buluşarak yağmur afetlerine katılacak toprağın erken soğumasıyla enerjiye dönüşüp daha felaket afetlere yol açacaksınız. .Erken sert kış beklemekte. .Denge doğa kurtarmak elinizde biraz ikaz..   

Keşfedilmeyen şifa sular...Kaybolan servetler...                        

Dünya üzerinde milyonlarca hastaya şifa olacak doğanın hastanesi..                

Zaman 20 09 2018 ..İstanbul’dan telefon gelir çoban abi geçen sene sen bizi bir yere götürmüştün o yere bir daha götürümüsün... Zaman ayarlarsak müsait bir zaman da götürürüm...Sizin tatil gününüz benim çalışma saatim olabilir ama siz aradınız benim müsait zamanım 04 /10/ 2018...O zaman program yapın götüreyim...  gelip alalım mı ...yok ortada buluşalım afyon ilinde...Tamam der tarih belirlenmiş işlerimi o tarihe kadar bitmesi ve bitirilmesi gereken işleri tamamlamak...

Tarih gelir ve buluşulur güzel bir şafak vakti kahvaltı edilir ve yola çıkılır...saat 08 30 2.30 saatlik yol alınır uşak iline 5 km kala baraj yoluna girilerek daha sonra (sağlık için konumun yazılacak) ben sadece yerleri gösterip yabancılık çekmesinler diye 1 gün kalıp onlar çadır kurarak bir haftayı planlamaktalar.. Sonunda vardık konaklayacağımız yerde kamp çadırlar kuruldu...Bazı şeyler Moralımı bozsa da gene harika doğa yerli yerinde..

Bir önceki keşif insan el değmemiş resim gibi durmaktaydı gene aynı ama yakın fabrika molozlarını halkın gelecek yollarına dökerek kapamış görüntüyü bozmakta bu rayı kimsenin bilmemesini ister gibi ferdi işler yapılan bir dünyada yaşamakta olduğumuzu belirleyen bir belge.. acilen bu konuya el atılıp cezaların yağması burası halkın halk sağlık bulması için keşfetmesi lazım bazı insanların ticaret etme yeri ve molozlarla yığma yeri değil...

Evet bir yandan burası bazı işletmecilerin avuç kaşıyacak yeri olabilir...ve burada kullanmaz kepçeyi dayar kamyonlarla taşır...İşte bu tip insanoğlu da var...Su yerinden kaynayarak ve çok derinden gelen sıcak su madenleri iflas yon yaparak ılık bir su çıkmakta ama bu suya girilince dünyanın alerjili kaşıntılarına dermatoloji  kaşıntılara.. Deri kırışıklığına demir eksikliğine bayan hastalıklarına bayan ve bayların tüm sedef gibi hastalıklara iyi gelmesi doğanın hastalara şifa vermesi inanılmaz bir kaynak...Hele çamur banyosu bir başka güzel ...Killi kaynamayan kemiği kaynatır...Su ve çamura girip çıkmak başka bir gençlik...

Hele getirisi milyarlarca doğa şifa hastanesi...Hollanda da aynı kuzey bölgesinde bu yerler gibi yer milyarlarca döviz girdisi sağlamaktayken ...Biz ve bizleri her zaman uyutacaklar moloz yığınlarla kapatacaklar.. Dış dünyanın mevzuatı bu.. Köle ve esaret içinde yaşatmak...

Daha nice yerler Yozgat Yerköy tuz ağırlıklı kaplıcalar...Ve keşfedilmemiş kerkenez vadisinde kendinden kaynayan gümüş ve altın suyu derim derimler den gelen pp 40 -70 sular. .duydunuz mu yok ama su yerinde içilirse tüm iltihapları söker ama şişeye veya kaba koyunca sudaki enerji 100 metre sonra enerjisi yok.. İşte buradaki suda aynı... Sadece madenler ve mineralleri değişik...Resimlerle yakında görecek ve duyacaksınız acilen milliği sağlık havuzu olması dileyim le.. Ve  saat 12 30 geri güvenilir eve dönüş yayın tarihi 07 10 2018 saat  21 25..

Bir Anadolu destanı...  

Tek ve seri atar sen hala orada mısın bunlar biliniyor yapılıyor. Sadece iste İsteyin uçak yapsınlar. Anadolu ustaları hükümet mevzuatlarına anlamaz önce vatan bayrak der..

