SAKLI-ŞİFA
Bu site geçek dili ve imla ile ”edebiyatcı tarih felsefe ve veya editor” taraflarından düzeltirilerek yazılmamış ve bu site yazarı “tamamen terçübesine ” göre yazmış olarak sunulmuştur.
Arı zehir i gençleştiren iksir Polen İksir Propolis İksir
AKNE
Yüzü yıkayıp iyice temizledikten sonra temizleyici olan sarı papatya zehirleri atmaya yarayan civanperçemi antiseptik olarak kedi nanesi rahatlatıcı ve antiseptik olan lavanta yada güçlü bir mikrop kırıcı olan kekik in füzyonlarıyla durulayın.
Limonun suyu yüzdeki hafif lekeleri temizler, yangınları azaltır ve kan dolaşımını geliştirir.
Yüzdeki yangınları azaltmak ve yerel tedaviyi geliştirmek üzere aynısefa çiçeği merhemi sürünüz.
Akneye diyette değişiklik yapılarak ta yardımcı olunabilir. Bu nedenle hangi yiyecekleri alacağınızı düşünün. Şekerli yağlı ve sütlü besin tüketimini kesin. vitamin ve mineral bölümleri okuyun, merhem doğal yapmak isterseniz bitkilerin 9 çeşit yapımını okuyun site menusun den, sizlere yardımcı olacaktır.
Hayvan ve bitkilerden kurutularak veya özel metotlarla toplanarak elde edilen, eczacılık ve kısmen sanayide kullanılan ham veya yarı ham madde. DROG denir.
Doğal maddelerden elde edilen ve tedavi amacıyla kullanılan ilaç ham maddesi de denir.
MERHEM. Katıyağ, sıvı yağ zeytin ,badem yağı ,lanolin ,vazelin gibi sıvı yağlar ile yapılan ve dışarıdan kullanılan ilaç şekilleri dır. Merhem hazırlamak için ,merhem içine konula çak veya maddeler önce den havanda toz edilir .Sonra az bir sıvı yağ ile ezilir ve sonra maddesi katı sıvı maddesi le ,lamolin vazalin azar ,azar etkili madde üzerine ilave edilir ve mikserle iyice karıştırılır merhemler kapalı kaplarda serin yerlerde muhafaza edilir merhemlere diğer adı pomat ismi verilir .BUNADA MERHEM YAPIMI DENİR.
İNFUSYON. .Drogların ilaç olarak kullanılmasında en çok kullanılan bir hazırlanış tır. İnfusyonu hazırlamak için ufalanmış nedat parçaları üzerine sıcak su dökülür karışım kapalı bir kap da sık ,sık karıştırılarak .Çok hafif ateş üstünde 10 dakika tutulur ,soğuduktan sonra inçe bir tülbent ten süzülür .Kullanılacak drog miktarı genellikle bir tutam dir .kimileri ağır kimileri afif olduğun dan gr belirtilmez .Genellikle 50 gr 100 gr denir
Bu şekilde gösterilmiş tir. Yapılacak suya göre hazırlanır .İnfusyonların hazırlanması için kolay olan diğer usul de anlatır sak daha iyi olacak Kaba toz haline getirilmiş üzerine kafi miktarda soğuk su konur karışım kaynayın caya kadar ısıtılır kaynamaya başlar başlamaz karışım ateşten çekilir. Soğuduktan sonra temiz pamukla veya tülbentle süzülür.
İnfusyonlar her defasında taze olarak hazırlanır. tatlandırıcı olarak şeker otu kullanılır, kaliteli bal, tonik olarak ta kullanılırsa sade pansuman yapılır. BU HAZİRLANİŞA İNFUSYON DENİR.
Kerem tonik yapmak için ve de maske yapmak için cilt hastalıklar sebepleri malzemeler bölümümü okuyun..
Bazı deniz yosunlarından elde edilen jölemsi maddedir. Bu deniz yağındaki tek hücreli deniz yosunlarından oluşmuş çok ince gri renkli özel bir tozdur. İyi kalite yüz maskeleri yapımında kullanılır
HASTALIK SADECE AKILDADIR
HASTA OLDUĞUNDA PES ETMEDEN ŞİFASINI
ARIYA BİLİRSİN. HER ŞEY KENDİ İRADENDEDİR UNUTMA
CİLT HASTALIKLARI
Ciltte görülen, kaşıntı, sivilce, çıban, uyuz, siğil, yanık, yara, bere, ben egzama, selülit, sedef hastalığı, cilt çatlakla siyah noktalar çiller, kırışıklık, leke ve sivilce izleri, , zona, cilt alerjileri, çıban, cilt kanseri, kurdeşen, kellik, nasır, saçkıran, sakal iltihabı, sıraca, siğil, şirpençe, temriye, uçuk, uyuz, yılancık gibi rahatsızlıklardır.
YAĞLI CİLT
Cilt yağlanması kandan kaynaklanmaktadır. Dıştan yapılan kremler, maskeler ciltteki yağlanmayı geçici olarak önler. Cilt yağlanması kolesterolle doğru orantılıdır.
Bitkisel Tedavi: Kekik, ıhlamur gibi kaynatılıp balla tatlandırarak günde 3 su bardağı içilir. Limon içilir. Maydanoz kaynatılıp balla tatlandırılarak günde 3 su bardağı içilmeye devam edilir. Kükürtlü sabun kullanılır. (uzun süre) Greyfurt yenmeye devam edilir.
CİLT LEKELERİ
Vücut derisinde oluşan renk değişimleridir. Beslenme bozuklukları, iklim şartları, hormon dengesizliği gibi sebepler sonucu da meydana gelir. Güneş lekeleri ve hamilelikten kaynaklanan cilt lekeleri gençlerin büyük derdidir.
Cilt lekeleri her yaşta oluşabilir. Cildin pürüzlü ve cansız görünmesine neden olan bu lekeler sıklıkla yanaklarda, çene bölümünde ve alın bölgesinde oluşmaktadır. Başta yüz olmak üzere en sık göğüs, el, sırt ve omuz bölgelerinde görülmektedirler. Cilt lekelerinin sağlığımızı olumsuz etkileyen bir durumu yoktur. Ancak görüntü bozukluğu nedeni psikolojik sıkıntılara neden olabilir.
Cilt lekeleri en fazla derimizin güneşle temas ettiği bölümlerde oluşmaktadır.
Açık renk cilt lekeleri aldınız mı ve beyaz leke isimli hastalıklara yol açabilir. Hücrelerin görevlerini yerine getirememeleri ve ölmeleri halinde oluşan bu sıkıntılar için mutlaka doktor desteği alınmalıdır.
En fazla görünen cilt lekeleri şunlardır: çil, et benleri, normal deri benleri, yaşlılık beni, doğum lekesi, hamilelik lekesi...
Bitkisel Tedavi: 1 yumurtanın akı ile limon kabuğunun rendesini karıştırarak elde edilen karışım duş öncesinde lekeli bölgelere masaj yapılarak yedirilir.
Killi toprak, zeytinyağı ve havuç suyu karıştırılarak krem yoğunluğuna getirilir. 2 güne bir lekeli alanlara sürülür.
Limon suyu ile karıştırılan elma suyu içerine zeytinyağı ve süt ilave edilerek kaynatılır. Soğuduktan sonra vücuda masaj ile uygulanır.
Bal ve nişadırdan elde edilen karışım her gün 2 defa olmak üzere uygulanması tavsiye edilir.
3 günde bir tekrarlanmak üzere, 1,5 bardak suya 3 kaşık elma sirkesi ilave ederek kaynatılır. Baş üzerine bir havlu konularak lekeli yüzün buhara tutulması fayda sağlar. İşlemin sona ermesinin ardından su ile karıştırılarak inceltilmiş olan elma sirkesi ile yüzün silinmesi tavsiye edilir.
1 tatlı kaşığı yoğurt ile 1 çay kaşığı kabartma tozu karıştırılarak cilde sürülür. Her 15 dakikada bir aynı işlem tekrarlanır. 1 saat sonra yüz yıkanarak işlem sonlandırılır. Bu uygulamanın haftada 1 defa yapılması faydalıdır.
Rendelenmiş patatesin içerisine 1 çay kaşığı zeytinyağı, 1 kaşık süt ilave edilerek krem kıvamına gelene kadar yulaf unu eklenir. Bu karışım yarım saat yüzde bekletilir. Cilt, sık sık kükürtlü sabunla yıkanır.
Cevizin yeşil kabuğu ezilip suyu ile lekeler pansuman yapılır. Cevizin yeşil kabuğu cildi kına gibi boyar.
Maydanoz suyu sıkılıp ciltlere pansuman yapılır. Kavun kabuğu ile cilt lekelerine pansuman yapılır. Kiraz cilt lekelerine sürülür.
ERGENLİK SİVİLCELERİ
Ergenlik sivilceleri genellikle karaciğerle ilgilidir. Yağlı gıdalar vücutta sivilce olarak ortaya çıkar. Eğer basit bir sivilce ise aşağıdaki bitkisel kürler 1 haftada sivilceleri kurutur. Tekrar çıkarsa karaciğer tedavisine başvurulur.
Bitkisel Tedavi: Önce cilt kükürtlü sabunla yıkanır. Şap, zeytinyağında eritilip cilde sürülür. Çakaleriği, sirke içinde kaynatılıp cilde sürülür. Pelin otu kaynatılıp cilde pansuman yapılır.
Sivilceler sıkıntı olanlara
Günüm sıkıntısı
Doktorunuzun önemi ,kadın hastalıklarına ,diyetisyen, beslenme ,önem taşır ,hormonlu gıda uzak,kalori,spor,30 perhiz ,sindirim sistemine önem verin sıkıntılardan kurtulun ,yaşama düzen verirseniz bilin hiçbir sıkıntınız kalmaz.. Düşünceleri içinde sız den kötüleri düşünün.. Mevsime göre gıda kullanın vücut kendini, yeniye çek…vücudunuza her yabancı madde derin yaralar açabilir… Diyetisyen doktorunuz sıkıntıları çözecektir..
Temizledikçe alttan daha fazla çıkacaktır, derim yaralar açabilirsiniz belki bu gün yüzünüzde tepecikler yanı sivilce çıkıyor diye problem edebilirsiniz, bilin kullanacağınız her ürün tehlike saçabilir sadece vücuda zarar vermeyin yeterli , olsun belki bir gün belki bir hafta, psikolojini bozabilir ,ama bil ki gelecekte, haklıymışsın be abi diyeceksin. Hormonlar ,kemik yapılarınız ,daha önceden aldığınız antibiyotik, çünkü vücudun rahat çalışmasına engelliyorsunuz, dışardan aldığınızla yabancı maddeyle savaşırken, kendini yenilemiyor, hep savunmaya çekiliyor, Bazen evde yalnız kalıp korktuğun gibi bir yerde kendinizi savunmaktasınız….
