• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
   

  SAKLI-ŞİFA

En iyi sağlıkcı insanın kendisi ne yiyorsan o sun

Sebzeler temizleyici meyvalar besleyici dir

 Bu site geçek dili ve imla ile ”edebiyatcı tarih felsefe ve veya editor” taraflarından düzeltirilerek yazılmamış ve bu site yazarı “tamamen terçübesine ” göre yazmış olarak sunulmuştur. 

Yaşam şavaşını kazanan kazanacak güçlü ve hızlı olan değildir “ inandığı yolda doğrulukla doğrularla ” yaşama yaşatmak için sabır ile ilerleyen yaşamda başarılı yer tutar ve onu hiç bir güç kimse durduramaz defalarca yıkılsada saklı-şifa 
SİTE MENÜSÜ SAKLI-ŞİFA

BİR GRAFİK ZİNCİR SONSUZ DÖNGÜ SAKLI ŞİFA



BİR GRAFİK ZİNCİR SONSUZ DÖNGÜ GİDER MALİYET VE KASA GETİRİ ÜRETTİR ARTTIKÇA İŞGÜCÜ ÜRETİLEREK ÜRETİM ARTAR ARTAN ÜRETİM İSE ARTMAYAN FİATLAR ÜRETİR BİR EVREN DÖNGÜSÜYLE AYNI KASAYA GERİ GELİR BU DA “KAR” İN “KER” GÜCÜDÜR.  

Yoksa aynı geri sayım

 Yaşamın geçmesi sizce 2022 2023  ve geçmış 100 yıl ve bir sonraki 100 yıla

Çoban der ki Çocukken düşe kalka buyursun ,yaşlanınca da düşe kalka akıllanırsın ,arada kalan ise çok çabuk geçer zamandır ,şimdi yaşamın ise bu güne kadar ne yaptığın değil bundan sonra neler yapabileceğindir, geçmiş güzellinize bakma ,geçmiş genç güçlü oluşunuza da ,hele hiç güvenme parana puluna ,arada geçen zamanda edebildiğin ettiği tecrübeye bak ,o sana yaşam içinde öğrendiğini şartların nasıl geleceğine göre tercrüben yaşam yaşatma kılavuz olur. 

YOK ÖYLE KEM KÜM  

Bir insan kendine bakamıyorsa eğer bir başkalarına bakamaz ,eğer başarılı başarısızlık yaşarken tecrübe eğitimine yaşamışlığını düşünce fikirlere harfler sayılar ile geçmiş tecrübe veriyorsa aktarıyorsa bir sonraki nesillere düşünürlük düşünce birliği doğarak yaşam hızla genişler düşünürlüğün profesörü üstü yaşarken tecrübe ile genişler aynı evrenin her saniyesi genişlediği gibi de evren dengesiyle akıl düşünceler genişler.

Örnek mi bir tanesi geçmiş alim kurtçukları göre bilseydim yaşam yaşamı yaşatmayı belirlerdim bundan “600 sene sonra kurtçuklar olur mikrop görebilseydim  olur mikroskop anlam taşıyarak yer alır..

Gene bir örnek batıl inançtan kapı eşiğinde durma yatma şeytan çarpar o gün o asırda eşik yel çeyran olacağı kelimeleri bilselerdi ve veya ev köşelerine asılan soğan sarımsak şeytanları kovar anlam taşıyan kelimeleri yerine gözle görünmeyen mikrobik mikropları yok etmek için asıldığını önceden de soğan sarımsağın hastalık girmeyeceğini bilirken aynı zamanda kötü ruhlar kelimeleri o gün de bu günde sıralayan kelimeler dolusu sözlerle bu gün herkesim hitap etmese de batıl inanç diyenler çok olacaktır inanmayanlarda virüsler çoğalınca ilk kendisi pazardan arar bulur e dersek hep yaşamışlık kem kümle kelimeleri doldurur..

VE KEM KÜM DEVAM EDER.

ZAMANLAR GEÇMEKTE

Ya blok zincirli üretim kapasite raporlu yaşam ya da aynı geri sayım fırsatlar ülkesi sömürme mi  

“Bu bana geçmiş 1980-1987 dönemi hatırlatır şirketler mantar gibi biten bankerler ve bankaların batışını göstermekte ileri günlerde bu da şu olmak ta hop olmadı baştan artık bir kenara bırakın artık yeni bir düzen bulmak o ülkenin doymak bilmez ve doymak bilmeyenlerden de yararlanıp he seferinde her tren kalkışı bir daha kine der tren her seferi gene gelir her fırsat bir daha kaçar ya uyutulmuş tur ya da son durakta uyanmak istemeyen bir yaşam tarzı”

“54397 tren seferi “ Ve yine yeni bir dönem ekonomi seferi der ekonomi savaşları fırlar yeniden 1980 ler de batan işçi hakkını yiyenler emek parasını bile vermeyenler geçmiş nankörlükleri yer alan yeni düzen ve fırsatları ganimet sayan o zamanın şirketleri şimdiki zamanda yalaka yapanlar ve bir yandan devleti nasıl alırız bu ülkeyi nasıl zorlarız diyen başları dul avrat otundan şerbet içenler gelecekte bir yandan markör yalaka bir yandan yalaka yaparak yer kazananlar ise nankörlüğe ve bu halkıda gözü doymaz yaparak verilen üç kuruşu nasıl alırız hesabında olanlar ve bunları görmeyen toplum üçüncü hamle olarak ta arka perdede hainlik yapanlar bu işe ortak arayan toplumu seçer .

Dönüşüm her yerde arar aratırlar bu sefer her geçmiş yıl gidi 5 yılık görevi yapmaması içinde gene halkı zor durumlara sokarak her gelen muhalif erken erkenden erkem seçiler ister istedirler  bu halka ne olacak diyemeyen şan şöhret ve dış dünya iç ve dış şirketler duran bu halk işini bilir yeni bir yol alan dünya gelirler ”  

Tarih 20 11 2021 ve her seferinde güzel yıl olacak denilen yıl bile yılın başlangıcı bile daha yerine 2021 yıl öncesi de geçen yılları 15 gün ileri mi  geri mi alarak temele oturmamış tarihler çıkar çıkartırlar.

 Alışılmış ezbercilik her sene diyerek güzel olacak denilen şey daha kaç sene daha iyi gidecek ve umutla ümitle bekleyişler aslında sıfırlamadan önce “sevgi barış huzur dendi” geçen o tarihten “altı yüz sene sonrada hoşgörü ve temel olan eşitlik” gelse de insanlığın gözü doymazlığı o günden bu güne her gelen yılı umutla ümitle neyi bekler.

ŞİMDİKİ TARİH 28 12 2022  

Şimdi 2022 bitmek üzere 2023 gireceğiz her kes der güzel yıl olacak evet herkes ister güzel huzurlu yıl ve sonrası yılar.

Şimdi bir bakalım her yıl iyi olacak denir tam 66 yıl hep aynı yolda gittim değişen bir şey yok sadece yazacağım üç gruba takılsaydım farklı yol alırdım ve her seferinde artan yalakalık nankörlük ve sonrası ister istemez ihanet kaçınılmaz olur ve hızla artışa gider..

İnsanın bir lokması olsa da paylaşır insanlığın içinde var artık yavaş yavaş paylaşmayı yok etmek üzereler ve artış başlar..

Bir tanesi aynen bir zincir gibi buyur üretim fabrikaların her zaman yan kolu olarak bağımsız gibi gözükse temeli aynı olan bir kuruluşlar ve sonradan bölgesel ana bayiler ve bayiler bayi altı toptancılar marketler zincirler market bakkallar “ halka ve bu kuramlara bağlı pazarlamacılar aynen şunu söyler fırsattan fırsat çıkaranlar fırsat değerlendirenler hep birlikte koro halinde ”zam gelecek ürün alın” derler şimdi son tüketicide zam gelecek korosu elde kalem sözle davulla duyurulur .

Bunu duyan hani para olmayan kişilerde çuvallar tenekeler kilerler dolasıya alış verişte gözükenler şimdi koro halimde biz stokçuyuz  biz stokçu koroya eşlik etmiyor mu fırsatlardan fırsat yaratacaksın bir yandan ver yansın diyeceksin yeri geldi mi yalaka olacaksın nefis çıkarın olmayınca nankörlüğe soyunup “sonradan Sakarya Fırat ı oynayanlar “ bu “bu güne kadar kefensiz yatana bayrağa yurda ve  üç kuruş kazanıp evini geçindireceklere yardımlar almadan geçineler şükür “derken ”bu kora hala yarınlar yeni yıllar güzel olacak” demek “ fırsatçılıktan fırsat kazanacaklar bu topluma bu halka içinde sen de bulunan kişiler  hainlik olmuyor mu”  

Bu insanlık topluluğu nereye gidiyor her ülke ve ülkemizde 100 yıldır her seçim sonrası mevkileri kaybolmasın diye seçim sonrası daha bakanlar yerlerine oturmadan personel görevi tam alacakken “şirketlerin çıkardığı her yıl olduğu gibi içten geçinemiyoruz fişeklemeler eli kolu bağlı  kör kapalı halde yasalar ne ne derler korkusu yaşayan seçilenler ve kaybedip arkalarından ver yansın destekleyip erken erkenden seçim isteyenler.

Partili partisiz fırsattan fırsat çıkartan fırsatçılar kaosun istemiş olduğu bir yandan yalakalık yaparak bir den geri çekilme operasyonlar ve sonradan bir ara boşluk bulup kenara çekilenler nankör olmasıyla birlikte bir avuç insan gözüken hainler bilerek bilmeyerek aslı toplumun nefis doyumsuzluk içinde bu yurda hainlik yaptıklarını bilmeden yol almaları gerçekten ülkenin gedikler açarak omurgasını kırmakta yardımcı olan hainler ve sonradan da bekledikleri şey “umut” gibi gözükse de yıllar “ümit ettikleri” şey gelecekten gelgit git gel met cezir hal almasından kaos beklentileri.

Çoban Derki yakından daha yakın olan doğa felaketleri derin yaralar açarak ilerlemesi bu gün den şiddeti artarak seneler insanlık için uzun gün sayılsa da doğadaki evren dengesini çok iyi bilerek sismik hareketler doğayı stres etmesi yaşamda çıkartılan insanlık atıkları ve doğanın bunları yok etmek için doğaya salgıladıkları insanlık keşfedemeyişi pembe dünyada uzun gözüken şeyin bir göz kırpması kadar yakından yakın olan salgılar insanlığın hala aç gözlü oluşu bu felaketlerden yağmacılık hırsızlık ve doyumsuzluk ve çılgın alış verişler gelen evren dengesini göremeyen insanlık para servet için insanlığı ekonomi savaşlarına iterek.

Et yiyen böcekler gibi insanlık bir birini yiyecek kadar vahşileşmesi bu gün var yarın yoksa aç kalma korkusu “sözlü fırsatçı sloganlar zam geliyor alış veriş yap, darbe geliyor ,savaş çıkıyor” ,açlık açıkta kalma ölüm korkusu yaşatan fırsatçılar korosu “seçim var seçim yıl sonu şu gün bu gün “ sonrası bitmeyen her an yeni sözcükler yapay gün tasarımcılar varlığı sürdüren korku endişeli yaşamda yapay sevgi barış umut umut sizce sene ve seneler nasıl olur..

Mucizeler beklemeyin insanoğluna verilen evren kâinatın hazır aldığı mucizeli dünya var oluşunu hala fark edemeyen bu insanlık gelecek yapay mucizeler değil insanlığın sevgiyi unutmuş saygıyı unutmuş erdemliği unutmuş kin nefret kıskançlık kışkırtma yerim kaybolur korkusu yaşan bu toplum bilsin ki mucizeler yerine afetleri yakından daha yakın görecek işte burada gerçekleri arayan bu toplum iyilerin içinden kötüleri temizleyecek kötülerin içinden iyiler ayrılarak erdemli bir şekilde yaşam ideolojilerini erdemli bir şekilde tamamlayarak mucizeler beklemeden yaratılıştan buyana insanoğlunun gelişi mucize oluşunu çok iyi anlayacak..

Gene kötülerin hiç bitmeyen savaşı ise kötü oluşundan kaynaklanan yaşamları ise bir birlerine bakarak geçmeyecek insanlığın dengesiyle oymayarak limanlara yanaşmak isteyecek ama “kötüler yanaşmasın diye iyilik toplumlar limanları çok önceden yakacak” 

ZAMANLAR KISALDIKÇA 29 12 2022 

Gözü dönüşler ise eski efsane yunan felsefeleriyle hayat bulacak diyenler denizlerin efsane poseydon deniz tanrısını çağıracak bir efsaneyle inanalar o yolda gözükseler de o ülke genelinde inanan inanalar gene şimdiki zaman da egemenlik yapılarını yıkılışını göremeyen toplumlar kuklacının kukla ipinde yürütülen kuklacının erişemediği şey ise egemenlik ülkesine bağlamış olduğu ip kısa oluşu bir sonuca veremeyerek bir bahaneyle savaş çığlıkları atan yunan ateşin etrafında dans eden efsaneler içinde “bam otuyla tütsülenmiş” var yok arasına kalan halkları sönmeyen ateş etrafında kin nefrete dönüştüren o egemenliği kullanarak şirketlerin o egemenlik topraklarında ve komşu topraklarda gözü dönmüş şirketlerin bir bahaneyle bahanelerle ülkelere saldırtması. 