Anadolu bu ustalarla kaynamaktayken ila yeni model peşinde koşmak sizce araba güzelliği değil sadece kullanıcı dikkat çekmek işte ben burada başlamakta trafik canavarı burada başlar destan olmak ister ama sadece hikaye yazar sonrasında masal olarak ve ikaz olarak başkalarına anlatılır.
.
Yani çömlek çömlektir her yerde kırılır.. Avrupa mühendislerini şaşırtan Anadolu'nun bir köşesi Aynı model iki arabadan bir araba diğer parçalanan arabadan da Amerikan 60 model ford spor arabaya diğer parçalanan parçalanmış arabaya yani parça ,parça edilir ve bir kaporta destanından başlayan boyası motoru elektriği harikalar yaratan bir işçilik ve genç çocuk yaşta çıraklar ama büyüyecekler boynuz kulağı geçecek . Alın size destan Anadaolu ustalarından çırakları ..

"Bu millete hikaye yazmayın yazarsanız bilin ki bizim çocuklar bizim DESTANI sizin çocuklarınıza sizleri uyutmak için her gece masal olarak anlatırlar"

Destanı dinleyenler ve görenler hayallerindeki arabaları getiriyorlar. "Önce anadolu ustalarından randevu alın" saklı şifa sırlar kitabin dan bu toprakların aslı sahiplerinden kaybolan dışarı giden servetler bölümlerinden kısa alıntılar..

Proje sene 2004 Adı panter ..Şimdi tarlada 10 krş bazı ürünler ise 200 krş eylül meyveleri 600 krş .

ister salca ister biber, ister sen üzüm şırası istersen nar suyu ister limon suyu ister şeftali komposu ve suyu olduğun yerde şira ve sos yap daha da ileri git soslar ve mayonez yap yapmasını öğren siteye gir piriworld dosyasını aç gıda üretim dosyasında yap şef ol birde hiç duydunuz mu tarlada para etmeyen karpuzu şeker yapmayı düşündünüz mü işte panter yapar bir zamanlar adı saklı şifa panterdi....

Çıkan kabuğu ,çekirdeği de değerlendir.. Hem de Akdeniz tatili. .Nasıl ama iyi iş değil mi.. Sakın hal çekirdekleri atma dışından pahalı kurutma makinesinde kurut sat..

Eğitim mi onlar çok tan kurnaz olmuşlar maddeleri çakıştırıp insanları tavuk zannedip ilaca bağlıyorlar altın yumurtlayan tavuk yaparlar..

Sen sadece yat dur ayağına iş gelir zannet yada söğüt altında laf eğiredur tarlada domates 10 krş bazen de etmiyor..

Şimdi kalk resimdekileri al BALIKESİR de sanayide imalatçıyı bul çünkü tek adresi bul arabana tak ve yürü çöpe gidenleri domatesleri salca üzümleri şıra yap o seni bir sene sonra sıkma fabrikası kurarsın para kazandıkça işte o zaman nefis girer oda sana kalmış bir şey.. anlamadın değil mi...

Okul bitti iş bulamadın belki sıra beklersin çıkasıya fikrin değişir. .Bekleme sana sıra gelmez ya pazarda salata sat yada tarlaya sür..

Merak etme yürüyen fabrikasın kimse sana bir şey söyleyemez çünkü sanalsın çöpe gideni kullanıyorsun..

Bekleme iş bula çam diye ..Hep derler iş iyi olacak huzur olacak.. Yap yukarıdakini huzuru bul...EĞİTİM DERİZ AMA KURNAZ OLMA..

saklı şifa sırlar kitabin dan hayaller gerçek olması bölümünden kısa alıntı.. Cebindeki savurduğun tek kredi kartıyla alabilirsin..

Ek ..Sizlere zamanında her şey söylenerek bir iş yapılırken rizikoları hiç hesaplamadan yapmaktasın pembe hayaller içinde çok paraya satmaktı ama olmadı tarlaya döktün karanlık dünyaya daldın şimdi ise rabbim verdi devlet toprak her dileğini yerine getirdi ama sen hükümetlerden  zararını ister durur umut beklersin peki çok kazansaydın  hükümete ne kadar vergi ödeyecektin.. 

Ama iş yapılırken rizikoları hesapladın mı "rabbim akıl şuur vermiş" zor durumda ne yapabilirimi hiç hesaba katmamışsın.. 

Bak sana bir hikaye...Günün birinde ıspanak para eder trenlere yüklenir kilometrelerce yol alır. Gideceği yere kadar dayanamaz hepsi yanar çamur olur. Akıllanır bir dahakine firgo firikle gönderir oda pahalıya mal olur elinde kalır küçük oğlu ıspanağı ezerek yediğini görür.. 