Yemeyi bile unuttu günlerce beklediğiniz gibi…Aslında bilseydin senden daha çok korkan karşındakidir…Bilirsen her şey yolundadır….
O bu şu diye ayrılmaz şunu bilin ki yağ bezeleri çalışıyorsa ,arkadan gelecektir hele sıkıntı ederseniz daha çok gelmeye başlayacak, ama dert etmeyin sonunda siz galip gelecek siniz rast gele ürünler kullanırsanız bilin derin yaralar açarsınız...
Sadece sindirim sistemlerini çalıştırın. .yağ bezelerinde çalışması dayanıklılık güçlü oluşunuz ,size ömrünüze ömür katmakta gel rast gele ürünlerden kaçın doğa bırak doğa günün ürünlerini kullanınca her şey yoluna girecek. Yaşam sadece insan kendine bakmak değildir,, Dışarı da yaşam hayatın var olduğuna inanmaktır. İşte o zaman kazanan olursun …
Her şey zamanında zaman bu zaman
Alerji kaşıntı..
Yaşamda tüm canlılara gönderilmiş
Mevsime göre ve günlük aldığınız belki iğneyle yan tesir kaşıntılar olabilir bunlar bazen insan vücudu yok edemez deri üzerinde kaşıntı şeklimde sizleri rahatsız edebilir dayana bilseniz 3, 5 gün içinde geçer, ama bazen dayanılmaz tatlı kaşıntılar olabilir, ekseri RH iltihaplı, astım ,üst solunum rahatsızlık olanlarda mevsime göre ciltte kaşıntılar meydana gelmiş ise hemen bir tanıyan varsa bitkiyi yardın iste adı ebegümeci yerde mavi çiçek açan çok dallı yere yakın bir şifalı bitki kaynatın sürün kaşınan yerlere bak sabah yok illa birilerine para, para, para vermeyin, pansumanla hiçbir yan tesiri yok ,Hele azda çoban çantası eklerseniz iz bile kalmaz aynı bir kalp şeklinde yaprak olan bir çanta koy sepete doğadan şifa alış veriş çeki..
Bazen de sindirim sistemlerinden karaciğer ve kana karışır bazen kaşıntı bazen de şiddetli üşütme halsizlik o zaman en yakın sağlık ocağına gitmek doktor diyetisyen cildiye gözükerek daha çok sağlığı yakalamak...Doğadaki polen ,su, hava oksijen temiz bir ortam yaratsa da ,pis ortam ,sokan insanoğlu daha da dikkatli olmak..
Selcuk uysal çoban saklı şifa..
EGZAMA
EKZAMA ÇEŞİTLERİNİ OKUYUN KARACİGER BÖLÜMÜ
Derinin çeşitli madde ve etkiler sonunda derinin sulanmasıyla meydana gelen, iltihap şeklinde görülen bir çeşit deri hastalığıdır. Çeşitli sebeplere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Fiziki sebepler: deterjanlar, yağlar, sabunlar, asitler, antiseptikler, cila macunları, çamaşır sodası, alkaliler vb. Alerjik sebepler: çiçekler, penisilin ile diğer antibiyotik ve kemoterapötikler, bazı kumaş maddeleri, nikel, kozmetikler, boyalar vb. Strese bağlı olarak ortaya çıkan türleri de vardır.
Egzama olan vücut bölgesinde kaşıntı, sulanma, yanma, kabuklanma, içi su dolu kabarcıklar, kıl köklerinde iltihap gibi çeşitli görüntüler meydana gelir. Mikroorganizmalar bulaşıp çoğalırsa cerahatlenme de görülür.
Genellikle hasta dinlenmeli, yünlü giyecekler giyilmemeli, sık banyo yapılmamalı, vücudu tahriş eden maddeler tespit edilip temas kesilmeli, kimyasal sabunlardan kaçınılmalıdır.
Bitkisel Tedavi: Sarımsak otu sıkılır, çıkan su egzamalı yerlerin derisine sürülerek yedirilir.
İki avuç beyaz dut kurusu geniş bir tenceredeki yarım litre suyun içine atılır. 7 ,8 dakika kaynatıldıktan sonra altı kapatılır. Eli hafif yakacak kadar bekledikten sonra egzamalı el içine konur ve 15 dakika bekletilir, daha sonra çıkartılır. El yarım saat sonra yıkanır. Bu uygulama 2-3 günde bir tekrar edilir. Büyük ölçüde şifası görülecektir.
İnce defne yaprakları tohumlarıyla birlikte 2 su bardağı suda kaynatılır. Eli yakmayacak dereceye gelinceye kadar bekletilip el bu suyun içine sokulurak 15-20 dakika beklenir. Daha sonra el temiz su ile yıkanır.
A VİTAMİNİ: A Vitamini, bağışıklık sistemi, kemik gelişimi gibi pek çok faaliyette görev alan önemli bir vitamindir. Deriyi yeniler, gözleri korur; saçları, tırnakları güçlendirir. Büyümemizde, dişlerde mine tabakasının oluşmasında etkisi vardır.
K vitamini yağda eriyen bir vitamin olması sebebiyle bağırsaklardan yağlarla emilerek karaciğere gelir, ısıya dayanıklıdır, alkali, kuvvetli asitler, radyasyon ve okside edici ajanlar tarafından etkisizleşir. Yoğurt, kefir, asitlenmiş süt bağırsaklardaki bakterilerin K vitamini üretimini artırır.
Fazla alındığında yüzde ateş basması, kızartı, kaşıntı ve karaciğer bozukluğu gibi sorunlara yol açabilir.
B10 VİTAMİNİ: Güneş ışınlarından korur. Cildi korur, pürüzsüz yapar. Deri sertleşmesini önler. Vücutta leke ve renk yapan kısmın oluşmasını önler. Tüm cilt hastalıkları için faydalıdır
BİOTİN B8: vitamini de denir. Hücre metabolizması, kan hücrelerinin beslenmesi, saç, deri ve sinirlere faydalıdır. Derinin sağlığı, kas ağrıları ve iştahsızlık için önemlidir. Dolaşım sistemleri ve cinsel bezelerin çalışmasına faydası vardır. Yağ ve şeker gibi gıdaların yakımı için gereklidir.
B6 VİTAMİNİ: Deri, saç, sinir gelişiminde rol oynar. Ana rahmindeki bebeğin oluşum ve gelişiminde çok gereklidir. Diş sağlığının korunmasında etkilidir. Kan hücrelerini arttırarak kansızlığın giderir, İnsülin ve adrenalin hormonlarının oluşmasını sağlar. Kolesterolün düşmesini sağlar. Vücudun direncini arttırarak kansere karşı korur. Romatizma, astım, diyabetlerde faydalıdır
B3 VİTAMİNİ: Bağırsakları çalıştırma, Sinir sistemleri düzenleme, Beyin fonksiyonlarını ayarlama; Bitkinlik, uyuklama, depresyon ve cildin sağlığını korumada çok faydalıdır.
Eksikliğinde çocuklarda büyüme durur. Pellegra hastalığı görülür.
B2 VİTAMİNİ: Beden biyokimyasında rol oynar, büyüme gelişmeyi sağlar. Enerji vitaminidir. Karaciğerin normal çalışmasında etkilidir. Kansızlığın giderilmesini, alyuvarların ve dokuların yenilenmesini sağlar. Ağız içi dil iltihabı, göz hastalıklarını önler. Migren, cilt hastalıkları ve ince bağırsak iltihaplarının tedavisinde çok faydalıdır
MAGNEZYUM: Magnezyum hayati önem taşıyan mineralden belki de en önemlisidir. Vücudun kendisi bu minerali üretmediği için magnezyumun be sinler yoluyla alınması gerekir
FOSFOR: Fosfor eksikliğinde iştahsızlık, halsizlik, kilo kaybı, huzursuzluk, gerginlik gibi ruhsal sorunlar yaşanır. Aynı zamanda eklem sertliği, kemik ağrıları, kemiklerin kırılganlığı ve duyu kusurları, büyüme yavaşlaması, kemik ve diş gelişimi geriliği gibi raşitizm benzeri belirtiler görülebilir; diş kayıpları, cilt sorunları ve eklem iltihapları ortaya çıkabilir.
ÇİNKO: Büyüme ve bağışıklık sistemini güçlendiren, vücudun hastalıklara karşı direncini artıran bir mineraldir. Vücudun kendi kendini yenilemesi ve çeşitli görevleri için gereklidir.
Çinko eksikliğinin en önemli belirtisi iştahsızlıktır. Eksikliğinde saçlar dökülür ve vücut kılları kaybeder. Sedef hastalığı ve ciltte akneler sık görülür. Tat ve koku hissi kaybolur.
Gözde katarak oluşur. Erkeklerde erken prostat büyümesi görülür, yumurtalıkların gelişmesi aksar. Cinsel organ gelişmesi durur. İnsan organizmasının büyüme ve gelişme geriliği oluşabilir.
Ayrıca ergenlik çağında cinsel olgunluğa erişememe ,enfeksiyonlara dayanıksızlık ,,iştahsızlık ve kilo alamama, öğrenme ve dikkat eksikliği ,tat alma duyusunda bozuklu siyah noktalar dermatit ,saçlarda incelme ve dökülme gibi cilt sorunları yaşanabilir.
KÜKÜRT: Solunum sisteminin sağlıklı çalışmasına katkıda bulunur ve vücudun oksijen dengesini korur. Beyin fonksiyonlarının çalışmasını destekler. Saç, tırnak ve cilt sağlığı için gereklidir. Alerjik rahatsızlıklara karşı koruyucudur. Uyuz ve egzama gibi deri hastalıklarının tedavisinde kullanılır. Karaciğerin düzenli çalışmasına yardımcı olur ve safra salgılarını arttırır. B Grubu vitaminlerinin kullanılmasına yardımcı olur. Beyin fonksiyonları için gereklidir Oksijen dengesini sağlar .Bazı zararlı bakterileri öldürücü etkisi vardır. Kükürttün faydaları arasında yaşlanmanın belirtilerini azaltması da sayılabilir.