Başka güçlü ülkelerde suikastlar planlanması ve o güçlü devletleri tüm egemenlik haklarını almak isteyen kan emici kendi ülkelerinde yaşamından korkan şirket ve şirketlere bağlı kuklacı kula iplerini daha uzun tutabilmesi için şan şöhretler vererek “bam otunun” tütsüleriyle tütsülenmiş  kuklalar  yürüme kabiliyetleri iplere bağlı olduğunu unutarak ve kuklalar iplerini kopararak iple yürüdüğünü ve ipsiz yürüyemeyeceğini anladıklarında her şeyin anladıklarında arkalarına baktığında kimselerin olmadığını anlayacak.. 

Çoban derki aynı hani balın filleri gibi hani balın filleri bir tanesi yolda bir fil kalır köy halkı oranın ileri gelenine giderler hocam beyim hani balın fili arazimizi ekinleri talan etmekte yanına gidelim de söyleyelim efendi söylenir rica edelimde adam insandan daha çok değer veriyor fillerine bir şey olursa boynumuzu oracıkta vurur sizlerde arkandan gelir sarayına çıkarsak eğer bu olur tamam diyen halk topluca gider sarayın kasından geçerek çıkarlar makama hoca giderken arkasına hiç bakmadan dua ederek gider karşısında da dua eder hani bal buyur efendi ne istersin efendim le başlar arkadaşlarımla derken bir bakar arkadaşları arkasında yok. 

Hani bal öfkelenir söylesene efendi der hoca söyleye cem ama kızarsınız diye söylemen der hele söyle bir der efendim sizin fil köyde der çok yanız yalnızlıktan bunalmış hal alır gün geçtikçe zayıflar der bende sizin yalnıza geldim file arkadaş olarak fil göndermenizi rica edecektim bir şey söylersin diye korkudan çekinerek söyledim . 

Bunda çekinecek ne var hoca filleri koruduğun düşündüğün için seni mükâfatlandırdım hoca ya istediği kadar altın verin ve fil kervanını savaş sahasında uzak bir yerde dinlenmesi iyi olacak der ve hocayı mükâfatlandırılarak gönderir.. 

Bir kaç gün sonra mera fille dolar her kes hocaya koşar hoca hoca ne yaptın hoca der ben bu anlaşmaları yaparken sizler neredeydiniz der . 

Aynı egemenlik haklarını kaybeden toplumlar sonu devletleri halkı esir esaret içinde talan olur gider.. 

30 12 2022

Bir üretim alt ne kadar tencere veya kazan mı aynı enerji aynı yakıt aynı zaman aynı işçilik gider biri tencere manuel kazan  tencere maliyeti çok çıksa da gene 10 20 30 50 100 kişilik kendi bölümünde kişiye göre maliyet düşer ama milyon adet teknoloji maliyeti ise çok aşağı çeker.. 

Ama gene ev talep veya toplantılarda tasarruf sağlamak için uygulama bütçeye artı getirir

Çok üretim kapasitesi ve üretim arz ve talebe göre gider tencere ise sadece talebe göre hareket alır. 

Teknoloji maliyet arz ve talep şekli zaman ve işçilik farkı aşağıda tutabilmek için üretim artar aynı işlemi yapan iki farklı üretim yerini düşünün bu sefer ambalaj reklam marka araya girer bir 36 gr lik çikolatalı gofret aynı malzeme aynı işçilik olsa da talebe göre değil arz duruma göre stok yaparak gün ve ay geçmeden piyasaya sürer her ik fabrikanın üretimi aynıda olsa stokları tükete bilmek için fiyatlarla oynayarak hareket eder tüm ekibini piyasaya sürerek koro başlar ve kimisi marketler kimisi pazar köy kasaba zincirler bağlı olarak kendi piyasaları kontrol ederek hareket başlar yerleri hedefleri tüketici müşteriler ve her türlü  farklı kulvarlarda koşar koşarlar. 

Ana yoğunlaştıran un dur gerisi ağızda tat bırakan marifetler ve uzun rafta kalacak bayatlayamayacak koruyucularla kaplı olup un değeri  20 gr 25 gr eşleşen ve hazır hale gelişi 36 gr dır kiloda ise 1.80 gr dır adet miktarı 30 adettir. 

Bir bakalım müşteriye ulaşan Fiat bazı yerlerde 4.50 tl bazı noktalarda 6.50 tl bu da olmaktaki 1.80gr 30 adet toplamı 135 tl ile 160 tl  bu fark en alta inersek fabrika çıkışı bir maliyet çıkışı olsa da hemen ana pazarlaması farklı kar payı koyarak bölge bayilere bayiler alt bayilere bayiler her türlü satışa sunacak marketler ve bakkallar artık başlar pazarlamacı dev güçlü devle imalatı ihracatı ithalatı olmadan dünyaya sahip olmak için ana temeli pazarlamacı her türlü her şeye açık olan adı üstünde pazarlar her türlü takla atarak ilerler ve başarılarda kimsenin göz yaşına bakmazlar çocuk lokmasından köşede duran gariban aç açıkta kalmış gözleri doymayan pazarlamacı ve pazarcı üstlere güzel alta doğru ezilmeyecek şekilde torbalara dolduran güne az kalmış günü geçmiş hatta nem den kurtlanmış gıdalar bile pazarlanan pazarlayan sadece paraya tapan ahlak . 

Doğru var mı sorusu ise var oda bilmeden spot cu olurlar  21 12 2022 bir gün soğut altında otururken koca kamyon yanaşır ali yeğen müşterin geldi bak amcan derim ali amca bizin çay aldığımız firma der ali misafirperverliğini yaparak iş ticarete dökülür koyu sohbet başlar seçim döviz savaş başlar konu aliye derler ali kardeş bir daha kine geldiğimizde Fiat farklı olur 2 alacaksan 5 al ve ya çürümez kokmaz istersen 10 al der “paket değil koli her bir koli de 24 adet var” derler karışır aynı başkalarına söyledikleri gibi kartla al derler istersen sen taksitle ödemiş olur zarar çekmezsin der derler ali bana bakar ne dersin amca ali ihtiyacın kadar al almam azlıkta etme çocukların yükünü hafifletirsin ama o kadarda alma cebine bak alabileceğin kadar al derim  “emmi doğru söylersin” herkes ihtiyacı kadar alırsa “yalakalık nankörlük ve bu vatana bu bayrağa hükümet ve hükümetlere hainlik “yapmamış olursun. 

Satış ve fiyat artışları arz ve talep çok üreterek fabrikaların bayilerin satış korosu da olmaz zam gelecek “savaş ,kaos ,seçim” kuklacıların kuklaları ipe dizilmiş doyumsuz nefis ne senin kapında ne de ülke sahasında  olmaz. 

Ülkede tek eksik “disiplin adaleti “ve fabrika sahalarında üretim kapasite raporlarıyla partı miktarı yazılmayan ve gene eksiklik satış marjı eklenerek üreticiye kadar fiyat miktarı etiketlerinde görmeyen görünmeyen bir sistem var ise arza göre olmaz talebe göre olarak üretim başlar yoksa koro eşlikte en alt bakkal bile stokçu sport cu olur tüketici ise her dönem gibi tencereyle tempo tutar ve ülke omurgası parçalanır.. 

Bu düzeni devletin blok zincirine her fabrikanın üretim raporları girmesi kafi gelir ve kısa zamanda üretim maliyetlerin artmadığını net gözle görülür hal alır.. 

Bu gün o çikolatalı gofletin 3 tl yenir hale gelir ve daha ilerde daha aşağıya çekilir ve bu kadar asgari ücret artmaz artışta ve koroya eklenecek artış diye fiyatlar artış olmaz daha açıklanmadan artış görünmekte artı kadar fiyat üründeki fark eşleşerek artmaktayken askeriyi ücreti arttırmak rakamsal illüzyon olma mi bu nu çözecek tek şey her gün imalat yapmasını bilen ve her günde ürün kapasite raporunu fiyatlarıyla sunar çıkanda girende belli olur” tedarikçilerde her şeyi bir rapor haline getirip” kim kimlere verildiği şu anda yazdığım gibi  bir personelin atması yeterli gelecektir. 

Blok zinciri hiç bir şekilde kurcalanamaz değiştirilemez gerisi yarı yapay zekaya eştir size kalmış bir programdır. 

Hani diyoruz ya “sene ye güzel olacak işte adalet ,kural ,öz gelişiniz ,düşünceler fikirler ,gelişmiyor geliştirilemiyor ise kurallı disiplinli ahlak yerine oturmuyorsa” ve bunları yapmak çok zor olmaması gerek ise yapılacak her öz adım bilin aydınlık çok yakın olacak ve güzel günler hep yanınızda güzel ve günlere yol alacak. 

Ama gene hiç bitmeyecek yeni nesil düşman hiç bir zaman bitmeyerek sizleri pembe dünyaya hem sizleri hem de dünya insanını dünyanın kör adalet kurallarında sizleri de uyuşturucu batağında sesler frekanslara çılgınca bir ateş çemberinde dans ettirerek önce çok yakın olan kültürünüzü yapısal ahlak yapınıza sonradan aile yapınıza ve düşünce fikirlerinizi boyut dalgalarla kör edip inanç yapılarınızı bir din altında tek tek yok ederek bu gün tarihler son saatler. 

 31 12 2023

Son günde 2022 gösterip aynı 23 çe geçer gibi bir gün kendi tarihlerini sıfırlayıp et kemikten oluşan kandan oluşan bir robop haline getirecek projelere içinde oluşunuz çok önceden başladığı ve projelerin ulus uluslar içinde her türlü savaş ekonomi ve anla veremediğiniz adını bile koyamayacak bir savaş içinde olmanız bu günden nefis çıkar doyumsuzluğu şan şöhreti ve doyumsuz pembe dünyanız bir püf gibi aydınlığı yakalarken karanlığa karanlıklarda bir mağara içinde aydınlık çıkış arayacaksınız. 

Bu gün karanlıktan aydınlığı yakalamışken her ne kadar gelişim fikir üretmek yerine ideoloji fikir kışkırtıcı kaos dış dünyanın istemiş olduğu sahte yaşama alet olmadan hep birlikte ayrım yapmadan “milliği birlik” yerine hükümetlerin ve muhalefetlerin kendi halkına gelecekte zarar verecek verdirecek hesapsız hamleler  “dış dünyanın istemiş olduğu milliği birlik milliği gelirlere zarar verdirerek” sizleri milliği birliğinizi bozarak sizleri “üretim çağında üretilecek çağınızda perde çıkarırlar” 

Gelecek yılarınızda şu an duymaktayım “bir hükümet tekrar kazanırsa” gelecek yıllarda halkına verecek sıkıntılara düşmek ve dış dünyanın düşmesini kaosların  temel yıkma projelerin yer alır. 

Diğeri ise bu sıkıntıları bildiği halde söyleyeceği şu dur bu kadar gereksiz projeler yüzünden bir enkaz aldık sözleriyle devam ederler.. 

Dış dünyanın istedikleri her iki tarafı da kaoslara sokmaktı plan işler çünkü güç kazanmış projelerle ilerlemiş ve kat etmiş sonradan bize ayak bağı olur diyen düşmanlar var olması bu nu göremeyen halk önceden bu ülkeye çekilen  oklar fırlatılmasıyla ülkenin üzerine karanlık çökertirler.. 

Hiç bir şey söyledik yaptılar anlamı taşımaz düşüncesiz bir alt yapıya sahipliğinden ve şan şöhret paylaşma krallık saltanat yapıya oturma hevesleriyle bir birini sırttan hançer saplayacak kadar kin kimler kimleri çoğul olsa da ülkenin gedik açmak omurgayı kırmak için selamlaşırlar. 

Birler bazileri de ne derler korkusuyla yaşama yerine ülkeyi ideolojisi ana temeli ulus kurtarmak için mücadele etse de 2008 de ve 2014 te dış dünyanın oyun bozulmasıyla gerçek ulus gücünü 2016 halk gösterse de ülkenin hiç bir güçlü dostu olmadığı içinde yer alan ve “dış dünyanın yapılan benimsemeyerek bu projelere yıkmaması için gelecek te krallık şan şöhret içinde yer alan yıkım planları” var güçlü olan ilerde sıkıntılara düşse de düşüleceğini bilse de kaybetmemek için akıl ideolojiyi fikri halk ve ulusu için her türlü rizikoyu alır. 