Hemen kolları sıvar bir sistem kurar ıspanağı toz haline getirerek satışına karar verir. .Onun arkasından tüm ürünlerini toza çevirir.. Bu gün dünyaca meşhur toz sebze pazarının sahibi olur... 

Şimdi sen kardeşim ufak makinelerle salca yapa bilirdin ve Hint fasulyesiyle hamur haline getirip ısı silindirlerden geçirerek bir titreşim kazan makinesiyle toz haline getirir kazancını 3 katlardın ve daha uzun sürelere saklayabilirdin.. Üzülme ve işinde yıkılma daha çok çalış ve bir gün her şeyin üstesinden gelirsin...saklı şifa sırlar kitabin dan üretim imalat bölümünden alıntı . 

BEN BİRLİK ANLAMADIM SİZ ANLADINIZ Mİ BİRLİK DEMEK AYRIM GAYRIM OLMADAN ŞİMDİ DEMEKTİR..

Bu gün bu zamanda birlik beraberlik var olma zamanı dağken ülke içinde hala adalet zincirini kurcalanırken ve başka ülkesini halkını bayrağını için ülke ulus için projelerini danışmak el birlikte bu ülkede seçime girmeden tuzumuz olsun diyenleri ve (başka kurumlar arkalarından yaptığına bak diyenler ) bu gün yaptıkları kışkırtmalı sözleri acaba birlik beraberliğe eşleşiyor mu bu halka halkı 2 5 8 gruplara dağılım ve kutuplaşma kime yarar nefis ve çıkar için dış dünyanın işine gelirliyi ve kar amaçlı şirketlerin eline  geçeceğini hiç mi hiç hesaplamazlar oldu ki yönetime geldiler geçmiş hesabını yapmadan gelecek hesaba oturduklarında birlik var olur mu geçmişi hesaplamayan sağlamada örtüler üzerini açmadan çok hızlı şekilde bu ülkeyi savunanları hiç ayır etmeden ve savunma silahları yok ederek askeri orduyu sağlama yapmadan sili verirler ancak böyle bir zihniyet “arıların mesafe ölçümü dans ederek bu yapay kuruluşlar ateş dansı yaparak mesafe kat ederler” ondan ki yarın yarından sonra her zaman uyanık ol “bırak gelsinler geldikleri gibi giderler” 100 yıl öncede oldu..

“Haritalar hayalleri gibi olmaz içeri girecek ganimetler yeterli kafi gelir” sen kartalın gibi kanat aç süzül sonrası kırık ok gibi dal ikiye ayrılan kanat aynı ay şekli alır var gücünle saldırıya geçmen üç koldan sarmaya benzer işte o zaman sancaklar açılır dünyanın her yerinde “kör kurt rızkını beklemez o garanti der ulu tanrısına güvenir yalnız kurtlar ise bir sebebiyet le kör kurttun yanında oluverirler dağını merasını koruduğu çobanlar gibi”

YAŞAMIN ÇİZGİLERİ

Hep yarışa girerken veya koşarken birlik bahsederler yönetim tam işler yola koyulur ya darbe ya kışkırtma bakanlar daha makama oturmadan başka makamlar gider gelir işler hep bazen askıya bazen de erkem seçime çağrılarıyla toplumun kafasını karıştırır hep gidenler ve gelenler biz gelince der durur az gider uz gider iyi kötü olmuş kötü bir den iyi olmuş halk toplum geçmişi unutuverir ve kışkırtma kaos başlar dış dünya planlar yapar bir fırsat istihaleyle alıveririz hesabı yaparken yönetime geçmek isteyenler birlikte der demeye başlar işte burada anlamadığım şey şimdi beyler diye cem sizler her giden gelen bayrak aynı değil mi vatan aynı değil mi bu toplum aynı değil mi birlikte der deyip durmak nesi bu yarış neyin nesi bıkmadınız mi bazen de bu halkın demokrasi tokatlarından bıkmadınız mi bu ülke hala birilerinin bu topraklara gözü var hala anlamadınız mı.

Geçekler dedik ya tama 73 yıl söylenir yöneteceğiz ,yöneteceğiz derler seçim, seçim der yarışa koşarlar peki bunun kısa yolu seçim gelmeden hep birlikte yönet olamaz mi şimdi birlik olmuyor sanız bu dünyaya bir bakın ne zaman birlik olacaksınız siz veya destekleyen başkaları gelince mi birlik olmak sözleri ortaya çıkmakta bayrağı vatanı halkı koruyacağız der dururken oklar size gözükmüyor birlikte olmayacağınız dayanamadığınız koskoca 20 sene içinde giden akıp giden zamanda önümüzdeki ilk 5 yılda mı sizler ok hedefinde değilken acaba ülke bayrak değişirken halk esir esaret altına sokulurken ülkeyi parçalara bölmek için mi birlik evet birlik diye bağırılan şey sonra gelecek birlik mi oluyor artık çıkan yeni birlik kurun kurumlar şirketlere seçimi den sonra sizleri bir yerlere yerleştiririz mi yerleşiriz mi düşünürsünüz hep diyecek akıl.