Kükürt eksikliği saçlarda zayıflık ve deride solgunluk görülebilir .Aşırı kükürt böbreklere zarar verir. İnsan vücudu fazla kükürt alması durumunda baş ağrısı, boğaz ve mide yanması, kusma gibi belirtiler gösterir. Ayrıca, alerjik deri hastalıklarına neden olur. Kükürt fazlalığı en çok astım hastalarını olumsuz etkiler. Sağlıklı saç, cilt ve tırnaklar için gereklidir. Oksijen dengesinin muhazafasına yardımcı olur. Bu da beyin fonksiyonları için çok önemlidir.
BAKIR Bakır eksikliği; bağışıklık sistemi zayıflamasına vücut direncinin azalmasına, güçsüzlük, kansızlık, sinir ve asabi bozukluklara, deride yara ve egzama gibi sorunlar ortaya çıkmasına yol açar.
Kalp hastalıkları ve kalp krizleri meydana gelir. Ayrıca, saç dökülmesi, iştahsızlık, ishal ve çarpıntı meydana gelebilir. Kemikler ve dokuların yapısı olumsuz etkilenir.
Bakırın aşırı dozda alınması, kanser riskini büyük oranda arttırmasının yanı sıra depresyon, şizofreni, bunaklık, hipertansiyon gibi ciddi zihinsel ve bedensel rahatsızlıklar meydana gelir
SEDEF HASTALIĞI:
Kafa derisi, diz ve dirseklerde görülen; kırmızı renkli ve üzerinde sedefimsin beyaz pullar bulunan yaralara sedef hastalığı denir. Sedef, kalıcı bir deri hastalığıdır. Egzamadan tek farkı sadece karaciğerden kaynaklanmamasıdır Bir kaç döküntü ile sınırlı olabileceği gibi bunun tam tersi bir şekilde vücutta geniş alanları tutabilir. Sedef, kadınlarda erkeklerden biraz daha sık görülür. Çoğunlukla 15-35 yaş arasında ortaya çıkar. Sedef hastalığının sebebi tam olarak bilinmemektedir. Sedef bulaşıcı değildir.
Sedef sıklıkla açık kırmızı renkli lekeler şeklinde başlar. Zaman içinde genişleyerek üzerinde pullar görülür. Diz, dirsek, kasıklar ve cinsel bölge, kollar, bacaklar, avuç içi ve ayak tabanı, saçlı deri sedefin sık görüldüğü alanlardır.
Doğal güneş ışığının sedef üzerine olumlu etkisi vardır. Ancak yanacak kadar güneşlenmek sedefi alevlendirebilir. Kış aylarında nem oranının azalması derinin kurumasına ve kaşınmasına yol açar. Kaşımak da sedefi alevlendirebilir. Bu nedenle nemlendirici krem ve merhemlerin kullanılması gerekir.
Sedef hastalığına yatkınlık ebeveynlerden çocuğa geçebilir. Ancak bu çocuğun kesin sedef olacağı anlamına gelmez. Sedefe yatkınlığı olan kişilerde psikolojik stres ve sıkıntılar sedefi başlatabilir veya var olan sedefin artışına yol açabilir. Sedefin kesin tedavisi yoktur.
Bitkisel Tedavi: Bitkisel tedaviden önce mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Nemlendirici kremler pullanmayı azaltır, ölü hücrelerin atılımını kontrol altına alır ve kaşıntıyı azaltır. Bazı nadir hastalar dışında diyet yapılması sedef hastalığında fayda sağlamaz.
VİTİLOGO
Deriye renk veren pigment hücrelerinin ölümü ve kaybı nedeniyle oluşan, halk arasında ala, baraş, ebreş denilen cilt hastalığıdır. Karaciğerin kanı temizlememesi ile de ortaya çıkabilir. Derinin rengi gider. Büyük beyaz lekeler olur. En çok yüz, dudaklar, eller, kollar, bacaklar ve cinsel organlarda görülür.
Sabır isteyen ve psikolojik destekler alınarak uzun bir tedavi süreci gerekir. Mutlaka bir uzmandan yardım alınmalıdır. Bu kitaptaki teste bakarak doğru tespit yaparsanız, kullanım rahatsızlıklarınız varsa onları da gözden geçirerek önerilen tedavileri uygularsanız çok şeyin önüne geçersiniz.
Ailede gelen ağır psikolojik sorunlar, stresler, aile kaybı, deprem doğal afetlere uğrama, ailevi sorunların çocuğa yansıması da beyaz leke sebep olabilir.
Bu hastalığın şifası mümkündür. Tavsiye edeceğimiz bitkiyi kullanın bu hastalığı yenersiniz. beyaz leke tedavisine geçmişte yaşadığınız sıkıntıları ve hastalığı yenemeyeceğiniz konusundaki karamsarlıkları unutarak başlamalısınız.
Yaşadığınız depresyonu, karamsarlığı ve stresi yenmeniz için kedi otu, lavanta karışımını veya kedi otu kapsülünü tavsiye ederiz.
Melami’n pigmenti ve melalin hücrelerinin yenilenmesi için kuşburnu öksesini kullanırsanız hastalığınızda iyiye doğru bir değişme seyrettiğini göreceksiniz.
Kan dolaşımını dengede tutan kuşburnu öksesi zona (gece yanığı) pelega hastalıklarında hücre yapımı için faydalanılabilecek en önemli bitkidir. (Laborant ve biyokimyacılar kuşburnu ökse otunu çok iyi incelerlerse tüm insanlığa hizmet edeceklerdir.)
Kanı temizleme bitkilerinden yapılan çaylar bol bol içilir. Kayısı, üzüm, incir, enginar, kereviz, havuç, domates, lahana, pırasa, şeftali bol yenir.
Çörek otu, kebabiye, anason, hazanbel, mürver, havlican, zerdeçal, keten tohumu, çam poleni, saf arı sütü, üzüm suyu ve yoğurt da alınabilecek şifalı bitkilerdendir. Keten tohumu kürü de faydalı tedavi yöntemlerindendir.
Evin için pelin, lavanta ve kekikle tütsülenir. Su buharı tütsüsü yapılır: Okaliptüs, nane, greyfurt, limon yağları... 10 damla damlat. Tütsü yap. 10 günde bir yapılırsa faydası görülür
-Site menusun de ökse yi okuyun az yar dinci olacaktır.
Yapılmayacaklar: sigara, alkol, asitli içeceklerden uzak durmak ve (teste bakarak) çamaşır suyu, deterjan, tiner metal namına bir şey kullanmayın. Yemeklerinizi güveçte pişirmeye, tahta kaşık kullanmaya dikkat edin. Perhize dikkat ederek yukarıdaki bitki kürlerini kullanırsanız 6 ay içerisinde şifasını görürsünüz.
ZONA HASTALIĞI
Daha çok yaşlılarda görülen bir cilt hastalığıdır. Çocukluk çağında yaşanan suçiçeği mikrobunun sinirlere yerleşerek yıllar sonra vücudun savunma sistemi bozmasıyla ortaya çıkan bir hastalıktır. Daha çok sırt ve göğüs bölgelerinde, nadiren bel, boyun ve baş bölgelerinde görülür.
Dokunmayla artan aşırı ağrılar ve yanma olur. Halsizlik ve ateşe sebep olabilir. Gerekli tedavisi yapılmazsa vücutta önemli hasarlara yol açabilir. Baş bölgesinde ortaya çıkan vakalarda körlüğe sebep olabilir. Zona hastalığı kas güçsüzlüğü şeklinde ortaya çıkan sinir sistemini etkileyen felçlere de sebep olabilir.
Bitkisel tedavi: Klinik vakalar ama güneş ışınları ve diğer hastalıkları yardımcı olursanız testeki sebebiyet getiren unsurları azaltırsınız. Dıştan antıseptik ilaçlar kullanılarak; bol besleyici, B1.B6 vitamini içeren gıdalardan alınarak atlatılır. Şayet hastalığa sebep olan virüsleri ortadan kaldırmazsanız hastalık yeniden ve kolaylıkla ortaya çıkacaktır.
Lahana yaprakları ezilir, lapa haline getirilerek günde 4 defa yenir.
Vücut sirkeli suyla yıkanır.
Ağrıyan yerler badem yağıyla ovulur.
4 kaşık suya 4 kaşık erimiş kuşburnu konarak 30 dakika kaynatılır. Nöbet şekeriyle tatlandırılarak günde üç defa birer bardak içilir.
"10 gün stressiz bir ortamda vücut kendini yenileyecek ve kısa zamanda kurtulacak"…
ÇIBAN
Çıban saç dibinde veya yağ bezinde başlayan bir cilt enfeksiyonudur. Çıbanlar daha çok koltuk altında, sırtta, oturulan yerlerde ve baldırda görülür. Çeşitli büyüklükte olabilir. Şeker hastalıkları, bağışıklık sistemi sorunları, kötü beslenme, ildi tahriş eden kimyasallara maruz kalma ve kötü temizliğe bağlı olarak ortaya çıkar. Çıbana sebep olan aslında bir bakteridir.
Cilt ilk başta enfeksiyon olan kısımda kızarır, ardından kabartı oluşur, bir süre sonra beyaza dönüşür ve iltihaplanır. Çıban patlayıp cerahat dışarı akınca ağrı azalır. Enfeksiyonlu bölge yara iyileşene kadar günde iki üç kez temizlenmelidir. Çıban büyükse mutlaka doktora başvurulmalıdır.
Bitkisel Tedavi: Soğan, sarmısak ezilip, kına ve zeytinyağıyla karıştırılıp çıbanlara bağlanır. Site menusun de premix okuyun.
Bal ile un karıştırılıp lapa hâlinde çıban üzerine konulduğunda çabucak olgunlaştırıp iyileştirir.
BERE ve MORARMA
İncil me ve burkulmalardan kaynaklanır.
Soğan, az maydanoz ezilir, (mümkünse kıyma makinesinde çekilir) az tuz ve zeytinyağıyla karıştırıp bezenin morartının üzerine bağlanır. 2 gün bağlı kalır. Şişi ve ağrıyı alır, morluğu dağıtır Muz kabuğu ile beraber ezilip bağlanır.
ÇİÇEK HASTALIĞI
Çiçek hastalığının nedeni virüstür. Solunum yoluyla geçer. Hastada halsizlik, ateş, baş ağrısı kusma görülür. Kırmızı başlayan çiçek hastalığında deri döküntüleri olur.
Bitkisel Tedavi: Çörek otu öğütülüp balla macun yapılıp günde 3 kere birer tatlı kaşığıyla yenir.