Eğer plan milliği gelir katma değerli üretimler milliği birlik içinde son rizikoyu aldığı tarihler yapılaşma yapılan projeler getiri getirmeye başladığını görmesiyle gedikler kapanır omurgalar kurulmaya başladığı zaman diğer yapılamayan yapılanmalar yapılmaya başlarsa milliği gelirler halk yerine şirketlere verilirse işte o zaman karanlık ve aydınlık arasında Araf gibi kalır. 

ARAF 

Geçişte yazdım seneler önce de bastona düşmüş yaşlı hala ulustan maaşlar alan 8 10 kat maaşlı maaşları iyi olduğundan hala emekli olmayan ve bazen her fırsatta yer değiştiren alt kadrolarını yetiştirme yerine üst düzeylere ulaştırmayan çalışanı iş yapanı bir şekilde başka yerlere “atanan görevli görevi aslı yapsa da” ülke ve ülkelere çomak sokan “çarklar değişime gelmeden değiştirilen” nefis doyumsuz eli ayağı bastona düşmüş hala devletin maaşını alan kadrolar varken “çarkları “çalışamaz hale getirende aynı bu ulus içinde dış güçlerden servetler bulan gene doyumsuz insan oğludur içimizde aynen ulusu sahte sanal sahiplenen insandır. 

Hemen bir başka yerlere “atayan atanan ” düzen çarkının kendisine kendilerine göre çalışan çalıştıran ve her fırsatta “gelen giden” her yönden bu güne kadar hükümetlere el etek öpen ve ellerini avuçlayan ve il ilçelerde üst  A takımlarıyla haşır neşir olan ve istedikleri gibi meydanları boş bırakan bırakılan kişi ve kişilerin yanı çalışanların il ilçelerde ahlakı bozulmadan en fazla görev yerlerin de 2 yıl en fazla 3 yıl görev yaparak yeni atamalarla “yerli yerine oturan oturacak disiplin kural yasalar. 

Yerleştirilerek yetiştirilerek görev yerlerine görev yerlerinde gençlerin ulusun u ve özünü bayrağını halkını tüm insan oğlun nu kendi özü gibi gören ayrım yapmadan yeni nesiller tanıyan genç dinamik, düşünebilen ,fikir üreten ,toplumla göreve göreve başlaması “geleceği Araf ta kalan karanlık ve  aydınlık “ gelecek için çalışma yanı mesai saat ne  kadar değil “ülkesi için her zaman her yerde hazır hale gelir” hale gelmesi ve erkenden eve gideyim erkenden demeden  emekli olayın yan gelip yatayım demeden ,hayalleri kurup hem ülkesine hem de milliği gelirlere zarar vermeden yol almak işte bu da her zaman üretken üreten nesiller oluşuşunu sağlamak.. 

İçinde yer alan var yok yok ise sadece gelecek zamanlarda “bu gün işlem yapamaz üretken olamaz erdem saygı sevgi yok olursa”  gelecek gene Araf ta kalır “ bu günden daha fazla açlık açıkta kalma ölüm savaş kaoslar şimdinden daha fazla olur. 

Bil düşman sizleri “aç bırakmaz, önce ayrıştırarak planlayıcılar tarafından eğitimsiz bırakmaz” ama “sizlere asıl amacını öğretmez” ve sizleri sadece kuracakları ideoloji fikirleri tüm benliğinizle inandırarak yerleştirerek  “fizik kuralları dışında beden kimyanızla oynayarak” ülkende ülkenizde  ve ülkelerin de içine alan  kuklacının kuklası olur ,kimileri de et kemik kandan oluşan akılları silinmiş kandırılmış robot olur ve geri kalan insanlıkta esir ,köle hale gelir ,esaret içinde olur yaşamaya devam edersiniz. 

Evet bunların hepsi gene insanoğlun dan çıkar çıkarlara çıkarına göre “ahlak” temelini bozarlar ve nefis için fırsatlar için “yalaka” ,bazen kıskançlık içinde içer de ve dışarda yer tutma ,mevki ,makamlar için  ülkene bayrağına halkına “nankör” ve insanlığına ve ülkene içten ve dıştan “hainler “ordusun da yer alırsın ve bir şekilde  de aldırırlar ve ölüm korkusuyla da kör adalet ile de o yerde ve çamura saplanmış balcık çukurlarında bulursun kendini. 

Hükümetler halkını korumak çalışkan düşünce fikirleriyle hareket etse de ülkesi halkı için hak hakkını dış güçlere ve şirketlere verilmeden hak hakikati korumaktır, en iyi yapmasıdır. 

Muhalefet yanlışı doğruyu gerektiği yerde dış güçlerden etkilenmeden “milliği “düşüncesiyle ülkesin için fikirler sunmak görev çarkını çalıştırmakla görev muhalefet olur . 

Her ikisini kontrol edecek muhalefet ise ulus içinde halktır ulusu için neyin doğru neyin yanlış olduğunu görerek zararların nerden geleceğini bilmek zaman gelmeden eylemsiz muhalefet yapmak sadece 5 yıl sonunda seçimi beklemek hiç değildir 

"Dünya halini görmektesiniz haklarını korumak için halkın seçtiği kişiler seçilmişler seçilenler halkına cellat olmakta geri kalmıyor" nerde dünyanın insanlığı" gene insanlığın içinde olan fırsatlar fırsat arayan savaş arayan kışkırtıcı içte ve dışta kaoslarda yaratırlar asıl ise o ülkenin halkına kulak vermektir kaos endişe kışkırtıcılık kalkar işte yaşamı okuya bilmektir. 

Seçim ve seçimler ona göre yapılır çıkar nefis içinde ise ulusunu ve bayrağı düşünemez ise gelecek her seneler erken seçime iteler bu da “ulusunuzdaki zenginlik varken nefsinize göre sadece para yan gel Osman ise çıkar fırsatlara iter ve buda dış dünya istemiş olduğu hal alır.. 

Artık sıkıntılar başlar eli az tutan iş bilen fırsatçılar fırsatı kollar aslı olmayan sahte ürünler üreterek hem sağlığı hem de milliği geliri etkiler ,bunlarla başaramayan çocuk çocuk aç kalan insanlarda ahlakını bozarak çalar ,yağmacılık yaparak ,ülkeyi kaosa sürükler tetikleyen aslı içindeki kötüyü canlandıran kışkırtan ise dıştan ve içten bu ülkeye ülkelere ok fırlatanlardır bunlar kendi halkını bile köle edecek “akıl akıllardan insanlıktan korkan” görünmeyen korkak virüslerdir 

Kendini benliğini aklını düşünceni bulman  aklın başımda diyebilmen ise sadece “Allah tanrı de zikret” mendir.. 

Bir önceki “sırlar kitabından” kısa kısa alıntılar alınmış ve eklenmiş olarak yer alır aydınlık yok sadece Araf var Doğru yolu bulmak ise aklın başında olması her şeyi yerli yerine koymak , “İyi veya kötü olanı tersine okumak akla yeterli gelir” Asıl güzel seneler yok her gün bir önceki senaryolara göre hazırlanan plan planlarına planlayıcılar tarafından her bölüm için senaryo hazırlarlar gelecek seneler ve sahneleri ise bir fazlasına hazır olmak anahtar ise “ahlak ve onur” bölümünden alıntılar. 

Tek dileğim rabbimden sağlık sağlık var koruya biliyorsam akıl aklım başımda ise para her zaman var. 

Çoban 66 yaşında ne emekli nede yaşlılık parası sağlık içinde hiç ilaç kullanmadan yaşamına devam etmekte hiçte sırtımı hükümetlere dayamadım şu kanun bu kanun çıksın diye yan gelip Osman yerine akçe denilen şeyi  doğaya ve devletime bayrağıma merama dayadım sırtımı akacak bir damla kanım var ise sahamı sahayı korumakta korkunun korkusu en derindeki korkusuzluk her zaman daima hazır. 

"Devlet ayrı ve  bakidir hükümetler gelip geçici ayrıdır" 

Çobana derler yola gidiyorsun paran var mı yeteri kadar “helal yolda aklım var aklımda başımda der” o varsa her şey yolunda demektir.

Benim senem bir sonraki seneler ne olabilir insanoğlu senesi için sadece uyanmaları için dua ederim uyanılan seneler ise daima hazır sofranda olur.. 

Tek kürekle sadece etrafında dönen sanal dünyan olur ama o teknede siz ben herkes içinde yer alan toplumlar ise hedefi belli olur yaşamları ise doğru pusula iler toplumu aydınlığa sürükler. 

İşte o zaman herkes olur çünkü her insanoğlunu barındırır. 

100 yıldan beri gelen ve 2022 den 2023 e aynı yolda ilerlemek mi yoksa uyanarak güzel günlere mi sevgi saygı erdemlik yoluna var olmaya mı. sorular ve cevapları başkalarından bekleme en iyi yol onurlu ahlaklı yoldur o pusula akılda varsa seni ve toplumları birleştirerek doğru yöne sokar..

Çoban 

HER KEZ FİLOZOF OLMUŞ ÇAĞIL GÖZÜKÜP KURNAZ OLMUŞ BİR DÜNYA

Çoban her şeyi yaptığından ve el becerisiyle gıdasını şifasını karşıladığı için yaşam içinde fuzuli masraf etmeden yaşam boyutuna göre yaşamaktayken sadece çıkar ve insanlığı her yönden ben diyenlerle muhalif edenler arasında tek savaşçı ve yanız kurt olarak yaşar.

Gene maden suyu almak için çarşıya ve içme suyu olarak ta su toptan dağıtım yerinden ihtiyaç almaya gider sadece seyahatlerde alış veriş yaparken “çoban amca gene seyahat var der  koli su 12 adet 27 tl der meyveli soda da 24 adet 78 tl der alır” Çoban Amca bunlar yolda yok mu der çoban der” aklım başımda ekler bir su 5 tl bazı yerde 6 tl der tanesi meyveli soba 6 veya 7 tl der” eee çoban amca o kadar elektrik yakıyorlar der “yeğenim hepiniz filozof olmuşunuz dolap su veya soda için mi çalışıyor o dolabın içinde  kaç çeşit ürün var”

Eeee ya senin dolabın içinde neler var siz her bir ürün için elektrik maliyetini koymak tasınız şimdi dolabını aç kaç çeşit ürün yelpazen var ve hepsinin maliyetini çıkar günlük elektriğini de hesapla böl çıkar ortaya ne çıkacak”

Bu nu da gör ve maliyet giderinle de fiyatı aşağıya çek her gün dolar taşar satışların her hızlı heyetinde satışlalar çoğalır  elektrik en aza iner..

Ama siz ne yapmak tasınız işi bilmez cahil durur içinden kurnaz filozof olursunuz filozofa konuşmalarınızla da insanları algılar her kesi yoldan çıkartılırsınız para kazanıyor ama bir yandan kan ağlar timsah göz yaşlarıyla servetinize servet katar yan gelir yatarsınız bir hükümet ve hükümetler bu gün 85 milyona bakar kör hal içindeyken sizler hala yaşam dünyasına nankörlük eder halkı kandırmak içinde bu sentte imamdan önce camiye koşar masun insanlara kandırmak için kamulaşa girer haldeyken yerini korumaya çalışırsınız..

Bu gün 85 milyondan % onu esnaf olsa esnafın % onu kadar ülkede ürün çeşit ürün olsa ve bunları kontrol için de yetkili makamlar olsa da  var oldu hale kontrol mekanizması sizin bu Çin ali fikrinizle filozof aklı ile ve merkezlerde yan gel Osmanlar olduğu süre her ürün mali ürünlerden geliri de merkez kasaya girerek devlet içinde hükümetlerin musluk kanallarını da açarak ne derler korkusu ile yaşam içinde sizlerde kan timsah göz yaşlarınızla da sizlerin kira parasını sizlere destek amaçlı karşılıksız verilen paralar “kimin evet kimin güçler sizden sizle birlikte sizlerde kata külle den halkı ve devletin hükümetler köprüsüyle sömürmektesiniz”..

Şimdi buna ne diyecek filozof söz çükte yerin var mı hele ne demeli sosyal medyada şu maaş ev kat araba sözleri dış dünya haberleri ve dünyada kırız giriyor sözleri evet kırız içinde dünya ama onlarda kırız en aza indirmek için tasarruflara girerek te gelecek için halkını şartlandırarak müsrif ve tasarrufa götürüyor..

Hele maaşlara gelelim bilyon emekli değilim emekli olup hala devlet kurumlarında çalışıp bir yetmez 3 5 10 maaş alanla ve de gele dış dünyanın emekli maaşıyla geçinip tatil yapmaya gelenler sözleri ve bu durumda bu ülkede yakınan emeklilere ne demeli hele hele bir eve maaş ve bakım ve diğer yârdim alanlar dolup taşarken ihtiyacı olmadığı halde sosyal yardım alanlar olduğu sure ve alamayana meme yok misali haldesiniz bak çocuk ağlıyor oda kendine göre filozof oluyor biliyor ağlayınca meme gelecek.