“VAY Kİ VAY VAHŞET Mİ VAHŞET”

Hele bu zamanda düşmanlar her tarafı sarmışken bu da yetmez içerden sarmışken hep bir “ağızdan koro gibi birlik demek” dış dünya ile mi gerçekleşecek geçen dönemler geçmişi görmeyen gelecek nasıl birli olabilir..

Bir gün çarşıdayım kadının biri kapkaçlıya kaptırmış çata mı çaldı koşun kurtarın der hırsız önde kadın millet arkasında uyanık hırsız köşeyi döner dönmez hırsız var yakalayın öndekini der bağırır tabi aksiyona girenler hırsızın önünde hırsız varmış gibi koşarlar kadın en arkada millet koşmakta hırsız koşarken öndekileri koşturmakta o kalabalıkta hırsız birden köşe döner öndeki koşarken yakalanır yermişin yemez misin suçsuz birden suçlu olmuş ölüden döner nefes nefese kalan kadın hırsız diye kovaladıkları kadın bu değil hırsız  peki neden koşuyordun arkadan gelenler koşun yakalayın dediklerinde hırsızı yakalamak için koşuyordum der “suçsuz her kes suçsuz koşana değil koşturana bakmak gerek” Dövülürken suçsuz olmuş suçlu “dünyada bir tane “suçlu bulun ben size tüm suçluları bulayım” çünkü herkes her şey yapsa da suçsuz gezer gezdirir hakim bey suçsuzum..

Düşman her fırsatta sizleri en yakın zamanı bekler her an onlar için yandaşlarıyla aynı 80 ler de her gün ölümlerden bıkan halk dış dünyanın destekleriyle getirilen gene içerden pusu hazırlığında olan hükümet defalarca kurulmadığından darbeyi getirirler halkın bıkmasıyla ver yansın alkış  zaman geçer getirirler “her darbe de ülke soyulur”

Alışmış olanlar normal düzene geçişte ülke yönetmeye bu seferde horoz amblemli  “bir işaret fişeği gibi “bizi seçmez seniz erken öten horozun kafasını keseriz işaretleriyle bas bas paraları derler sonra ülkeyi biraz daha yönetim şekli bir şekille getirerek aynı yola çıkan ardı arkası kesilmeyen partiler türer az gitmeden çok olmadan gene yönetilemiyoruz aynı taş plak gene seçim ,seçim der uzayan aynı şirketlermiş gibi şirketlere çalışan yönetimi ticarete döken ve ülkeyi taaaaa o zaman dan bu zamana kadar seçmen seçilen secime giren ülkeleri bayrakları başka mıydı ki birlikte der dururlar.

Gene seçim ,seçim diyenler seçimdeler de verilen vaatlerle 20 yıla içinde gene seçim, seçim deyip o zamana dan beride bu zamana kadar yıkılamayan parti dış dünyaya ve ilerde tehdit olacak yarı yolda bayrak değiştirecek yatay düşmanlarla karşı dik duran parti hedefler bayrak ülkeye oklar çevrilmiş içerdeki dik duran halka geçmiş zamanda 80 darbesi ve 15 temmuz gibi yenilen pehlivan doymaz ikinci raundu oynamak ister bunları bir şekille göremeyen hala bitmeyen kaos kışkırtmalar 80 70 60 50 41 hep biz kuracağız birlik olacağız demekten bıkılmayan, dinlemekten bıkmayan “düşman ikinci düzen yola çıkanlar pusuda beklerken”

Her fırsatı da değerlendiren kışkırtmalı oyuna hazırlananları göremiyorsanız planlarında hayallerinde geçici eko düzeni rahatlama modu girerek 20 yıl önce de aynı dendi seçim vaatlerinde “ülkenin bütçesi kadar para ile gel ecem diyen her halde birkaç yıl önce ki kırız unutmuş olmalı ki bu nu söyler 5 nisan kararları”

Sonra ve önce 45  Marşal yardımları ve her darbede hazinelerin altınların boşalması darbelerin arkasında havalarda uçuşan paralar geçmiş zamanlarda paraların nerelere gitmesi bilmeyen pembe dünyada gezen düzen ve  her iki yol önce darbe sonra ve alkışlarla gene seçimler seçim sonrası gene aynı sahneleri görecek siniz.