Gül çiçekleri kaynatılıp soğutulur, cilde pansuman yapılır.
Zeytinyağına sirke katılıp yenir.
Çam sakızı, antep fıstığı öğütülüp balla macun yapılıp günde 3 kere tatlı kaşığı ile yenmeye devam edilir.
Hurma, salatalık, muz yenmeye devam edilir.
Kekik kaynatılıp balla tatlandırılarak birer su bardağı içilmeye devam edilir.
ARI ZEHİR İ GENÇLEŞTİREN İKSİR
Kendi, bölümünde yazılacak
CİLT BAKIMI Yaz geldi ama en güzelliğiniz bilin ki aslı güzelliğiniz dır. Şimdi hiç bir şey kullanmadan doğayı yakalayarak başarırsınız..
Cilt güzelliğin sağlığın anahtarıdır. Bakımlı cilde sahip olan kişiler hem daha güzel görünür, hem de daha geç yaşlanırlar.
Cildimiz yalnızca vücudumuzu kaplamaz aynı zamanda vücudumuzun en önemli parçalarından biridir. Bir kişinin sağlıklı olup olmadığı en basit şekliyle cildine, derisine bakarak anlaşılabilir. Pek çok kişi cildindeki sorunları losyonlar, tonikler ve kremler gibi yüzeysel kozmetiklerle çözmeye çalışır, ancak bunların göstereceği etkilerin hafif ve geçici olduğu unutulmamalıdır. Sorunun köküne inmeden, beslenme alışkanlığının düzeltmeden, toksin alımını durdurmadan sorun çözülemez.
Sadece bazen deriz cahil eğitim şart deriz hayır onlar hakiki kurnazlar dır bunları dilmek içinde illa duvarda asılı diploma şart koşulmaz.. Sadece zor kazana bildiğiniz paranız boşa gider sonra, sonra der sadece psikolojik rahatsızlığa girersiniz. .Başlamadan yapacağınız hamle doğayı yakalamak..
selcuk uysal çoban saklı şifa
CİLDİNİZİ TANIYIN
Sağlıklı bir cilt bakımı için cildinizi iyi tanımlasınız. Bunun için yüzünüzü iyice temizleyin, durulayın ve kurulayın. İki saat bekleyin ve yüzünüze bir kâğıt mendili bastırın. Eğer mendil iz yağla dolu olursa, yağlı bir cildiniz; yer yer yağlı olursa karma cildiniz var demektir. Mendilde yağ izi olmazsa, yüzünüzü su ve sabunla yıkayın. Eğer yüzünüz esnek ve yumuşaksa normaldir. Gergin ise, kuru cildiniz var demektir.
Normal Cilt: Yumuşak ve yarı saydam cilt yalnızca basit bir bakımı gerektirir.
Kuru Cilt: Gergin ve kuru görünüşlü, parlamayan kuru bir cilt erken yaşta nemlen dinci kullanmaya başlamayı gerektir. Böyle ciltler hafif temizleyicilerle iyileştirilmeli ve sonra kurumalarını önlemek üzere özenle bakım yapılmalıdır.
Yağlı cilt: Belli bir parlaklığı vardır. Gözenekleri açık olur. Cilt kaba ve solgun görünebilir. Tümüyle temizlenmeye gerek gösterir. Ancak bu işlem, yağ salgılayan bezelerin daha fazla çalışmasını körüklememek için titizlikle yapılmalıdır
Karma cilt: En çok rastlanan cilt türü olup alın, burun ve çenede öbür yerlerden daha büyük gözenekler vardır. “T” şekli oluşturan bu kesim yağlı yüzün diğer yerleri kurudur. Yukardaki iki bakım yöntemi yerine göre uygulanırsa iyi sonuç alınır.
SAĞLIKLI BİR CİLT İÇİN BESLENMENİN ÖNEMİ
Cildimizin yenilenmesi ve yaşlanmanın geciktirilmesi, bağışıklık sisteminin dengesi ve korunması, sağlıklı ve dengeli beslenmeye bağlıdır. Özellikle bazı vitamin, mineral ve antioksidanlardan yeterli ve dengeli alınması cildin daha genç ve sağlıklı olmasına yardımcı olur.
Yiyip içtiğimiz her şey, cilt sağlığımız için büyük önem taşır. İşlenmiş ve katkı maddeleri içeren hazır gıdalar, dondurucuda bekletilmiş hazır yiyecekler cilt için son derece sağlıksızdır. Canlı ve ışıltılı görünümlü bir cilt için bol miktarda çiğ meyve, sebze ve bunların sularını tüketmek gerekir.
Bu besinlerin içerdiği yüksek miktarda sıvı da vücuda alınan suyu destekler. Çiğ sebze ve meyvelerin ağırlıklı olduğu bir beslenme düzeni; cildi korur, yeniler, esnekliğini sağlar ve sağlıklı bir ışıltı verir. Kabuklu çiğ yemişler ve tohumları tüketmek de son derece faydalıdır.
Unutmamak gerekir ki; bunlar ısıya duyarlıdır ve pişirildiklerinde hücrelere fayda sağlayacak pek çok özelliklerini kaybederler.
Sıklıkla yenmesi gereken en önemli besinlerden bazıları şunlardır:
Balık, cildin elastikiyetini artırarak yaşlanmayı geciktirir. Aynı zamanda da cilt kalitesini artırır.
Avakado, cilt için tüm kötü etkenlerle savaşıyor.
Kırmızı üzüm, kızılcık, çilek, kiraz, mürdüm eriği gibi kırmızı meyvelerin hepsi, cilt için en iyi potansiyel antioksidan görevi yürütüyor.
Çok güçlü bir antioksidan içeriğe sahip olan siyah çikolata da ciltteki kan akışını düzenlemeye yardımcı olur.
En zengin antioksidan kaynağı olarak gösterilen yeşil çay, aknenin doğal tedavisinde kullanılır. Cildi sıkılaştırıcı etki gösteriyor.
Yüksek antioksidan içeriği olan nar ve nar suyu, genişlemiş damarların görünümlerini azaltarak cildin daha sağlıklı görünmesini sağlar.
Ispanak, içindeki güçlü antioksidan bileşenleri sayesinde cildi yaşlanmaya karşı büyük oranda koruyor.
Domates ve domates suyu cilt sağlığı için çok önem taşıyor, çünkü çok güçlü bir antioksidan olan likopenin birincil kaynağı olarak biliniyor. Özellikle kuru cilt üzerinde oldukça etkili olduğu gösteriliyor.
Balık ve balık yağı gibi ceviz de yağ asidi içeriği sayesinde cildin elastikiyetini artırarak yaşlanmayı geciktirir ve daha pürüzsüz bir cilde sahip olunmasını sağlar.
Bulunabilecek en iyi protein kaynağı olan yumurta, güzellik için çok önemli olan vitaminlerini içerir.
Ananas ise içerdiği bromelin nedeniyle cildin pul, pul dökülmesini önlüyor. Bu madde, kırışıklıkların ortaya çıkmasına neden olan kolajeni yeniliyor.
Cilt güzelliği için en önemli faktörlerden biri de kahvaltı alışkanlığıdır. Güçlü bir kahvaltı, sağlık ve güzellik için önemlidir. Kahvaltıdan enerji veren bal, meyveler, su, meyve suyu ve süt eksik edilmemeli. Bu besinler cildi, maruz kaldığı olumsuz dış etkenlere karşı güçlendirmenin yanı sıra nemlendirip besler.
Deri hücrelerinin genç kalması ve elastikiyetlerini koruması için, rafine olmuş şeker, şuruplu tatlılar, beyaz ekmek ve hamur işi tüketiminden kaçınılması, tuzun mümkün olduğu kadar azaltılması gerekir.
Yapılan araştırmalar sonucunda siyah nokta şikâyeti olanlarda çinko eksikliğine rastlandığına rastlanmıştır. Çinko bağışıklık sistemi üzerinde etkilidir. Derideki yağ üretiminde, siyah nokta ya neden olan hormon bozukluklarında da çinko çok önemli rol oynar. Çinko eksikliğini gidermek için de kabak çekirdeği, zencefil, yulaf, yumurta ve badem tüketilmesi öneriliyor.
SU CİLDİN HAYATIDIR
Cilt önemli bir toksin atma yoludur. Vücudumuz yabancı maddelerle, zararlı atıklarla dolduğunda diğer boşaltım kanalları zorlanır ve vücudumuz bu atıkları cildimiz yoluyla, ter ile dışarı atmaya çalışır.
Bu durum çeşitli hastalıklara neden olabilir. Yaşla birlikte deri giderek nem oranını ve esnekliğini kaybeder. Bunu çok ucuz ve çok sağlıklı bir şekilde çözecek tek şey bol su içmektir.
Bol su içmekle derinin hem nem oranı artar hem de su yolu ile çok sayıda toksin atılarak cildimiz parlak ve diri kalır. Günde an az iki litre su içerek hücreleri temizlemek, dolgunlaştırmak ve kırışıklıkları azaltmak mümkündür.
Kahve, çay ve meyve suyu gibi sıvı gıdalar tüketmek cildin su ihtiyacını karşılamaz. Alkol, kahve ve soda idrar söktürücüdür ve su kaybına neden olacağı için içilmemelidir.
Sabahları aç karnına içilen su, cildi içeriden besleyerek nemlendirir.
CİLT BAKIMI BAL
Yenileyici, canlandırıcı ve tazeleyici özellikleri ile cilde parlaklık, renk ve ışıltı verir.
Doğal bir nem tutucudur. Ciltteki nem dengesini korur ve nemlendirir. Su tutma özelliği ile cilde yumuşaklık, esneklik kazandırır. Kimyasal maddeler, çevresel koşullar ve strese maruz kalan cilt, su tutma kabiliyetini kaybederek kurur ve nemsizlikten kırışmaya başlar . DEVAMINI OKUYUN Şifalı bal raporunda
CİLDİ GÜZELLEŞTİREN KREMLER
Bitkisel cilt kremleri gerek doğal oluşu gerekse yaygın olarak bulunması nedeniyle önemlidir. Bitkisel cilt kremleri cilt bakımının daha sağlıklı olmasını sağlar
Bütün cilt kremleri erimiş mum, yağ ve kokulu suların bir araya getirilmesiyle hazırlanır.
Vitaminlerin cilt uzerindeki etkileri birbirlerinden farklıdır.