Dış dünyanın emeklisi ve ya sosyal gelir askeri ücret çalışma performans gücüne göre değişir her kes hak kını nı alır öyle abartılı değildir bir emekli olmak  için olsa da iş gücüne göre maaşları değişir 100 ero dan başlar ve çalışma içindeki zaman içinde 1000 2000 ero alarak yükselir asgari ücret 1500 tl den başalar kalifiye ücretleri de ona göre yüksek alırlar şimdi dur bir ev kirası normal 750 ero oturulacak şekil ise 1000 1250 ero grisini sen hesap la sizleri sömürmek için her türlü iç ve diş algılarla sizleri kışkırtarak ülkeyi bir geçirelim yiyip içelim pembe dünyalarında gezdirelim diyen içte ve dışta hainlerle dolu ülkelerde yaşamak tasınız sizlerde bunların konuşmalarıyla nemalanıyorsunuz nerde kaldı bayrağınız bu güzel topraklarınız boş ver bana fizyoloğunuz bu nu psikolojik yapı ise yapma sanal dalsınız..

Bir bahane çok yakıt artar artı diye Fiat bahane eder yakıt düştüğünde ise sesi kesilmiş karga şimdi bu burada durmayacak yakıt artı gene vur abalıya nerde nerede bir den karga konuşur ağzındaki lokması düşer aşağıdaki tilkiler lokmasını götürür..

Bir tencere pişmesiyle maliyet yüksek gözükse de bir kazan maliyeti tencereden ucuza gelir örnekler çok bir kamyon yakıtıyla 30 ton yükü getirmesi ise bu kadar kilo fiyatı artmaz sizler sadece algılarla filozofluğa girmektesiniz bu da sizlerin şekil değiştiren duruma sokmakta “şekillerinizi toplamaz yola giderseniz bilin her gelen ve gidenleri aratır” ve dünya emperyalizmleri de sen den önce soylarını sömürdüğü gibi senide ve senden sonra gelecek nesilleri de sömürmeye yol alacaklar hatta daha tehlikesi de dünyada açlığa savaşlara yatay değil de derin dik daldıracaklar senin filozofluğunda başkaları gibi yolda olanların maliyetine bir daha ekle “korunma “ yoksa dünya savaşlar içinde yağmacılık hırsızlık artacak bu nu “normal insan yapmayacak” doyumsuz aç gözlü insanlar tarafından bu haram yemeye meyilli insan olmayan insanlık nasibi almamışlar olarak bil..

Her şeyi biliyor her insanı kontrol edebiliyorsan her gıdayı her üretimi bilmek yeri de olur aslı ise var bu gün etiket kontrollerinde parti no su gibi bunun üretim raporu bilmekteyseniz neyin ne olduğunu da bilinir işler sadece masa başlarında oturup oyun oynamak iş örmek değildir..

Bu işler abi abla amca ,dayı ,yeğen, kız ,oğlan ,enişte ,damat ,o bu şu muhalefet ,muhalefetsiz, örtülü ödenekler ,sen işine bak ben işime bakayım ,sık değişen makamlar saymakla bitmeyen tam 79 yıldan beri gelen devleti işyeri ,hükümetler şirket olunca çalışanlar gölgeler ,gölgeler sayesinde olduğu sürede toplum içinde de fırsat fırsatçılar olduğu sürede daha çok filozoflar ve fırsat fırsatçılar cahil gözükür çok kurnaz çıktığı gibi bundan sonrada çok çıkar.

Çoban Amca filozofluktan bertaraf ettirdin resmen beni hatip ettin.. 

E bu çoban dedik ya herkes filozof 66 yaşındakini çok mu görüyorsun ama kurnaz değiliz hele fırsatçı hiç değiliz

Hükümetler fiyatı belirleyemiyor maliye yerine eskiden beri gelenek şirketleri yön vermişler “bir şirket gelir der Fiat bu oldu sende şuna satacaksın olmadı ertesin gün çok değil az bir zaman sonra bu da kurtarmıyor buna şuna alacaksın şuna satacaksın biraz daha dururlar nefes aldırırlar yok yoklar yoklamalar çekerler sonrası sonarları defalarca çok gelmeye başlarlar artık her iki taraftan hem halkı hem de devleti hükümetler hop demediği sürede ve hükümet ve hükümetlere ne derler korkusu salan şirketler öteki gelsin derler.

Bu güne kadar yapılan işi ve işlerinde bir yandan beğenilmez beğenilmeyen şey ise insanlığa algı operasyonları ile çe be çalışıyorlar yaygara yaparlar artık endişeler her iki tarafa sıçramış ortada halk her iki tarafta birisi yıkmak diğeriyse daha güçlenerek daha da güçlü olmak için çaba harcar ama içlerindeki çarklar ise her iki tarafa da çalışır yerlerini korumak için hem muhalifler içinde hem de yönetimler içinde en alt kadroya kadar hep sini bağlayan bir girdap oluşturarak halkıda içine çekmeye çalışarak ta yaşam toprağını parçalama düzeneğine alet olurlar.

Çünkü her kez olmuş filozof yapan ise insanlığın aklıyla dünya içindeki toplumları akıl düzeneğini bozan ise silahlar değil her santimetre karede filozoflar olmasından kaynaklamak için teknolojini en üstünden dünya yönetimlerine hükümetlere muhaliflere saldırı emrini ve dünya ekonomi savaşlarını oturdukları yerden yönetmeleri için emir konuta zincircide gerekmeyen blok zinciri nereye yol alır sonunu keşfedilemeyen teknolojiyi kullanarak yol alırken akla gelmeyen ise yaşam için gerekli o teknolojiyi insanlık için hiç kullanmaya gerek görmezler görmek isterlerse de “bu kadar insanın nasıl yönetiriz korkusu yaşarlar ve de nasıl güçlü olma yolunda ilerleriz endişesi yaşarlar..

Yaşarlarken bir yanda daha çok savaşlarla başka, başka kendi aralarında cephe açarlar cephe aç salar da gene halkı ve tüm insanlığı saracak daire şeklinde ortaya alırlar “vay ki vay insanlığın çilesi ne zaman uyanacak” hala ellerinde “beğen yorum sanal paylaşma” vay ondan sonra filozof sürüsü “psikolojik ruh dehşet mi dehşet bir an olsa ki ben bunları daha önce yaşamıştım akıl şifresinden çıksa hatırlasa 2029 2037 gelmeden. acaba o gün filozof sayısı kaç olur ,yoksa taştan taşa vurulan kafa içinde ki akıl ne olur insanlıkta o zamana kadar akıl bıraktılarsa bırakıldıysa.  

ZİNCİR MALİYET KASA GELİR
Ana Kasa 1 000 000 ero
ZİNCİR KASA RAPORU AYRILAN PARA 500 000 ERO
 
Üretim raporu sıfır olasıya kadar
Sadece kira işçi giderleri ve üretim içinde ki masraflar  “ürün üretmek hariç “
Örnek sadece giderler ve  genel gider 30.000 ero aylık giderin varsa bu 50 ero  100 ero  da olabilir kendimden örnek vererek 30 000 den başladım. “Üretimde yapacağım sınıra kadar indim” her üretim kapasitesi bir giderler harici bir ürün bedeli vardır.
 
01 Günde 1 ve ayda    üretim   30. 000
02 Günde  2  ve ayda  üretim   15 .000
03 Günde  4 ve ayda    üretim     7.500
04 Günde  8  ve ayda  üretim      3.750
05 Günde 16 ve ayda  üretim     1. 875   sınır  benim bu kapasitem şimdilik bu sınırda 
06 Günde 32 ve ayda   üretim     0.937  sınır
07 Günde 64 ve ayda   üretim     0 .468  sınır
08 Günde 128 ve ayda üretim     0 .234 sınır
09  Günde 256 üretim   ve ayda  0. 017.187 sınır
 
10 Örnek olarak yanı 30 000 ero yü 256  2 katı 512 bölerek sıralama gider
11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 Kadar 30 000 er0 üretim 2 ye katlanarak
 
Şu ana kadar kasan yediklerin ve üretimlerden sadece genel giderler daha ana üretim yok masrafı yok bu sadece ne, ne kadar üretmeliyim ki havuz genişlesin ve sınır olan yerlerde kasadan yemeyi kesmen gerek erle başlar
 
Şimdide satış yelpazesine bakalım
01 Şayet üretim 1 olursa ayda   30 000 ero satman gerek
02 Şayet üretim  2 olursa            15 000 ero ya satman gerek
03 Şayet üretim  4 olursa               7.500 eo  satan gerek
04 Şayet üretim  8 olursa                3.750 ero satman gerek  
05 Şayet üretim 16 olursa              1 875 eros atman gerek  sınır
06 Şayet üretim 32 olursa              0.937 ero satman gerek  sınır
07 Şayet üretim 64 olursa              0.468 eros satman gerek  sınır
08 Şayet üretim 128 olursa            0.234 ero satman gerek sınır
09 Şayet üretim 256 olursa             0 017 187 ero satman gerek sınır
 
Bu şemada yukarıdaki gibi 31 e kadar ayrın yapılır üretim ve gider panosuna her gün görecek şekilde planlama yapılır
 
“Ayrılan pay 1 den fazla ise kebap yenir ayrılan para 0 0 ise tuz soğan ekmek”
 
Alt Üstteki şemada 4 şemada satışa 5 üretime uygun
Artık üretim kapasitesi ve satış anlaşmış ayrılan kasa bitmiş rezervdeki parada bitmiş olur..
 
Satış talep etmek için Pazar araması yapılsa da artık tek çare ise ayakta durmak için ne neler yapılması düşünülmeden önce bu hesap ortada olması.
 
Sadece örnek gider genel gider aylık kira yemek ve hareket sahasında masraflar 30 000 ero ayda dedik.
Şimdi maliyet üretim genel giderler parçalar montaj parçaları yedek parçalar  transferler gümrük vd.
 
Örnek toplam üretim 1 875 ero sınır
Örnek üretim 16 adet x 1 875 ero=   30 000 ero imalat ürün
Örnek  genel giderler                      = 30 000 ero  gider ayda
Toplamı                                              60 000 : 16 = 3750 imalat  fiyatı  kar yok
 
Aylık parti üretimin seni zirvelere taşır..
Kar yok ama derler evet yok ekibine ve güce güveniyorsun çünkü senin altında Pazar  olmaz 30+30 la ne ,ne kadar fazla üretirim bu da iş gücü fedakârlık teknik elemanlarına ve çalışma performans enerji vererek personel çalışma hayatında ilk defa rahata kavuşturmak işte iş ve işverenle çalışanlar gerçek üretime geçmek “yok öyle ekmek bulamazlarsa pasta yesinler”
 
Evet 16 adet üretim 16 üretim fazlası ise ayda sana kar bırakır ve üretilen ürün bedelini de üretim yaptıkça "yani bir kablosunu yapmak gibi"  aşağı çekersin çektiğin bedel sana kar elde ediş indir..
 
Kazan genişler çalışma performans aksamadan yetişmesi ürün yetiştirilmesi çünkü her ayrıla üretim payı silaha mermi olur.
 
Ondan ki üretim kapasiten artarak satış ağırlıklı talepler oldukça kazan büyüyecek buna “ker” denir “ker anlamı da güç küvettir” bu da işine yansıyacak satış üretim artarak satış ve üretim alt sınırlara inerek kar marjın yükselecek..
İşte ondan ki her şeyden önce genel giderler asgariye inerek üretim artırmak ve satışla pirim vererek herkesin taşın elini koymasıdır işte güç birlikten doğar ..
 
Önce asimetrik hesap ise anlamı ekonomi şartlarına göre ahlak ölçüsüdür.
Kasa önce azalsa da kısa zamanda grafik artar ve kollar genişler önce fason ambalaj üretim  grafik yükseldikçe parça yapımla yerinde fasonla montaj ürettiğin maliyet aşağıya çekerek kar oranı yükseltme den eskiye göre kar fazlalaşır..
 
Öyle zaman gelir ki fason da yapmak dan yaptırmadan üreten fabrikaları istediğin fiyatta çektirirsin bu da başka ticari acı artık koz elinde olur bu da demektir  talep  artışın geçmek satış yelpazesini genişletmek tır.
 
Örnek üretim 16 adet olsa da diğer dışarı verdiğin montajlar içerde kalarak kar yükselir Fiat artmaz gerekirse talep edilen adetlere göre de Fiat verilir..
 
Yaşam dünyada insanlar konuşmalarını simülasyon da görerek yaşarlar ama asıl ise gerçek hayatı görerek yaşamaktır..
 
Aslında bir şey üretiliyor ise e sondan ve en baştan nelerin geleceği nelerin alışılmış lığı yok etmek piyasada senin üstüne ne mal satamaz nede aşağıdan halk yüksek fiyattan sürüklerler inan stoklarında öyle mallar çürümekte sadece elindeki yazı kalemi kurtarmakta hele ekmek israfı domates ,domates derler ki bilerek atmaktalar.
 