Ben söylemiyorum görünen 99 yıl söylüyor bilin ki “seçim bir boş” oyalama dan başka değildir her seferde her kes söyleyecek bu duruma getirenler aynı kişiler çıkar nefisleri uyuşmayınca doyumsuz şirketler sizleri bir çıkışa zorluyor bazıları da koltuk peşinde aynaya bakmak la zamanları  geçiriyorlar.

Vay be ne koltukmuş ayağını yere basan ayaklara soru cevap sorsak ne derdi acaba.

Her kes ülkeyi bir gün seçmen olmakla değil “halkın yararına halkın toprak zenginliğine bir ve eşit dağılımına toprak bütünlüğüne kışkırtma olmadan erdemli saygılı halkın halk muhalefetiyle yönetirse o düzenler yerine oturur oklar bir topluma işlemez bu bayrak bu toprağı kabullenmekle başlar.

Eski dünya hayaller yok yakında hükümetlerde olmayacak sizleri ve nesillerinizi dünyaya sahip olmak isteyenler tarafında esir esaret içinde yaşamanıza ve yaşatmaya mecbur kılınacaksınız şimdi dik durmaz iseniz hep birlikte kürek çekmez iseniz sonu “vahşet mi vahşet”

Bazı planlamacılar planlar ama armut ağacın altında plan yazdıklarını bilmezler armut olgunlaşır kafalarına düşer o zaman akıl anlarlar “aynı benim radyo gibi tokat vurunca çalar” radyodan ses gelir arkası yarın son anı “şekli karşı sahanın elin armut toplamıyor der geldikleri gibi giderler eski yunan felsefesinde Trakyalılara yaptıkları hiç sönmeyen ateşle saldırdıkları gibi ateş içinde giderler bu sefer bir şeye hayal ile giderken elindekileri kaybeder.

Bu bir yaşam tarzı terzi usta bazen söker tekrar tekrar diker bazen elindeki yüzük ile dürter bu sefer kımıldayamaz usta önceden yere ökse otunun tohumuyla ökse yapışkanı sürmüştür Kuş tur taaa uzaktan gelmiş diğer kuşları sürer yere sürülen ökse yapışkanına yapışır yaşam tarzlarını analı etmeden kuş akıllar kanan kandırılanların savaşını hiç görmeden sazan gibi yapışırlar içerden dışardan at atabildiği salla sallaya bildiğin korkulu adamlar korkutmak için Yüksellere çıkarak bazen de sesi güzel çıksın diye hamama girerler yaşamdan korktuğu korkutulduğu gibi hiç bilmezler dağ da kurt ulur yanı başın da zanneder ya apandisi yada karaciğere kan gitmez kan basınçları değişir yeri ve zamanı geldiğinde o ses an sızın çok yakında ensende hisseder şu an ensende serinlik hissettiğin gibi..

Yaylada ensemize çok serinlikler geldi ama çok barışma haykırış sesleri duyduk kediyi aslan deyip kaçanları gördük aslan ve kurt bu kaçanlar kim çoban benim pamuk ile çomar kavga eder bir türlü anlaşamazlar yorulduklarından heybeye girmek için kavga ederken dağların yankılamasıyla kaçanlar şimdide oturmuşlar karakaçanın sırtına onlara bakarlar şimdi orda bir horoz eksik..

İşte dünya hali dünya işini yapıyor işini yapmayanlar ise insan evrimleşmemiş şimdide karakaçanın sırtına bakın bunlar ne yapıyor diye kim üstün akıl mı şaşkın hisler mi.

Yüksek ses karşıyı tedirginleştirir ve tedirgin eder savunma yok etmeleri de kışkırtıcı sözlerle gücü zayıflatır savaş bir taktiğidir ama korkunun korkusu ise mermilerin yetişemediği insan selidir işte korktukları ise “en derindeki çıkacak korkusuzluktan korkarlar” aynı geldikleri ve giderler gibi gelirken farklı giderken şekilleri değişen değişmiş ligi farkın da olmazlar.

“Dedik ya vatan bayrak bu toplum halkın ve insanlığın hizmet ,hizmet etmek görev armut mu elma mi yoksa mevsimsiz ayvamı tercih menüyü söyleyenin”

 Çoban

 

 Yenileniyor

 
DUYURU MODÜLÜ
ZİYARET İSTATİSLİĞİ
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam100
Toplam Ziyaret1296544
ALTIN GÜMÜŞ BAKIR DAN ŞAŞMA
AlışSatış
Dolar32.237032.3662
Euro34.794534.9339