A Vitamini: Cilt gelişimi için zorunlu bir vitamin. Cilt tarafından emilebilir. Cildimizin rengini düzenler, güneşin yıpratıcı etkisini ve oluşturduğu lekeleri azaltır. Hücre yenilenmesini ve çoğalmasını sağlar.
Özellikle kuru, yıpranmış, çatlamış ve olgun ciltler için gereklidir. Günümüzde yaygın ve popüler olarak kullanılan bakım ürünlerinin içerdiği etken madde saf A vitamini asidi olan RETİNOL dür.
E Vitamini: Çözülebilir antioksidan bir yağdır, hücre zarlarının korunmasına yardımcı olur. Son yıllarda kremlerin yanında şampuan, güneş kremleri, makyaj malzemelerinde de sıkça kullanılır. Yüzeysel kırışıklıkları azaltır, cilde nem sağlar, elastin ve kollegen liflerin direncini artırır, cildi zararlı güneş ışınlarından korur, yıpranmış ciltleri onarır.
Zeytin, avokado, kabuklu yemişler, tohumlar ve tabii ki yeşil sebzelerde bulunur.
C vitamini: C vitamininin kozmetikte kullanımı çok yenidir. Isı ve ışığa karşı çok hassas olan C vitaminini korumak oldukça zordur. Daha çok olgun ciltler için kullanılır. Yıpranmış ciltlerin onarımında E vitamine destek olur. Kollagen üretimini artırır. İnce çizgilerin azalmasında etkilidir. C vitamini aynı zamanda önemli bir anti oksidandır.
En önemli faydalarından biri, cildi güneşin zararlı etkilerinden koruyabilmesi, melanin üretimini azaltıcı etkisi sayesinde cildi lekelenmekten korumasıdır.
Narenciyelerde, kivi, orman meyveleri ve maydanozda bulunur
B, F, ve K Vitaminleri de kozmetikte kullanılmakla beraber, A, E ve C vitaminleri kadar yaygın değildir.
Sülfür: Bütün bağlayıcı dokuların inşa edilmesine yardımcı olur. Lahana, brokoli, sarımsak ve soğan en zengin kaynaklarıdır.
Silika: Cilt esnekliğinin korunmasını sağlar, kemikleri güçlendirir, sağlıklı tırnaklar ve parlak saçların oluşmasını sağlar. Salatalık, Domates, dolmalık biber Yulafta ve kırkkilit otunda bulunur..
Magnezyum: Hücre zarlarındaki su pompalamayı kontrol eder, bu da atıkların temizlenmesini sağlar, aşırı tuz ve diğer toksinlerin neden olduğu fazla su tutulmasının önüne geçerek hücreyi rahatlatır. Yeşil yapraklı sebzeler en iyi kaynaklarıdır.
Beta karoten: Güneş yanığına karşı korur. Havuç ve yeşil yapraklı sebzeler önemli beta karoten kaynaklarıdır.
Temel yağ asitleri: Bütün hücre duvarlarının önemli bir bileşkendir. Cildin elastikiyetinin korunmasında anahtardır. Cildin doğal yağlarını dengeler ve canlı bir görüntü sağlar.
Eğer banyo çıkışında vücudunuzda kırmızılık oluştuysa ve kaşınıyorsanız, suyunuz fazla klorlu ya da kireçli demektir. Kireçli su; vücudu kurutup, sertleştirir. Bunun için, banyo sonrası, vücudunuza nem kazandıracak kremler sürmenizde fayda var.
Banyo tuzlarının canlılık verme ve yorgunluk alma özelliğinden de faydalanabilirsiniz. Gülsuyu ve gliserin eklenmiş su ile yapılan banyo ise, deriye kaybettiği suyu yeniden verir.
Biberiye: İncecik kıydığınız bir tatlı kaşığı taze biberiyenin üzerine bir su bardağı kaynar su ekleyin, içine bir miktar taze ya da kurutulmuş kekik atın. 10 15 dakika kadar demlendikten sonra bu çayı buz kalıplarına paylaştırın.
Sabahları biberiyeli bir buz kalıbı ile cildinize yapacağınız masaj cildinizi canlandıracak, gözeneklerinizi sıkılaştıracak, size de kendinizi daha ferah ve iyi hissettirecektir.
DOĞAL KOZMETİKLER
Kimyasal koruyucu, yapay partüm ve boyaların kullanılışı nedeniyle alerjiler artmıştır. Üstelik yapılan büyük reklam, paketleme, dağıtım ve test etme harcamaları yüzünden günümüzün güzellik ürünleri çoğu kez pahalıdır.
Bütün bunların sonucu, doğal sağlık ürünlerinin kullanımı gittikçe artmaktadır. Şifalı bitkilerin iyileştirici özellikleri ortaya çıktıkça pek çok firma kendi şifalı bitki ürününü üretmeye başlamış, piyasaya pek kozmetik ürün çıkmıştır.
Teknolojiden de faydalanarak Bitki suları ve yağları ile evinizde her türlü bitkisel kozmetiği üretebilirsiniz. Böylece her ögeyi kendiniz seçtiğiniz için, tazelik ve saflığını denetleye içeriğinden emin olduğunuz için güvenle kullanabilirsiniz.
Günümüzde doğal kozmetikler, günümüzün bilgileri, geçmişten miras kalan geleneksel öğeler ve ikinci yüzyılda yaşamış Romalı Doktor Galen’in ilk krem tarifini de içeren yöntemlerin birleştirilmesiyle üretilmektedir.
Bu tarifte yağ, su ile balmumu kullanılmakta ve o günden beri krem yapımının temelini bu tarif oluşturmaktadır. Bazı ürünler yalnızca bir çaydanlık suyun kaynatılmasından uzun sürmezken ötekiler kaynatma ve karıştırmayı gerektirir. Ancak, hiçbir tarif basit bir yemek sosu hazırlamaktan daha karmaşık ve daha fazla zaman harcatıcı değildir.
Uyarı: Herhangi bir şifalı bitki ürününü kullanımdan önce (özellikle geçmişte alerjik reaksiyonlar yaşamışsanız) ürünün küçük bir kısmını test etmeyi unutmayın
ŞİFALI BİTKİ KOZMETİKLERİ İÇİN GEREKLİ DONANIM
Bitkisel kozmetikleri hazırlarken (içerdikleri kimyasal nitelikler bitkilerin faydalı özelliğini etkilediğinden) bakır ve alüminyumdan yapılmış olanlarla teflon gibi yapışmayan kapları kullanmayınız.
Tüm kap ve aygıtlar titizlik le temizlemiş olmalıdır. İdeal olanı, bunların kaynatılarak mikroplardan arındırılması ve kullanmadan on dakika önce sıcak fırına konulmasıdır.
Kullanılan balmumu katılaşmasın diye elinizin altında sabunlu sıcak su dolu bir kap bulundurun. Aksi takdirde kurumuş balmumu izlerini eritip temizlemek için kaplar dolusu kaynar su kullanmanın eziyetine katlanmanız gerekebilir.
İhtiyacınız olan malzemeler: Sıcağa dayanıklı cam ya da topraktan yapılmış mutfak kapları, emaye kaplı bir çift kaynatma kabı, mutfak kapları, elle kullanılan ya da elektrikli yumurta çırpacağı, ölçü kaşıkları, ölçü kabı, 25 ml. ’lik küçük şişeler, küçük huni, naylon elek havan ve eli elektrikli öğütücü mikser, meyve suyu çıkarıcı cam karışıma çubuk cam damlalık, tahta kaşıklar, spatula, koyu renkli temiz cam şişeler ve kavanozlar (kapağı hava geçirmez olmalı) etiketler, kalem.
TEMEL YÖNTEMLER
Bu bölümdeki tariflerin çoğu şifalı bitkilerin iyileştirici niteliklerini ortaya çıkarmak üzere şu temel yöntemlerden biri kullanılır:
Çay gibi demlendirme (infüzyon):
Bir, ikı avuç dolusu taze ya da 25 gr. kurutulmuş faydalı olu sıcağa dayanıklı bir kaba koyun. 570 ml damıtılmış suyu kaynatın ve şifalı bitkinin üzerine dökün. 30 dakik. süreyle demlendirin. Sonra süzüp soğutarak 3 gün süreyle buzdolabında bekletin.
Kaynatarak öz elde etme: Bu yöntem özellikle şifalı bitkinin sert kısımları için uygulanır. 25 gr. şifalı bitkiyi saplı tencereye koyun. (bakır ya da alüminyum olmamasına dikkat edin) Üzerine 570 ml damıtılmış su koyup kaynatın. Sonra ateşi kısıp 30 dakika daha ateş üzerinde bırakın.
Eğer sıvının yarıdan fazlası buharlaşmışsa, 275 ml su daha ekleyin. Daha sonra sıvıyı soğutup süzün ve şişeye koyun. Bu sıvıyı buzdolabında saklayıp birkaç gün içince kullanın.
Islatıp yumuşatma: Bu yöntem ısıtılıp iyileştirici değerlerinin bir bölümünü yitiren şifalı otlar için kullanılır.
Ezilmiş taze şifalı otu bir cam kaba koyun; üzerine çıkana kadar bitkisel yağ, elma sirkesi ekleyin. Kabın kapağını iyice kapatıp her gün iyice sallayarak iki hafta süreyle bekletin. Daha sonra süzün ve içine ezilmiş taze ot koyup sıvı iyice şifalı bitki kokana kadar işlemi tekrar edin.
Tekrar süzün ve şişeye koyup kapağını kapatın. Bu sıvı böylece bozulmadan kalır ve kokusunu korur.
Ezip toz haline getirme: Havanla, elle ya da elektrikli mikserle bitkiyi lifleri ve tohumlarını öğüterek toz haline getirmek. ( İlaçların dokuz bölüm yapılış bölümünü okuyun site menüsünde)
KOZMETİK YAPIMINDA ŞİFALI BİTKİ OLMAYAN ÖGELER
Bitkisel krem, kozmetik, tonik, temizleyici vs yaparken kullanacağınız bitki ve maddeleri herhangi bir eczade posundan alabilirsiniz.
Agar agar: Bazı deniz yosunlarından elde edilen jölemsi maddedir.
Alkol: Renksiz, kokusuz bir koruyucu ve çözücüdür. Parfümcülükte en iyisi ve insanı en az rahatsız eden etil alkoldür.
Balmumu: Yağlar için emülsiyon (yani bir suyun başka sıvı içinde damlacıklar haline durması) yapıcı olarak görev alır. Kalıp halinde satılır.
Aselbent sakızı: Koruyucu, damar ve doku büzücü, mikrop kırıcıdır.