Bu da üretim, üretim ,üretim kapasite sini yakalamak ve satışı artırarak üretime ağırlık vermek  sadece yeterli gelir fazlası isse şişirme balondur öyle zaman gelir ki iç bünye rahatlamış artık dışarlara yaptırarak satıştan değil üretimden kar etmekle senin maliyet üstüne çıkıp satış olmazlığı yapılamaz ligi seni her zaman “Ker yapar” güçlü olursun..
 
Her kesin alışılmış lığı vardır şunları bunları alır hammaddeyle karıştırır kar koyar giderleri koyar ama bir türlü de fabrikanın aylık giderini işçi giderini ödeyemez ama ne hikmetse son model yaşantısından eksik kalmazlar sonra battı der  geçerler abi dayısı amcası var ise az da olsa paçayı kurtarır.
 
Ondan ki her harcama bir ürün kaybetmektesin bir var iki yok ilerleyebilmen içinde 1 artarak 2 4 8 gibi 32 kareyi tamamlar 
 
Bir gün bana sorarlar der ki abisine sonsuz sekiz çizerek taksit satış yap der nasıl olacak malı vadeli alıyorsun her mail bunun üzerine kar koyut satışta zorlanırız der abisine nasıl olacak der abisi sen tekstilcisin tüm atölyeleri tanırsın orda kendine fason yaptırman kafi gelecek ama güç lazım ne kadar lazım olacak der çok sendede çok  8 ay 10 vadeli aldı bu malları vadeli aldığın malları vade kampanyası yap der abisine her gelen kuruşu da ürün imalatına gir der 4 ay içinde malın şimdikinden fala olacak ve satış içi de şubeler aç ve bu şekilde kısa zaman da 82 den 92 kadar 47 mağaza zinciri kurulur ama her şey yıllar geçse de her şey ortada olması seni zirve yaptırır anlatamayışımız müsriflik aile birliğe kopması ekip sıkı olmayışı ve veya birine devamlı bağlı oluşunu anlatamayışımız her zaman binayı sarsar yıkmaz işten kopar iş senden kopar nefretle dolar. Bir yaşamış bir hikayenin kısa dan kısa özetidir. 
"Abisine derki hiç peşiniz İstanbul’u 10 ay vadeli taksitle versinler alırım ve de 10 kat içindekilerle zengin ederim der abisine yıl 1985"  
 İnsanlık içinde hep hırs kazanmak kimisi şah kral olur kullanacak piyonları sürerek savaşları kazanır veya plansız bir şekilde hak ve adalet yerini bulur.
İş dünyası dünya ekon mi yaşam savaşı ise aynı her zorluk başlar asırlarda beri ülkelere zülüm edenler işgalleri ve oradan ne neler alırız la sıfır maliyete sadece karın doyurmak için çalıştırırlar asırlar dan beri gelen 350 sene içinde de aynı sahneler hatta yaşamaları içinde karı tokluğuna köle olarak satılırlar şimdi yok mu aslında eskilerde daha çok eskiden de savaşlar ve şimdide savaşlar hep ticari yoluna dizili yer kapmaca boyutundan farksızdır..

Hak ve hakikati kimse ne çalışan ne de çalıştıran ortaya hakemde kurumlar koysalar üstün gelen çıkarcılardır tek korkuları şudur ki  iş bulamazsan iş üretenin hiç korkusu yoktur işçi bulaman diye..

Biri der ya sigortamı m yatırsın maaşı 2 3 ay sonrada versin der iş saati çıkışı ise süte su koyar sütün kremasını çalar bitmeyen alır motoru dağ taş odun keser göre görmeyen göz görse de görmese de aynı yol alırlar bu bir kaç tanesi daha soymakla bitmeyen bahaneler çok ne maliyet var ne de üretim .

İşveren fazla yazmama gerek yok hak yapan hakikati uygulayan ve Fiat artışlarıyla piyasada kalmayan yoğurtlar ak kara kara ak değişen hiçbir şey olmaz  üretme yerine bazen üretilen yerden günlük aylık yıllık çıkanı alır istediği fiyata ve istediği fiyatta da satar kimse bir şey diyemez üreten firma  başlar kıvırılmaya bu sütle çıkamam işin içinden der kolları sıvar getirin oradan su süt içindeki meddeler de bir de yoğunlaştırıcı önce süt imal edemese de peyniri yoğurttu başarır ver gelsin coşkuyu der az ilerden ambulans sesi duyda duyumsamazlığa gelir ve eve gider  hanim çocuklar göremez neredesiniz dese de şimdi gelirler der avunur ama bilseydi o geçen ambulans içinde hanim çocukları olduğunu bilseydi kolları sıvar mıydı..
Bu böyle devam eder .

Ama akıl ise bir iş gücü var o işgücünün kapasite raporunu çıkarıp ve yapacağı ürünün maliyet raporunu çıkarıp çıkardığı iki ayrı kolun bir ürünün fabrika fiyatını bilseydi ve insanlığı alım gücü kapasitesini ölçerek kar marjını koysaydı önce işgücü ürün maliyeti hak hakkı yerine koyarak az karla da karı arttırmak için elindeki iş gücü fazlalaştırsaydı istediği üretimi artırarak az karıyla çok kar edeceğini anlardı  bu da olmaktaki ki “az çok tan büyüktür büyük oluşu ise  hak ve hakikati vererek iş gücü kapasitenin üstünde çalışmak üründen çalarak değil.”

Yoksa aynı geri sayım kaçınılmaz son felaket zinciri kapınızda olur bankacılık şirketler fırsatı çok iyi kollayan şirketler insanlığı yeni bataklığa sürükler.

Bir birileri der kariyerlim kaybolacağına param kaybolsun der ters bir zamana gelir param kaybolacağına balcık çukuruna batmış halkın sırtına basarak yol alırım der. Güzel sözler bazen iltifat sayılır insan beden ruhuna işlenir ama asıl işte böyle değildir. Böyle olmuş olsaydı bu durumlar ortaya çıkmaz ve bu durumlar yaşanmazdı gücün lafların boş olduğu asır dağız lafla bu tren kalmaz insan gücü bedeller hak hakikatler ödenmez ise kaleyi kemiren gemiyi ilk terk eden fareler olmazdı.  

“Bu bana geçmiş 1980-1987 dönemi hatırlatır şirketler mantar gibi biten bankerler ve bankaların batışını göstermekte ileri günlerde bu da şu olmak ta hop olmadı baştan artık bir kenara bırakın artık yeni bir düzen bulmak o ülkenin doymak bilmez ve doymak bilmeyenlerden de yararlanıp he seferinde her tren kalkışı bir daha kine der tren her seferi gene gelir her fırsat bir daha kaçar ya uyutulmuş tur ya da son durakta uyanmak istemeyen bir yaşam tarzı”

“54397 tren seferi “ Ve yine yeni bir dönem ekonomi seferi der duran bu halk işini bilir yeni bir yol alan dünya” Tarih 20 11 2021  

Zincir devamı  

HER ŞEY BU ÜLKENİN ELİNDE ESİR OLARAK SÖMÜRÜLMEKTE
 
SÖĞÜT ALTI KAHVESİNDEN ÇINAR ALTI KAHVESİ
 
VAKİT YOKTUR ZAMANDA YOKTUR SADECE VERİLEÇEK AN KARARLARDIR
 
İŞLER SADECE DEVLETİ ORDU İLE KORUNMAZ DEVLETİ EKONOMİ BOYUTU ŞİLEDE KORUNUR BU BİR MİLLİĞİ MESELEDİR.
 
Yayla kabayken köy kahvesinde söğüt altındaki sohbetten şimdi geçi geldiğim bir şirin ilçeden evin altındaki çınar altı kahvesinden bir sohbeti.
 
Ya para yetmiyor geldi fark ama her şey ateş pahalısı kur aldı başın gidiyor diye başka masadan dinlerim haliyle kulağa geliyor ama sohbet sonrası çay paralarını kim verecek diye bir mucize bekliyorlar evden biri çağırsın diye kalkayım diye.
 
Şimdi desem sizler ne şekilde kim kimler kimler sizlerin parasını cepten çekiyor sonrada kimler kime tarafından cebinize geliyor millet ana parayı ne ne şekilde götürüyor oradan bakkal gelir ya deme benimde kredilerim kısıtlandı şimdi nasıl işin içinden çıkılır kur aldı başını gidiyor evet sohbete girse de bu çay paraları birinin üzerine ihalesi yıkılacak.
 
Şimdi desem allamazlar ama cumhuriyet kurulmadan önce bir banka kuruluşuna gidelim dış sermayeli bir banka adı Osmanlı bankası kuruluş ise bankacılık ama ne iştir hükümetin parası ile ülkenin insanlarına kredi verip bankacılık yapanlar ve faizler kendi ülkelerine giderken o zamanın teminat altınlar gene o ülkelerine gider bankacılık kanun yasaları da suç sayılmaz ve gene valizle dışardan para gelmez sadece bir dünyadan güvenilir dedikleri yerden sadece bir temiz evrak gelir.
 
ŞİRKET VE BANKACILIK ÜLKEYİ ZAFERE DE TAŞIR ÜLKEYİ BİLE İSTİLA EDER.
 
Başlanır bankacılık bankalar kanunu işlemler başlar "devletin parası "parasında düşük olarak kredi alır ve banka rizikosu altında halka kredi verir o ülke kalkınan ülke ise dağıttığı parayı riziko görmez ne den derseniz bankalar kendi aralarında para transferi yapar ve blok edilir bu da artışa sebep vererek ana parayı tutar bunu yapanlar hem devlet ten gözükür hem de para için arkadan hançer saplar ekonomiyi hızla çıkmaza sokarak ülkeyi yavaşlatır.
 
Evet bu kur farkıylada aradaki kazançla da devletin bankalar e para politikasıyla da kur sabitlenir alt bankalar kur karşı farklarıyla gene halka krediler açar döngü devam eder.
 
Evet açılar devamlı değişir devlet merkez bankası ülkenin milliği seferberliği anında toplanması gerekirken süre zamana göre de artış devam eder.
 
Halka kerdiler verilir zaman ne zaman oturursa devletten bankalar arası da yatırımcılar para akışını ne ne şekilde  ya "bir kâğıt parçasına sözde güvenilir" ama devlet gene devlet krediyi keser veya daraltır ve alan bankalar da kredileri daraltır krediler daralınca kur otomatikman gene artar ve işlemleri daraltarak işler biraz devletten gelen parayı kur akışına bırakır daha geniş politikalar bloke edilen para bir yerde dururken artan kurdan ne elde ettiyse ne ne kadar artırılırsa durur durdurulur aradaki fark o ülkenin ana parasından musluklar kredilere açılır ve her iki tarafa da  kısa zamanda gene krediler açılır “bir kenar dan da kur artışı faizler kâğıttan kazançlarını parayı da dışarıya çıkar çıkartılır.
 
Artık maaşlar artmış olup artmadan “önce aldığı ürünü” şimdi maaş artığı dan sonra da kadar da fırsatçılardan ürün alır gene ülke de ki blok edilen ana paradan ve devletin kur farkıyla da vergilerin artışı toplanacak paralarda ülkedeki yapılacak işlere gider yanı kısaca kazanan gene “dış güçlerin şirketleri kazanır” ve bu arada ağlayan dev zincir üreticileri ağlar sızlanır onlar da biraz değil çok ağlar fırsatlar dünyasında yer alır  hem ülke sömürülür hem de haklar verilse de halk dış güçler içteki fırsatçılar tarafından sömürülür..
 
İŞLER YAPILIR ANA NASIL YAPILIR
 
Vaat verilen işler hepsi yapılır başka zamana kadar kur artışı olmaz nerede durdurulursa ve sizlerde üretim yapmaz, sizler tasarruf yapmaz, müsrifliğe kapılır giderseniz ,hep bu oyun sizlerin 3 cay ödemediğiniz paradan 10 adet çay parsı cepten gider.
 
Kim suçlu iş yürümekte maaşlarda artışta işler tıkırında siz ülkenizin yer altındaki sömürmeye gerekleri yok, sizleri sömürerek yeter derler ,bir yandan da bu ülkeye kaos yaratalım derler ,nenin de sonunda bizim derler ,durmadan ekonomist ararsınız bir ülke kendi için den dış yatırıma ihtiyacı yokken de kalkınır insanoğlu yan gelip Osman yatağın da gene isteyeceksin ve gene verecekler verdikçe de ülkeni sömürecekler sen istemez gerekenleri yaparsan kendi üretimini yaparsan her türlü masrafı kesersen hele cırt cırt bankamatikleri kullanmaz isen lüks hayatı kesersen her şey alt üst olarak cepleriniz dolar ve dünyadaki bedavacılar olmaz işte "bankacılık böyle bir şey"
 
Ve ülkeniz kendi elinizle yükseltirsiniz kendi doktorun gibi ülke ekonomist olursun bu da milletin cebinden çalınmaz başka ceplere dolmaz sizlerin verdikleri ve tekrar sizlerden alınarak kurlarla o fazlalıkları parayı da bulamazlar bulamayınca ne olur hem kur atmaz hem de kapasiteli üretimle arz ve talebe göre üretim gerçekleşir fabrika bana bayi üst bayı alt bayı alt bayiler 6 tl çıkan bir ürün olmaz zincir ve bakkallarda 14 tl bu işler ülke işi gibidir.
 