Boraks. Emülsiyun işlevi yapan beyaz ve kristalize madensel bir tozdur.
Kepek: Yüz maskeleri, sabun ve vücudu doğarak temizlemek için kullanılır.
Ayran: Yatıştırıcı ve damar ile doku büzücüdür.
Kalamin losyonu: Tutya taşının losyonu olup cilt sorunlarında yatıştırıcıdır.
Kastil sabunu: Zeytinyağı ve soda ile yapılmış renksiz ve kokusuz sabundur.
Kakao yağı: Deriyi yumuşatan koyu kıvamlı bir yağdır.
Damıtık su: Kozmetikte yalnızca bu tür su kullanılır.
Kil: Bu deniz yağındaki tek hücreli deniz yosunlarından oluşmuş çok ince gri renkli özel bir tozdur. İyi kalite yüz maskeleri yapımında kullanılır.
Gliserin: Koyu kıvamlı, renksiz ve kokusuz bir şuruptur, Sabun yapımcıları tarafından üretilir. Suyla karışır, alkolde çözülür ve yumuşatıcı niteliği vardır.
Bal: Yumuşatıcı, iyileştirici ve diğer ögeleri bir araya getiricidir.
Tentürdiyot: Mikrop kırıcı olarak kullanılır.
Kaolin: Kilin en saf şeklidir. Yüz maskelerinde kullanılır.
Lanolin: Koyun yününden elde edilen koyu kıvamlı yapışkan bir yağdır. Cildi yumuşatır ve besler.
Oleik asit: Kremlerden ayrı kalabilen bir emülsiyon ögesidir.
Yağlar: Badem, avokado, buğday özü, havuç, hindistancevizi ve fındıktan elde edilen özellikle cildi besleyici yağlardır.
Sıvı parafin: Cilt tarafından emilmeyen madensel yağdır. Engelleyici kremlerin yapısına girer.
Sirke: Cildi temizleyip yumuşatmak ve rahatlatmak üzere kullanılır.
Vitamin kapsülleri: Deri kremlerine vitaminleri katmanın en uygun yoludur.
Çinko oksit: Çinkodan elde edilen, hafif mikrop kırıcı ve doku ile damar büzücü özellikleri bulunan beyaz renkli bir tozdur. Genellikle piyasada krem halinde bulunur.
CİLT KREMİ YAPIMI
Cilt kremi hazırlarken dikkat edilmesi gereken kullanılan maddelerin hepsinin aynı sıcaklıkta olmasıdır.
Mumlar çok yüksek olmayan sıcaklıktaki ateşte eritilirken bir başka kapta yağ ısıtılır ve mumun içine karıştırılırken çırpılır. Aksi halde karışım pıhtılaşıp kesilebilir.
Sonra ısıtılan su, yağ ve mumun içine damlatılır. Karışım soğuyana kadar kaşıkla karıştırılır.
Daha sert bir krem yapmak istiyorsanız yukarıdaki formüle biraz balmumu karıştırabilirsiniz. Yumuşatmak için de yağ oranını biraz artırabilirsiniz. Karışıma bir kaç damla esans yağı koymak kreminizin kokusunu ve faydalı niteliğini artıracaktır.
Yaptığınız ürünleri etiketleyerek tarihlemenizi, her tarifin içerdiği ögeleri etmenizi tavsiye ederiz Krem ve losyon yapımında kullanılan şifalı bitkiler:
Sarısabır: Yapraklarından elde edilen bitki özü rahatlatıcı ve iyileştiricidir.
Avokado: Yüksek değerdeki E ve A vitamini içeriği ile çok iyi bir cilt besleyicidir.
Hodan: Kuru’ve duyarlı ciltlere iyi gelir
Aynısefa çiçeği: Kaba ve sorunlu ciltler için iyileştirici faydalı bir ottur. Sivilce, siyah nokta, güneş lekesi vb. sorunların giderilmesinde rol oynar.
Sarıpapatya: Cildi yumuşatıp ağartan rahatlatıcı faydalı bir ottur.
Karakafes otu: Hücre yenilenmesini hızlandıran allantoin adlı iyileştirici ve rahatlatıcı bir proteini içerir. Kaba ve örselenmiş ciltlere iyi gelir..
Salatalık: Temizleyici ve toniktir, ,’Rahatlatıcı ve iyileştirici etkisi de vardır.
Karahindiha: Kuru ve solgun ciltlere iyi gelen, temizleme losyonlarına katılan faydalı ve zengin bir yumuşatıcı içerir.
Mürver çiçeği: Bütün ciltler için iyi bir toniktir, Cildi yumuşatması, kırışıklıkları düzeltmesi, çilleri hafifletmesi ve güneş yanıklarını iyileştirmesi ile tanınır.
Esanslar: Bunlar, krem ve losyonlara eklenen çok iyi katkı ögesidir
Rezene: Temizleyici ve rahatlatıcıdır. Ezilen tohumları yüz maskesine eklenir, yağlı ciltleri temizler.
Damkoruğu: Özellikle kuru ve duyarlı ciltler için iyileştirici ve rahatlatıcı olan bir şifalı bitki tur.
Sarmaşık: Güneş yanıklarında rahatlama sağlar. Selülite karşı mücadelede bedende toplanmış sıvı ve zehirlerin atılmasına faydalı olur. açıklaması yakında bir hafta sürmeyecek bir iksir. okuyun kayıt edin..
Aslanpençesi: Kuru ve duyarlı ciltler için iyileştirici bir şifalı bitkidir. İri gözenekleri çok iyi büzer
Lavanta: Tüm ciltler için hafif bir temizleyici ve toniktir.
Limon: Cildin doğal dengesini yenileyen bir büzücüdür.
Ihlamur çiçekleri. Cildi yumuşatır, derin bir temizleme yapar.
Acıbakla tanesi: Yağlı ciltler için temizleyici ve gözenekleri açıcıdır.
Gülhatmi: Kuru ciltler, çatlamış eller ve güneş yanıkları için iyileştirici ve yumuşatıcıdır.
Isırgan: Derinden temizler. Yağlı ciltlere çok iyi gelir.
Portakal çiçeği: Çok iyi bir cilt toniğidir, Cildin asit örtüsünü yenilediği söylenir, Ayrıca, kuru ciltler ve kopan kılca damarları iyileştirici ve hücre yenilenmesini hızlandırıcı etkileri vardır.
Maydanoz: Kuru, duyarlı ve sorunlu ciltlere iyi gelir.
Nane: Doku ve damarları büzerek cilt rengini düzeltir.
Gül: Cilt üzerinde yumuşatıcı etkisi olan rahatlatıcı ve hafif bir temizleyicidir,
Biberiye: Kan dolaşımını hızlandırıp derinden temizlik sağlayan canlandırıcı ve mikrop kıncı faydalı bir ottur.
Adaçayı: Gözenekleri büzer. Temizleyici ve uyarıcı etkisi vardır.
Kekik: Uyarıcı hafif mikrop kırıcı bir temizleyicidir.
Menekşe: Hafif mikrop kırcıdır.
Suteresi: Ciltteki lekeleri temizlemeye yardımcı olan bir sıvı çıkardığı söylenir.
Acıfındık: Rahatlatıcı, doku ve damar büzücüdür.
Civanperçemi: İyileştirici, temizleyici, doku ve damar büzücüdür. Yağlı ciltlere iyi gelir.
Bir kozmetik maddesinin hiçir zaman alerji yapmayacağı iddia edilemez.
Çünkü o maddeyi oluşturan ögelerin herhangi bir kişide alerji yapma ihtimali her zaman vardır. Kendi kozmetiğinizi yapmanın büyük faydası, kullandığınız maddelerde bildiğiniz reaksiyon yaratan öge varsa, onu hemen bulabilmenizdir.
Herhangi bir ögenin bir damlasını yara bandının delikli kumaşı üzerine koyarak bunu koltukaltınıza ya da dirseğinizin arasına yerleştirin. Onu 24 saat süreyle orada tutun. Bu süre içinde bir reaksiyon yapıyorsa görünecektir.
Bazı esans yağları özellikle duyarlı ciltleri olumsuz etkileyebilir. Dikkat edilecek olanlar defne, bergamot otu, ıtır, portakal çiçeği, yarpuz, nane, adaçayı ve bahçe nanesinden çıkartılan yağlardır.
Çok duyarlı ciltler için şu sayılanlar da alerjik reaksiyonlara neden olabilir: kasıkotu, bademyağı, kakao yağı, çuha çiçeği, salatalık, gliserin, kına, sarmaşık, lanolin, ıhlamur çiçeği, selamotu, ısırgan, menekşe yaprağı…
TEMİZLEYİCİLER
Sabunların çoğu cildi kurutur, cildin doğal yağını bozar. Bakteri ve virüslere karşı bu doğal korumayı tehlikeye atar. En doğrusu doğal temizleme kremleri kullanmaktır.
GLİSERİN VE GÜLSUYU TEMİZLEME KREMİ
Malzeme: 2 yemek kaşığı lanolin, 50 ml bademyağı, 1 yemek kaşığı gliserin, 3 yemek kaşığı gülsuyu, 1 tatlı kaşığı çinko oksit merhemi, 6 damla gül esansı, 1/8 tatlı kaşığı boraks.
Lanolini eritip kısık ateşte bademyağı ve gliserin ile birlikte ısıtın. Yağ ve gliserin karışımını yavaş yavaş lanolinin içine dökerken sürekli çırpın.
Isıtılan gülsuyu içinde boraksı eritin ve ağır ağır lanolin ve yağ karışımının içine katın. Sürekli çırpmaya devam edin ve sonra soğumaya bırakın.
Karışım soğuk ve kremli bir hale gelince bunu çinko oksit ve gül esansıyla çırpın. Karışımı kaşıklı bir kavanoza aktarıp etiketleyin.
PORTAKAL ÇİÇEKLİ TEMİZLEME KREMİ
Kuru ve normal ciltler için kullanılabilecek portakal çiçeği esansı yaşlı cilt hücrelerinin kaybını ve yerlerine yenilerinin konmasını hızlandırır.
Malzeme: 25 ml soya yağı, 25 ml bademyağı, 25 ml kakao yağı, 25 ml portakal çiçeği suyu, 5 damla portakal çiçeği esansı, 1 yemek kaşığı balmumu, 1/8 tatlı kaşığı boraks
Bir tülbent veya çorabın içine yulaf koyarak yüzünüzü yıkayın, kuru ciltlere nemlendirici bir temizlik sağlar.
Limon harika bir temizleme malzemesidir ve vücudun fazla yağlarını alır. Limon suyunu suyla seyreltin ve bir pamuk parçası ile cildinize uygulayın ya da yumuşak bir süngerle cildinize sürün ve durulayın.
Buğday çimi suyu veya yeşil yapraklı diğer sebzelerin suları mükemmel temizleyicilerdir ve son derece besleyicidir. Bu şekilde tüketilen klorofil cilde oksijen sağlayarak ışıltı verir. Sebze suyunu posasıyla cildinize sürün ve daha sonra durulayın. Kalan suyu içmeyi de ihmal etmeyin.
Ovma işlemi: Kuru mercimek, pirinç, fasulye veya kabuklu yemişler cildi ovmak için mükemmeldir. Bir öğütücüde bunları çekin ve bir miktar sıvı (örneğin filtre edilmiş su, sıvı yağ, bal, ot çayı, yeşil çay) katarak krem kıvamına gelene kadar karıştırın.
Cildinize bir pamuk yardımı ile uygulayacağınız elma sirkesi fazla yağın parçalanmasını sağlar.
Tohumlar ve kabuklu yemişler cildi nazikçe temizler ve besin sağlar. Bir kahve öğütücüsünde iki yemek kaşığı veya daha fazla kavrulmamış organik ay çekirdeği, susam ve bademi öğütün. Eşit miktarda 1 veya 2 yemek kaşığı suyla krem kıvamına gelene kadar karıştırın.
Buğday çimi ve yulaf da ciltteki ölü deriyi temizlemek için yumuşak bir temizleyici olarak kullanılabilir.
TONİKLER
Birçok bitkisel çay aynı zamanda iyi birer toniktir. Özellikle de gülsuyu, ısırgan otu, nane, papatya ve adaçayı. Bu çayları bir miktar filtre edilmiş suda demlenmeye bırakın ve daha sonra spreyli bir şişeye koyarak yüzünüze püskürtün. Yeşil çay yüksek oranda antioksidandır. Kuşburnu ise zengin bir C Vitamini kaynağıdır ve cildimizdeki kolajeni artırır.
Cilt ve saç nemlendiricileri: Ekstra yağlar kuru cilt ve saç için mükemmel bir nemlendiricidir. (Bitkisel yağlar bölümünde okuyun.)
Hindistan cevizi, badem, kabak çekirdeği yağı da özellikle iyidir. Bunlar kuru cildi dinlendirir ve besler, saça da sağlıklı ve doğal bir parlaklık verirler.
Buğday çimi suyu saçı ve saç derisini besleyerek beyazlaşmayı önleyebilir.
YÜZ MASKELERİ
Yüz maskeleri kadınların güzellik ve cilt bakımı için kullandıkları oldukça faydalı karışımlardır.
Yüze uygulanan maske ciltteki kirleri çıkarır, kan dolaşımını uyarır ve deriyi gerginleştirir.
Gözlerin önündeki torbacıklara serinletici olarak hıyar ya da pamuk in füzyonlarını uygularsanız cildin emme yeteneğini artırmış olursunuz.
Yüzdeki maske ılık suyla çıkarılmadan önce orada 20 30 dakika süreyle bırakılır, daha sonra mürver çiçeği in füzyonu gibi gözenek kapayıcı ve nemlendirici ile temizlenir.
Yeşil Ot Maskesi: Çok farklı yeşil şifalı otları maskesi yapımında kullanabilirsiniz. İki avuç dolusu taze şifalı bitki yaprağı ya da 3 yemek kaşığı kurularını (bunlar bir gece önce kaynar suya bastırılmış olmalıdır) alın. Buna 2 yemek kaşığı damıtık su ya da maden suyu ekleyin. Ve bu karışımı mikserde yüksek hızla birkaç saniye içinde sıvı durumuna getirin. Bu işlem oldukça sulu bir karışımı meydana getirir. Eğer karışımı biraz katılaştırmak isterseniz, bir parça kil ya da badem ezmesi ekleyerek istediğiniz katılığı elde edebilirsiniz.
Krem halindeki yüz maskeleri: yulaf ezmesi, badem ezmesi ya da kil tek başına veya karışık olarak yüz maskesinin temel taşıyıcısını oluştururlar. Bunların hepsinin ciltteki kirleri çıkarma yeterliliği bulunmaktadır.
2 yemek kaşığı temel taşıyıcıya 2-3 yemek kaşığı güçlü şifalı bitki in füzyonunu veya meyve sıkıcısı ile elde ettiğiniz şifalı bitki suyunu ekleyin.
Gözenekleri derinden temizleyen maske: Malzeme: 1 tatlı kaşığı balmumu, 1 yemek kaşığı lanalin, 50 ml gülsuyu, 1 yemek kaşığı kil
İsteğe bağlı ek:1 tatlı kaşığı ayva veya badem ezmesi
Yapılışı: Kısık ateşte balmumu ve lanolini bir arada eritirken kaşıkla sürekli karıştırın. Karışımı ateşin üzerinden alıp gülsuyunu katarak soğuyana dek kaşıkla karıştırmayı sürdürün. Kili (ve isteğe bağlı ekleri) de katın. Yumuşak bir macun elde edinceye kadar kaşıkla karıştırmayı sürdürün.
YÜZ MASKELELERİ İÇİN BAZI ŞİFALI BİTKİLER
Normal ciltler için: Rezene, ardıç yemişi, aslan pencesi, ıhlamur çiçekleri, nane, ısırgan otu maskelerini kullanabilirsiniz.
Kuru ve duyarlı ciltler için: Kara kafes otu, damkoruğu, gülhatmi, ezilmiş keten ya da ayva tohumu (Bu tohum yumuşatıcı yapışkan bir sıvıyı içerir)
1 çay kaşığı beyaz zencefili rendeleyin ve 1 yumurtanın akı ile karıştırın. Karışımı cildinize sürün, 20 dakika bekledikten sonra ovarak çıkarın. Bu karışım cildinizi besleyecek, parlak ve sağlıklı bir görünüm verecektir.
Yağlı ciltler için: Ölü deriyi pul ,pul edip dökmek ve gözenekleri arıtmak üzere adaçayı, civanperçemi, 2 yemek kaşığı düğülmüş rezene ya da acı bakla tohumu karışımı bir maskeyi kullanabilirsiniz.
Avokado maskesi kuru ciltler için en iyi toniktir. Avokado bol miktarda E vitamini ve faydalı yağlara sahiptir. Cildinizi canlandırmak için avokadoyu bir kaç damla portakal veya limon suyu ile ezin ve cildinize uygulayıp biraz dinlenin. 20 - 30 dakika kadar sonar yıkayın.
Rendelenmiş salatalık maskesi yağlı cildi tazeler. Yüzünüze sürün, nemli bir havlu ile kapatın ve dinlenin.
Kırışıklara karşı: Yüzdeki sarkmalara karşı aloe vera doğal bir onarım sağlar. Taze yapraklarından elde edilen jöle kıvamındaki öz en iyisidir. Yarım saat kadar veya gece boyunca cildinizde beklettikten sonra yıkayın. Cildinizi kaldıracak, ciltteki yorgunluk ve sarkmaları hafifletecektir. Aynı zamanda güneş yanığı gibi yanıklara da iyi gelir. Böyle durumlarda acı veya kızarıklık geçene kadar yanık bölgeye düzenli olarak uygulayın.
YÜZ MASKELERİ İÇİN BİTKİSEL OLMAYAN ÖGELER
Süt ürünleri yumuşatıcı ve hafif ağartıcı niteliklere sahiptir.1 yemek kaşığı şifalı bitki yerine kaymaklı süt kullanabilirsiniz.1 tatlı kaşığı balı hazırladığınız yüz maskelerine katabilirsiniz .Birkaç damla limon suyu cildin asit örtüsünü yenilemeye yardımcı olacaktır. Kuru ciltler için bir yumurtanın sarısını, yağlı ciltler için çırpılmış yumurta akını da ekleyin.
Ezilmiş salatalık, çilek, domates, limon suyu ve gıreyfrut suyu da büzücü olarak iyidir. Avokado ve olgun şeftali ise güçlü nemlendiricilerdir.
CİLDİ BESLEYİCİ YAĞLAR
Özel olarak toplanan bitkilerden, soğuk sıkma metodu ile elde edilir. Soğuk sıkma metodu yağların faydalı özelliklerinin kaybolmaması için ısı uygulaması yapılmadan gerçekleştirilen bir yağ elde etme biçimidir. Böylece yağların içindeki cilde faydalı maddeler ve vitaminler yok olmaz.
Bu yöntemde bitkilerin tohum veya çekirdeklerinden elde edilen taze sıkılmış yağlar, hiç bekletilmeden üretime alınır. Aromatik yağlarla, istenilen etkiye göre karıştırılarak doğal masaj yağları elde edilir.
Aromaterapi masaj yağlarının genel özellikleri
Isıtıcı: Vücutta esneklik ve rahatlama sağlayan ısıtıcı etkili aromatik yağlar ile cildi besleyen, nemlendiren vitamin ve bitkisel yağlar içerir. Spordan sonra, tutulan adalenin rahatlatılmasında masaj yapılarak uygulanır. Bileşimi: kayısı çekirdeği, ceviz, susam, zeytin, heli antus, defne yaprak, karanfil, nane, okaliptüs yağları ve E vitamini.
Canlandırıcı: Cilde taze ve pürüzsüz bir görünüm veren aromatik yağlar ile cildi besleyen, nemlendiren, yenileyen vitamin ve bitkisel yağlar ,içerir. Kuru ciltlerin günlük bakımında, güneş banyosu sonrasında, tüm vücuda ve yüze uygulanan masajlarda kullanılır.
Bileşimi: kayısı çekirdeği, tatlı badem, buğday tohumu, ceviz, susam, zeytin, heliantus, fesleğen, sedir, sardunya, limon yağları ve E vitamini.
Sıkılaştırıcı: Kan dolaşımını hızlandıran, cilde sıkı ve sağlıklı görünüm kazandıran aromatik yağlar ile cildi besleyen ve nemlendiren vitamin ve bitkisel yağlar içerir. Vücutta selülit içeren bölgelerde pürüzsüz görünüm istendiğinde masaj yolu ile uygulanır.
Bileşimi: kayısı çekirdeği, üzüm çekirdeği, ceviz, susam, zeytin, heliantus, biberiye, ardıç, adaçayı, okaliptüs, mersin yağları ve E vitamini.