DIŞ DÜNYA NEYLE KAZANIYOR DİYORSUNUZ ŞİRKETLER VE BANKACILIK SÖMÜRMEKTELER
 
Ana damar ise ekonomi ülke insanı hep ister isteyin gördükleriniz kağıt bir parçası aslında illüzyon görmektesiniz o para daha önce sizdeydi biraz fazlası ama ama o fazlalık çoğu dışarı gitti gene hep isteyin isteyin kendi topraklarında gelecekte değil şimdiden esir olmaya yol almaktasınız biraz üretim için "kendi lüks hayatı kesmez iseniz onlarda ülkeden nemalanmazlar”
 
SİZLER UYANMAZ İSENİZ HER SEFER
 
Karşılıklı kaos çıkaranlarda onlarda dış dünyanın emperyalizm elamanları sizleri biraz ülkeyi kışkırtmak “onlar şunlarda bunlarda” gelse aynı “Allah tan gelecek sermayelereler” kapılmış olsaydınız maazallah “önceden de söyledik” davulla gelmez "sadece güvenilir referans ile devlet güvencesi altında “bir a 4 kâğıda çıktıya” yazılı evrak gelir bu oyunu hazırlayanlar tarafından bir kağıt evraktır “yok gelecek oldu geldi gelecek le olacaktınız alacaktılar da olmazdı “aynı makara dönerdi “dua edin gene ucuz altılattınız” ama sonrası ise gene sizler istedikçe de vaatler gelecek asılında gelecek vaatlerde sizlerin öbür cebinizdeki paradır.
 
BİR ELLE TUTULAN SANAL DÖNGÜDÜR İLLÜZYON HALDIR ELLE KURÇALANAN DOYUMSUZ AKIL HIRSIDIR
 
Kur duracak ve kesilen kredilerde açılacak gene aynı çark dolap gibi dönecek durmaz durdurulmaz bu çarklar durmak için “sert çok sert karalar” her bastığın yer ekimler her adım üretim kapasite kontrol disiplin ve daha fazlalısıyla üret her masrafı kes en alttan en üste kadar “bırak dışı içten hamle varsa var olmak “ihtiyaçları varsa gelirler “yoksa bil başka yerden gedik açarlar bunlara da bakma hepsi cılık çıkar “gemide sen kendini kurtara cam” diye telaşa girme o telaşa o gemiyi “hepimiz olarak düşünmezsen” sakken batar gemi hep birlikte. " devamı var”
 
Allah Tanrı de zikret

Çoban

YAŞAMIN GEÇMESİ SİZCE 2022 2023 VE GEÇMIŞ 100 YIL VE BİR SONRAKİ 100 YILA 

VAKİT YOKTUR ZAMANDA YOKTUR SADECE VERİLEÇEK ANA KARARLARDIR

İŞLER SADECE DEVLETİ ORDU İLE KORUNMAZ DEVLETİ EKONOMİ BOYUTU İLEDE KORUNUR BU BİR MİLLİĞİ MESELEDİR. 

Bir sonraki gün öncede söylediğimizde “toplantılar zamanı beklemez” beklenen zaman içinde ülkeme meselesinden önce ülke içindeki palazlanmış şirketleşmiş devletin halkın parasıyla üretim yapmadan ülkenin parası ile ve içerdeki içlerindeki paralarıyla önce halkı sömürerek yol alır 

Borçlandırarak sonradan ellerindeki ne varsa icra yolarıyla satın alarak halkı sömürtenler ve sömürenlerle iş birliği altında eşleşir “toplantılar gecikiyorsa” bunun tek sebebi halktan “önce kümeleşen şirketlere” ve ülkesini düşünme den içerde fırsatçıların fırsatlar içinde ve sonradan bu halk ne derler korkusu yaşayan şan şöhret makamlar elden gitmesin diye dış güçlere boyun eğmek gibi hal alır 

İyi polis kötü polis oynayarak da bu halkı kandırmak için içerde bulunan bu ülkeyi halkı yok etmek için amaç amaçlar plan planlar ülke içinde iktidarlığa göz dikmişler dış güçlerin iki yana oynayan sarhoş tekerlek şekline boyun eğmek gibi yer alır. 

Ülkede faiz artışı ne demek tir ne ne kadar bilmektesiniz kim kimlere yarar hiç bilmemek te ve önceden dağıtılan düşük krediler ve sizleri borçtan kurtarılırken nefis doyumsuzluğa sokarak daha da akılcı düşündüğünüzde fırsatlar sunarak paranı para kazandırılarak bu gün aldığınız sonradan 5 10 katlamalı illüzyonlarıyla sıralı zincire halka olanların sonuna doğru ve hem düşük hem de fırsat yaratan fırsatçılar yaratır 

Pahalılık sizleri lüks yaşantılar iterek ve satış ve artışlardan toplanarak halka dağıtılması dağıtılırken de doyumsuzla itilerek verilen parayı keyfi fiyat artışlarıyla sol cebe verilirken sağ cepten alınan paraların bir kısmi da tekrar ülke kasasına dönerken ve sizlerin talep etiğiniz ve kışkırtılan kaoslar medyalar ve iktidarlığa oynayanlara dış güçlerin oyunlarını önlerine koyularak ülke içinde bu seferde iktidarlığa soyunanlar bol keseyi açarlar 

Ve açtırırlar gelsin vaatler gelsin istekler gene ülkeyi bir yandan para gelecek vaatleri bir yandan içerden bankalar şirketler iş adamları timsah gözyaşlarıyla ağlamaları “o gitsin bu gelsin” her yere hareket eden ülkeleri ve halk” ne olsun ne olurlarsa olsun” zihniyetler. 

Evet bu ülkeye kim gelirse gelsin bu krizler hep olacağını beş ay önceden, daha da eski seneler içinde ,daha da eski senelerde yazdığımız ve yaşadığımız hallerdir. 

Çünkü bu ülke halkı bu gün yaşayım yarın borcumu öderim ,borç yiğidin kamçısı biyen ,beyne işlenen gene bildikleri “bir şeyde varını yoğunu satar” ve öder bildiklerin den de hızla bu halkı devleti ucuz faizler ve sonra dan devletin parasıyla halka yüksek faizle dağıtıla paralara gene de kurtarır diyen zihniyetler bir yandan "ar namuslu" diye insanları kandırarak borç batağına sokar her şeyi alırlar. 

Zihniyetle bu toplumu bozarlar ve içlerinden de gene fırsatçılar çıkar bu beni kurtarır bir yer alır bu kerdiler içinde borç aldığı parayı üç beşe katlar şeklini oynar oyunu ama ama ama bir noktayı atlayanlar hiç düşünmez bu aldıkları parayı bankalar nerden bulmakta ve dağıtmakta sormaz sorgulamaz promosyonlar içinde büyür büyürken de ağlar. 

SOYULDUĞUNU ANLAMAYAN HALK TOPLUMLAR HER DEVLETTE KAOS KRİZLER 

İşte burada ülke merkezinden çıkan aşağı çekilen faizler den ve alınan şirketler bankalar flas kuruluşlar sadece yüksek miktarda aldıkları parayı halka yüksek faizle vererek aradaki üretim yapmadan kazanılan faizlerde dışarı çıkması ve sonradan bu dağıtılan krediler de kalkın yüksek fiyat artışını durdurulamaz hali alışından etkilenerek talep edilen dış para arayış ve artışlarıyla da tl kura bağlı ithal artıkça şirket ve bankaların kasaları dolarken ve dolduran da bu ülke halkı hala ve hala parayı çaldırdığı halde kendisinde inatla müsriflikten kaçmaya yeltenmeyen ve tasarrufu unutmuş olduklarından ve hızla borç batağına girdiği halde "ne önüne ne de arkasına" bakmaz. 

Merkezin %15 faiz artışı olsa da gene şirketlere bankalara yarayacağından nasıl olsa bu halk borçlu yüksek faizle bu parayı satarız der ve halkta olsun yüksek faizle kredi çeker işyerleri değirmeni döndürürüm der fiyatlara artışıyla ürünlerine yansıtır bu da halkı o da sömürmeye başlar “aslan tilki çakal akbaba” misali hal alır ve bu halka devam eder sinek böcek ve sonrası toprak sonrası da daha çok fiyatlarda artar alım güçleri azalır. 

BU HALKA GÜÇ DESTEK LAZIM DER DÜŞÜNÜLÜR

NE OLACAK HALİMİZ DALAR RÜYAYA

DEVLETİN GÜCÜ BURADA HALKIN ARKASINDA OLMASI VE ŞİRKET BANKALARIN ARKASIN DA OLMAMASI İLE BAŞLAR EKONOMİ SAVAŞI 

Eskiden merkez yükse faiz artırsa da gene işin içinden çıkılmadı neden dersen içerde yalakalar nankörler sadece aileleri için ve bildikleri halde sömürüldüklerini bildikleri halde bu halk sonradan bana da anıt mezarlar yapar ,ve zincir devam eder 

Bizde öldükten sonra bize de anıt mezar yaparlar zihniyeti devam eder ama mezarlığa girmeden daha toprağa verilmeden vermeden kabristan başında haklarını yeğenler bekler ama “onu sadece kendisi “bilir geride bıraktıkları bilmez onlarda” içlerinden hak verilir verilmez gene bilinmez bilmezler ne kendisi ne de geride bıraktıkları. 

Her sene anılan bu dünyalarında ödül plaket verilen yapay etraflarını toplama kampından almak gibi hal alırlar ve öncesi ve sonrası bilinmeyen içlerin de ülkeye zarar verenleri de “dışarı salınan fırsatçılar” yol veririler hatta ülkeye darbe yolarını aralayanlara da ve sonradan da her sene gene mezar anıtlarında anılır. 

Bu halkın sırtından gene kazandı ama bil her oyunlarınız görünmekte sadece rüyadasınız uyandığınız da ise kazanamadığınız apaçık ortada olacak “kazanamazsınız” hala bu ülkeye sahip olmak için iç ve dış güçlerin hala içeride olan yalakaları ve bu devlete nankörlerin olması" yer alsa da gene sebebi ise ne devlet nede kamunlar başa çıkamadı değil ne derler korkusu ama ne olursa olsun gene kazanamazsınız. 

Bu halkın arkasında duracak bir babayiğit yoktur ama halka öyle korku saldılar ki “arı namusu için borç bataklarına salarak” ve göstermelik kasa fırlatılan gene göstermelik illüzyon planlarıyla da alınsa ve sonradan almak isteyenlerin oyunları içine alınsa da bu sefer oldu denilen yerde gene sonradan kazamaz kazanamaz halleri her defasında kazanamaz halleriniz olacaktır. 

HER DEFASINDA KURTLARLA DANS ALIR YERİNİ ÇOK BAŞLI ŞAHMERANLAR 

Aynı bu günkü yaşamışlığınız bu günün bir milyonu ,o günün ne alırsan bir milyona yaklaştı "şimdi gene " zaman fırsatçıları nefise doymazlar boyu insanoğlu içinden çıkan başkalarına çalışan fırsatçılar ile de “ne alırsan bir milyon” veya “eskiden kurduğum patron çıldırdı” hali alır aslında dış dünyaya karşı iktidar ve ülke çıldırdı hali olsa nasıl olur rüya devam eder derinlere. 

Bu milyonun hali yakın zamanı görünmekte ve sonra sıfırlar atılması bir illüzyon şekli alır değişen hiç bir şey olmaz ama “anlatılan anlatılacak” ise sıfır atma yerine “enflasyonu geriye doğru takla attırmak savaşarak diplere çekmek ve bu gün fiyatları 4 yılda %300 ler artışı 8 yıl öncesine dönmek için hatta daha güçle 40 yıla inmek % siz koyun bu da sert kararlar kanunlar fırsatçılara değil halkın yararına gene burada da sert kararlarla şeffaf olmasıyla da tek haneye düşer ve düşünün kaçlarda olur . 

Artık başalar evler arabalar gıdalar ne sayarsanız sayın her şey değişir “en ucuza veren” halkın elinde kalır ve başalar stoklar serbest satış talep piyasa yerine serbest satış arz talep rekabet başlar. 

Üretimler yarışır ekilecek ekilmeyen yerler başlar ekilmeye işte bur da başlar bu “ülkemi yaman yoksa dış dünya mı yaman” dış dünya talebi yok olmuş içteki üretim talebi artmış olarak sahada yerini alır ama turizm gelmez diye korkmayın onlar gerçek insan olmak için kıymet cennet yeri gene yaşamak için bu ülkeye gene gelirler. 

Korkuyu at ne olursa olsun de ,açlıktan korkma ,açıkta kalırım diye de korkma, ölümden hiç korkma ,her bu toplumun içinde deli dumlu deli oğlan çıkar hele hele liderlerin ülkesi için bu halk ne derler korkusunu bertaraf et ve dış dünyanın oyuncularına A takımların ellerine pasaportu veya pasaportsuz yarın olmazlar ne aslan artığı kalır ne de çakal tilki hele artık olmadığı içinde akbabalar olmaz. 

DURMAZLAR DURDURULAMAZLAR SEN UYUR UYUMAZ İSEN HELE GÖLGELER İÇİNDE UYUR GEZERDİK OLMA 

Aynı dünyanın kırız de korku başlar hepsinin "başlangıçlarında kendileri "olsa da gene korkarlar ve ondan yaşamları yaşayacakları gelişmeler strateji planları amaçlarında “her sene toplanır toplanılan zenginler kulübü “bu sene daha derin korkuları artsa da "bir strateji planında" sonrası ne yaparız şekline girenler 

Yakın zaman da ülkeler içinde paralı kaos orduları kuracaklar ve veya kiralayacaklar dünyada ki "silah ilaç kaos" yoksa para olmayacağının ve ülkeleri parçalayıp kendi krizlerini aşıp ana birim dalları tüm "ülkeleri kontrol altına" almakla gelecekleri garanti olur hayali yaşarlar. 

Yoksa bil hep korku endişe çıkartarak kendilerini zinde tutarlar ve “bu günün zenginleri “gelecek endişe korkuları ve korku her şeyi yaptırır insanları bir böcek görür zihniyetlerinden "bu kirli oyunları" bu asırda başlayacak ve çok yakın zamanlarda göreceksiniz ve yaşayacaksınız. 

RÜYADA AKIL ŞİFRESİ ACILIR DEVAM EDER VE YAŞAR

BUNLAR NASIL OLACAK DER AKIL

EVET HER ŞEY BURADA BAŞLAR GÜVEN VE İSTİKRAR 

Şimdi içimize dönelim kendi kabuğumuza bürünelim bize ihtiyaçları varsa gelirler yok gelmiyorsalar oyun kurmaktalar oyuna da savunma hazırsak onların korkuları bu toplumun korkusuzluğunu çıkardıklarından korku endişeleri duyar ve her yönden saldırır saldırtır ama bu toplum sıkılan yumruğa bir tokattı ile cevap verir sadece yıldızları sayarlar biz ne zaman evren boyut atladık derler. 

ŞİMDİ ASIL MESELEYE GELELİM RÜYAMIZDA 

Aslında aynı gün ve aynı saatte merkez artışı faizi %25 üstüne çaksaydı hatta gene savaşarak %50 çıksaydı bankalar alınan kararlarla bankalarında ve şirketlerinde aldıkları "parayı halka satamaz" hale gelirlerdi. 

İşte burada gene korku yayarlar şirketler bankalar kaosa eylemlerine ülke taş koyduğundan ver versin feryat gene dıştan desteklenerek ülkeyi çiftlik görenler kanalların kapanacağı eskiden “hortum lakaplı şimdi kanal misali “sömürme şekli gibi. 

Bankalar halkın eski borçlara her türlü haciz başlar ve çıtpıt kartlar iş yapamaz hale gelir kredi kısılır bol kepçe kart verilmez şeklini bu "halkı daha da çıkmaza sokardı" ama bu sadece korku idi ve "yaparlar mı yaparlardı "ama devlet buna izin vermeyecek şekilde yasa kanun ve itiraz hali getirse idi "o zaman veya bu gün" bu halk sadece 3 ay dişinden tırmığından artırsaydı ve gene müsrifliği” yeni yüzyıl  gelecek yüzyıllar “için çıkarlarını nefsini bir yerde tutarlarsa da veya tutmuş olsalardı ve bu gün devletin milliği gelirinden pay dağıtılsaydı "engelleyen bu huzur geçidi yerle bir edilseydi bu gün dış dünyanın para birimi “aynı gün aynı saat te tek rakama düşerdi” düşer aynı anda den "çoban sam dolar 09 tl olurdu" evet yanlış duymadınız evet sen ne mühendis uzman olursan ol senin ellerin kolların balı ama ben sadece çobanım 

Gece saatlerinde bile para bozdurmakla meşgul olurlardı ve doların karşılığı bile olmayan dünya da kendi ülkelerinde bile bu ülkenin para bozdurması bu gün kendi ülkelerinde borsaları alt üst olurdu hatta kırız bile girerlerdi. 

İŞTE BU DA ÜLKENİN İNSANLIĞI AÇ OLSA DA AĞIZLARINDA KÜRDANLA GEZMEK ALIRDI AMA EN TEPEDEN EN AŞAĞI İLK ADIM MÜSRİFLİK BERTARAF ETMEK 

Bilinen forslu peşine takılan flamalı güven duyma şekli gösteriş kendini beğenmek “kibir kapris gurur” insanlık içinde var oldukça da ,hele yol kenarındayım “dışarı bakmaktayım” kapanmasına ihtimal yok yol kitlendi önde kazada yok “Allah göstermesin” her kez tatile yol almakta “yok yok” çığlıklar ver versin feryatlar atan inan yok diyenler hakikaten yok ama kart ciptik çekmekteler “gelsin ne olacak ya bir tatilimiz” var bu da çok mu görmektesiniz der. 

Sadece dedikleri diyecekleri başlar bu gurur kapris kibir almış başını gitmekte giderler gittikleri yerde sabah menüsü dolu olduğu halde burun kıvırırlar iki üç gün geçer dönüş başlar tatile çıkmadan geride bıraktıkları tatile çıkmadan dostların çocukların cepleri boş gibi dönüş yollarında araç ve ceplerden bir yudum su alacak ve çocuklarına isteklerini karşılayamayacak hal alırlar “adına ise çıkmadan söylediği söz tekrarlanır bunu damı çok görüyorsunuz demek kalır” 

UYANIR GİTMİŞ GİTMEMİŞ HALİNE ŞÜKÜR EDER

ZİHNİYETLERİ BERTARAF ETMEKLE BAŞLAR RÜYA DEVAMI 

Çünkü bu halkın gücün %15 ile şirketleri bankaları gene toplantılarında bu da "yeter biz" gene biraz yüksek faizle bu parayı satarız anlaşmasından gene durdurulamaz hal alır. 

Gene bu iktidarı zora sokar ve ila ben olaçam diyenleri de sonradan geleceklerde beterinden beter yapar hali ülkeyi itibarsızlaştırır ve az bir zaman da da ülkenin yerel seçimlerinde gene anlaşmalı o ilin fırsatçısını seçtirirler A takımları sakken ülkede köle maraba ırgat var misali devam eder. 

Bir öncesi ise faiz artmadan kredilerle fırsatçı üreticilere ve bol kredilerle halkı ne borç bataklarına dış para artıyor “keyfi fiyat artışı” ile sömürülen halk bu şirketler “hesap sorma zamanı geldiğini” ne iktidarlar ne de kanun işler halk ise sadece sözler ifadeler istekler vaatler içinde “bir varmış bir yokmuş ile uyur uyutulur gider” rüyasında istediği hayatı yaşasın zihniyeti devam ettirirler. 

BU GÜNDEN GÖREMEYEN GÖZLER VAR İSE ÖNLERİNDE ETTEN DUVAR ÖRÜLMÜŞ HALİDİR. 

BU YÜZ YIL VE SONRASI YÜZ YIL UYANDIĞINDA ZİNCİRE VURULMUŞ HALİ OLAÇAKTIR 

YENİDEN YÜZDELER HESABINA BAŞLANIR

TEKRAR ŞİMDİ HATIRLATALIM 

“2005 2011 2016 2018 2022 Arşiv dosyalarında yazdık ve aynen bu korkular kurdukları bir gün bu paralı askerler kendileri şifreleri açılarak kendi devletlerini kuracak ve kuranlar da kendi ayaklarına sıkacaklar “bu bir devlet değil şu bu da değil bu tüm devletleri kapsayacak” 

Burada şunu getirir ne güçlü nede hızlı olan kazanır kazanacağını önceden bilendir bu da iki yola ayrılır özünü ruhunu Allaha satan ateşten uzaklaşarak Allaha yaklaşır diğeri ise özünü ruhunu nefise doyumsuzluğa satarak ateşe yaklaşır Allahtan uzaklaşır 

Yol hayat yaşam savaş da ve bu yarışta tereddüt etme nefis çıkar için yol yakınken de kulağına fisildarlar sakın dönme bu yolu tamamlamak “musibetlere karşı koymak” gerçek yaşama tevekkülünle başarı sağlar 

Şimdi yeniden göz atalım %15 kurtarır diyerek kredilere kartlar alınacak kredilerde verene gene başlar alıcılar da “aman ne olacak 200 tl fark eder” diyecek gene yolunacak soyulacak ve üstelik bunla kalınmayacak kredi alanlarda bu halk üstüne saracak ve durmadan yukarı yukarı çıkarak halkta açız diyecek açıktayız diyecek ver yansın diyecekler diğer taraftan da “işleri kızıştıranlarda seçmek seçilmek” için bir birlerin gölgesine girecek hepsi birden de "dış dünyanın yörüngesine" girerek olacak olan olacak gene” aman olsun” diyenlerde sırtlarına yük sarılacak sonra bilin bakalım insanlığa ne diyecekler köleler diyecek .. 

ESKİ BOYUTLAR 

Ve aynı köyleri kaldırıp mahalle yapanlar ilçeleri il yaparak meralarda birinci derece de ekim alanlarında “yol yürürken” köle oluş sonrasına iller bölgeler içinde ilçeleri il yaparken gene eskiden “dış dünya bu ülkeye yapamadıklarını ”gene istekler içinde  yaparak sonradan ülkeyi parçalayıp kendilerine guruplar halinde gene kendi aralarında parçalananlar 

Onlarda parçalanacak hale gelmesiyle de "silah ilaç danışmanlık hizmetleriyle" de devam ederek daha sonradan da sınıflandırarak o gün parçalanmışlar o zaman da bu gün özgürce ülkesinde dolaşanlar o gün o zaman da ilinden ilçesine hatta köyüne bile gidemeyecek hale gelmeleri çok yakın 

Ülkeler ülke artık bir masal olmaya yol almakta bu seferde uyutulmaya çalışan bir varmışla bir yokmuş bu masalı dinlerken gene derin uykuya yatacaklar.. 

İNSANLIK HALİ 

Ülkede 7 milyon masarifimiz var bu misafirleri geri huzurlu göndermek istesek te dış dünya el atmakta bu sefer huzur bölge yapmaya çalışılsa da hemen demokrasi ve evrensel çıkar ortaya müdahale başlar 

Ülkeye bu durumlar varken ve gene ülkede geri kalan 15 milyon rahat yaşamakta istedikleri gibi krediler sayeler gayeler içinde gölgeler içinde ilerler ve kapan kapan kapana her yere oynayan sizlere de düşen düşürülen ihaleleri kapan bankalardan devletin halkın parasını alıp geri halka satan oradan kazandıklarını ülke dışına çıkartan bir iş yapılırken 2 milyon dolar kaparken 1.1 milyonu dağıtılırken geri kalanla 900 bin dolara işler biterken bu kanallarla ülkeyi sömürenler sömürtülürken bu çiftlikler varken ve de devam ederken hal ne olmaz. 

Son gene geri kalan 70 milyon yaşamını zor zamanlar geçirmekte krediler üzerine kredi çekip kart borçları icra ev araba araziler şirket bankaların eline geçerken gene borçları ödemek için bankalara verilen paralar "düşük veya yüksek ne olursa alanlar" ve o paraları tekrar borçlu olanlara satanlar geriye ödeyemeyeceğini bildiği halde aile yapıları bozulan anne baba çocuklar dağılırken ve bu yetim hakları yiyenler havuz başlarında parti yapanlar ve kısa zaman da tekrar seçilebilmek için bu ülkeye oyun kuranlar bilin sonlarınız çok yakın aldığınız her bir lokma boğazlarda düğümlenecek ve son lokmanız olacak. 

Bu altta yazılan bu gün yeterli bilgiler ne olursa olsun diyenlerin grafiği ve boşuna dışarlardan yatırımcı beklemek yeteri kadar içerde var yoksa dışardan getirip içerde onları damı “yalaka nankörlere” yedirmek. 

İşte burada şu vardır hızlı olmak veya güçlü olmak başarmak değil tasarruf müsrifliği bırakıp sabırla azimle halkın el ele iş gücü yaratmak bu da başarıyı önceden planlamak “üç beş zenginin peşinden değil bankalara verilen parayla hiç değil "içerde ki milliği gelirlerle el vererek başarıyı elde etmek" ve ne derlerse desinler korkusunu kaldırmak içteki safraları atmakla grafik üstüne çıkmaktır. 