Rahatlatıcı: Moral ve rahatlık hissi veren, stresten arındıran, yatıştırıcı etkili aromatik yağlar ile cildi besleyen, nemlendiren vitamin ve bitkisel yağlar içerir. Tüm vücuda masaj yolu ile uygulanır.
Bileşimi: kayısı çekirdeği, ceviz, susam, zeytin, üzüm çekirdeği, heli antus, lavanta, turunç, bergamut, sardunya yağları ve E vitamini.
Afrodizyak: Vücut, zihin ve ruh uyumunu sağlayan, duyguları harekete geçiren aromatik yağlar ile cildi besleyen, nemlendiren vitamin ve bitkisel yağlar içerir. Tüm vücuda, özellikle uyumadan önce masaj yapılarak uygulanır.
Bileşimi: kayısı çekirdeği, ceviz, susam, zeytin, heli antus, ylang ylang, sandal ağacı, zencefil, paçuli, sedir yağları ve E vitamini.
ŞİFALI BİTKİ BANYOLARI
Temizlik cilt bakımının birinci ve en önemli etkinliğidir. Güzel kokulu şifalı bitki banyosu bunu yapmanın en keyifli ve iyileştirici yollarından biridir. Banyo suyuna ekleyeceğiniz şifalı bitkiler kan dolaşımını uyarıp artıracak, kasları rahatlatıp yatıştıracaktır. Şifalı bitki seçerken cildinizdeki sorunları iyileştirecek veya güzel kokularından keyif alabileceklerinizi seçin.
Banyoların rahatlatıcı etkisi vücut için çok önemlidir. Stres, sıcak su tarafından bedenden sökülüp atılır. Kaslar gevşer, sinir sistemi ve kan dolaşımı olumlu etkilenir. Yatmadan önce alınan bir tam banyo en etkili uyku ilacıdır.
Suyun sıcaklığını beden ısısı düzeyinde tutmaya çalışın. Eğer su çok sıcak olursa cilt terleyecek ve şifalı bitkinin insanı iyileştirici özelliklerinin etkisi olmayacaktır. Bir soğuk algınlığı başlangıcında alınan, eterli yağlar veya bitki katkısı içeren bir banyo çok faydalı olabilir. Gerekli katkılarla hazırlanan bir tam banyo, deri için en etkili güzellik ilacı olabilir.
Bitkisel yağlar veya süt ürünleri eklenen banyolar, derinin koruyucu örtüsünü güçlendirdikleri için, deri kuruluğuna karşı da uzun süre etkili olabilirler. Bu nedenle, banyodan sonra derinin kremlenmesine gerek kalmaz. Şifalı bitki katkılarıyla hazırlanan banyolar, yağlı ve sivilceli deri için çok basit ama etkili bir tedavi anlamı da taşır.
Banyo sonrasında deriye bir nemlendirici sürülmesi uygun olur. Değerli maddeler içeren banyo katkılarının etkinliklerine zarar vermemek için, banyo suyunun çok sıcak olmaması gerekir (37-38 derece).
İdeal banyo süresi 15-20 dakikadır. Fazlası deriyi ve kan dolaşımını olumsuz etkileyebilir. Bir tam banyoyu haftada 1-2 kereden fazla alınmamalıdır. Önceden ağır yemekler yemeyin. Banyo sonrasında, yatakta kısa bir dinlenme çok rahatlatıcı olacaktır.
Okaliptüs yağı banyosu: Sivilceli deri için çok iyi gelir. Biraz sütün içine karıştırdığınız 5 damla okaliptüs yağını banyo suyunuza ekleyin.
Deriniz yağlıysa 150 gram mayıs papatyası veya civanperçemi, deriniz sivilceliyse 150 gram kuru nane veya atkuyruğunu 1 litre kaynamış sıcak suyla haşlayın ve ılıklaşana kadar demlendikten sonra süzerek banyo suyunuza ekleyin.
Ebegümeci banyosu: Sivilceli deri için uygun bir banyodur.
50 gram kurutulmuş veya 100 gram taze ebegümeci çiçeği ve yaprağı ince kıyılmış olarak, 2 litre kaynar suyla haşlanır. Ilıklaşana kadar demlendikten sonra süzülür ve banyo suyuna eklenir. Kan dolaşımını hızlandırmak için banyodan sonra beden, orta sertlikte bir fırça ile fırçalanır.
Yağlı cilt için elma sirkesi banyosu: litreni 4/1 elma sirkesi banyo suyuna eklenir. Banyodan sonra duş alınmaz, sirkeli su derinin üstünde kurumalıdır. Daha sonra, yağlı olmayan bir nemlendirici beden losyonu kullanılır. Banyo suyuna eklenen 8 damla lavanta yağı, antiseptik etkiyi arttırır ve ruhsal açıdan dengeleyici ve rahatlatıcı etki yapar.
Lavanta yağı banyosu: 4/1 litre elma sirkesi(yağlı deri için) veya 4/1 litre krema (normal, kuru veya karışık deri için), 8 damla lavanta yağı ile iyice karıştırılır, banyo suyuna eklenir ve su da iyice karıştırılır. Krema lavanta banyosundan sonra ılık duş alınır. Elma sirkesi lavanta banyosundan sonra duş alınmaz ve havlu veya silinmez
Faydalı Bitki Torbaları: Şifalı bitkileri banyo suyuna karmanın en kolay yolu, üç ya da dört ot torbasını musluktan sarkıtmak veya küçük bir şifalı bitki torbasını suyun içine koymaktır. Bir başka seçenek de kare şeklinde dantel kumaşın ortasına bir avuç şifalı bitki koyup kumaşın köşelerini bağlayarak bohça gibi yapıp musluğa bağlamaktır. Böylece su bohçanın üzerinden akacak, banyo suyunuza karışacaktır.
Banyo suyu için tek ya da dörde kadar şifalı bitkinin karışımı kullanılabilir. Vücudu ovmak üzere bohçaya biraz yulaf ezmesi veya kepek koyabilirsiniz. Bu torbayla banyonun sonuna doğru vücudu ovunuz.
Şifalı Bitki in füzyonları: Şifalı bitkileri banyo suyuna katmak yerine onların iyileştirici niteliklerinden in füzyonla faydalanabilirsiniz: 275 gr kuru ya da 575 gr. taze bitkiyi kaynamış suda demlendirerek in füzyonunu elde edin.
Bunun için, şifalı bitkiler kaynar suda 10 dakika süreyle demlendirilmelidir, Sonra süzülür ve kalan sıvı banyo suyuna katılır.
Vücudu rahatlatan sirke banyoları: Sirkeli suyla banyo yapmakla kaslardaki kaşıntı ve ağrıları geçirip cildi yumuşatabilirsiniz. Şu karışımı hazırlayın: 570 ml. elma sirkesiyle bir avuç dolusu taze banyo otunu karıştırıp ağır ağır ısıtarak kaynama noktasına getirin, Bütün gece öylece bekletin, Süzün ve sıvıyı banyoda kullanın.
Cilt yumuşatıcı süt banyoları: 3 yemek kaşığı süttozunu (iyileştirici niteliklerin bulunmayacağından kaymağı alınmış süttozu kullanılmamalı) Çok sıkı bir kumaş ya da dantel kumaşın içine 50 gram kuru veya 100 gram taze mürver çiçeği, sarı papatya ya da ıhlamur çiçeği ile birlikte koyun. Torbayı banyo suyunun içine yerleştirin.
İyileştirici Yağ banyoları: 5 10 damla faydalı esans yağını elin dayanacağı sıcaklıkta suya püskürtüp sonra suyu elle çalkalayarak iyice yayın, sonra da banyo suyunuza katın. Esans yağını kesinlikle kaynar suya eklemeyin çünkü hemen buharlaşıp uçar. Suyun sıcaklığı sizi de etkiler. Rahatlatıcı bir banyo için suyun sıcaklığı beden ısısının biraz altında olmalıdır. Uyarıcı bir banyo yapmak için banyo suyunu 29 C olarak ayarlayın. Su sıcaklığı düşük olursa yağ halindeki esanslar hemen uçmaz.
Kuru ciltler için şifalı bitki esansına bir yemek kaşığı bademyağı ekleyin. Faydası daha da yaygınlaşan banyo suyu hazırlamak isterseniz, esansa bir yemek kaşığı süt ekleyin. Köpüklü suda banyo yapmak isterseniz, esans yağına bir yemek kaşığı hafif sıvı sabun ekleyin.
Oturma Banyosu: Sağlığa uygun bir banyo için, gerekli bitkiler geceden soğuk suya koyulur. Bir banyo için bir kova dolusu (6 8 litre) taze bitki veya 200 gr kurutulmuş bitki gereklidir. Ertesi gün bu miktar ısıtılır (kaynatılmaz) ve süzüldükten sonra banyo suyuna eklenir (küvet). Kalp ve göğüs bölgesi suyun dışında kalmalıdır. Ilık ya da sıcak su ile belirtilen sınırları aşmayacak şekilde doldurulmuş küvete bitki suyunu süzüp boşalttıktan sonra 20 dakika süreyle oturmalısınız.
Bu esnada bitki çayınızı da yudum ,yudum içebilirsiniz. Banyodan sonra kurul anılmaz. Bir bornozun içinde, sıcak yatakta bir saat kadar yatarak dinlenilir.
Yarım banyo için, yarım kova (3 4 litre) taze bitki veya 100 gr kurutulmuş bitki gereklidir. Yarım banyonun hazırlanışı ve uygulanışı da aynı tam banyo gibidir. Ancak, banyo suyu bel üstüne kadar çıkmalıdır. Yarım banyo süresi de 20 dakikadır. Banyodan sonra kurul anılmaz ve bir bornozun içinde, sıcak yatakta bir saat kadar yatarak dinlenilir.
İYİLEŞTİRİCİ BANYO OTLARI
Rahatlatıcı banyo otları: Sarıpapatya, şerbetçiotu, yasemin, ıhlamur çiçekleri, keçi sakalı,
kediotu…
Uyarıcı banyo otları: Fesleğen, defne, okaliptüs, rezene, sarmaşık, lavanta, oğul otu, limon otu, Nane Yarpuz, çam, Biberiye, Adaçayı, Solucanotu, Kekik
İyileştirici banyo otları: Aynısefa çiçeği, karakafes otu, damkoruğu, Aslan pençesi, Bahçe nanesi, Civanperçemi
Bahar toniği banyo otları: Böğürtlen, Karahindiba, Papatya, Isırgan