Bu da kim olursa olsun %60 devlete emlak kira ev vergiler değerleri net içeri girecek şekil % 40 yaşam için ticari gelire % 60 içinden %20 yoksul halka geri kalan %40 gelişmeye yapılacak işler yapmaya ama "kanallar olmadan hortumlar olmadan örtülü ödenekler olmadan" bak içerdeki paralar ne olacak ne nereye akacak. 

HER ŞEY ÜRETİM KAPASİTE RAPORLARIYLA NE NERDEN GELDİĞİ NE NEREYE GİTTİĞİ NE NE KADAR DEVLET KASASINA GELDİĞİ NE NE KADAR KASADAN DOĞRULUKLA ÇIKANLA BAŞLANIR. 

Bilmek her şeyi tersi düzü ile çakıştırın ve gene her şeyi kimlere ne gittiğine nerelerde zor durumda kaldığın bakın ülke nasıl bir şekilde sömürüldün kim kimler kimin parasıyla paraları para sattığına bakarak halkı ve ülkeyi sömürdüklerine bakın ve gene" içlerinden çıkan çıkacak" fırsatçılara bakın siz hala ordaysanız bu kemerleri sıkmak yerine kim kimlere gidenleri sıkmanız ve öndeki gelecek seçime ve dış dünyanın yerleştireceği ofis A takımlara bakmanız. 

BİLMEK TERS DÜZ DÜŞÜNMEK 

Politika faizi, Merkez Bankası'nın” istediği likiditeyi” sağlamak amacıyla belirli bir oran da bankalara kredi vermesidir. 

Bu faizin oranları politika faizi olarak adlandırılır bu orandan ekonomi büyük ölçüde etkileniyor faiz kararı alınması sürecinde, gelecek dönem enflasyon görünümüne odaklanılıyor. 

Genellikle Merkez Bankası tarafın dan belirlenir ve ülkenin para politikası yönlendirme amacıyla kullanılır 

Örneğin, politika faizini yükseltirsek, para arzı azalır ve böylece enflasyonun önüne geçilmiş olunur. 

Aynı şekilde, politika faizini düşürürsek, para arzı artar ve böylece ekonomik büyüme teşvik edilmiş olur. 

Merkez Bankası, enflasyon tehdidi gördüğünde faiz oranını artırır böylece toplam talebi düşürerek enflasyonu düşürmeye çalışır 

Merkez Bankası, bankalara ihtiyaçları olduğunda borç verir veya bankalar nakit fazlalarını Merkez Bankasına yatırabilir Merkez Bankası tarafından belirlenen bu faize politika faizi denir. 

Mevduat toplarken mevduat sahiplerine para, borçlandıkları bankalara, para piyasalarına faiz öderler. 

Faiz ne kadar düşük olur ise, bankalar o kadar mutlu olurlar bankalar faiz ile topladıkları paraları faiz ile ihtiyaç sahiplerine kullandırırlar. 

Merkez Bankası faizi indirirse banka kredi faizleri de düşüşe geçer banka faizlerinin düşmesi demek vatandaşın daha kolay ve daha az maliyetli kredi çekmesine neden olur faizlerin düşmesi yatırımın artması, ekonomideki çarkların daha sağlıklı dönmesine neden olur. 

Faiz artırımı yapıldığında tüketim azalır ancak tasarruflarda artış beklenir böylece kaynaklar artar ve yatırımlar için finansman bulmak daha kolay hale gelir. 

Tüketimlerde azalma ile beraber enflasyonda azalma görülürken, negatif yönlerden biri ise faizlerin artmasıyla yatırım maliyetinin de artması. 

Faiz artışı, genellikle para biriminin değerini artırırken doların düşmesine neden olabilir. 

Yani faiz artarsa kur düşer ve ithalat ucuzlar, fiyatlar da düşer ama otomobilde vergi çok yüksek olduğu için konuta göre daha az düşer 

Normal beklentiler faiz artışını, yatırımcıların gözünde daha güvenli sabit getirili menkul kıymetlere yönelimi artırması demektir böyle bir durumda ise borsanın, dövizin ve altının düşmesi beklenir. 

Faiz artırmak borçlanma maliyetlerini artırır, ekonomiyi soğutur ancak doğru politikalar faiz artışını asgariye indirir. 

Örneğin Merkez Bankası'nın bağımsız, şeffaf ve güvenilir bir şekilde enflasyonu düşürme niyetinde samimi olduğuna piyasaları inandırması, bu maliyetleri önemli ölçüde azaltacaktır. 

Enflasyon yüksekken politika faizini düşürmek ise daha yüksek enflasyon yarattığı için uzun vadeli piyasa faizler düşmez, bilakis artar bu durum yatırım iştahını, harcamaları ve üretimi azaltır. 

DÜNYA İÇİNDEKİ KARŞILIĞI OLMAYAN PARA KAOSLAR İÇİNDE FANUSU SALLAYALAR SONRA ÜLKE ÜLKELERDE SALLANIR KİM SALLIYOR DİYE KÜRESEL VE EMPERYALİZMLERİ GÖREMEZSİNİZ 

ABD Merkez Bankası yani FED (Federal Rezerve) faiz artırırsa enflasyonun azalması ve ülkedeki dövizin artması ise yerel para biriminin diğer para birimleri karşısında değer kazanmasına yardımcı olur. 

ABD doları "özellikle gelişmekte olan ülkelerin para birimleri “karşısında değer kazanır

KARAR VE İKİ TARAFI KESKİN ADALET

 

SAĞLAM SERT RADİKAL KARARLARLA TÜM HALKIYLA BİR OLURSA VAR OLUNAÇAK.

YOKSA ZENGİNLE FAKİR ARASINDA SINIRLAR BİLE KAPIDA VE SINIFLANDIRMAKLAR İSE ŞİMDİDEN BAŞLADI.

 

İnsanlar bol keseden kazanıp bol keseden keyfi fiyat artışları yaptınız ki geri kalan özel keyfi masraflarını halkın sırtından kazanmakta yol verdiniz ucuz kredilereler borçlu olanlar borçlarını ödedi ve bolluk bulduğundan nefis doyumsuzluklarla borç bitse de borçların içine girdiklerini pembe dünyalarında gerçeği görmediler.

 

Şimdi ise sadece %15 bankalar devlet faiz kurum çarkında ise anlaşılması anlaşmalı olarak bilmektesiniz bu halk bankalara verilen paranın parayı da bu halk borcu veya esnafı % 40 la alsa da alacağını da bankalar bilmekte ve esnaf masrafı üretici masrafı ve özel masrafını fiyatları artırarak ve bu pembe dünyada yaşan toplumda borçlarını ödemek için alsa da kullandığı kredi kartlarını ödemek için bozlarını kemer sıksa da gene he bir ağızdan koro sesler yükselerek geçinemiyoruz diyecekler ve fiyat artışları da devam edecek.

 

Peki sonra ülkenin parasıyla içeri yatırılan ve teminat fonlarıyla devletten alınan parayı bu ülke halkına satılırken oradan kazanılan para yurt dışına çıkarken ve içer de gene kaos rüzgarı estirilirken bu gitse o gelse gidenler gelenler değişse de hiç bir zaman bu balçık çukurundan çıkamayacak bu halk ve gittikçe artışlarda zaman gelince sıfırlar atılarak illüzyon şeklini alıp aynı hamam aynı tas şekliyle yol alınacak yapılacak plan ise sadece devlet içinde bankalar kanunu halkın menfaati şekline girmesi küresel zenginlerin menfaatine değiller başlar ve bu halkta en tepeden en aşağıya kadar müsrifliği bırakmak tasarruf sağlamakla çözülür bu iş.

 

AYNI TASLA GİDERSENİZ HİÇ BİR ZAMAN DEĞİŞİM OLMAZ VE HİÇ BİR ZAMAN EKONOMİ İLE DE SAVAŞAMAZSINIZ HEP ÖN YÜZÜNDE ENGELLER ÇIKAR VE HİÇ BİR ZAMAN DA DURDURAMAZSINIZ..

 

Gidin müsriflik yapın tasarruf sağlamayın sonra geçinemiyoruz derseniz sadece kendi yaşımıza bakın ülkenin 7 milyonu misafir onları bile "Avrupa istedi diye" Avrupa ile baş edemiyor müttefik olunduğu halde ve diğer başka ülkelere de sadece toplantılarda korku endişe yaşıyorsunuz ama öbür yandan paralı güçlere danışmanlık ve silah destekleri sağlamakta oldukları halde bir şeyler yapmamaktasınız.

 

Geri kalan 20 milyonu tuzları kuru istedikleri gibi at oynatmakta istedikleri gibi çiftlikler kurmakta havuz başlarında partiler partiler içinde yüzdeler hesabı ver coşkuyu değişim misali hakları yenilen başkalarına kaptırılan halkın hakları yeri kalan sona kalan hep geri itilen işleri geldiğinde iğne deliklerin de bulanlar bulunanları sayısı 65 milyon ise görmüyor diye gene istek ve vaatlere ile de sonradan kırıntılarla geçinen halk.

 

Beş sene seneyi hızla geçmekte ve hala "seçim seçim diyen gene" yenilenler gene seçim demeye başlayan bu ülkede hiç bitmeyecek var olmakta şimdi ise ülkenin üretimi he seçim sanki onlarda düzeltecek derseniz bilin onlarda ülkeyi sadece 3 5 ay idare ederler.

 

Artık ülke ben sahsım olarak Allah kerim derim o her şeyi yerli yerine koyacak nimet hikmetleri "talan edenlere" gece ve gündüzde içinde hiç bir şey nasıp etmeyecek hele esen rüzgarlar bedenlerine işleyecek ateşler içinde kalarak bedenlerine nemruttun kafasına vur vur dediği gibi es es deyip fırtınalara dayanamayacaklar

 

Sadece Allah yolunda bu mucizevi dünyada hak hakikat haklar yolunda gidenlere yol verecek ve her zaman aç açıkta koymayacak..

 

Sizler öyle yakın zaman da uyarılar gelecek ki sadece doğadan beklemeyin bu dünyaya bir musallat adam adamlar gelecek ki ve içinizde bunları gördükçe "neden bu hataları yaptık" fırsatı bile vermeyecek vermeyecekler.

 

Çok yanlış tuzaklara çekiliyorsunuz artık değer para birimi yok istedikleri kadar basacaklar ve istedikleri yerde ölüm tarlaları olacak istedikleri yerlerde kan emecekler ana babayı kardeş kardeşi düşman ettirecek zamanına şimdi den ve 2028 29 32 yılarında daha da hızlanacak.

 

Bu sefer yol yakınken dön veya yol değiştir zaman yok bir para istedikleri gibi kurcalanıyorsa sahibi tek se "ne savaşalar biter ne de huzur olur" ekonomi mi her zaman zor yolda bırakacaklar korkuları da bu sebebiyet taşıyacak işte burada ise savunmanda güçlüysen mazlumları koruyor içlerin de iyi gözüküp kötüleri ayıklıyorsan yalaka nankörleri bertaraf ediyorsan nefsi doyumsuzluğu en üsten en alta kadar arındırıyorsan bu gelecek yaşamda bastığın her toprak sağlam yerde duracak ve her zaman da sağlam basacaksın.

 

"Allah Tanrı de zikret" Yol yakınken yaşamda tereddüt etme o seni meltem rüzgarlarıyla taşıyacak yanlış tereddüt ise karanlıktan daha karanlık fırtınalarla dağlara taşlara çarparak yol alacaksın ve mucizevi nimet hikmetlerden uzaklaştıracak ateş çemberinde bu yaşam dünyanda göz yaşların kurumuş halin olsa da kaldın ağlayacak kalbin acısı ise bil haklar hakların kalbine çakıldığı gün dür bu nu bu dünyada yaşarken göreceksin. 

Allah Tanrı de zikret" Sadece zikret o tüm korkuları alır 

Karanlıktan daha karanlık bir gün yaşarsanız korkmayın ve yer yüzündeki oğlağın dışı görüntüler sizler hiç şaşırtmasın o görüntüler sizler gibi yaşam tutunan evrende dünyanın yaşamasını sağlar görkemli oğlağın dışı yer alır ama evrende ki dünya bu nu her zaman yeri geldiğinde ve evren gene durmadan genişleme içinde gene "galaksideki sizin zamanlara eşleşmeyen" ve "sizlerin zamanında gördükleriniz" sadece evren den gizemli olayları "düşündüğünüz ve keşfedilmeyen" bu asra eşleşen gizemli gördüğünüz günlerdir

Çoban 

  
DUYURU MODÜLÜ SAKLI-ŞİFA
ZİYARET İSTATİSLİĞİ SAKLI-ŞİFA
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam64
Toplam Ziyaret1324086
TOKEN COİN BORSALAR SAKLI-ŞİFA
YATIRIM SANAL PARA ALTIN GÜMÜŞ BAKIR SAKLI-ŞİFA
AlışSatış
Dolar34.793334.9327
Euro36.561736.7082
SİTE HARİTASI SAKLI-ŞİFA
TAKVİM SAKLI-ŞİFA